Emin Çölaşan

aydın doğan ile tayyip erdoğan'ın kapalı kapılar arkasındaki konuşmasından sonra doğan grubunun yazılarını değiştirmeyen yegane heykeli dikilesi yazarı. makaleleri kadar kitapları da süper. okumayanlar için şiddetle tavsiye ederim.
 
Okuma yazma öğrendiğimden bu yana tiksinmekteyim kendisinden. İşine geleni vezir gelmeyeni rezil etmeye çalışması bir yana attığı iftiraların yersizliği ortaya çıktığında kalkıp özür dilemek gereği bile duymayan biri. Bu iftiralar yüzünden ödediği tazminatların tutarını kendisi bile bilmiyordur herhalde (doğaldır çünkü çalıştığı gazete sağolsun). Araştırmacı yazar görüntüsü verip kulaktan dolma bilgilerle iş yapar. Çünkü o bir "guru ötesi yüce kişilik" tir ve herşeyi en iyi o bilir.
Örnek: http://www.radikal.com.tr/veriler/2002/09/29/haber_51670.php
2001'de çok basit bir miting olayında izinsiz gösteri yapılacak vatan elden gidiyor diye ortalığı ayağa kaldırmış, polisi, valiliği felan göreve çağırmış mitingi düzenleyenler de valilikten alınma izin belgesini kamuoyuna teşhir etmek zorunda kalmalarına rağmen ısrarla bu gösterinin izinsiz olduğunu iddia etmeye devam etmiştir. Durmadan birilerini döneklikle felan suçlamasına karşın kendisi de bu konuda gayet başarılı. AIHM'i 2000'de Apo için verdiği karar yüzünden yerin dibine batırırken aynı AIHM'i türban kararından sonra göklere çıkarmıştır. Ancak unutmamalıdır ki aynı Çölaşan 90 ların başında başta üniversiteler olmak üzere heryerde türbana serbestliği savunmaktaydı.
 
düzenin stepnelerinden birisi..başka yoruma gerek yok, Aldeberan yazmış her şeyi...solcu görünür, ne.bk yediği belli olmaz...o anda kim iktidarsa onun yalakasıdır..bir o yana bir bu yana..tipik orta yolcu...
 
Dedikodu yazarı.... işine geldiğinde demokrattır kendisi.
Uğur Mumcu'ya varis yapmak isteyen solcular çıkmıştır.
Sağcıdan daha sağcı...Radikal dinciden daha statikocudur. Ama hemen ekleyeyim Zürriyet gibi bir gazeteye çoktur bile böyle bir zeka.
En önemli özelliği tetikçidir bir de bu arkadaş. Yaz derler yazar. Yazma derler hayatta yazmaz. Bir de bunun Tv versiyonu Uğur Dündar vardı. Polis ile beraber Arena diye bir program yapmaktaydı. MİT'in saygıdeğer mensubu olur.
 
Bütün burjuvazi yayınlarının yazarları aynı! Hadi en basitinden düşünün Hürriyet gibi halkın nabzını tutarak işine geldiğinde ABD propogandası işine geldiğinde halkın sesi olan ve daha fazla satış için ne yazılması gerekiyorsa onu yazan bir gazete o yegane heykeli binasına alır mıydı?
O yegane heykel bir biblodan başka bir şey değil. Hatta öyle bir bibloki istediğinde bu masaya istediğinde şu televizyonun üstüne gidebilecek bir biblo.
''Oynak biblo'' ;)
 
Beğendiğim ve Hürriyet'te okuduğum ilk isim.Murat Belge'ye tercih ederim.(Link veren arkadaş Murat Belge'nin bir köşe yazısını vermiş.)
Avrasya tv'de Pazar sabahları saat -yanılmıyorsam- 11'de Mustafa Balbay ile güzel bir program yapıyor.
Bence burada çok fazla çamur atılmış kendisine.
 
Aldeberan zaten her şeyi güzelcene yazmış. Emin Çölaşan eleştirel, gerektiğinde gazetesinin yazı işleri müdürüyle tartışmaya girecek kadar cesur görünmeye çalışan; sahtekar bir insan...

Eminim o yazdığı yazıları okumadan önce Ertuğrul Özkök ile oturup insanların nasıl kanacağını konuşup gülüyorlardır...
 
Maalesef burada Emin Çölasan hakkinda bazi yazilar bilgisizce yazilmis.Herkes baska birini elestirebilir,ama sallamamak bir dayanak bulmak kaydiyla..

Aldebaran'a

AiHM olayindan önce Türban'i savunanlar AiHM'sine davalar açiyordu,bu konuyla ilgili.Emin Çölasan yazilarinda türbani savunanlarin en büyük dayanagi olan AiHM'nin onlari aleyhinde karar verdigini duyurmustur.90'larin basinda türbana serbestligi savunmasinin nedeni ise o zaman Türban daha siyasallasmamisti.Bunu sezerek bu sorunun ortaya cikmamasi için her yerde serbestligi savunuyordu..

Bugün Musa Kart isimli çizer bile Tayyip Erdogan'i kediye benzettigi için ceza aldi.Bak bakalim Murat Belge bu güne kadar hiç tazminat ödememis mi??Murat Belge yazdi diye yazi dogru olacak diye bir sey yok..Bugün Murat Belge'nin kim oldugu da çok iyi biliniyor!!

scrotestical'a

Senin yazdiklarinin aslinda cevap verilecek yani yok ama neyse.Dogustan muhalefet desen eyvallah ama iktidar yalakasi diyorsun,insaf diyorum!Daha bugüne kadar bir iktidari övdügünü görmedim.bilgisizce yazmayalim lütfen...

freebird'e

Komplo teorsiyenligi yapmissin da sunu bilmiyorsun sanirim.Ugur Mumcu'nun en yakin arkadasi Emin Çölasan'dir.Emin Çölasan ve Ugur Mumcu bir gün Emin Çölasan'in evinde toplanip DYP-SHP koalisyonunu bile kurdurmuslardir.ATATÜRKÇÜLER için statükocu denmesi bu aralar moda oldu zaten,yazik...

Trespasser'a

Emin Çölasan olmasa Hürriyet kalmaz,tiraji yari yariya düser.Ben sahsen sadece onu okumak için aliyorum..Emin Çölasan'a dis geçiremiyorlar.

deerrudolf'a

Erturul Özkök'te,Fatih Altayli'da Emin Çölasan'i sevmediklerini hatta gazetede selam bile vermediklerini acikladilar.Fatih Altayli ve Ertugrul Özkök'ün de kim oldugu gayet iyi biliniyor sanirim...
 
eğer yalnız emin cölaşan icin hürriyet alıyorsanız size tavsiyem internet ten gazeteyi takip etmeniz orda emin cölaşan ın köşesi yayınlanıyor boşuna paranız gazeteye gitmesin nasıl olsa internete giriyorsunuz.Ayrıca kendi fikrimi belirteyim bence emin cölaşan olması gereken ve günümüz basınında pozitif tarafta bulunan bi yazar ve 88 89 dönemi yazılarından bildiğim kadarıyla bayagı bi kendini gelistirmis artık kendi konumunu belirlemis bi yazar bu sebepten onun icin yalaka demek hic uygun olmaz
 
Bir dönemde Tansu Çiller e attığı bir iftira vardır ki off.. hikayeyi tam olarak hatırlamıyorum tekrar dinleyip gelir yazarım yanlış yazmak istemiyorum... Sevmem kendilerini pata küte yazılarıyla doğrucu başı gibi görünür... Pardon ama heykeli dikilesi demiş arkadaş burdan ona diyorum ki abtarma o kadar çok heykeli dikilesi adam varken bi Emin Çölaşan mı kaldı... bunun şakası bile çok acı!
 
benayevsen demiş ki:
Bir dönemde Tansu Çiller e attığı bir iftira vardır ki off.. hikayeyi tam olarak hatırlamıyorum tekrar dinleyip gelir yazarım yanlış yazmak istemiyorum... Sevmem kendilerini pata küte yazılarıyla doğrucu başı gibi görünür... Pardon ama heykeli dikilesi demiş arkadaş burdan ona diyorum ki abtarma o kadar çok heykeli dikilesi adam varken bi Emin Çölaşan mı kaldı... bunun şakası bile çok acı!

Tansu Çiller demeç verirken diyorki "TSK, Preveze'den sonra en büyük çıkartmayı yapacak. Kuzey Irak'a gireceğiz."
Emin Çölaşan'da bunu köşesinde yazmıştı ne kadar cahil Preveze nin deniz savaşı olduğunu bilmiyor. İlkokul seviyesindeki kişileri başbakan yaptık diye.
Sonra olay ortaya çıktı ki fi tarihinde TSK'nın Kuzey Irak'a yaptığı operasyonun kod adı Preveze. Ve bu yapılacak olan operasyonda ondan sonraki en büyük operasyon. Emin Çölaşan bir özür yazısı bile yazmamıştı yaptığı yanlışlıktan ötürü.
Bende benayevsen in abisinden dinlemiştim bu olayı :)

Emin Çölaşan hakkında düşüncelerime gelince muhalif ve ortaya çıkmayan şeyleri yazıyor. Ama bazen de çamur at izi kalsın politikası izliyor. Turgut Nereden Koşuyor isimli bir kitabını okumuştum gayet de hayret edilecek bilgiler veriyordu.
 
Evvet tam böyleydi hikaye...


90lı yıllarda da Türban siyasi araç olarak kullanılıyordu Enterfaith...

Zaten doğrucu başı olsaydı çoktan o köşe yazarlığından adı silinlirdi... Madem bu kadar doğrucu bu beyfendi neden AKP nin belediyelerle ilgili geçmişini hatırlatıp köşe yazılarına dökmüyor araştırmacı gazeteci Emin Çölaşan... Hee bazı eleştirileri yapıyor yapmıyor değil ama onları sokaktaki vatandaşda akıl erdiriyor...

Bu arada bu adamın adı Edebiyat bölümünde ne işi var :roll:
 
Bugün Musa Kart isimli çizer bile Tayyip Erdogan'i kediye benzettigi için ceza aldi.Bak bakalim Murat Belge bu güne kadar hiç tazminat ödememis mi??Murat Belge yazdi diye yazi dogru olacak diye bir sey yok..Bugün Murat Belge'nin kim oldugu da çok iyi biliniyor!!

İnsanlara alenen hakaret edip ceza almakla iftira atıp ceza yemek farklı şeylerdir. Ceza ödemek bir insanı iyi yazar veya haklı kişi sıfatına sokmamaktadır. Sonuçta bu ceza kararlarını veren yargıdır. Eğer insanları ödedikleri tazminatlarla kıyaslayacaksak Cem Uzan'ı baştacı etmemiz lazım. Ben o yazıyı Murat Belge sütten çıkmış ak kaşıktır, her yazdığı doğrudur diye vermedim. Orada anlattığı olay Cölaşan'ın sallamasyonlarından biri olduğu için örnek amacıyla yazdım. Sadece geçen yıl Hürriyet'in kendi yazarlarının desteksiz sallamaları sonucu ödediği cezanın 1-3 milyon $ arası bir rakam olduğu ve bunun hatırı sayılır miktarının Çölaşan'ın dili nedeniyle ödendiği üstü kapalı olarak ifade edilmişti Özkök tarafından.

90'larda türban siyasal kimlik kazanmamıştı diyorsun. Türban 12 Eylül darbesinden bu yana bu ülkede siyasi bir simge olarak kabul edilegelmiştir ki Çölaşan bu savını açıkladığı sıralarda da bugünden farklı bir konumda değildi türban meselesi. İnsanların fikirleri değişmez diye bir şey yok ama böyle fıldır fıldır dönünce de insanın aklına başka şeyler geliyor otomatikman.

İftira atma konusundaki tavırları nedeniyle bile kendisinin o sürekli öne çıkartmaya çalıştığı basın meslek ilkeleri kavramıyla ne kadar alakalı bir insan olduğu tartışılır. Eğer o ilkeler bu kadar kaale alınıyor olsaydı başta kendisi olmak üzere medyadaki yazarların bir çoğunun kalemlerini bir daha günlük yazmak için bile ellerine almamak kaydıyla bırakmaları gerekirdi. Ben medyada takip ettiğim süreler boyunca Çölaşan kadar bomba haber yapan ve bu haberlerin neredeyse alayı kendisine tazminat olarak geri dönmüş bir ikinci şahıs daha görmedim. Ha bir de Haber Türk var ama kulvarlar farklı. Artık yazılarını okumaya bile gerek görmüyorum. Kendisi medyada iftira=Çölaşan konumuna kadar gelmiş biridir. Ve bunu iddia edenler de sanıldığı gibi yeşil medya değil bizzat yıllardır bu işin içinde olan ve çoğu kendisnin çalışma arkadaşı olan insanlardır. Sen eğer iddia ettiğin kadar dürüst, ilkelere bağlı, büyük bir gazeteci/yazarsan haksızlığın mahkeme kararıyla ispatlanmış bir olay sonucu çıkıp da paşa paşa "Sevgili okurlarım x kişi hakkında söylediklerimin hata olduğu anlaşılmıştır kendisinden ve yanılttığım için sizlerden özür dilerim" demek cesaretini neden gösteremiyorsun diye sormak lazım? Aynı şeyleri evirip çevirip yazmakla, Melih Gökçek'i tazminatlarla zengin etmekle, Taha Kıvanç aslında Fehmi Koru'ymuş bakın bu gerçeği nasıl da ortaya çıkarttım demekle araştırmacı gazeteci olunmuyor. Oturup AKP'nin adı sanı duyulmamış bir ilçe mi belde mi onu bile bilmediğim bir yerinin adını kullanarak sırf bok atayım izi kalmasa da da kokusu yeter gibi bir yaklaşımla Hürriyet'in ana sayfasında çıkan Noel Baba başlıklı haberini okumak bile yeter gazeteci kimliğindeki ciddiyet için (Haberi o yazmamıştır kaynağı o dur). Çok bir zaman geçmedi arayın, bulun, okuyun, güler misiniz ağlar mısınız orası size kalmış. Eğer o meşhur minik kuş getire getire bunları haber diye getiriyorsa o artık minik kuş değil (çok afedersiniz) .aşak kuş olmuş demektir.

Bakın 2000 yılında elinde patlayan başka bir bomba için ne demiş Umur Talu zamanında:
http://www.milliyet.com.tr/2000/10/15/yazar/talu.html

Mehmet Ali Birand'ın Çölaşan'ın dünya görüşüyle ilgili yorumlarını da bu linkin aşağı satırlarında bulabilirsiniz:
http://www.hurriyetim.com.tr/yazarl...9@sid~9@tarih~2002-11-19-m@nvid~198763,00.asp

Daha istemediğiniz kadar yazı çıkarabilirim önünüze ama gecenin bir vakti gidip uyumak daha faydalı bünyem için. Birilerinin elinde böyle maskara olacağıma paşa paşa evimde oturup kendimi Nihilizm'e felan veririm daha iyi.

Çölaşan, Türkiye'deki Fantazi Edebiyat akımının Atıp da Tutturamama denen yeni bir alt türünün önde gelen temsilcilerinden olduğu için muhtemelen Edebiyat bölümünde kalmıştır.
 
Benayseven'e

Çiller'e iftira mi atmis,yoksa gerçekleri mi söylemistir.Bugün Çiller Türkiye'Nin en büyük hirsizi,sahtekari ve dolandiricisidir.Ne söylemisse agzina saglik.hele Çiller'lerin bir kanali vardi sanirim adi B TV idi.Her gün Emin Çölasan'a sövüyordu.Su hale bak ki koskoca bir basbakan kendisi hakkinda yazi yazdigi için bir gazeteciye kendi TV kanalindan ana-avrat sövdürüyor..Preveze hikayesi çok farklidir.Bir kara cikartmasina Preveze'den sonraki en büyük cikartma demek anca Çiller'in söylebilecegi bir seydir.

Sana sadece bugünkü Emin Çölasan'in yazisini okumani tavsiye ediyorum.Emin Çölasan'in en fazla üzerine gittigi konu belediyelerdir zaten.Sunu anladim ki sen Emin ÇÖlasan hakkinda kulaktan dolma bilgilere sahipsin..

Aldebaran'a

Emin Çölasan bugünkü yazisinda da olmak üzere bence yazilarinda en fazla belge ortaya koyan isim..O yüzden çamur-at izi kalsin yapiyor demen yanlis..Bana Mehmet Ali Birand'tan Umur Talu'dan örnek verme..

Mehmet Ali Birand'in da Umur Talu'nun da ne tür insanlar oldugu bugün herkes tarafindan biliniyor.Emin Çölasan'in bir yazisini koy buraya ve bak çamur atmis de,bana.Baskalarindan örnek gösterme.Çünkü örnek gösterdigin kisiler örnek alinacak insanlar degil...
 
Cumartesi günü(26 Mart 2005) yazdığı yazıya ulaşabilirsiniz.

Ankara BŞB başkanı sn MG'in kanıtlanmış yolsuzluk dosyaları ile ilgili önemli bir yazı! Kanıt T.C. mahkemesinden, ve çok güncel! Bu adam 20 yıldır bağırıyor yolsuzluklar için! Burası Türkiye deyip adamın hakkını yokedemezsiniz!
 
Enterfaith, Çillerin yaptığı işler ve ve hırsızlık olaylarına karşılık ben tam tersini idda etmedim. O hikayede önemli olan kalkıp çamur atmasıdır, ki bu arada Emin Çölaşan'nın hergün olmasada arada bir yazılarını takip ederim. Üstüne gittiği olaylar var bir önceki mesajımda da belirttiğim gibi ama yazılarını Destekli ve İstekli yazdığını bilirim. Ki zaten şu ülkede köşe yazılarında doğruları yaz bakayım ne oluyor?! Emin Çölaşan 1 doğru yazıyorsa 4 batırır...
 
benayevsen demiş ki:
Enterfaith, Çillerin yaptığı işler ve ve hırsızlık olaylarına karşılık ben tam tersini idda etmedim. O hikayede önemli olan kalkıp çamur atmasıdır, ki bu arada Emin Çölaşan'nın hergün olmasada arada bir yazılarını takip ederim. Üstüne gittiği olaylar var bir önceki mesajımda da belirttiğim gibi ama yazılarını Destekli ve İstekli yazdığını bilirim. Ki zaten şu ülkede köşe yazılarında doğruları yaz bakayım ne oluyor?! Emin Çölaşan 1 doğru yazıyorsa 4 batırır...

bence tam dersi 4 dogru söylüyosa 1 yanlis yapiyordur..
 
Geri
Üst