sdgsd
yeni başlayanlara neden kalitesiz gitar idealdir!!?
- Konuyu açan vileshome
- Başlangıç tarihi
Picking? Naylon telde leagato? Bendler ? Scale uzunluğu ?
Yapmayın arkadaşlar. Kimse elektrik gitar çalmak istiyen birisi için klasikle başlamasının daha hayırlı olacağını savunmasın lütfen.
Apayrı dünyalar ikiside. Vakit kaybından başka bir durum değil klasik gitar. Akustik desen bir derece.
Öte yandan bir elektro gitarist klasik gitarda çalabilmeli. Elektrik gitarda çalışını oturttuktan sonra genel kültür namına klasik gitar sonradan çalışılabilir.
Benim görüşümce bir gitarist zırt pırt gitar değiştirmemeli. Rahat çaldığı, sound'unu sevdiği bir gitarı ana gitarı yapmalı, demirbaş olarak elde tutmalı. Dikkat ederseniz tapındığımız gitarcılarda durum böyledir. Genelde hepsinin bir tane vazgeçemedikleri baltası vardır.
Yapmayın arkadaşlar. Kimse elektrik gitar çalmak istiyen birisi için klasikle başlamasının daha hayırlı olacağını savunmasın lütfen.
Apayrı dünyalar ikiside. Vakit kaybından başka bir durum değil klasik gitar. Akustik desen bir derece.
Öte yandan bir elektro gitarist klasik gitarda çalabilmeli. Elektrik gitarda çalışını oturttuktan sonra genel kültür namına klasik gitar sonradan çalışılabilir.
Benim görüşümce bir gitarist zırt pırt gitar değiştirmemeli. Rahat çaldığı, sound'unu sevdiği bir gitarı ana gitarı yapmalı, demirbaş olarak elde tutmalı. Dikkat ederseniz tapındığımız gitarcılarda durum böyledir. Genelde hepsinin bir tane vazgeçemedikleri baltası vardır.
- Konu Sahibi Konu Sahibi
- #44
çalın!! yaradana sığınıp çalın.. eliniz her gitarı tutmaya alışsın, ama kantarın topuzunu kaçırmayın yada hepsinin yerini ayrı tutun amacına uygun kullanın.. dediğimiz gibi pratik amaçlı bir klasik gitar kullanmak zaten yeni başlayan birinin işi değil, ayrıca elektro çalan birinin klasik çalması yada klasik çalanın elektro çalması (abartıldığı takdirde) tuşeyi harap ediyor..
Maalesef üzerinde durulmayan bir konu var; ortopedi... gitar yada başka bir enstrümanın pratiği fiziksel efor gerektirir şüphesiz. Yeni başlayan biri için kalitesiz bir enstrüman düzgün sesler çıkarmaması yanı sıra sakatlanma tehlikesini de beraberinde getirir. Sinir hücreleri yenilenmez diye bir ortaokul bilgisi vardır; bilmem haberiniz var mı kaslar, tendonlar ve kirişler de yenilenmez... Eğer bir şekilde bir kas lifiniz kopar yada hasar görürse hayatınız boyunca yerine yenisi yapılmaz... Kasları kemiklere bağlayan tendonlar ise daha hassastırlar. Bağ dokunun bu en sert elemanları kan dolaşımından pek faydalanamazlar. Kemikleri kemiklere bağlayan kirişler ise yine kollagen yapılı bağ doku elemanlarıdır ve enstrüman pratiğinizin ilk yıllarında bunlara vereceğiniz zararlar telafi edilemeyecek sonuçlar doğurur. Eklem yerlerindeki kartilaj (kıkırdak) doku da sadece hareket sırasında eklem yerine alınan doku sıvısı ile beslenir ve hasarı durumunda tamiri çok uzun sürer. Kısaca; zor çalınan, elleri zorlayan ve netice almak için çok fazla güç gerektiren enstrümanlar kesinlikle zararlıdır, uzak durulmalıdır bunlardan...
İkinci mesele ise şudur; kaslar güçlendikçe cevap süreleri uzar... Plyometrik çalışma ve güç çalışması bir birlerinden çok farklıdırlar; özetle, hız ve isabet gerektiren bir hareketin çalışması düşük güç ve yüksek sayıda tekrar ile yapılır ama güç egzersizleri kaslara çok yüklerek ve az sayıda tekrar ile yapılır. Örnek olarak bir basketbolcunun antremanının büyük kısmını plyometrik çalışmalar oluştururken bir vücut geliştiricinin antremanı esneme ve güç çalışmasını yöneliktir.
Gitar yada başka bir enstrümanın çalışması minimal güç harcanarak yapılmalıdır, aksi takdirde ilgili kaslarınıza sinyal götüren sistem ihtiyacınız olan hızda çalışamazlar.
Üçüncü mesele de şöyle; enstrüman pratiği tekrara dayanır. Sinir sisteminizin yapmaya alışık olmadığı hareketleri zamanla öğretirsiniz. Enstrüman serebral korteksten çalınmaz, yani; hareket, tekerrür ile subkortikal bölgeye çekilmelidir. Biraz daha açayım, hareket, tekrar edilerek kazanılmış refleks haline getirilmelidir. Refleks ne kadar derine işlerse, hakimiyet o kadar artar; tecrübeli bir gitarist -abartmıyorum- uyurken bile çalabilir. Bu da gösteriyor ki, gitar ve sair enstrimanları çalmak bilinç ile yapılan bir şey değildir. Hangi tonda (gamda) olduğunuzu düşünürsünüz, melodiyi ve armoniyi takip edersiniz ama iş tele basılması, parmak, pena veya mızrap ile titreştirilmesine gelince bilinç devreden tamamen çıkar. Bu fenomeni konumuzla bağlayalım: açıktır ki; klasik gitar klavyesi, ve elektrik gitar klavyesi birbirlerinden ziyadesi ile farkılıdır, yani farklı el/parmak duruşları ile çalınırlar. Eğer elleriniz (daha doğrusu beyninizde ellerinizi kontrol eden bölüm) klasik gitarın kalın klavyesine alışıksa, elektrik gitar çalmak için belli bir noktadan tekrar başlamalı biraz başa dönmelisiniz. Yani, önce alışkanlıklarınızı kırmalı sonra yeni bir terbiye kazanmalısınız. Klavyenin kalınlığı kadar boyu da önemlidir. Boydaki küçük değişiklikler perde aralarına da yansır doğal olarak, bu da ciddi farklılıklar oluşturur.
Dördüncü olarak da şunları eklemek isterim; gitara yeni başlayan biri, uzun vadede distorted bir tonda çalmayı planlıyorsa, bu konuya mümkün olduğu kadar çabuk el atmalıdır. Tamam, distortion bazı hataları örter ama bazılarını da abartır, eğersiz ata binmek gibidir. Bu sözlerimi doğrulamak (yada yalanlamak) isterseniz klasik gitar çalan bir arkadaşınıza palm muting/open string kombinasyonlı bir riff yada lick verin, bakalım neler oluyor! Yada pick harmonic yaptırın, alternate picking yatırın, bend yaptırın, legato yaptırın, ardındanda biraz tremolo bar kullansın... Belki çok güzel klasik gitar çalıyordu arkadaşınız ama yukarıdakileri nedense pek beceremedi! Neden acaba? Sakın elektrik gitar çok farklı bir disiplin gerektiriyor olmasın...
Bazı teknikler tele basmak kadar doğal olmalı, ilk günlerden başlanmalı bazı şeylere, sonradan olmuyor, ortalık örnekleri ile dolu... Elektrik gitar ile klasik gitarın yolları başlarken ayrılır, aksini iddaa eden ya kara cahildir, yada kastı vardır.
Beşinci mesele; elektrik gitar, notaları olmayan, sadece gürültü çıkaran bir alet mi ki, onunla müzik öğrenmeye başlanmasın? Overdriven, distorted tonlarda yapılması gereken çalışmalar ayrıdır, clean tonlarda ayrı... Tabi ki yeni başlayan birisi temel egzersizleri clean tonla yapmalıdır. Ama distortion gerektiren çalışmalar vardır. Palm muting neye benzer distortion olmadan? Pick harmoniği ne kadar duyabilirsiniz? Siz bir hata yapıp klasik gitarla başlamış ve sıradan bir "gitarcı" olmuş olabilirsiniz, bırakın bu konuya hevesli insanlar, rahat çalınan, kaliteli bir gitarla başlasınlar.
Son olarak, kaliteli bir klasik gitar $800'ı buluyor, aynı fiyata çok iyi elektrik gitarlar mevcut. Adam akıllı bir klasik gitar değil, geçici bir çözüm için alınan ucuz klasik gitarın telleri, klavyesi içler acısı olabilir. Çıkardığı sesi de hesaba katarsak gitara hevesle başlayan birini kısa sürede soğutabilir.
Burada sorulan sorulara masumane de olsa yalan yanlış, üstün körü cevap vermek ne kadar doğru acaba? Sonuçta moderatörler tartışma ortamının kalitesi için çaba sarfediyorlar ve küfür/hakaret içermedikçe kimsenin mesajını silmiyorlar. Neye dayanarak klasikle başla, akustikle başla diyorsunuz? Hangi bilimsel, hangi deneysel veriye dayanıyorsunuz? Yazdıklarınızla ikna olup, bir gün elektrik gitara "geçeceğim" diye klasik gitar alanlar, beş on sene sonra hanyayı konyayı anladığında etraflarında olmayın sakın; yıllarını harcıyorsunuz genç ve tecrübesiz insanların!
İkinci mesele ise şudur; kaslar güçlendikçe cevap süreleri uzar... Plyometrik çalışma ve güç çalışması bir birlerinden çok farklıdırlar; özetle, hız ve isabet gerektiren bir hareketin çalışması düşük güç ve yüksek sayıda tekrar ile yapılır ama güç egzersizleri kaslara çok yüklerek ve az sayıda tekrar ile yapılır. Örnek olarak bir basketbolcunun antremanının büyük kısmını plyometrik çalışmalar oluştururken bir vücut geliştiricinin antremanı esneme ve güç çalışmasını yöneliktir.
Gitar yada başka bir enstrümanın çalışması minimal güç harcanarak yapılmalıdır, aksi takdirde ilgili kaslarınıza sinyal götüren sistem ihtiyacınız olan hızda çalışamazlar.
Üçüncü mesele de şöyle; enstrüman pratiği tekrara dayanır. Sinir sisteminizin yapmaya alışık olmadığı hareketleri zamanla öğretirsiniz. Enstrüman serebral korteksten çalınmaz, yani; hareket, tekerrür ile subkortikal bölgeye çekilmelidir. Biraz daha açayım, hareket, tekrar edilerek kazanılmış refleks haline getirilmelidir. Refleks ne kadar derine işlerse, hakimiyet o kadar artar; tecrübeli bir gitarist -abartmıyorum- uyurken bile çalabilir. Bu da gösteriyor ki, gitar ve sair enstrimanları çalmak bilinç ile yapılan bir şey değildir. Hangi tonda (gamda) olduğunuzu düşünürsünüz, melodiyi ve armoniyi takip edersiniz ama iş tele basılması, parmak, pena veya mızrap ile titreştirilmesine gelince bilinç devreden tamamen çıkar. Bu fenomeni konumuzla bağlayalım: açıktır ki; klasik gitar klavyesi, ve elektrik gitar klavyesi birbirlerinden ziyadesi ile farkılıdır, yani farklı el/parmak duruşları ile çalınırlar. Eğer elleriniz (daha doğrusu beyninizde ellerinizi kontrol eden bölüm) klasik gitarın kalın klavyesine alışıksa, elektrik gitar çalmak için belli bir noktadan tekrar başlamalı biraz başa dönmelisiniz. Yani, önce alışkanlıklarınızı kırmalı sonra yeni bir terbiye kazanmalısınız. Klavyenin kalınlığı kadar boyu da önemlidir. Boydaki küçük değişiklikler perde aralarına da yansır doğal olarak, bu da ciddi farklılıklar oluşturur.
Dördüncü olarak da şunları eklemek isterim; gitara yeni başlayan biri, uzun vadede distorted bir tonda çalmayı planlıyorsa, bu konuya mümkün olduğu kadar çabuk el atmalıdır. Tamam, distortion bazı hataları örter ama bazılarını da abartır, eğersiz ata binmek gibidir. Bu sözlerimi doğrulamak (yada yalanlamak) isterseniz klasik gitar çalan bir arkadaşınıza palm muting/open string kombinasyonlı bir riff yada lick verin, bakalım neler oluyor! Yada pick harmonic yaptırın, alternate picking yatırın, bend yaptırın, legato yaptırın, ardındanda biraz tremolo bar kullansın... Belki çok güzel klasik gitar çalıyordu arkadaşınız ama yukarıdakileri nedense pek beceremedi! Neden acaba? Sakın elektrik gitar çok farklı bir disiplin gerektiriyor olmasın...
Bazı teknikler tele basmak kadar doğal olmalı, ilk günlerden başlanmalı bazı şeylere, sonradan olmuyor, ortalık örnekleri ile dolu... Elektrik gitar ile klasik gitarın yolları başlarken ayrılır, aksini iddaa eden ya kara cahildir, yada kastı vardır.
Beşinci mesele; elektrik gitar, notaları olmayan, sadece gürültü çıkaran bir alet mi ki, onunla müzik öğrenmeye başlanmasın? Overdriven, distorted tonlarda yapılması gereken çalışmalar ayrıdır, clean tonlarda ayrı... Tabi ki yeni başlayan birisi temel egzersizleri clean tonla yapmalıdır. Ama distortion gerektiren çalışmalar vardır. Palm muting neye benzer distortion olmadan? Pick harmoniği ne kadar duyabilirsiniz? Siz bir hata yapıp klasik gitarla başlamış ve sıradan bir "gitarcı" olmuş olabilirsiniz, bırakın bu konuya hevesli insanlar, rahat çalınan, kaliteli bir gitarla başlasınlar.
Son olarak, kaliteli bir klasik gitar $800'ı buluyor, aynı fiyata çok iyi elektrik gitarlar mevcut. Adam akıllı bir klasik gitar değil, geçici bir çözüm için alınan ucuz klasik gitarın telleri, klavyesi içler acısı olabilir. Çıkardığı sesi de hesaba katarsak gitara hevesle başlayan birini kısa sürede soğutabilir.
Burada sorulan sorulara masumane de olsa yalan yanlış, üstün körü cevap vermek ne kadar doğru acaba? Sonuçta moderatörler tartışma ortamının kalitesi için çaba sarfediyorlar ve küfür/hakaret içermedikçe kimsenin mesajını silmiyorlar. Neye dayanarak klasikle başla, akustikle başla diyorsunuz? Hangi bilimsel, hangi deneysel veriye dayanıyorsunuz? Yazdıklarınızla ikna olup, bir gün elektrik gitara "geçeceğim" diye klasik gitar alanlar, beş on sene sonra hanyayı konyayı anladığında etraflarında olmayın sakın; yıllarını harcıyorsunuz genç ve tecrübesiz insanların!
"kanımca" oktaypocan arkadaş tuşe meselesi hakkında son noktayı koymuştur.
imza diyip bitirmeden önce sorun imkansızlıklarsa klasik değil belki ama dededen kalma güzel bir resonator,dobro, hehe nasıl dedeyse o, yani çelik telliyle başlanabilir olaya. hatta , belki oradan bluegrassa falan kaymalar olabilir, euauhe,off
başlangıç seviyesi eleman için yine de tel yüksekliği ve sap durumu göz önünde bulundurulmalı.
çalmak istediğiniz o değilse klasikten uzak durun.
imza diyip bitirmeden önce sorun imkansızlıklarsa klasik değil belki ama dededen kalma güzel bir resonator,dobro, hehe nasıl dedeyse o, yani çelik telliyle başlanabilir olaya. hatta , belki oradan bluegrassa falan kaymalar olabilir, euauhe,off
başlangıç seviyesi eleman için yine de tel yüksekliği ve sap durumu göz önünde bulundurulmalı.
çalmak istediğiniz o değilse klasikten uzak durun.
E
emrenergiz
yeni baslama
gitara yeni baslayanların oncelikle kafalarında ne tur muzik yapmak istediklerini iyice cozmus olmaları gerekir ki forumda bunu daha oncede bircok kisi ifade etti.
elektro calmak isteyenlerinde once klasik gitarla baslamaları olayına da kesinlikle katılmıyorum, klasik gitarların elektro gitarl arasında yapı olarak ne kadar fark oldugunu soylememe gerek yok. artı metal rock vs distortion muzik meraklısı insanların klasik gitardan alacakları(alamayacakları) zevk de malum.
Akustikle baslamayı onerebilirim, ince klavyeleri metal telleri ve sertlikleri elekroya yakındır ama akustik gitarla baslamak isteyen birisi de vasat olmayan, kaliteli bir gitar alması gerekir. Sahsen ben bi gaflette bulunup daha akor basmayı yeni ogrenmistim klasikte (ne bam var ne arpej) gittim castilla akustik aldım. Teler 5. perdeden sonra klavyeden gittikce uzaklasıyolardı, (tamamen cahilliğimden sectim bu gitarı) basit akorlarla arpej falan oluyor ama tel yuksekliğinden dolayı ne akor basılıyor ne solo atılıyordu sustain desen icler acısı.
uzun lafın kısası elekro calmak isteyen birisi gidip 300$ civarı bi gitar alıp bi de 100$ lık anfilerden alırsa, biraz sabır ve ozveri ile gayet guzel calmayı oğrenebilir. Daha once de belirtildiği gibi giterın ucuz alınmasının sebebi tamamen kisiyle ilgili bir olay, yeni gitarı nasıl kullanılcagını bakmayı ve saklamayı bilmeyen, hevesi cabuk kırılan birisi icin pahalı gitar almak tamamen gereksiz olacaktır ama aldıgı herhangi birseyi ilk gunku gibi kullanmayı ve bakmayı bilen birisi parası da varsa gidip 1000 dolarlık gitarlardan alabilir, hic bi sakıncası yoktur.
derim ben.
gitara yeni baslayanların oncelikle kafalarında ne tur muzik yapmak istediklerini iyice cozmus olmaları gerekir ki forumda bunu daha oncede bircok kisi ifade etti.
elektro calmak isteyenlerinde once klasik gitarla baslamaları olayına da kesinlikle katılmıyorum, klasik gitarların elektro gitarl arasında yapı olarak ne kadar fark oldugunu soylememe gerek yok. artı metal rock vs distortion muzik meraklısı insanların klasik gitardan alacakları(alamayacakları) zevk de malum.
Akustikle baslamayı onerebilirim, ince klavyeleri metal telleri ve sertlikleri elekroya yakındır ama akustik gitarla baslamak isteyen birisi de vasat olmayan, kaliteli bir gitar alması gerekir. Sahsen ben bi gaflette bulunup daha akor basmayı yeni ogrenmistim klasikte (ne bam var ne arpej) gittim castilla akustik aldım. Teler 5. perdeden sonra klavyeden gittikce uzaklasıyolardı, (tamamen cahilliğimden sectim bu gitarı) basit akorlarla arpej falan oluyor ama tel yuksekliğinden dolayı ne akor basılıyor ne solo atılıyordu sustain desen icler acısı.
uzun lafın kısası elekro calmak isteyen birisi gidip 300$ civarı bi gitar alıp bi de 100$ lık anfilerden alırsa, biraz sabır ve ozveri ile gayet guzel calmayı oğrenebilir. Daha once de belirtildiği gibi giterın ucuz alınmasının sebebi tamamen kisiyle ilgili bir olay, yeni gitarı nasıl kullanılcagını bakmayı ve saklamayı bilmeyen, hevesi cabuk kırılan birisi icin pahalı gitar almak tamamen gereksiz olacaktır ama aldıgı herhangi birseyi ilk gunku gibi kullanmayı ve bakmayı bilen birisi parası da varsa gidip 1000 dolarlık gitarlardan alabilir, hic bi sakıncası yoktur.
derim ben.
D
dave_williams
önce herkese slm.walla şahsen ben yeni başlamak isteyen birisiyim.çevreden gelen baskılarla bi klasik aldım.zaman olmadığı için birkaç akordan başkasını daha öğrenemedim.ama elektro içimde bi ateş gibi yanıyo.bi k-7 elime aldığım zaman kendimi uçacak gibi hissediyorum.bi 'munky' gibi bi 'head' gibi ne biliyim ööle işte.galiba ilk elektro alsam daha iyi olcaktı.sizce? GOD DAMN I LOVE ME!!!! :twisted:
gitara başlamamı şöyle anlatayım.
ucuz olduğu için toplu ders alınan biyere gittim,gerçi sınıfta 2-3 kişiydik. Klasik gitar çaldım,hep akorlu şeyler çaldırdılar.nota bilgim yoktu,sadece AM şudur E şudur G şudur diye bildiğim akorları basıyordum. Daha sonra amacım olan elektro için para biriktirmeye başladım. hocam da ille de tutturmuştu elektroya geçme daha yetişmedin daha bilmemne vs vs. elektroya geçeceğim sıralarda bareli akorları basmakta czorlanıyordum,üstüne evde de abimin akustik gitarıyla çalıyordum. bu da bareli akorları neredeyse basamamam anlamına geliyordu.
param birikti,100 küsür ytl'ye 2.el bi fender aldım. ama tabiiki sahteydi. bunu bilmiyodum,o gitarla belki de mutlu olmaya başlamıştım. ayrıca elektro gitarda bareli akorları da daha rahat basıyordum,tüm akorları rahat basıyordum.belki de önceden akustik vs. çalmamın bi etkisi olmuş olabilirdi.
artık bu kursdan hayır gelmeyeceğini anlayarak kursdan çıktım. 3 ay falan gitmiştim kursa. daha sonra bi amfi aldım. onunla çalmaya başladım. amfideki hayatımda ilk defa çıkardığım distortion sesi beni çok mutlu ediyordu. amacıma ulaşmış gibiydim,artık elektro çalıyordum.
bir gün gitarımı siyaha boyatmak istedim,ve tünele gittim. ordaki birkaç dükkan sahibinin fenderın sahte olduğunu söylemesiyle adeta şok oldum,ve gitarı direk bir kenara koyarak para biriktirmeye başladım. biriktirdim biriktirdim, ve sonunda Whiskey'den 3 gün öncesine kadar elimde olan Bc. Rich Warlockumu aldım. işte tam olarak kendimi bulduğum an buydu diyebilrim. çaldım çaldım,hep onu çaldım. bir gün bi arkadaşım konser verecekti ve gitarında bi sorun çıkmıştı. ben de gitarımı ona verdim. konserden geri aldıımdaysa gitarın köşesinde ufak bi kırığımsı bi renk çıkması olmuştu. gördüğümde çok üzülmüştüm. o zaman ipler koptu ve gitarı kullanırken gitar hasar almaya başladı.yanlışlıkla biyere çarpıyordum,çaldıktan sonra kılıfına koymuyordum.o sırada gitar hayatımın ilk yarım yılı geçmişti,ve yeni bir hocadan teke tek ders almaya başladım. hocadan çok memnundum,hala da memnunum. sonunda tremolo,akord kilidi ve gitarımdan sıkıldığım için bu gitarımı sattım. belki de en garibi buydu,çünkü gitarla beraber adeta bi parçam eksilmiş gibiydi,o gitarı almak için çok uğraşmıştım ve doğru dürüst gitara başladığım zamanlar gibiydi. Tabiiki bu üzülme süreci 1 saatten az sürdü çünkü param tamamlanmış ve yeni gitarımı alabilecektim
haftasonu ise hayırlısıyla yeni bi gitar alıcam.
şimdi bunu niye yazdım? hem içimi dökmüş oldum hem de bi örnek olmuş oldu. Aldığım gitarlar çok pahalı gitarlar olmadığı için onlarla öğrendim. Gitarı nasıl koruyacağımı,çalacağımı,tellerin değişimini vs. Eğer direk bi floyd rose sistemli gitarla başlasaydım telleri değiştirmek işkence gibi gelerek gitarı belki de kenara bile atabilirdim. Veya iyi bi gitarla başlamış olsaydım tüm bu olanlar o gitarın başına gelebilirdi. şimdi yeni gitar aldığımda ise onu çok iyi koriycam,çünkü nasıl korumam gerektiğini ve nelere dikkat etmek gerektiğini artık biliyorum.
ucuz olduğu için toplu ders alınan biyere gittim,gerçi sınıfta 2-3 kişiydik. Klasik gitar çaldım,hep akorlu şeyler çaldırdılar.nota bilgim yoktu,sadece AM şudur E şudur G şudur diye bildiğim akorları basıyordum. Daha sonra amacım olan elektro için para biriktirmeye başladım. hocam da ille de tutturmuştu elektroya geçme daha yetişmedin daha bilmemne vs vs. elektroya geçeceğim sıralarda bareli akorları basmakta czorlanıyordum,üstüne evde de abimin akustik gitarıyla çalıyordum. bu da bareli akorları neredeyse basamamam anlamına geliyordu.
param birikti,100 küsür ytl'ye 2.el bi fender aldım. ama tabiiki sahteydi. bunu bilmiyodum,o gitarla belki de mutlu olmaya başlamıştım. ayrıca elektro gitarda bareli akorları da daha rahat basıyordum,tüm akorları rahat basıyordum.belki de önceden akustik vs. çalmamın bi etkisi olmuş olabilirdi.
artık bu kursdan hayır gelmeyeceğini anlayarak kursdan çıktım. 3 ay falan gitmiştim kursa. daha sonra bi amfi aldım. onunla çalmaya başladım. amfideki hayatımda ilk defa çıkardığım distortion sesi beni çok mutlu ediyordu. amacıma ulaşmış gibiydim,artık elektro çalıyordum.
bir gün gitarımı siyaha boyatmak istedim,ve tünele gittim. ordaki birkaç dükkan sahibinin fenderın sahte olduğunu söylemesiyle adeta şok oldum,ve gitarı direk bir kenara koyarak para biriktirmeye başladım. biriktirdim biriktirdim, ve sonunda Whiskey'den 3 gün öncesine kadar elimde olan Bc. Rich Warlockumu aldım. işte tam olarak kendimi bulduğum an buydu diyebilrim. çaldım çaldım,hep onu çaldım. bir gün bi arkadaşım konser verecekti ve gitarında bi sorun çıkmıştı. ben de gitarımı ona verdim. konserden geri aldıımdaysa gitarın köşesinde ufak bi kırığımsı bi renk çıkması olmuştu. gördüğümde çok üzülmüştüm. o zaman ipler koptu ve gitarı kullanırken gitar hasar almaya başladı.yanlışlıkla biyere çarpıyordum,çaldıktan sonra kılıfına koymuyordum.o sırada gitar hayatımın ilk yarım yılı geçmişti,ve yeni bir hocadan teke tek ders almaya başladım. hocadan çok memnundum,hala da memnunum. sonunda tremolo,akord kilidi ve gitarımdan sıkıldığım için bu gitarımı sattım. belki de en garibi buydu,çünkü gitarla beraber adeta bi parçam eksilmiş gibiydi,o gitarı almak için çok uğraşmıştım ve doğru dürüst gitara başladığım zamanlar gibiydi. Tabiiki bu üzülme süreci 1 saatten az sürdü çünkü param tamamlanmış ve yeni gitarımı alabilecektim
haftasonu ise hayırlısıyla yeni bi gitar alıcam.
şimdi bunu niye yazdım? hem içimi dökmüş oldum hem de bi örnek olmuş oldu. Aldığım gitarlar çok pahalı gitarlar olmadığı için onlarla öğrendim. Gitarı nasıl koruyacağımı,çalacağımı,tellerin değişimini vs. Eğer direk bi floyd rose sistemli gitarla başlasaydım telleri değiştirmek işkence gibi gelerek gitarı belki de kenara bile atabilirdim. Veya iyi bi gitarla başlamış olsaydım tüm bu olanlar o gitarın başına gelebilirdi. şimdi yeni gitar aldığımda ise onu çok iyi koriycam,çünkü nasıl korumam gerektiğini ve nelere dikkat etmek gerektiğini artık biliyorum.
mumkunse klavyesi odun gibi gitarla baslamak daha iyiymis gibi geliyo bana. parmaklar guclenir daha cabuk nasırlanır falan.
bu arada klasik gitarla baslamak iyi olur hem tekniğin gelisip oturması icin hem de teorinin ogrenilmesi icin.
bi kere elektroya girince efektler sesler derken calma biraz geride kalıyo once teknigi halletmekte fayda var kanımca
bu arada klasik gitarla baslamak iyi olur hem tekniğin gelisip oturması icin hem de teorinin ogrenilmesi icin.
bi kere elektroya girince efektler sesler derken calma biraz geride kalıyo once teknigi halletmekte fayda var kanımca
ben annemin 30 senelik çekoslavak malı akustik gitarıyla başlamıştım.şu an bile bare basamıyorum onunla.hatta joe satriani bile bare basamaz o gitarla teller yüksek ötesi ancak şikayetçi değilim.hatta 4. senemde olmama rağmen daha geçen hafta klasik gitarım oldu.klasikten öcne elektro gitarım oldu
ancak şikayetçi değilim.hatta 4. senemde olmama rağmen daha geçen hafta klasik gitarım oldu.klasikten öcne elektro gitarım oldu
parmakların hareketlenmesi için kötü gitar ideal olabilir.
ben de castilla elektroyla başladım 6 sene çaldım sonra 1 senedir jackson ps4, parmaklarım rahatlayagördü
ama elin yavurları, burdaki dandik gitar parasına , orda direkt kaliteli gitar alıyolardır eminim
ama ben, kaliteli gitar ve setupla işe başlamak, insanın çalma hevesini körükler, ufkunu genişletir diye düşünüyorum.
hepimize olmuştur, iyi ton alamadık diye gitarı hep koymuşuzdur köşeye.
ben de castilla elektroyla başladım 6 sene çaldım sonra 1 senedir jackson ps4, parmaklarım rahatlayagördü
ama elin yavurları, burdaki dandik gitar parasına , orda direkt kaliteli gitar alıyolardır eminim
ama ben, kaliteli gitar ve setupla işe başlamak, insanın çalma hevesini körükler, ufkunu genişletir diye düşünüyorum.
hepimize olmuştur, iyi ton alamadık diye gitarı hep koymuşuzdur köşeye.
Ne istediğimi bildiğim için direk elektro aldım.Akustikte akorları ezberlemeye üşeniyordum zaten benim için yumuşak bir enstrümandı.Power chordlarla 3 telden ritm üretmek daha basit geliyordu.İnternetten tablar,klipler ve iyi kulağımın yardımıyla kurs almamış biri için çok iyi çalıyorum.180 $ lık oscar schmidt i bilgisyara takıp distortion tonu alıyorum ve şarkısına göre bu ton bana yetiyor.Ama solo atmaya çalıştığım zaman dandik tonundan dolayı aklım va kulağım türkü çalmaya yöneliyor.Gitar ne kadar fark ettirir bilmem ama adam gibi bir wah efektini çok arıyorum.Tremoloyu kullanınca akordu bozuluyor.Bu yüzden bazen soğuyorum gitardan.Aklımda İbanez s 470,Marshall mg100dfx,boss mt2, j. dunlop cry baby wah dan oluşan bi set var ama elimde amfi+pedalları alacak para var.Dandik o. schmidt le daha ne kadar gidebilirim bilmiyorum.
R
ravenholm
peki arkadaşlar ne almak lazım
benim hiç bir bilgim yok
sıfırdan başlayıp öğreneceğim
evet çalmayı bilmiyorum ama dinlemeyi biliyorum ve sesinden zevk alamayacağım bir gitara tabi ki para vermek istemiyorum
veya sorun çıkartacak bir şey olmasını istemiyorum
onun yerine bir kaç ay daha para birirktirir öyle daha iyi bir şey alırım
350$ civarındaki fenderleri düşünüyordum forumda okuduğum kadarıyla onlar oldukça kötüymüş
acaba 200$ altına X10 mu alsam
ne yapmalıyım ?
benim hiç bir bilgim yok
sıfırdan başlayıp öğreneceğim
evet çalmayı bilmiyorum ama dinlemeyi biliyorum ve sesinden zevk alamayacağım bir gitara tabi ki para vermek istemiyorum
veya sorun çıkartacak bir şey olmasını istemiyorum
onun yerine bir kaç ay daha para birirktirir öyle daha iyi bir şey alırım
350$ civarındaki fenderleri düşünüyordum forumda okuduğum kadarıyla onlar oldukça kötüymüş
acaba 200$ altına X10 mu alsam
ne yapmalıyım ?
Burda bir yanşlış anlaşılma var. Herkes iyi gitarı pahalı gitar gibi düşünüyor. Olay böyle değil maalesef. Ucuz bir gitarda iyi olabilir. Bunun için bilen biriyle incelenmesi gerekli. Müzikte en önemli şey teknik vs değil, kulak eğitimidir. Kişi güzel ses veren ve doğru ses veren bir enstrümanda müzik öğrenmelidir. Bir enstruman iyi ses vermesi için binlerce dolar olmak zorunda değil. Ama alınabilecek en iyi gitar yolun başında işleri büyük ölçüde kolaylaştıracaktır. Gitar hocam bana "Seni iyi bir rallici yaparım ama altına iyi de bir araba vermemiz lazım" demişti. Sanırım bu cümle olayı özetliyor.
Müziğe 11 yaşımda klasik gitarla başladım. Daha sonralarda elektrik gitarda çalmayı öğrendim. Rahatlıkla söyleyebilirimki eletrik ve klasik gitar bambaşka iki çalgıdır. Sağ ve sol el teknikleri, gitarın tutuşu, icra edilen eserleri, hepsi apayrı şeyler. Kişi ne öğremek istiyorsa ona başlamalıdır bence.
Müziğe 11 yaşımda klasik gitarla başladım. Daha sonralarda elektrik gitarda çalmayı öğrendim. Rahatlıkla söyleyebilirimki eletrik ve klasik gitar bambaşka iki çalgıdır. Sağ ve sol el teknikleri, gitarın tutuşu, icra edilen eserleri, hepsi apayrı şeyler. Kişi ne öğremek istiyorsa ona başlamalıdır bence.
başlık biraz eskimiş ama tremolo picking nedir diye arama yaparken çıktı karşıma... ben de arkadaştan 30 ytl ye aldığım manuel raymond klasik gitar ile başlamıştım. muhabbetlerde sözü geçen portakal kasası tanımına gayet uygun. sapı gövdeden ayrılmak üzere evin içinde bi yerde yatıyor kendisi heyt bea o gitarla enter sandman introsunu çaldığım günler geldi aklıma...
bence ucuz veya pahalı gitar ya da orta seviye bi gitar... 3 seçenek de aynı derecede risklidir. önemli olan kişi bu işe bu 3 seçenekten biri ile giriştiğinde pişman olmamasıdır. yani kaçarı yok 3 ünden biri ile gireceksiniz
bu arada tremolo picking nedir? bir arkadaş anlatırsa çok sevinirim
ben de arkadaştan 30 ytl ye aldığım manuel raymond klasik gitar ile başlamıştım. muhabbetlerde sözü geçen portakal kasası tanımına gayet uygun. sapı gövdeden ayrılmak üzere evin içinde bi yerde yatıyor kendisi heyt bea o gitarla enter sandman introsunu çaldığım günler geldi aklıma...bence ucuz veya pahalı gitar ya da orta seviye bi gitar... 3 seçenek de aynı derecede risklidir. önemli olan kişi bu işe bu 3 seçenekten biri ile giriştiğinde pişman olmamasıdır. yani kaçarı yok 3 ünden biri ile gireceksiniz
bu arada tremolo picking nedir? bir arkadaş anlatırsa çok sevinirim