Dostoyevski

bence en iyi kitabı ecinnilerdir,cinler adı altında da basılmıştır,karamazofları ve suç ve cezayı da çok çok okumak gerekir,
ben şu sıralar insancıkları okuyorum,yazdığı ilk ve en ince kitabı sanırım.
 
büyük bir yazar demek dışında içimden bir şey gelmiyor ki.yarattığı karakterler sanki gerçek gibi.mesela suç ve ceza da normalde bir pislikmiş gibi bakmanız gereken,biri planlı,öbürü plansız iki cinayet işlemiş birisinde kendinizden bir şeyler bulmanızı sağlıyor yazar.

yeraltından notlarda,baş karakterin zaten dayak yemek ve aşağılanmak amacıyla girdiği bir yerde,bir adamla çarpışıp,hakarete uğramasını gururuna yedirememesi ilginç ve bir o kadar da gerçekçi bir durum.bizim hayatımızda ki küçük şeylerde de mutlaka vardır bu durum.
 
dostoyevski yanım da olsa gelip yanıma otursa ve ben kaybolmuşken beni hiçyokluktan çekip çıkarsa benimle dertleşse ve bana o derin ruhundan bir fener yapıp yoluma tutsa...


insancıklar beni gökten indirip sertçe yere oturtan ve yoldaki karıncaya bile daha farklı bakmamı sağlayan kitaptı
 
pandimonium demiş ki:
eheh dostoyevski'nin olduguna emin misin ?

Ben dostoyevski gibi bi adam daha okumadım... En basit bir olayı bile öle akıl almaz bi şekilde anlatıyo ki şaşırıp kalıyosun. Suç ve Ceza hayatımı etkileyen bir eseridir. Belki bir uyanış gibi... Beyaz geceler de bunalım da okununda etrafta evet evler gitgide soğuyor diye etrafta gezniyodum.. Bence en büyük yazar... ve herkesin okuması gereken bir yazar..

ve Suç ve Cezadan :
Kendi uydurman olan bir yalanı söylemek , başka bir ağızdan işitip tekrarlanmış bir gerçeği söylemekten hemen hemen daha iyidir.Birinci ihtimalde sen bir insansındır.ikinci ihtimalde sen bir papağansındır.Sanki biz neyiz şimdi?
 
Dostoyevski,çok çok büyük adamdır,beni her kitabında farklı boyutlarda gezdirir...kendileri F.Nİietzsche'ye bile ruh bilim konusunda bir şeyler öğretebilen tek kişidir.İnsan psikolojisini yaşadığı dönemle harmanlayarak,olayları da bu kadar çarpıcı sunabilen bir başka yazar yok bence.En iyi kitabı bana göre Karamazov Kardeşler.Onu mutlaka okumanızı tavsiye ederim.Dostoyevskinin ölmeden önce yazdığı eseri ve her karakterine kendini nasıl böldüğünü büyük bir zevkle okuyorsunuz.Ayrıca suç kavramının onun tarafından ele alınışını okuduktan sonra başka kitaba bakmak içinizden gelmiyor zaten.

'İnsanlar hatta caniler bile çoğu zaman haklarında verdiğimiz yargıdan çok daha masum olurlar'
Dostoyevski(Karamazov Kardeşler)
 
Dostoyevski, Rus edebiyatının vazgeçilmezidir bence. Bir kitap okuruz, karakterler tasvir edilir,yazar önümüze her bir karakterin portresini koyar... Kitabı kapatırız ve hepsi sayfalarda kalır. Dostoyevski'de durum farklıdır. Sokağın köşesini dönünce Raskolnikov'la (Suç ve Ceza'daki katil) karşılaşabilir ya da kaldırımda önünüzde yürüyenin Sonya olduğunu düşünebilirsiniz. Bence bu 'gerçek'ten başkasıyla açıklanamaz.
Ruhbilimin tüm olanaklarını kullanan Dostoyevski, bu açıdan birçok yazarı ve beni etkilemiştir.


"Benim yaptığım, sizin ancak yarıya kadar götürmeyi göze alabildiklerinizi, kendi hayatımda aşırıya vardırmış olmaktan başka bir şey değildir."
F.M. Dostoyevski
 
hehe rockabilly..
Dostoyevsky dünya literatürüne Raskolnikov gibi bi adamı kazandırmış bir yazar. Ne hikmetse her hatunda Rasko gibi bi erkek arar durur..
Anlamaz Orkun bunu.
 
"Budala"en beğendiğim kitaplarından biri, tasvir gücü doruklara ulaşmış bu romanda. O kadar canlı ve yaşatan bir anlatımı var ki keşke ben de edebiyat yapabilsem diyorsunuz, tabii toplumsal meselelere ve yanlişlıklara olan duyarlılığı, inceden ve hissettirmeden kitaplarına yansıttığı anlatımı ve düşünceleri de takdire şayan.
 
Rus edebiyatının dahi şeytanı.En ünlü eserleri Karamazov Kardeşler ve Suç ve Ceza'dır ikisi de çok iyi kitaplardır,ama Ecinniler dediğinizde akan sular durur.Nicholas Stavrogin Peter Verkhovensky,küçük bir Rus kasabasının kendine has evreni.Terörizm,bunalım,iç hesaplaşmalar,pişmanlık.Bir Dostoyevski romanında ne ararsanız Ecinniler'de vardır.
 
bir ara tek kelime yazamaz, hiç öykü bitiremez olmuştum... ve bir tatilde, yaklaşık dört beş gün içersinde başlarında bir ucundan girip öbür ucundan çıktığım bir kitap oldu suç ve ceza... gerçekten insanda "ya bu kadar iyi yaz, ya da yazma!" gibi bir düşünce uyanıyor... bir sürü şeyler yazıp ilerde elbet bir gün onun kadar olmasa da yaklaşık olarak onun kadar iyi yazabilme isteğiyle dolup taşıyor insan... (en azından ben..)
şu anda da ezilenleri okuyorum... başlardayım henüz... ve şimdiye kadar suç ve ceza'nın kalınlığına, ilk sayfalarına bakıp da burun kıvırdığım, okumadığım için ne kadar çok günümü eksik geçirdiğimi farketmiş oldum o kitabı bitirdikten sonra...
 
hayatta gerçek anlamıyla okuduğum ilk kitap insancıklardı.çok etkilenmiştim.yeraltından notlar okuduğum en iyi ilk üç kitap arasına girer.karamazof kardeşler ve kumarbaz okunulması gereken kitaplar.aslında dostoyevskinin bütün kitapları okunulmalı.bazen yazdığım öykülerde tıkandığım karakteler olursa bu adamın karakterlerinden yararlanıyorum.özelliklede hayatı boyunca uçlarda gezmiş karakterlerde yararlanıyorum.nede olsa o karakteleri dosyoyevskiden daha iyi yazacak olan yok.çünkü dostoyevski hayatı boyunca uçlarda gezmiştir ve bu karakterleri iyi tasvip etmiştir.kim bilir belkide o karakterler kendisiydi?
 
Dostoyevski sevenler, İletişim yayınlarından çıkan Henri Troyat ın yazdığı ve Leyla Gürsel in harika çevirisiyle yayınlanan Dostoyevski isimli kitabı kaçırmasınlar bence. Dostoyevski nin hayatını anlatıyor, çok sürükleyici bi şekilde. Bi oturuşta bitirilecek kitaplardan.
 
freud'a göre bir baba katilidir. sara hastasıdır.
bazen dünyaya, bazen de kendisine yabancıdır.
kimine göre varoluşçu, kimine göre ermiş, kimine göre deli, kimine göre nihilist... nereden bakarsanız oradan görülebilecek kadar büyük bir edebiyatçıdır dostoyevski, tartışılmaz bir dahidir.
bu adam birçok meslek grubunun düşünme hissiyatını haiz biri burası kesin... kendi sonsuz zeka labirentlerinde insan ruhunu, halini, tavrını bir güzel analiz masasına yatırıyor ve bana kalırsa yarattığı her bir karakterin çıkış noktası kendi içinde barındırdığı ruhsal debelenmeler, kendi dışında şeyler değil yazdıkları... ama sanki bu ruhsal tahlillere bir başlayınca kendini durduramıyor ve sonsuz olasılıklar içinde kendine belirlediği yol üzerinde etkileyicilik sınırlarını fazlasıyla aşarak bir büyülü atmosfere sokuyor pek değerli okuyucusunu...
kendisinden sonra gelen bir cok yazarı etkilemiş olan dostoyeski'nin de üzerinde iz bırakan yazarlar olmuştur elbet.ilk edebiyat calışmasını balzac'ın eugenie grandet 'ini ruscaya cevirerek yapmış ve fransız yazardan oldukca etkilenmiştir.
rus yazarlardan puşkin, griboyedov ve gogoldan da oldukca faydalanmıştır.schiller'in haydutlar'ını karamazoff kardesler ile karsılaştırırsak bir cok temel benzerlik görürüz.
o'nu okumadan yasamak buyuk bir kayiptir.
sıradışı kahramanlar secip onlarımı sıradanlastırıyor, yoksa sıradan kahramanlar yapıp onlarımı sıradan yapıyor. o bir saik ustasıdır. bilinçaltının ilk kaşifidir.kahramanı hep anormal bir tip aynı zamanda basit sadece bir insandır insanın acı duymaktan ve hakaret edilmekten bile zevk alacagını zikreden bir muharrir. :? :?
 
Geri
Üst