Kullandığımız dil üzerine

İrc dili veya karma dil kullanılmalı mı?


  • Toplam oy veren
    2,345
Madcow_Prion demiş ki:
twister-imrahel demiş ki:
Dilimiz her türlü anlamı karşılayabilecek kadar çok kelimeye sahip,belki de dünyanın en zengin dili.Neden bu yozlaşma neden bu ihanet bu güzelim dile?
Dili kullandığın alana göre zenginliğini tartışabiliriz. Ama dünyanın en zengin dili gibi birşey söylemek haddinden çok büyükçe ve tartışılınabilir bir tespit...
istersen yeniden oku ne yazdığımı:
'belki de' demişim,bir iddiam yok...
 
Dil toplumla onu kullananlarla yaşar.Yani türkcemiz bizimle yaşar biz özümüzü bozup avrupayileşince dilimizde bozuldu.Saçma sapan tamlamalar yabancı kelimeler v.s...
Tabi birde yaşadığımız ülke malesef her alanda geri bırakılınca dilimizde geri kaldı son teknolojiye bilimsel bulgulara biz sahip olamayınca ona sahip olan ülkelerin verdiği isimleri kullandık türk diline bir çok yabancı kelime soktuk.İnternet chat dilide yavaş yavaş sanal ortamdan çıktı hayatımıza girdi.Buda türkceyi bozdu.
 
Ben açıkçası, günümüzde bu konu ve doğurabileceği sonuçlar hakkında insanların yeterince bilgili ve dolayısıylada duyarlı olmadığını düşünüyorum. O kadar pasifize bir hale getirildiki bu olay, insanların umursamaması dışında; ülkedeki genel duruma baktığımızda insanların çoğunun günlük yaşamlarında Türkçe konuşmadıklarını görebilirsiniz! Bu ülkenin dili Türkçe-İngilizce tarzancası olma yolunda hızlı adımlarla ilerliyor! Ve insanlar bunu umursamıyor! ''Amaaan, bana ne; bana giren çıkan mı var?'' havasında olan nice insan var! Ben bu konudaki en başa bela şeyi; anaokullarımıza kadar inen ''yabancı dille eğitim'' olarak görüyorum. Aman ha! Öncelikle, yabancı dil öğrenmek ve yabancı dille eğitim kavramlarını birbirinden çok keskin çizgiler ile ayırmamız lazım. Şunu söyleyerek, bu konudaki çizgimiz belirtmek isterim: Ben yabancı dille eğitime karşı, ancak en az bir yabancı dilin çok iyi öğrenilmesine taraftar olan bir insanım. Ve toplumda bu konuda çok fazla yanlış kanı hakim maalesef. Ben diyorumki, benim düşünceme göre; okullarda yabancı dille eğitim yapmak kafa sömürgeciliğinin ta kendisidir! Ve en tehlikeli sömürgecilikte kafaların sömürgeleştirilmesidir! Çünkü Batı' yı ve Doğu' nun yükselen değeri Japonya' yı örnek gösterip; bu bahanenin arkasına sığınılarak şirin gösterilmeye çalışılan ''yabancı dille eğitim'' konusunda şunu çok iyi bilmemiz lazım: Bugün dünya üzerinde söz sahibi olan bağımsız uluslardan hiçbirinin üniversitelerinde ''yabancı dille eğitim'' yoktur! Siz yurt dışında bir yerde Üniversitelerinizde yabancı dille eğitim varmı diye sorsanız, adamlar kendilerini hakarete uğramış kabul eder ve ''Biz sömürge değiliz'' cevabını yapıştırılar. (Bu konuda yurt dışında yaşayan arkadaşlarımızdan açıklama talep ediyorum) Bize yabancı dille eğitimi şirin göstermek adına örnek gösterilen ülkelerin toplumları, tamamen sivil hayatları içerisinde gittikleri kurslar ile yabancı dili öğrenmektedirler. Ülkemizde bu tip alışkanlıkların olmamasını ve ayağına gelecek yabancı dil eğitimini beklemeyi kalıplaştırmış mentaliteyi gördükçe gerçekten üzüldüğümüde belirtmek istiyorum. Ve kendime Prof. Dr. Oktay Sinanoğlu' nun şu sözünü slogan olarak belirlemiş durumdayım: Türkçe giderse, Türkiye' de gider!

Senelerdir bizim içimize yerleştirilmeye çalışılan bir plan olduğuna inandığım bu konu hakkında, karşıt görüşlerimi bildirirken bile yabancı sözcüklere başvurmak zorunda kalmam bu sinsiliğin içimize işlemiş halinin en somut kanıtı değilmidir söyleyin lütfen? Çünkü bizi topla tüfekle ele geçiremediler; ve bunun sonucunda senelerin birikimi olan bu plan yürürlükte! Ve kristal berraklığında! Bir ülkeyi, bir ulusu, bir vatanı bir arada tutan şeylerden biride dil birliği değilmidir? O zaman sorarım size, bir vatanı sömürgeleştirmek için ilk önce onun dilini bozmaktan daha iyi bir yöntem geliyormu aklınıza? Çünkü dilimiz bozulursa, dinimizede tarihimizede yabancılaşırız! Nutuk' un bile sahtesini çıkarırlar! Atatürk' ün ''Türk Milleti çağdaşlığı hedef alarak muasır medeniyetler seviyesine çıkacaktır'' lafını ''Türk Milleti batıyı hedef alarak batı medeniyetlerinin seviyesine çıkacaktır'' şeklinde değiştirerek, yeni nesillere ve genç beyinlere bu yozluğu empoze ederler! Atatürk' ten fazla Atatürk' çü geçinen bazı akademisyenlerimizden hiçbiri de çıkıpta kamuoyuna Atatürk' ün ''Ülkesini, yüksek bağımsızlığını korumasını bilen Türk Milleti, dilini de yabancı diller boyunduruğundan kurtarmalıdır.'' sözünü hatırlatmaz olur!

Kısacası, Türkçe bugün bu halde, ama iletişim çağında internetinde vasıtası ile bu güne kadar geçirdiği yozlaşmanın daha büyük bir çapını daha kısa sürede geçirmeye müsait bir konumda arkadaşlar. Ve kusura bakmayın ama, biz bu dile sahip çıkmazsak AB' ye mi diyeceğiz siz sahip çıkın diye!?

Hulki Cevizoğlu' nun ''Türkiye ve Türkçe Üzerine Oynanan Oyunlar'' adlı kitabından, çok önem verdiğim iki alıntı yaparak bitirmek istiyorum:

''Çağdaşlığın özünde kendi özgün kimliğini öne çıkarıp, diğerlerininkiyle harmanlamak ve karşılıklı etkileşimle birbiriyle alışverişte bulunmak var. Kendi kimliğine sahip çıkamayanlar, üzerine bir örtü gibi atılan yabancı kimlikle çağdaşlaşamaz.''


''Konfiçyüs' e 'Bir ülkeyi yönetmeye sen görevli olsaydın yapacağın ilk iş ne olurdu?' diye soruyorlar. Konfiçyüs: Hiç kuşkusuz dili gözden geçirmekle işe başlardım. Eğer dil kusurlu ve özürlü olursa sözler düşünceyi iyi anlatamaz. Düşünce iyi anlatılamazsa, yapılması gereken şeyler doğru yapılamaz. Ödevler gerektiği gibi yapılamazsa gelenek ve kültür bozulur. Gelenek ve kültür bozulursa yargı da yanlış yola sapar. Yargı yoldan çıkarsa, şaşkınlığa düşen halk ne yapacağını, işin nereye varacağını bilemez. İşte bunun içindir ki; hiçbir şey dil kadar önemli değildir.''

Aslında eğlenceli bir kişiliğim vardır ama insanların şunları anlamamakta ısrar etmesi kadar sinirlerimi bozan birşey yok. Şimdide birileri çıkıp ''Ne yani İngilizce öğrenmeyelimmi'' veya ''Tamam yerine ok yazınca ülkemi gidecek'' yazarsa gerçekten sinirden ağlarım.

Şimdi yapanlar buyursun, Türkçe/İngilizce Tarzancasına devam etsin...
 
Açıkçası, beni ilgilendiren, dilen elden gidip gitmemesi değil, yazılanın anlaşılırlığıdır. Karşımdaki insan, anlatmak istediğini bana anlatabildiği sürece hangi dilde yazdığı da önemli değildir. Tabi diğer bir durum da şudur ki, insan ne kadar bilgiliyse; o kadar iyi konuşur, yazar.
Dilin yozlaşmasının en büyük nedenleri bence tembellik ve özentiliktir.
Çoğu kişi klâvyede hızlı yazamaz ve bu da gerçek zamanlı sohbet programlarında (irc, messenger...) sorun yaratır. Bunun önüne geçmek için de insanlar, yazdıkları kelimelerin genellikle sesli harflerini keserler, ya da kelimeleri bir şekilde kısaltırlar. Bu bir bakıma affedilebilir, fakat konuşurken dili iyi kullanmamak, gerçekten dilin en büyük katillerindendir. İyi konuşamayan bilgisiz insanlar, Türkçe'nin yazıldığı gibi okunmasından yola çıkarak, onu okunduğu gibi yazmaya çalışıyorlar. Örneğin Trakya'lı bir insan "Hayır" yerine "ayır" diyebiliyor ve bunu öyle yazabiliyor. Bu da anlaşılabilirliği yok ediyor tabi ki.
Özentilik ise pek de değinmek istemediğim bir konu, çünkü bu konu hakkında çok konuştum ve artık sıkıldım. Reklâmların ne kadar yozlaşmış olduğunu artık her bilinçli insan biliyor.
Anaokulda ingilizce öğretilmesi ise, tamamen bir komplodur bence. Kendi dilini bile konuşamayan çocuklara yabancı dil öğretmeye kalktınız mı, o çocuklar ne kendi dilini iyice öğrenir, ne de yabancı dili.
 
Ben kendi adıma (ne kadar doğrudur tartışılabilir elbet) kendi özünü bozanların kişiliklerinden şüphe ediyorum. Varlığını, aslını inkar ve bundan utanç ancak aşağılık komplekslerine gömülmüş zavallı olarak bile nitelendirilebilecek olanlara layıktır.
Ayrıca geç olsa bile Türkçeye sahip çıkan forumlardan oldukları için bu ortamın kurucularına da teşekkür ediyorum.
 
DaYs_oF_PuRGaToRY
Yanlış anlama, bunu tartışma çıkarmak için söylemiyorum, ama yazında sayılamayacak kadar çok yazım yanlışı var. Bu yüzden daha önce de söylediğim gibi önce kendimizi düzeltelim, ondan sonra başkalarına laf söyleyelim. O zaman o insanlar söyleyecek laf bulamazlar çünkü.
 
w,x,q gibi yabancı karakter kullanımı sitede hat safhada ve mümkün olduğunca uyarmaya çalışıyorum.kimileri çok anlayışlı ama bazılarıda sen karışamazsın istediğimi yaparım havalarında...

tabikide oyum hayıra...
 
yener demiş ki:
w,x,q gibi yabancı karakter kullanımı sitede hat safhada ve mümkün olduğunca uyarmaya çalışıyorum.kimileri çok anlayışlı ama bazılarıda sen karışamazsın istediğimi yaparım havalarında...

tabikide oyum hayıra...


de bağlacını ayıralım lütfen :) bazıları da , tabiki de vs.
 
Şöyle bir dışarıya bakın bir çok dükkan tabelasının türkçe olmadığını göreceksiniz. Bu özentilik nereye kadar gidecek bilemiyorum. Bu yabancı dil özentiliği medya tarafından da körüklenmekte. En basiti reklamlara ya da gazetelere bakın ne demek istediğimi anlayacaksınız. Bu şekildeki yoğun dil erozyonu altında yetişen kişilerde forumlara geldiklerinde zedelenmiş bir türkçeyle yazıyorlar ve bu arkadaşların bir çoğuda bunu normal sandıkları için bizlerden uyarı alıncada garip tepkiler veriyorlar yönetime. Arkadaşlar dilimize bizler sahip çıkmaksak yakın bir zamanda tam olarak anlatmak istediğimizi anlayacak kimseyi bulamayacağız. Saygılar.
 
Nikko demiş ki:
DaYs_oF_PuRGaToRY
Yanlış anlama, bunu tartışma çıkarmak için söylemiyorum, ama yazında sayılamayacak kadar çok yazım yanlışı var. Bu yüzden daha önce de söylediğim gibi önce kendimizi düzeltelim, ondan sonra başkalarına laf söyleyelim. O zaman o insanlar söyleyecek laf bulamazlar çünkü.

Bu yazını saygıyla karşılamakla birlikte, burada tam olarak ne üzerinde konuştuğumuzu ve benim o yazıda temel olarak ne hakkında şeyler yazdığımı anlamamış olmana üzüldüm. Şudur: Bağlaçlar, sıfatlar, ayrı ve bitişik yazımlar; bunların hepsi teknik konulardır. Biz burada (yanlışım varsa düzeltin) Türkçe' nin temel olarak, günlük hayatta konuşulma ve kullanılma düzeni hakkında konuşuyoruz. Yani demek istediğim, insanlar bu tip platformlarda naber yazmaya üşenerek nbr, tamam yazmaya üşenerekte ok yazmak gibi büyük gaflet ve dalaletler içine düşmesinler; senin dediklerin bu temellerden ve yozlaşmanın durdurulmasından sonra gelir. Ama oraya sıra geldiğindede seninle tüm temennilerini paylaşıyorum; herkes tam olarak doğru öğrensin ve herkes bir yazar kadar kusursuz ve hatasız yazabilsin ;)

Ama bundan önce yapmamız gereken çok şey var; bende yazımda bunları belirtmeye çalıştım. Fikir ve düşünce bakımından katılmadığın yerler varsa ayrıdır. Harflerin yanlış yerlerde olması gibi şeylerden bahsediyorsan; gecenin geç saatindeki göz yorgunluğumdan dolayı olduğunu söyleyebilirm. Yabancı bazı kelimeleri kullanmış olmam mevzu bahisse ''Senelerdir bizim içimize yerleştirilmeye çalışılan bir plan olduğuna inandığım bu konu hakkında, karşıt görüşlerimi bildirirken bile yabancı sözcüklere başvurmak zorunda kalmam bu sinsiliğin içimize işlemiş halinin en somut kanıtı değilmidir söyleyin lütfen?'' cümlesi ile buna açıklık getirmeye çalışmıştım. Ben şuna inanıyorum ki; yukarıda yazdıklarım gerçekten anlaşılır ve benimsenirse, Türkçe' miz kurtuluşa o kadar yakın demektir.
Teşekkürler. :)
 
Buraya yazan herkesin de'yi da'yı ayırmasını, bağlaçları yüzde yüz düzgün kullanmasını vs. beklemek çok ütopik bir yaklaşım olur. Bir edebiyat sitesi felan değil burası ve katılımcılar da x gazetelerde köşe yazarlığı yapmıyorlar. Ancak herkesin uyması gereken bazı şeyler var ki bunlar evet'i ewet diye yazmamak, gidio, geliyo tarzı ancak konuşma dilinde olabilecek kelimeler kullanmamak mesela bunlardan sadece bir kaçı.

Türkçe'yi dışarıda korumak meselesiyse saatlarce üzerinde konuşulsa da çözümün oldukça zor olduğu bir konu. Daha önce de tartışmıştık bunları. Örneğin benim yıllardır içinde bulunduğum bilişim sektöründe Türkçe terim kullanmak cehaletinize bağlanır genelde. Bu sektörde "şu file'ı şu folder içine copy paste et", "şurada yeni directory aç" gibi cümleler duymak hiç garipsenmez ve hatta bunu dediğiniz zaman baya bilgili kabul edilirsiniz. Ekonomi vb. sektörlerde de bu boyutta olmasa da böyledir. Bugün üniversite mezunu binlerce insan cv yazmayı bile beceremiyor ne yazık ki. Amerikan şivesiyle konuşmaya özendirilen gençliğin bu şiveyi en sonunda yazı diline de taşıması kaçınılmaz bir durumdu ve öyle de oldu. Ne yapılabilir sorusunun cevabı eğitimde bitiyor sanırım pek çok şey gibi. Ama eğitim sisteminin o kadar çok sorunu var ki Türkçe'yi korumak öncelikler listesinin üst sıralarında yer bulamıyor. Ancak bence bizler kişisel olarak bu konuda diğer konulara oranla daha fazla şey yapabiliriz. En azından burada ve dışarıda kendimiz Türkçe'yi düzgün kullanabiliriz ve bu bize hiçbir şey kaybettirmediği gibi belki de birilerini de bilinçlendirmiş oluruz. Çok basit bir örnek vereyim: Bu site ilk açıldığında biz bu kuralları çok sert şekilde uyguluyorduk ve ilk başta bize çok kızan epey kişi bugün tıpkı bizim gibi yazıp bizim gibi Türkçe'yi korumaktan bahseder durumda ve bununla da gurur duyuyorlar.
 
herkes dil elden gidio, değişiyo felan derken ben önceleri, öyle abartıldığı kadar büyük bir yozlaşmaya maruz kalmadığını düşünürdüm..taki -yazışma dilinden alıştığımız üzere- telefondaki t9 özelliğini kullanmakta ne kadar zorlandığımı görene kadar..
mesela nette kim "yapıcam" değilde "yapacağım" yazıyor.. ve ya "değil" sözcüğü artık "diil" olarak geçmiyor mu?! tabiki "chat esnasında dil kurallarına uyun" mesajı vermeye çalışmıyorum.. zaten bende bu mesajı yazdıktan sonra güzelim türkçemize katletmeye devam edicem-edeceğim- :(
ama sanırım; sanal ortam haricinde dil konusunda daha dikkatli olunabilir!..
 
''Rumuz'' lar ile başlamakta aslında güzel bir fikir, ama ne yazıkki sitede rumuz değişimine izin yok. Ama Türkçe koruyuculuğu yapacağız diye özel isimleride değiştirme yoluna gidemeyiz. Ne bileyim kimisinin rumuz olarak aldığı şey kendisini çok etkilemiş bir müzisyenin, şarkının veya albümün ismidir filan. Ve benzeri durumlarda... Ama site kuralları çerçevesinde böyle bir şeyin mümkünatı varsa, ben zaten buraya kayıt olurken anlık bir karar ile aldığım bu rumuzdan hoşnut olmadığımı konusu açıldığında belirtiyorum ve değiştirmeye kendi adıma hazırım.
 
Aslında kullanıcı isimleri konusunda bu kadar baskıya gerek olmadığını düşünüyorum.
Yani tamam bazı kelimeler Türkçe olarak daha güzel ifade edilebilir ama ya edilemeyenler?
Mesela DarthSeth
Bunu şimdi "Adını savaş tanrısından alıp kötülüğe adanmış karanlık gücü ustaca kullanabilen adam" yapsam biraz komik kaçmaz mı?
 
Geri
Üst