Ekipmanımızı Ve Gitarlarımızı Korumak.

Arkadaşlar forumda bu konuya değinilmemiş o yuzden bende dahıl bu konuda bıraz bılgı paylaşımı yapılmasının uygun olacağını düşündüm.
Birçoğumuzda hobi birçoğumuzda ekmek parası bu ekipomanlar.Ama emınımkı bu sıtede bu yazıları okuyan herkes ıcın gıtarı ve ekıpmanları evladı gıbıdır dıye düşünüyorum.
Ki benım ekıpmanlarıma verdiğim önemi kız arkadaşlarıma verseydım 100 kere evlenmiştim eheh:D
Diyeceğim şu kimimiz iç anadoluda kımımız deniz olan şehirlerdeyiz. Deniz demek nem demek ve nem ınsanda dahil herseyi çürüten bir faktör.
Gitarlarımızın ağacı ekıpmanlarımız bunların korunmasını uzun ömürlülüğünü nasıl sağlarız?
Mesela askere gıttıgımde akustıgımı caseye koymustum ve dondugumde yıllarca standda durup tek bır pas bıle yapmayan akustık casenın ıcınde resmen çürümüştü.
Case koruma saglayan bı aletse neden nemden korumuyor.
bu bir örnek.
Ekipmanlarımızı ömür boyu nasıl koruyabılırız.
Bildiğiniz gibi gitarlarımız evlattan evlada el degıstırebılecek yapıya sahıp.Bakımı yapıldıgı surece omrü sınırsız olabiliyor.
Ama nemli yerlerde bu kural geçerlimidir.
 
Son düzenleme:
Case içinde uzun süre bekletmek, telleri sökük haldeyse birde pek sağlıklı değil.
Gitar ahşap bir malzeme ve bu malzeme hava ile temas gerektiren bir yapıya sahip.
Bu nedenle ani hava değişikliklerindem kaçınmak, sürekli oda sıcaklığında tutmak gerekli. Odanın sıcaklığını ve nemini ayarlamaya yarayan ufak fanlı cihazlar mevcud.
Tozunun kuru bezle her çalışmadan sonra alınması ve tel değişiminde cila, limon yağı veya benzeri katkı maddeleri ile temizliği rutin işlerdir. Metal aksam ise en yaz yılda bir iki defa pas sprey, parlatıcı (relic istemiyorsan) temizlenmeli.
Ayrıca akustik gitarlar için nem çeken parçalar vardır.
 
  • Konu Sahibi Konu Sahibi
  • #3
Case içinde uzun süre bekletmek, telleri sökük haldeyse birde pek sağlıklı değil.
Gitar ahşap bir malzeme ve bu malzeme hava ile temas gerektiren bir yapıya sahip.
Bu nedenle ani hava değişikliklerindem kaçınmak, sürekli oda sıcaklığında tutmak gerekli. Odanın sıcaklığını ve nemini ayarlamaya yarayan ufak fanlı cihazlar mevcud.
Tozunun kuru bezle her çalışmadan sonra alınması ve tel değişiminde cila, limon yağı veya benzeri katkı maddeleri ile temizliği rutin işlerdir. Metal aksam ise en yaz yılda bir iki defa pas sprey, parlatıcı (relic istemiyorsan) temizlenmeli.
Ayrıca akustik gitarlar için nem çeken parçalar vardır.
Maple için limon suyu çok tehlıkeli dıyorlar maple yi karartıyormuş
 
http://www.thomann.de/gb/dunlop_lemon_oil.htm
Geçen hafta sipariş verdim akustik gitarima ve ürünün (ki mudaili olan diğer ürünlerin tamamında da böyle) açıklamasında Maple için uygun değildir yazıyor.
Ben maple da kullanmadım ve kullanmamda (6500tl eden gitarı 3 liralık birşeyle heba edemem) ama kararma yada zarar verme her maple da aynı olmayabilir, ağaç ve üzerindeki cila hepsinde aynı değil.
Bu nedenle gitar üreticisinin ve bakım ürünlerinin üstündeki önerileri dikkate almak herzaman için iyidir.
Maceraya atılmaya ne gerek var!
 
açıkçası ben bitkisel bir yağın herhangi bir ahşap üzerinde kötü etki bırakacağını sanmıyorum. Yıllardır pipo ve Gitar bakımını hobi olarak yapıyorum, konuya tamamen heves ve istekten ötürü bulaştığım için elime geçen her türlü bakım yazısını okuyor ve her türlü öneriyi denemeye çalışıyorum. Yıllardır gitarlarıma bakım yaparken sap için zeytin yağı, ayçiçek yağı vs.vs. kullanmışımdır ve hiç birinde problem yaşamadım. Birinin sapı gül(rosewood) birinin akçaağaç(maple) ikisinde de gayet düzgün sonuç veriyor bu yağlar. hatta son yaptığım bakımın fotolarını da akşam eve gidince paylaşayım.

Boya üzerinde temizlik yapmak için yüksek uçuculukta alkol kullanıyorum. Hem lekeleri çıkarıyor, hem hızlı kuruyor ve iz bırakmıyor hemde metal aksamda paslanmaya sebep olmuyor. Bu tip bir alkolü medikal malzemeler satan yerlerden edinebilirsiniz. Ben Mat Siyah ve Parlak Siyah üzerinde kullanıyorum. Herhangi bir solma veya bozulma yapmıyor. Tabi gitarın üzerinde kullanılan boyanın alkol ile etkileşime geçebilen bir boya olması durumunda sonuç kötü olacaktır. Bildiğim kadarıyla akrilik boya alkol ile kötü sonuçlar doğuruyor. Yine gitarın sapındaki birikmiş kirleri küçük bir çubuk ya da plastik çatal kaşık sapı gibi bir şey ile çok dikkatli bir şekilde kazıyarak çıkarıyorum, burada dikkat edilecek şey sapa sivri bir dokunuş yapmamak gerekiyor aksi taktirde çok kolay zarar verebiliyorsunuz(malesef bir kez başıma geldi ama ucuz atlattım). Kazıdıktan sonra yine alkollü bez ile bastıra bastıra siliyorum. Gül klavyede temizlik akçaağaca göre biraz daha kolay. Rengi koyu olduğu için çok belli olmuyor temizlenmeyen kısımlar. Ancak Akçaağaç saplarda malesef toz konsa belli olduğundan iyi temizlemek gerekiyor. Son temizlikte akçaağaç olan sap bayağı bir kirlendiği için biraz araştırdım ve sapa biraz pamuk ile aseton sürdüm. Aseton oldukça iyi temizliyor ancak sonrasında hemen alkollü bezimle sildim. Ve zeytin yağını çok az peçetenin ucuna damlatarak uyguladım. Biraz bekleyip kuru bir bez ile emilmeyen yağı iyice temizledim.

Gitarlarımın üzerinde çıkartmalar vardı. Birinin çıkartmaları oldukça eskiydi ve sökülmeye başlamıştı. Onları kaldırdım ve haliyle altında bir hayli kötü bir görüntü vardı. Yapışkan maddeyi de biraz alkol ile sökmeye çalıştım ama çok başarılı olamadım. Haliyle asetonu denemeye karar verdim. gitarın arka kısmında küçük bir yere uygulayarak denedim. Baktım boya bozulmuyor, aseton ile çıkardım artık kalan yapışkanları. Sonrasında tabi yine alkollü bezle sildim.

Bunlar haricinde gitarlarıma iyi bakabilmek adına her zaman stand üzerinde tutuyorum herhangi bir şekilde duvara dayamak yere koymak veya kılıfında tutmaya çok sıcak bakmıyorum açıkçası. Çünkü ahşapın doğası gereği ahşap havayla temas etmelidir ve herhangi bir yere gitarı koyarken sap bağlantı noktasına normal olmayan bir yük bindirmemek gerektiğine inanıyorum.

NOT: Burada yazdığım, kullandığımı söylediğim yöntemler tamamen kendi merakımdan denediğim ve zararını görmediğim için uygulamaya devam ettiğim yöntemlerdir, herhangi görmediğim bilmediğim bir gitar için bu önerilerimin %100 aynı sonucu vereceğini iddia etmiyorum deneyip zarar gören olursa da sorumluluk kabul etmiyorum :D

Akşam temizlik fotolarını paylaşacağım.
 
açıkçası ben bitkisel bir yağın herhangi bir ahşap üzerinde kötü etki bırakacağını sanmıyorum. Yıllardır pipo ve Gitar bakımını hobi olarak yapıyorum, konuya tamamen heves ve istekten ötürü bulaştığım için elime geçen her türlü bakım yazısını okuyor ve her türlü öneriyi denemeye çalışıyorum. Yıllardır gitarlarıma bakım yaparken sap için zeytin yağı, ayçiçek yağı vs.vs. kullanmışımdır ve hiç birinde problem yaşamadım. Birinin sapı gül(rosewood) birinin akçaağaç(maple) ikisinde de gayet düzgün sonuç veriyor bu yağlar. hatta son yaptığım bakımın fotolarını da akşam eve gidince paylaşayım.

Boya üzerinde temizlik yapmak için yüksek uçuculukta alkol kullanıyorum. Hem lekeleri çıkarıyor, hem hızlı kuruyor ve iz bırakmıyor hemde metal aksamda paslanmaya sebep olmuyor. Bu tip bir alkolü medikal malzemeler satan yerlerden edinebilirsiniz. Ben Mat Siyah ve Parlak Siyah üzerinde kullanıyorum. Herhangi bir solma veya bozulma yapmıyor. Tabi gitarın üzerinde kullanılan boyanın alkol ile etkileşime geçebilen bir boya olması durumunda sonuç kötü olacaktır. Bildiğim kadarıyla akrilik boya alkol ile kötü sonuçlar doğuruyor. Yine gitarın sapındaki birikmiş kirleri küçük bir çubuk ya da plastik çatal kaşık sapı gibi bir şey ile çok dikkatli bir şekilde kazıyarak çıkarıyorum, burada dikkat edilecek şey sapa sivri bir dokunuş yapmamak gerekiyor aksi taktirde çok kolay zarar verebiliyorsunuz(malesef bir kez başıma geldi ama ucuz atlattım). Kazıdıktan sonra yine alkollü bez ile bastıra bastıra siliyorum. Gül klavyede temizlik akçaağaca göre biraz daha kolay. Rengi koyu olduğu için çok belli olmuyor temizlenmeyen kısımlar. Ancak Akçaağaç saplarda malesef toz konsa belli olduğundan iyi temizlemek gerekiyor. Son temizlikte akçaağaç olan sap bayağı bir kirlendiği için biraz araştırdım ve sapa biraz pamuk ile aseton sürdüm. Aseton oldukça iyi temizliyor ancak sonrasında hemen alkollü bezimle sildim. Ve zeytin yağını çok az peçetenin ucuna damlatarak uyguladım. Biraz bekleyip kuru bir bez ile emilmeyen yağı iyice temizledim.

Gitarlarımın üzerinde çıkartmalar vardı. Birinin çıkartmaları oldukça eskiydi ve sökülmeye başlamıştı. Onları kaldırdım ve haliyle altında bir hayli kötü bir görüntü vardı. Yapışkan maddeyi de biraz alkol ile sökmeye çalıştım ama çok başarılı olamadım. Haliyle asetonu denemeye karar verdim. gitarın arka kısmında küçük bir yere uygulayarak denedim. Baktım boya bozulmuyor, aseton ile çıkardım artık kalan yapışkanları. Sonrasında tabi yine alkollü bezle sildim.

Bunlar haricinde gitarlarıma iyi bakabilmek adına her zaman stand üzerinde tutuyorum herhangi bir şekilde duvara dayamak yere koymak veya kılıfında tutmaya çok sıcak bakmıyorum açıkçası. Çünkü ahşapın doğası gereği ahşap havayla temas etmelidir ve herhangi bir yere gitarı koyarken sap bağlantı noktasına normal olmayan bir yük bindirmemek gerektiğine inanıyorum.

NOT: Burada yazdığım, kullandığımı söylediğim yöntemler tamamen kendi merakımdan denediğim ve zararını görmediğim için uygulamaya devam ettiğim yöntemlerdir, herhangi görmediğim bilmediğim bir gitar için bu önerilerimin %100 aynı sonucu vereceğini iddia etmiyorum deneyip zarar gören olursa da sorumluluk kabul etmiyorum :D

Akşam temizlik fotolarını paylaşacağım.
Yazdıklarını deneyimlerini keyifle okudum ve bir kenara not aldım.
Teşekkürler :)
 
açıkçası ben bitkisel bir yağın herhangi bir ahşap üzerinde kötü etki bırakacağını sanmıyorum. Yıllardır pipo ve Gitar bakımını hobi olarak yapıyorum, konuya tamamen heves ve istekten ötürü bulaştığım için elime geçen her türlü bakım yazısını okuyor ve her türlü öneriyi denemeye çalışıyorum. Yıllardır gitarlarıma bakım yaparken sap için zeytin yağı, ayçiçek yağı vs.vs. kullanmışımdır ve hiç birinde problem yaşamadım. Birinin sapı gül(rosewood) birinin akçaağaç(maple) ikisinde de gayet düzgün sonuç veriyor bu yağlar. hatta son yaptığım bakımın fotolarını da akşam eve gidince paylaşayım.

Boya üzerinde temizlik yapmak için yüksek uçuculukta alkol kullanıyorum. Hem lekeleri çıkarıyor, hem hızlı kuruyor ve iz bırakmıyor hemde metal aksamda paslanmaya sebep olmuyor. Bu tip bir alkolü medikal malzemeler satan yerlerden edinebilirsiniz. Ben Mat Siyah ve Parlak Siyah üzerinde kullanıyorum. Herhangi bir solma veya bozulma yapmıyor. Tabi gitarın üzerinde kullanılan boyanın alkol ile etkileşime geçebilen bir boya olması durumunda sonuç kötü olacaktır. Bildiğim kadarıyla akrilik boya alkol ile kötü sonuçlar doğuruyor. Yine gitarın sapındaki birikmiş kirleri küçük bir çubuk ya da plastik çatal kaşık sapı gibi bir şey ile çok dikkatli bir şekilde kazıyarak çıkarıyorum, burada dikkat edilecek şey sapa sivri bir dokunuş yapmamak gerekiyor aksi taktirde çok kolay zarar verebiliyorsunuz(malesef bir kez başıma geldi ama ucuz atlattım). Kazıdıktan sonra yine alkollü bez ile bastıra bastıra siliyorum. Gül klavyede temizlik akçaağaca göre biraz daha kolay. Rengi koyu olduğu için çok belli olmuyor temizlenmeyen kısımlar. Ancak Akçaağaç saplarda malesef toz konsa belli olduğundan iyi temizlemek gerekiyor. Son temizlikte akçaağaç olan sap bayağı bir kirlendiği için biraz araştırdım ve sapa biraz pamuk ile aseton sürdüm. Aseton oldukça iyi temizliyor ancak sonrasında hemen alkollü bezimle sildim. Ve zeytin yağını çok az peçetenin ucuna damlatarak uyguladım. Biraz bekleyip kuru bir bez ile emilmeyen yağı iyice temizledim.

Gitarlarımın üzerinde çıkartmalar vardı. Birinin çıkartmaları oldukça eskiydi ve sökülmeye başlamıştı. Onları kaldırdım ve haliyle altında bir hayli kötü bir görüntü vardı. Yapışkan maddeyi de biraz alkol ile sökmeye çalıştım ama çok başarılı olamadım. Haliyle asetonu denemeye karar verdim. gitarın arka kısmında küçük bir yere uygulayarak denedim. Baktım boya bozulmuyor, aseton ile çıkardım artık kalan yapışkanları. Sonrasında tabi yine alkollü bezle sildim.

Bunlar haricinde gitarlarıma iyi bakabilmek adına her zaman stand üzerinde tutuyorum herhangi bir şekilde duvara dayamak yere koymak veya kılıfında tutmaya çok sıcak bakmıyorum açıkçası. Çünkü ahşapın doğası gereği ahşap havayla temas etmelidir ve herhangi bir yere gitarı koyarken sap bağlantı noktasına normal olmayan bir yük bindirmemek gerektiğine inanıyorum.

NOT: Burada yazdığım, kullandığımı söylediğim yöntemler tamamen kendi merakımdan denediğim ve zararını görmediğim için uygulamaya devam ettiğim yöntemlerdir, herhangi görmediğim bilmediğim bir gitar için bu önerilerimin %100 aynı sonucu vereceğini iddia etmiyorum deneyip zarar gören olursa da sorumluluk kabul etmiyorum :D

Akşam temizlik fotolarını paylaşacağım.
Aynen abi parmakların zeval görmesin bizi ilgilendirdiğin için çok sağol bende bu yazıyı kaydedıyorum


Saygılar
 
Selam tekrardan, fotoları paylaşıyorum. Gitarlardan birinin durumu çok vahim olmadığından temizlik öncesi foto çekmemiştim, ama biri gerçekten berbat haldeydi.
ytcr.jpg

42ff.jpg

07267b.jpg

x6k9.jpg


Bahsettiğim yöntemler bu şekilde bende işe yaradı :) ama başka gitarda ne olur tabi bilemem.
Saygılar, sevgiler...
 
ben gitarı asla case'in yada gigbag'ın içinde tutmuyorum. ayaklı stand'in üzerinde açıkta fakat odanın direk güneş almayan kısmında duruyor. Sadece gitar değil amfi pedal processör dahil tüm ekipmanlar bu şekilde...

Gitarımın tuşesi maple. Genelde bişey olmaz deselerde bikaç yerde limon yağı maple tuşede iz bırakıyor tarzı yorumlar okudum, bazı limon yağı şişelerinin üzerinde mapleda kullanmayın falanda yazıyordu hiç limon yağı işine girmedim. Musicnomad F-one oil diye bişey aldım gayet memnunum her tel değişiminde ufak ufak kullanıyorum.
 
Benim aklıma gelenler:

-Nemden korunabilmek için hiçbir şey bilmiyorum fakat aklıma birkaç fikir geldi. Neden gitarın mesela sadece sapını veya koruyabileceğiniz kadar kısmını alüminyum folyo ile kapatmıyoruz ? Belki denenebilir. Hem dışarıdan hava geçirmeyeceği için nem de girmemiş veya çıkmamış olur. Aynı zamanda gereksiz ısı ve ışığı yansıtarak istenmeyen sıcaklık faktörünün etkilerini kaldırmış olur. Benim şuan aklıma geldi ve herhangi bir zarar göreceğini sanmıyorum. Pratikte de bir miktar işe yarayabilir.

-Ne olursa olsun teller çıkartılmamalı ya da gevşetilmemeli bence. Telli bir vaziyette bekletilmeli. Benim sazcı bir arkadaşım vardı mesela tellerini gevşetirdi her çalımından sonra o şekilde bırakırdı. İnternette yaptığım birkaç araştırma şunu söylüyor. Sap tellerin gerilimine ayak uydurduğu için tel gerilimi olmadığında çok daha kolay bir şekilde dışa doğru bükülebildiğini öğrendim. Hiç böyle bir şey başıma gelmedi ama olabileceği teoride doğru sonuçta.

-Yine tozdan çerden çöpten korunmak için gövdenin ve manyetiklerin üzerini hafifçe kapatacak şekilde bir peçete olur veya o tarz bir şey. Yapışmayan bir madde ile örtülebilir.

-Temizlemek veya korumak adına kullanılan kimyasallar hakkında ise en ufak bir fikrim bile yok.

İyi forumlar dilerim.

-
 
Selam tekrardan, fotoları paylaşıyorum. Gitarlardan birinin durumu çok vahim olmadığından temizlik öncesi foto çekmemiştim, ama biri gerçekten berbat haldeydi.
ytcr.jpg

42ff.jpg

07267b.jpg

x6k9.jpg


Bahsettiğim yöntemler bu şekilde bende işe yaradı :) ama başka gitarda ne olur tabi bilemem.
Saygılar, sevgiler...
O nedir arkadaş, gitar sapı değil kazma sapına dönmüş :)
İyi iş çıkarmışsın :)
 
Üstüme giydiğim elbise kirlense o kadar emek sarfedip çitilemeye üşenirim ama gitarın sapını temizlemek için bildiğin kol kası yaptım :)
Benim canim guzel stratimi alinca, isin memleketlisi (amerikali) bir arkadasim var ki zaten o bana bulastirdi bu gitar merakini yoksa ben bir akustik alip mutlu mesud yasardim, simdi strat, ampli, pedal vs vs :) bakim yaptirmak icin benden aldi ve söyledigi ilk sey, iki tane beyaz tisörtu siyah olarak cöpe attim :)
Adama bir ögle yemegi borclanmistim :)
 
Evet, doğrudur, limon yağı (limon suyu yazmışsın) Rosewood yani gül ağacında kullanılır. Maple içinse polish veya benzeri birşey kullanılabilir sanırım.
Limon yağı, Gül Ağacı yada Abanoz klavyelerde kullanılır. Maple klavyeleri ise çok hafif nemli bir bezle silmek yeterlidir. Asla limon yağı yada alkol içerikli (kolonya vs.) herhangi bir madde ile temizlenmemeli.
 
Geri
Üst