L-manyak,Kemik ve benzeri dergiler.

Oldum olası sevmemişimdir. Boş bir kültür olayı. Paso küfür, karı muhabbeti, kıllı iğrenç adam karikatürleri.
...
Daha da tiksinci sanki bir fıkraymış gibi bu karikatürlerin bana anlatılması! Zaten enfret ediyorum bir de görmediğim bir resim üzerinden birşeyler anlatıyorlar.
 
2 sene öncesine kadar sıkı bir L-manyak okuruydum.Daha sonra hep aynı şeyleri tekrar tekrar okuyormuşum gibi gelmeye başladı.(Aynı sebepten sıkılan insanlar diğer isimli dergileri okumaya başladılar,ben geçmedim onları okumaya)
Yani şu an okumama nedenim senin belirttigin nedenlerden farklı.
 
evet abi nedir o, onca karikatürden 1 2 tanesi güldürüyor gerisi yalan yane.
çoğu insanda sırf alışkanlık oduğu için alınıyor zaten
 
bende sağlam bi leman koleksiyonu var...(92den bu yana,ve aklıma geldikçe okurdum onları)bu yaz aldığım bi lemanı okurken can barslanın bi karikatürü dikkatimi çekti....daha önceden hatırlıyodum,hatta direk bilmem kaç yıl öncesinin esprisini aynen geçirmiş adam...
o an attım elimden...
ve sinir oldum...
ha sevmezmiyim hala severim lemanda lombakta l-manyakta okurum...ama eskisi kadar sıcak bakamıyorum...
 
İyi diyorsunuz, güzel diyorsunuz da; hakikaten tamamiyle sokakta geçenleri yansıtıyor adamlar. Ben şahsen müptelası değilim. Ve çevremde görüyorum, insanlar adeta herşeylerini bu dergilere teslim edip günlük dillerini de yazarların kontrollerine bırakmış durumdalar. Bu seviyeye gelmesine karşıyım ama hani zaman zaman kafa boşaltıp gülmek istediğimde de fena gelmiyor bana. Dozu aşırıya kaçmaması şartıyla tabii.

Satır aralarını da dikkatle okursanız, aralarından bazı yazarların kültürün doğurduğu bazı çok ince detaylara yansıyan lafları da kullandıklarını görürsünüz. Mesela zamanında okuduğum bir şey vardı L-Manyak' ta (Lombak çıkmamıştı henüz), rahmetli babannemin bana sık sık söylediği sözü hatırlatmıştı, eminim aranızda bunu duyanlarda vardır ve ben çok şaşırıp kahkahayı basmıştım. Hikâyedeki olay şöyle gelişiyor:

''Melun Bizanslılar Türk köylerini basmıştır ve Bizans komutanı askerlerine emirler yağdırmaktadır: Bla, bla, bla (ve sonunda beni koparan söz) Türklerin diş macunlarını ortalarından sıkın!''

Yüzeysel bir bakışta çok basit bir espri gibi ama üzerinde çok uzun durmuşumdur bunun ve zaman zaman gözüme hani ufak bir karakteristik analiz gibi gözüküyor ve çok gülüyorum.

Ama bu başlığa rağbet eden arkadaşlar, forumların daha çok sosyoloji-felsefe gözlüğüyle bakan kısmından oldukları için daha ciddi ve bilimsel yaklaşıyorlar olaya. Yanlış anlaşılmasın, çok büyük saygım var o arkadaşlara. O yüzden diyorum ki, bu da kaçınılmaz olarak olaya bir ciddiyet katıyor ve bu ciddiyet ile incelendiğinde göze pekte hoş gelmeyen bir portre şekline bürünebileceğine katılıyorum.
 
Mizaha sosyoloji-felsefe gözlüğüyle bakılmasını fevkalade kılım, baştan belirteyim. Mizah gülmek için vardır, düşünüp mesaj yakalamak için değildir, bence olmamalıdır da. Şayet öyle düşünen arkadaşlar varsa da, Levent Kırca, Nejat Uygur tarzı bol mesajlı didaktik mizahla ilgilenmeleri haklarında daha hayırlı olacaktır.

Ama başlığı açan arkadaş da çok yüzeysel bir bakış açısıyla konuya dalmış. Şimdi bu olay biraz karışık.. Yani meselenin öznesi hangi dergiler tam kavrayamadım. L-Manyak 2002 senesinde Baruter, B.Üstün, C.Üstün, Memo, Oky, Kenan Yarar gibi çok önemli çizerlerini kaybetti. Tabii bu olayın çıkış nedeni L-Manyak'ın da bağlı olduğu Leman dergi grubunun, dergilere reklam alma isteğine yatıyor. Baruter bu olayı sindiremeyip derginin asları ile beraber ayrılıp Lombak'ı kuruyor... Ayrılmasının bir nedeni de L-Manyak'ın bel altı mevzulardan başka malzeme edinebilecek durumda olmaması. Bu hareketiyle Memcoş ve Bahadır Boysal denen denyolardan kurtulmamızı da sağlamıştır, iyi de etmiştir.

Kemik, başlarda Lombak ile birlikte ücretsiz veriliyordu, sonra ayrı olarak satılmaya başlandı. Hiçbir zaman için de siyasi, sosyal, felsefi bir misyon üstlenme edasında da olmadı. Amacı sadece güldürmek... Genellikle mide bulandırıcı öğeler içerdiğine tanıklık etmedim, bilmiyorum. Şu an Leman ve L-Manyak o durumda olabilir ama onları almadığım için bilemeyeceğim.

Yalnız Umut Sarıkaya gerçeği kabullenilmeli, adamın gerçekten farklı bir mizah anlayışı var. Entel görünümünün ardında çok uç kimlikler barındıran tiplere harika giydiriyor. Saf ve vurucu...
Dünyanın En Yüzeysel Adamı'na gülmemek elde değil.
 
sevgili ka sigaranın zararını bildigin halde içmek gibi bişey bu her şeyi mantıga dayandırmakı yanlış. onun dışında 10 yılı aşkın bi mizah okuru olarak Lombak kemik ve penguen hakkı yenemiyecek dergiler bence.
 
Jawbreaker' ın yazdıkları benim de anlatmak istediklerimin bir başka açısı aslında. Yani sosyoloji-felsefe gözlüğü olayı saygı duyulacak bir olaydır bana göre ama; mizaha bu şekilde bakıldığında insanı zaman zaman ''illa mesaj almalıyım'' moduna da sokmuyor değil kanımca. Ara sıra her şeyi boşverip gülmek te güzel oluyor.

Bir de şöyle birşey var: Bence Cem Yılmaz' ın ''Bir Tat Bir Doku'' gösterisine gülmediğini söyleyen bir insan muhtemelen yalan söylüyordur. Güldüğünü söyleyen bir insan ise o konseptin ve konsept üzerinde çalışan insanın köklerinin bu işten gelmekte olduğunu kabullenmelidir diye düşünüyorum ben. Hepsi bir yana, zaman zaman gerekli oluyor kafayı boşaltmak. :)

Son cümlemde malum şahıştan bir alıntı yapayım: ''Salyalar saçarak güleceksin be abi!'' :D
 
abi bütün dergielr için bir tane açıldı yetmedi ayrı ayrı bir iki tane açıldı oda yetmedi karikatüristlerin her biri için açıldı benim amatör ler için açtığım başlıkta bu yolda konuşulu bu fazla olmuış be :D ben hepsini takip ederim abi hepsini diyorum kaliteliler ve eksiksiz bir arşivim var l-manyak lombak kemik penguen leman(tek eksikli olan dergi oda 4 yıl öncesi eksik)atom
 
Jawbreaker demiş ki:
Mizaha sosyoloji-felsefe gözlüğüyle bakılmasını fevkalade kılım, baştan belirteyim. Mizah gülmek için vardır, düşünüp mesaj yakalamak için değildir, bence olmamalıdır da. Şayet öyle düşünen arkadaşlar varsa da, Levent Kırca, Nejat Uygur tarzı bol mesajlı didaktik mizahla ilgilenmeleri haklarında daha hayırlı olacaktır.

Ama başlığı açan arkadaş da çok yüzeysel bir bakış açısıyla konuya dalmış. Şimdi bu olay biraz karışık.. Yani meselenin öznesi hangi dergiler tam kavrayamadım. L-Manyak 2002 senesinde Baruter, B.Üstün, C.Üstün, Memo, Oky, Kenan Yarar gibi çok önemli çizerlerini kaybetti. Tabii bu olayın çıkış nedeni L-Manyak'ın da bağlı olduğu Leman dergi grubunun, dergilere reklam alma isteğine yatıyor. Baruter bu olayı sindiremeyip derginin asları ile beraber ayrılıp Lombak'ı kuruyor... Ayrılmasının bir nedeni de L-Manyak'ın bel altı mevzulardan başka malzeme edinebilecek durumda olmaması. Bu hareketiyle Memcoş ve Bahadır Boysal denen denyolardan kurtulmamızı da sağlamıştır, iyi de etmiştir.

Kemik, başlarda Lombak ile birlikte ücretsiz veriliyordu, sonra ayrı olarak satılmaya başlandı. Hiçbir zaman için de siyasi, sosyal, felsefi bir misyon üstlenme edasında da olmadı. Amacı sadece güldürmek... Genellikle mide bulandırıcı öğeler içerdiğine tanıklık etmedim, bilmiyorum. Şu an Leman ve L-Manyak o durumda olabilir ama onları almadığım için bilemeyeceğim.

Yalnız Umut Sarıkaya gerçeği kabullenilmeli, adamın gerçekten farklı bir mizah anlayışı var. Entel görünümünün ardında çok uç kimlikler barındıran tiplere harika giydiriyor. Saf ve vurucu...
Dünyanın En Yüzeysel Adamı'na gülmemek elde değil.
memcoş ve bahadır boysal a denyo diyerek süper bir yazı yazmışsın helal olsun ben çoık yazdım bu konuda yazmıycam artık başka birşey hepsine yetiştiremiyorum yazılarımı
 
Evet yüzeysel yorumlar benimkisi. Çopk ilgilenmişliğimin olduğu söylenemez. Zaten pasif bir gözlemci tadıyla yorumladım.
...
Days sokaktaki adamları anlatıyor, tamamda ben zaten sokaktaki adamdan bıktım. Sokaktaki adamlar kendilerini okumuyorki onları alarak. Bizim bildiklerimiz daha mizahi bir şekilde bize satılıyor.
...
Taşak sik, hatta birbirine geçmiş iğrenç şeylerin, sosyoloji- felsefi bir yönüde yok. Kafelerde yapılan ve hiç bitmeyen içi boş geyiklerin karikatürleri.
 
KEMİK

abi hepsinde güzel şeyler var tamam okuyan okumaz onlarada zorla okutcak halimiz yok ya kendileri kaybederler ama içlerinde bi tane varki bence en iyisi oda KEMİK bi polyanna sedat bi kaya balığı kaya bi politikemik sayfası................................................daha sürüp gidiyo herkes kemik alsın:LOL:
 
Eroika demiş ki:
Taşak sik, hatta birbirine geçmiş iğrenç şeylerin, sosyoloji- felsefi bir yönüde yok. Kafelerde yapılan ve hiç bitmeyen içi boş geyiklerin karikatürleri.

Bence hemen hemen her şeyin sosyolojik ve felsefi yönleri vardır. Ama benim demek istediğim nokta, ciddi şekilde illa mesaj almalıyım diyerek değilde, biraz daha şalteri indirmiş şekilde bakmanız ve sadece gülmeniz. Yani günlük hayatınız da hiç küfür etmeyen nadir insanlardan biriyseniz, o ayrıdır diyorum ve tebrik ediyorum. ;) :)

Bir de yukarıda, bundan bir önceki yazımın ikinci paragrafında yapmış olduğum bir tespit var. Onu nasıl değerlendiriyorsun? Çünkü o da bu konuyla paralel olarak gelişim gösteriyor...?
 
İlk mesajımda biraz fazla asıp kesmişim. Bu tür mizahın dışında olan birisi elbette yüzeysel gözlemlerde bulunacaktır. Dışarıdan bakmak farklı olsa gerek.

Cinsel uzuv esprileri gerçekten baydı, mizahçılar da bunun bilincinde ve gözlemlediğim kadarıyla bu tür mizah kendini tüketti.

Days sokaktaki adamları anlatıyor, tamamda ben zaten sokaktaki adamdan bıktım. Sokaktaki adamlar kendilerini okumuyorki onları alarak. Bizim bildiklerimiz daha mizahi bir şekilde bize satılıyor.

Mantıklı. Ama beh şahsen bildiklerimin bana daha mizahi biçimde satılmasından hoşnutum. Sokakataki adam kendi durumunun farkında değil ki hem; onu okusa da üzerine alınmayacak.

Yine ısrarla Umut Sarıkaya diyorum.
 
iki üç ayda bi okurum belki de o yüzden baymadı daha.tabi espriler hep aynı eksende ama sokak kültürünü işldeikleri için hep aynı hanzoluklar anlatılıyor çünkü yurttaşlarım! karikatürize olacak şekilde bi hayat yaşıolar
 
Jawbreaker,Umut Sarıkaya konusunda sana katılıyorum....Bazılarınca gözden kaçan bir çizer ama bence de çok sağlam...Yaşamı sorgulayan adam'ına çok gülüyorum,hele bir sergi muhabbeti vardı ki(pazar nevalesiyle katıldığı) gebermiştim gülmekten...
 
bir iki ay öncesine kadar lombak,l-manyak,atom,kemik mecmualarını alırdım(hayır sorunlu değilim! başka uğraş yok) ama artık sadece lombak alacam en az küfürlü ve en komik olanı o bence. bir de penguen tabi ha bunları niye açıklama gereği duydum bir nevi "Dünyanın En Yüzeysel" adamı görevi
 
Geri
Üst