Hangisini Seçerdiniz?
- Konuyu açan maNga
- Başlangıç tarihi
Birincisi derim.
1ncisi, hayatını bu şekilde kazanmayacaksan bana pek anlamlı gelmiyor, oysa birçoğumuz gibi, gitarı hobi yada semiprofesyonel icra edeceksen (keyif için çalıyorsan) aradığın şey temelde 2ncisi...1i de yabana atma elbette, 1i bilmenin de faydası olur...Bu nedenle asıl soru "Sen hangisini istiyorsun?"...
Sevgiler ve saygılar...
Sevgiler ve saygılar...
Ne yapmak istediğine bağlı, gitarsitmi olacaksın, öğretim görevlisimi, bestekarmı yada başka birşeymi?
Tabi bu demek değilki gitaristin teori bilmesine gerek yok. Ama örneğin; bir metal gitaristi, blues gamlarına çok üst seviyede hakim olmayabilir, bu anormal bir durum değildir. Şimdi bu kişiye teoride zayıf diyebilirmiyiz ? Bunun ayrımını yapmak lazım.
Ayrıca teoride yada çalımda çok iyi olmak sözü de bana doğru gelmiyor. Neye göre yada kime göre çok iyi ? Baz aldığımız kriter nedir ?Yani örneğin saniyede bastığı nota sayısına göremi karar vereceğiz bir gitaristin iyi olduğuna, yada ne kadar duygulu çaldığınamı (sana duygulu gelen bana hiçbirşey ifade etmiyor da olabilir.)
Bahsettiğimiz şey müzik, ucu bucağı olmayan bir deniz, her zaman öğrenecek birşeyler var hem teoride hemde çalımda. Sadece akorlar, gamlar değilki müziğin konusu yada teori kısmı. Bunun pop u var, metali, var, blues u var, etnik olanı var, var oğlu var. Hangi birini öğreneceksin ? Hepsini öğrenmeye insan ömrü yetmez, demekki her zaman için birileri çıkıp sizden bir harf daha fazlasını öğrenebilir. O zaman 1 harf eksik kalan teoride kötümü ?
Benim mantığıma göre; yaptığın işte iyi olacaksın, bu iş hem teori hemde fiziksel aktivite gerektiriyorsa her ikisinde de iyi olacaksın.(Seni ilgilendiren kısmıyla)
Daha basitçe; eğer blues çalıyorsan, blues un teorisinede çalımında hakim olacaksın, güzel ve doğru olan bu. (Tabi profesyonel olarak bununla uğraşıyorsan. Amatörler için takdir edersinki durum çok farklı)
Tabi bu demek değilki gitaristin teori bilmesine gerek yok. Ama örneğin; bir metal gitaristi, blues gamlarına çok üst seviyede hakim olmayabilir, bu anormal bir durum değildir. Şimdi bu kişiye teoride zayıf diyebilirmiyiz ? Bunun ayrımını yapmak lazım.
Ayrıca teoride yada çalımda çok iyi olmak sözü de bana doğru gelmiyor. Neye göre yada kime göre çok iyi ? Baz aldığımız kriter nedir ?Yani örneğin saniyede bastığı nota sayısına göremi karar vereceğiz bir gitaristin iyi olduğuna, yada ne kadar duygulu çaldığınamı (sana duygulu gelen bana hiçbirşey ifade etmiyor da olabilir.)
Bahsettiğimiz şey müzik, ucu bucağı olmayan bir deniz, her zaman öğrenecek birşeyler var hem teoride hemde çalımda. Sadece akorlar, gamlar değilki müziğin konusu yada teori kısmı. Bunun pop u var, metali, var, blues u var, etnik olanı var, var oğlu var. Hangi birini öğreneceksin ? Hepsini öğrenmeye insan ömrü yetmez, demekki her zaman için birileri çıkıp sizden bir harf daha fazlasını öğrenebilir. O zaman 1 harf eksik kalan teoride kötümü ?
Benim mantığıma göre; yaptığın işte iyi olacaksın, bu iş hem teori hemde fiziksel aktivite gerektiriyorsa her ikisinde de iyi olacaksın.(Seni ilgilendiren kısmıyla)
Daha basitçe; eğer blues çalıyorsan, blues un teorisinede çalımında hakim olacaksın, güzel ve doğru olan bu. (Tabi profesyonel olarak bununla uğraşıyorsan. Amatörler için takdir edersinki durum çok farklı)
Bir çok türe saldırıp tamamen yiyip bitirmiş insan olamıyorsak, bir türe çok iyi hakim olup o yolda ilerlemek daha mantıklı bence. Diğer türlü hem mutsuz ve tatminsiz olur, başaramadığımızda da müziğe küseriz. Oysa zevk almak lazım o halde sevdiğimiz ve gerçekten zevk aldığımıza odaklanalım.
Bence enstrumana vakıf olmak belli bir komplikasyonu gerektirir. geniş bi yelpazeye vakıf olursun fakat icra ederken bir tarz seçer yürürsün. Müzikte sınır olmadığı için Blues yaparken sadece pentatonik kullanmak durumunda olmak yetmez diye düşünüyorum iddalı değilim kişisel fikrim bu. Herşeyi bil bir şeyi yap. Birşeyi bil gerisini çok ta takma bana mantıklı gelmiyor nacizane.
İsterseniz bir deneyin herşeyi öğrenmeyi
Ömrünüz yetecekmi ?Ucu bucağı yok yahu onu belirttim zaten üstadımİsterseniz bir deneyin herşeyi öğrenmeyi
Sonu olmayan bi yol düşünün o yolda tek bir şeritte tıkılı kalmaktansa yolun tamamını kullanarak yürümeyi bilmek gerektiğine inananlardanım. Armoni solfej kompozisyon vs vs bunların ışığında o bahçenin bütün lezzetlerini tatma ve üretme zevki bambaşkadır diye düşünüyorum.
Çok iyi teori bilip, çok iyi beste yapabilen bir insanın sanıyorum iyi gitar çalabilmesi o kadar da zor bir olay değil Bence sınırları bu kadar keskin ayırmayın birbirinden. İstisnalar olsa bile bahsettiğiniz iki beceri de birbiriyle yakın ilişkilidir.
Ayrıca gitar çalmak, kuru kuruya sadece hızlı çalabilmek demek değildir. En azından ben böyle yorumluyorum. Gitara hakim olabilmek için pratik kısmının yanında iyi bir teori ile desteklenmesi gerekiyor bence. Doğaçlama kabiliyetiniz, gitar hakimiyetiniz, akor bilginiz vesaire çoğunlukla teoriyle ilgilidir. Bunlar olmadan sadece ezberlediğinizi çalarsınız.
Bunun yanında özgün olabilmenin tek yolu tabiki de teori değildir. İlginç fakat önemli bir ayrıntı daha örneklemek istiyorum. Gitar üzerinde pratik yaparken mutlaka metronom ile çalışmak öğütlenir gitar öğrencilerine. Eğer kişi metronomla çalışmazsa daha önceden ezber yaptığı bir şarkıyı çok süper çalabilir fakat aynı metronomda bir şeyler üretemez, afallar, kafası karışır, ritme ayak uyduramaz. İsterseniz evde bunu deneyebilirsiniz.
Tıp fakültesi, mühendislik fakültesi gibi çok ağır okullarda okuyup da aynı zamanda çok güzel müzik icra eden, bundan para kazanan bir sürü arkadaşım var. Bunun için illa müzik profesörü falan olmaya da gerek yok. Sadece disiplinli bir çalışma gerekiyor.
Sonuç olarak hedeflerinizi belirlemek önemlidir. Gitar çalmak istiyorsanız yapmanız gereken profesyonel bir gitar kursuna yazılmak olacaktır. Gitar ve gitar kursları günümüzde öyle aman aman ulaşılamaz veya ekstrem pahalı icatlar değil. Doğru eğitim veren bir kursta seçtiğiniz dalda size yeterli olacak pratik ve teorik eğitim zaten verilecektir. Bunun ötesine geçmek size kalmış bir şey İnternet, arkadaş çevresi, müzik ile ilgili dükkanlar, ortamlar. Bir çok çevre edinebilirsiniz bu konuda kendinizi geliştirmek adına.
Bence sınırları bu kadar keskin ayırmayın birbirinden. İstisnalar olsa bile bahsettiğiniz iki beceri de birbiriyle yakın ilişkilidir.Ayrıca gitar çalmak, kuru kuruya sadece hızlı çalabilmek demek değildir. En azından ben böyle yorumluyorum. Gitara hakim olabilmek için pratik kısmının yanında iyi bir teori ile desteklenmesi gerekiyor bence. Doğaçlama kabiliyetiniz, gitar hakimiyetiniz, akor bilginiz vesaire çoğunlukla teoriyle ilgilidir. Bunlar olmadan sadece ezberlediğinizi çalarsınız.
Bunun yanında özgün olabilmenin tek yolu tabiki de teori değildir. İlginç fakat önemli bir ayrıntı daha örneklemek istiyorum. Gitar üzerinde pratik yaparken mutlaka metronom ile çalışmak öğütlenir gitar öğrencilerine. Eğer kişi metronomla çalışmazsa daha önceden ezber yaptığı bir şarkıyı çok süper çalabilir fakat aynı metronomda bir şeyler üretemez, afallar, kafası karışır, ritme ayak uyduramaz. İsterseniz evde bunu deneyebilirsiniz.
Tıp fakültesi, mühendislik fakültesi gibi çok ağır okullarda okuyup da aynı zamanda çok güzel müzik icra eden, bundan para kazanan bir sürü arkadaşım var. Bunun için illa müzik profesörü falan olmaya da gerek yok. Sadece disiplinli bir çalışma gerekiyor.
Sonuç olarak hedeflerinizi belirlemek önemlidir. Gitar çalmak istiyorsanız yapmanız gereken profesyonel bir gitar kursuna yazılmak olacaktır. Gitar ve gitar kursları günümüzde öyle aman aman ulaşılamaz veya ekstrem pahalı icatlar değil. Doğru eğitim veren bir kursta seçtiğiniz dalda size yeterli olacak pratik ve teorik eğitim zaten verilecektir. Bunun ötesine geçmek size kalmış bir şey
İnternet, arkadaş çevresi, müzik ile ilgili dükkanlar, ortamlar. Bir çok çevre edinebilirsiniz bu konuda kendinizi geliştirmek adına.
Kesinlikle katılıyorum.Çok iyi teori bilip, çok iyi beste yapabilen bir insanın sanıyorum iyi gitar çalabilmesi o kadar da zor bir olay değil
Güzel bir noktaya değinmişsiniz. Bence bütün olay kendini ifade edebilmek, ama bunu yaparken ortaya özgün birşeyler koymakta. Subjektif bir şeyi değerlendirmeye çalışıyoruz gerçi.
Kendini müzik aracılığı ile ifade ederken ortaya koyduğun eser teknik olarak hızlı ve zor pasajlar içeriyor ve teorik yönden daha karmaşık olmanı gerektiriyorsa senin o kadar teori bilmen gerekiyor demektir. Onu ya da diğerini seçmek değil de, ikisinden de ihtiyacın kadar faydalanmak gerek sanki... Yani kendini bir Coldplay bestesi ile mi ifade edebiliyorsun, yoksa lizst'in 2 numaralı macar rapsodisi ile mi? Bakın coldplay "basit" tükaka, kötü demiyorum. Kendini basit şekilde ifade edebiliyorsan ne ala. Mesela Queen bu anlamda harika işler çıkarmış bana göre, bir yanda daha sade ve basit neredeyse pop ezgileri yapıyorlarken diğer yandan innuendo, bohemian rhapsody, somebody to love gibi parçaları da var...
Bir de gitarist tayfanın aşina olduğu bir isim vereyim, Guthrie Govan gibi "komple müzisyen" sıfatını hak eden adamlar var ki evlere şenlik :android:
Son düzenleme:
Benim demek istediğim amacın eğer müzisyenlikse o halde zor yola giriceksin bakınız whiplash filmi :d çok eleştirildi falan da ordaki mevzular işin özüdür her türlü. neyse o da ayrı bi tartışma zaten. Yok ben beste yapayım ama herkes sevsin beni bana hayran olsun derdindeyseniz Coldplay gibi işler yaparsınız dediğim gibi deli dahi müzik bilmeye de uğraşmaya da gerek yok. Akorları bilmek, ritim melodi bilmek ve tabi ki ortaya içinizden gelen şarkıyı koymak bunlarla meşgul olursunuz. İyi müzisyenler enstrümanlarıyla, tekniklerle ve müzik çalışarak yaşar gider. Şarkı ortaya koymakla bu denki uğraşmazlar. Kafayı neye taktığınızla alakalı bir durum.
iyi beste yapmayı iyi gitar çalmaya tercih ederdim. bu ikisinin aynı anda bir kişide mevcut olabileceğini de düşünüyorum elbette. bunun örnekleri de var mesela "cenk eroğlu" mesela "guthrie govan" ama hangisi seçersin dense birincisi derim.
bu coldplay, artic monkeys vb. grupların yaptığı müzikle ilgili de bir kaç bir şey söylemek isterim; less is more diye bir tabir var cuk oturuyor sanırım bu tabir onlara. ben çok müzik bilmediklerini düşünmüyorum yani olay şu şekilde işlemiyor; çok teorik bilgim var o zaman dream theater olayım çok az teorik bilgim var o zaman artic monkeys kadar müzik yapabilirim. sade ve basit vokal tarafından kontrol edilen besteler yapmak pek kolay bir şey değildir. denemesi de bedavadır. tam da bu nedenden bu tarz grupları daha bir dikkatle dinleyip daha bir ruhlarına inmeye çalışırım kimi zaman. mesela deftones onlar da acayip bir iş yapıyorlar ama gitarlarını otur çal. sıkıntı değil. bir yedi telliye drop akora bakar. gün gelir bu yazdıklarımın tersini idda ederim falan yine de siz bana aldırmayın
bu coldplay, artic monkeys vb. grupların yaptığı müzikle ilgili de bir kaç bir şey söylemek isterim; less is more diye bir tabir var cuk oturuyor sanırım bu tabir onlara. ben çok müzik bilmediklerini düşünmüyorum yani olay şu şekilde işlemiyor; çok teorik bilgim var o zaman dream theater olayım çok az teorik bilgim var o zaman artic monkeys kadar müzik yapabilirim. sade ve basit vokal tarafından kontrol edilen besteler yapmak pek kolay bir şey değildir. denemesi de bedavadır. tam da bu nedenden bu tarz grupları daha bir dikkatle dinleyip daha bir ruhlarına inmeye çalışırım kimi zaman. mesela deftones onlar da acayip bir iş yapıyorlar ama gitarlarını otur çal. sıkıntı değil. bir yedi telliye drop akora bakar. gün gelir bu yazdıklarımın tersini idda ederim falan yine de siz bana aldırmayın
Şu less is more mevzusu gerçekten çok daha fazla müzik bilgisi istiyor. Ben o olayı David Gilmour'da ve Satriani'de keşfetmiştim.iyi beste yapmayı iyi gitar çalmaya tercih ederdim. bu ikisinin aynı anda bir kişide mevcut olabileceğini de düşünüyorum elbette. bunun örnekleri de var mesela "cenk eroğlu" mesela "guthrie govan" ama hangisi seçersin dense birincisi derim.
bu coldplay, artic monkeys vb. grupların yaptığı müzikle ilgili de bir kaç bir şey söylemek isterim; less is more diye bir tabir var cuk oturuyor sanırım bu tabir onlara. ben çok müzik bilmediklerini düşünmüyorum yani olay şu şekilde işlemiyor; çok teorik bilgim var o zaman dream theater olayım çok az teorik bilgim var o zaman artic monkeys kadar müzik yapabilirim. sade ve basit vokal tarafından kontrol edilen besteler yapmak pek kolay bir şey değildir. denemesi de bedavadır. tam da bu nedenden bu tarz grupları daha bir dikkatle dinleyip daha bir ruhlarına inmeye çalışırım kimi zaman. mesela deftones onlar da acayip bir iş yapıyorlar ama gitarlarını otur çal. sıkıntı değil. bir yedi telliye drop akora bakar. gün gelir bu yazdıklarımın tersini idda ederim falan yine de siz bana aldırmayın
Şimdi hocam ben bunları uydurarak yazmadım ve Coldplay örneğini verirken adamların ilk çıkış yaptıkları günden beri takip ettiğimden biliyorum. Adamlar yurt odasında bestelemişler ilk albümlerini ki diğerlerine nazaran daha bir ses kalabalığı nota kalabalığı dolu hatta tarz olarak şu an yaptıklarından daha alternatif duran bir albüm. "Çok farklı eğitimler alan iyi yetişmiş çocuklarız biz sadece içimizden geleni yapıyoruz" diyen adamlar yani şunu deseler anlardım "biz müziği yedik bitiridik ama işte less is more ehehueuhe" böyle bir açıklamaları yok. Kaynak Roll dergisi Coldplay röportajı. Kaldı ki zaten Brit dediğimiz o less is more adamların dna da var. Ekstra efor sarfetmeden buna ulaşabilecekleri müzik kültürleri var. Less is more bize daha çok uyar bizim tek sesli müzik geçmişimize cuk oturur kolay zor demiyorum ama durum buiyi beste yapmayı iyi gitar çalmaya tercih ederdim. bu ikisinin aynı anda bir kişide mevcut olabileceğini de düşünüyorum elbette. bunun örnekleri de var mesela "cenk eroğlu" mesela "guthrie govan" ama hangisi seçersin dense birincisi derim.
bu coldplay, artic monkeys vb. grupların yaptığı müzikle ilgili de bir kaç bir şey söylemek isterim; less is more diye bir tabir var cuk oturuyor sanırım bu tabir onlara. ben çok müzik bilmediklerini düşünmüyorum yani olay şu şekilde işlemiyor; çok teorik bilgim var o zaman dream theater olayım çok az teorik bilgim var o zaman artic monkeys kadar müzik yapabilirim. sade ve basit vokal tarafından kontrol edilen besteler yapmak pek kolay bir şey değildir. denemesi de bedavadır. tam da bu nedenden bu tarz grupları daha bir dikkatle dinleyip daha bir ruhlarına inmeye çalışırım kimi zaman. mesela deftones onlar da acayip bir iş yapıyorlar ama gitarlarını otur çal. sıkıntı değil. bir yedi telliye drop akora bakar. gün gelir bu yazdıklarımın tersini idda ederim falan yine de siz bana aldırmayın
Şimdi hocam ben bunları uydurarak yazmadım ve Coldplay örneğini verirken adamların ilk çıkış yaptıkları günden beri takip ettiğimden biliyorum. Adamlar yurt odasında bestelemişler ilk albümlerini ki diğerlerine nazaran daha bir ses kalabalığı nota kalabalığı dolu hatta tarz olarak şu an yaptıklarından daha alternatif duran bir albüm. "Çok farklı eğitimler alan iyi yetişmiş çocuklarız biz sadece içimizden geleni yapıyoruz" diyen adamlar yani şunu deseler anlardım "biz müziği yedik bitiridik ama işte less is more ehehueuhe" böyle bir açıklamaları yok. Kaynak Roll dergisi Coldplay röportajı. Kaldı ki zaten Brit dediğimiz o less is more adamların dna da var. Ekstra efor sarfetmeden buna ulaşabilecekleri müzik kültürleri var. Less is more bize daha çok uyar bizim tek sesli müzik geçmişimize cuk oturur kolay zor demiyorum ama durum bu
ben coldplay'in nasıl bir geçmişi olduğunu bilmeden yazdım yazdıklarımı. yaptıkları müzik bahsettiğim duruma konu olabilecek bir müzik olduğu için hazır sende yukarıda bahsetmişken yanınada artic monkeys'i ekleyerek örnek vereyim dedim. less is more dna'dan mı gelir ne olur onu bilemem ama benim şu anki kanaatim üzerine gittikçe çalıştıkça daha bir pratikleşiyorsun o konuda.
"biz müziği yedik bitiridik ama işte less is more ehehueuhe"
işte bahsetmek istediğim bunun tersi. müziği yedik bitirdik ama işte less is more değil orada bir "ama işte"den dolayı less is more'a kaymıyorsun. adamların dediği senin de yukarıda bildirdiğin gibi sen içinden geleni yapıyorsun üzerine bir de madem müzik biliyorum o zaman buraya da ekstradan sırf gamda yeri var diye lamajör9lu basayım demiyorsun falan. madem biliyorum burada öyle bir geçiş yapayım ki 4 4 ten 6 4 lüğe geçeyim bir anda sinsice demiyorsun.
böyle şeyler.
