Hadi Bunu Açıklayın:d

adam da düz mantığın sınırlarını zorlamış.Çin de yapılan gitarla abd yapılan gitar aynı özende mi yapılıyor? anladık ikisi de elde yapılıyor ama fark var.Ağaç kaliteleri de aynı değil.Eskidi bu geyikler.
 
Videoda inanın öyle bir tez savunulmuyor. Ayrıca elemanın Amerika'lı bir özel yapım gitar üreticisi olarak bunları söylüyor olması (amca, Jarret Guitars'ın sahibi) , geyik deyip geçmeden önce , bize biraz "ya bi dakika ne demek istiyo bu adam" diye düşündürmesi gerekmiyor mu?
 
Adam el işçiliğinin kalitesi ile ilgili birşey söylemiyor ki, tek dediği gitarların elle üretildiği. Hangi eller tarafında üretildiği tabii ki daha da mühim.

Amerika'da satılacak bir ürünün lojistik maliyetlerine rağmen örneğin Çin'de üretimi rantabl ise, bence iki temel sebebi (basitleştiriyorum tabii) olabilir: 1- Çin'deki daha ucuz işgücü, 2- Çin'deki daha ucuz hammadde. Çin'de makineyle yoğun otomasyon kullanımıyla üretmenin maliyeti zaten Amerika'da makineyle üretime yakın olmalı. Yani elle mi, makinayla mı durumunu esas işgücünün pahalı olduğu Amerika gibi ülkelerde sorgulamak lazım. Burada da söz konusu amca, biraz da kendini temize çıkartmaya çalışıyor olabilir.. :)

Öte yandan makina tarafında üretilse ne olacak? Manyetikler elle mi sarılmış, makineyle mi? Makineyle sarılan daha ucuzsa ben ondan alayım.
 
Videoda inanın öyle bir tez savunulmuyor. Ayrıca elemanın Amerika'lı bir özel yapım gitar üreticisi olarak bunları söylüyor olması (amca, Jarret Guitars'ın sahibi) , geyik deyip geçmeden önce , bize biraz "ya bi dakika ne demek istiyo bu adam" diye düşündürmesi gerekmiyor mu?

**

Aynen öyle.

Adam bir lütiye ve gitar üreten bir firmanın da sahibi olarak vidyonun hiçbir yerinde 'özen ya da özensizlik' ile ilgili herhangi bir şey söylemiyor. Yabancı dilde bir vidyo olduğu için belki bazı yanlış anlaşılmalar olabilir. Özetle; ''İster Uzakdoğu'da üretilmiş olsun, isterse Abd'nin en ünlü firmalarından birinde, yapım süreci esnasında (fret çakma, sapa son şeklinin verilmesi vs. gibi işlemler) tüm gitarlar hem el işçiliğiyle yapılıyor hem de makinalar yardımıyla yapılıyor. Yani, en bilindik dünya devi firmalar da dahil olmak üzere hiçbir gitar tamamen makina marifetiyle üretilmiyor. Hepsinde bir yerlerde insan emeği var. Bu nedenle size tamamen *el yapımı* diye pazarlanan veya yapım aşamasındaki işlemleri bilmediğiniz için sizin öyle (komple bilgisayarlı makinadan çıkma ya da makina kullanmadan tamamen handmade!) zannetiğiniz markası meşhur gitarlara gidipte bu gerçeği bilmeden çok farklı ve üst düzey bir ürün satın alıyormuş gibi gaza gelip 10 binlerce dolar vermeyiniz.''

Diyor amcamız, bir miti-şehir efsanesini yıkmak maksadıyla. Benim vidyodaki izahatten anladıklarım ve üzerine eklediğim şahsi yorumum böyle.
 
**

Aynen öyle.

Adam bir lütiye ve gitar üreten bir firmanın da sahibi olarak vidyonun hiçbir yerinde 'özen ya da özensizlik' ile ilgili herhangi bir şey söylemiyor. Yabancı dilde bir vidyo olduğu için belki bazı yanlış anlaşılmalar olabilir. Özetle; ''İster Uzakdoğu'da üretilmiş olsun, isterse Abd'nin en ünlü firmalarından birinde, yapım süreci esnasında (fret çakma, sapa son şeklinin verilmesi vs. gibi işlemler) tüm gitarlar hem el işçiliğiyle yapılıyor hem de makinalar yardımıyla yapılıyor. Yani, en bilindik dünya devi firmalar da dahil olmak üzere hiçbir gitar tamamen makina marifetiyle üretilmiyor. Hepsinde bir yerlerde insan emeği var. Bu nedenle size tamamen *el yapımı* diye pazarlanan veya yapım aşamasındaki işlemleri bilmediğiniz için sizin öyle (komple bilgisayarlı makinadan çıkma ya da makina kullanmadan tamamen handmade!) zannetiğiniz markası meşhur gitarlara gidipte bu gerçeği bilmeden çok farklı ve üst düzey bir ürün satın alıyormuş gibi gaza gelip 10 binlerce dolar vermeyiniz.''

Diyor amcamız, bir miti-şehir efsanesini yıkmak maksadıyla. Benim vidyodaki izahatten anladıklarım ve üzerine eklediğim şahsi yorumum böyle.
e öyleyse aradaki fiyat farkı neden? sadece malzeme kalitesi mi? ya da hint üretimi jackson almakta mantıklı öyleyse binlerce dolar para sayacağımıza?? yanlış anladığım bir şey varsa yanlışı anlatırsanız sevinirim, kusura bakmayın:)
 
e öyleyse aradaki fiyat farkı neden? sadece malzeme kalitesi mi? ya da hint üretimi jackson almakta mantıklı öyleyse binlerce dolar para sayacağımıza?? yanlış anladığım bir şey varsa yanlışı anlatırsanız sevinirim, kusura bakmayın:)

***

Naçizane fikrim,

Bu göreceli konuyla ilgili farklı farklı birçok yorum getirebilirsiniz. Kimileri çıkıp, 'serbest piyasa ekonomisi var ürettiğim mala (marka değeri, işçilik kalitesi vs.) gibi kriterler ışığında istediğim fiyatı koyarım ve o fiyattan da malımı satarım' diyebilir. Kimileri de, bunu müşteriyi kazıklamak ya da bir ürünün değerinden fersah fersah fazla ve abartılı bir rakama satılması olarak nitelendirebilir.

Dünya devi meşhur firmaların ürettiği gitarlarla, kendi yağında kavrulan küçük ölçekli firmaların ürettiği gitarlar arasında olumlu ya da olumsuz ne gibi farklar, eksik ya da üstünlük arzeden taraflar olabileceği konusunda benim herhangi bir yorum yapmam doğru olmaz. Zira, atölyem yok, lütiyer değilim ya da amatörce de olsa enstruman yapıp satmıyorum.

Forumumuzun çatısı altında profesyonel ve amatör lütiyeler, bu işin ticaretini yapan alım-satım işleriyle meşgul olan serbest çalışan satıcılar ve firmalar var. Bu gruba dahil arkadaşların bu konuda bizleri aydınlatması daha sağlıklı olur kanaatindeyim. Ben de bilgilenmek isterim, detaylarını bilmediğim bu hadise hakkında.
 
**

Aynen öyle.

Adam bir lütiye ve gitar üreten bir firmanın da sahibi olarak vidyonun hiçbir yerinde 'özen ya da özensizlik' ile ilgili herhangi bir şey söylemiyor. Yabancı dilde bir vidyo olduğu için belki bazı yanlış anlaşılmalar olabilir. Özetle; ''İster Uzakdoğu'da üretilmiş olsun, isterse Abd'nin en ünlü firmalarından birinde, yapım süreci esnasında (fret çakma, sapa son şeklinin verilmesi vs. gibi işlemler) tüm gitarlar hem el işçiliğiyle yapılıyor hem de makinalar yardımıyla yapılıyor. Yani, en bilindik dünya devi firmalar da dahil olmak üzere hiçbir gitar tamamen makina marifetiyle üretilmiyor. Hepsinde bir yerlerde insan emeği var. Bu nedenle size tamamen *el yapımı* diye pazarlanan veya yapım aşamasındaki işlemleri bilmediğiniz için sizin öyle (komple bilgisayarlı makinadan çıkma ya da makina kullanmadan tamamen handmade!) zannetiğiniz markası meşhur gitarlara gidipte bu gerçeği bilmeden çok farklı ve üst düzey bir ürün satın alıyormuş gibi gaza gelip 10 binlerce dolar vermeyiniz.''

Diyor amcamız, bir miti-şehir efsanesini yıkmak maksadıyla. Benim vidyodaki izahatten anladıklarım ve üzerine eklediğim şahsi yorumum böyle.


Renkli kısmı zaten ben de öyle anladım.Ona göre yazmıştım.O zaman daha net söyleyeyim.Gibson da çin malı sunta gitara da handmade.İkisine de fret elle çakılıyor.Birinde fret cızlaması bızlamasından gitar çalınmıyor diğeri de gayet olması gerektiği gibi.İşin içine ne kadar çok makine girerse o kadar değeri azalan bir şey gitar.El işinin girdiği yerde de özen gerekli.Çin malı gitar da kullandım abd-japon malıda.Tekrar söylüyorum adam sadece geyik yapmış.Yine kendi reklamını yapmak için "durun bak çığır açacam şimdi" deyip videoyu gazlamış ama ortada birşey yok.Böylece adam markasını blabla.com web adresini de görmüş olduk.

Sonuç mu güldük,eğlendik.com basit bir kapitalist reklam tuzağı.
 
Bence Gibson gibi pahalı markaların bütün maliyetlerini topladığınızda yüksek bir rakam çıkıyordur. Tam olarak o işin ne olduğunu hatırlamasam da, gövdenin köşelerini jilet ile sıyıran bir eleman bile vardı. Bunun gibi bir sürü kozmetik ayrıntıyı ayrı ayrı elemanlara yaptırıyorlar. Bu yüzden işçilik maliyeti baya yüksek çıkıyordur tahminimce. Bu maliyeti de fiyata yansıtıyorlardır. Kendini yüksek kalite olarak tanıtan firmaların da amaçları budur zaten. Maliyeti azaltmak istemezler, karı arttırmak isterler.

Yani 2 adamın yapacağı işi 1 adam + 1makineye yaptırıp maliyeti 1 lira düşürüp, fiyatı sabit tutacağına
Aynı işi 3 adama yaptırıp, maliyeti 1 lira arttırıp satış fiyatını 3 lira arttırmayı tercih ederler.

Tabii ki bu el işçiliğinin tona ne kadar katkısı vardır, büyük oranda kozmetik farklar mıdır bilemem.
 
Bence Gibson gibi pahalı markaların bütün maliyetlerini topladığınızda yüksek bir rakam çıkıyordur. Tam olarak o işin ne olduğunu hatırlamasam da, gövdenin köşelerini jilet ile sıyıran bir eleman bile vardı. Bunun gibi bir sürü kozmetik ayrıntıyı ayrı ayrı elemanlara yaptırıyorlar. Bu yüzden işçilik maliyeti baya yüksek çıkıyordur tahminimce. Bu maliyeti de fiyata yansıtıyorlardır. Kendini yüksek kalite olarak tanıtan firmaların da amaçları budur zaten. Maliyeti azaltmak istemezler, karı arttırmak isterler.

Yani 2 adamın yapacağı işi 1 adam + 1makineye yaptırıp maliyeti 1 lira düşürüp, fiyatı sabit tutacağına
Aynı işi 3 adama yaptırıp, maliyeti 1 lira arttırıp satış fiyatını 3 lira arttırmayı tercih ederler.

Tabii ki bu el işçiliğinin tona ne kadar katkısı vardır, büyük oranda kozmetik farklar mıdır bilemem.


Peki ya 2 adamın yapacağı işi 1 adam + 1 makineye yaptırıp maliyeti 1 lira düşürüp fiyatı da arttırırsak :hungry:
 
Arkadaşlar, üşenmedim, Hakanzito'nun gönderdiği videoya alt yazı geçtim. Allah aşkına adamın neden bahsettiğini bi kavramaya çalışın. Ne pahalı gitarların gereksizliğinden ne de Çin veya Amerikan üetimi gitarların birbibrinin aynısı olduğundan söz ediyor. Yalnızca terminolojik olarak "handmade" ne demek onu açıklıyor.

 
Yıllardır aynı tartışma... Bırakın bu işleri :D

Kurtulun artık şundan da ya, bu sekme enstüman sekmesi, neyin tartışılmasını umarak bu sayfayı açtınız; Cern'deki tanrı parçacığı araştırmalarının ahlaki yönünü mü? Burda tartışmanın kendinden ziyade tartışmayı yapanların aynı olup olmadığına bakmak lazım önce, her sene ilkokul birinci sınıf öğrencileri de aynı dersleri görüyo ama her sene değişiyo dersi gören öğrenciler, aynı durum...

Başlığın son haline dönersek, adam hiç bi şey söylemiyo aslında, elindeki gitarlar ne kadar konuyla alakasızsa söylediği laflar da o kadar boş. Hiç bi enstrüman üreticisi "handmade" derken "perdeleri elimizle çaktık, bakın son kontrolleri elimizle yaptık, elimizle akort ettik" demeye çalışmıyo, kelimenin geniş anlamına bakmadan sözlükteki birinci anlamına bakıp somut anlamdan yola çıkarak konuşmuş amcamız... ki bunu sıkışınca siyasetçiler çok yapar, genellikle de demagogluk olarak nitelendirilir bu durum... Neyse gene konuya dönelim; el yapımı, emek demektir. Adam 15 Dolarlık Sanchez, Laguna, Manuel Raymond gitarı (Çin'den ithal fiyatı ortalama budur sunta gitarların) eliyle yapsa ne, ayağıyla yapsa ne... Olmuş mu? Olmamış. Demek ki harcanan emek az, üretim sürecinde malzemeye verilen değer düşük. Yani asıl konu nitelik / nicelik meselesiyken amcamız "bakın gitarlarıma, ha bu aradan elyapımı diye heyecanlanmayın" diye bi şeyler gevelemiş, olay bu. El var el var neticede...
 
Bir de şöyle bir durum var, bir gitardan tonu dışında yabancı tabirle "reliable / durable / road-ready" olmasını beklemek kadar doğal bir şey yok... İlla ki custom shop da değil olay, nice müzisyenler stok gibson veya fenderlerle gayet de güzel çıkıyorlar sahneye, veya stüdyoya giriyorlar... Ama o gitarların en sıradanında bile "belli bir standart" , belli bir malzeme kalitesi var. Fiyatını hak eder mi onu bilemem. Eminim ki o suntayı guthrie govan'a versek adam yine hepimizin ağzını açık bırakır, ama bu neyi kanıtlar, amaç ne yani? Burada kimsenin ton parmaklarda değildir diyeceğini zannetmiyorum da, yine guthrie govan'ın dediği gibi "enstrümanımızla kavga etmemize de gerek yok." :)

Buyurun bu da schecter'in sayfasından alıntıdır, sgr serisi gitarlarla ilgili, bunu da ben anlamadım;

"The SGR GUITAR is designed for use with .009 to .042 gauged strings only and heavier gauged strings may cause damage to the instrument. This warranty is void if strings of a heavier gauge other than .009 to .042 are installed on the guitar."

Bu nasıl bir gitar ki sadece 0.9 tel ile kullanmak üzere "özel olarak dizayn edilmiş" ? Yahu truss rod çubuk krakerden mi yapılmış yoksa sap mı bambudan yapılmış :D Bu gitara güvenip .10 tel takamayacakmıyız? Bir de bunu 7 telli modeli de var, 11-60 set tel takıp söyle drop tuning jın jın yapayım desen 2 ay sonra gitarın sapı elinde kalacak demek ki...
 
Bir de şöyle bir durum var, bir gitardan tonu dışında yabancı tabirle "reliable / durable / road-ready" olmasını beklemek kadar doğal bir şey yok... İlla ki custom shop da değil olay, nice müzisyenler stok gibson veya fenderlerle gayet de güzel çıkıyorlar sahneye, veya stüdyoya giriyorlar... Ama o gitarların en sıradanında bile "belli bir standart" , belli bir malzeme kalitesi var. iyatını hak eder mi onu bilemem. Eminim ki o suntayı guthrie govan'a versek adam yine hepimizin ağzını açık bırakır, ama bu neyi kanıtlar, amaç ne yani?

Buyurun bu da schecter'in sayfasından alıntıdır, sgr serisi gitarlarla ilgili, bunu da ben anlamadım;

"The SGR GUITAR is designed for use with .009 to .042 gauged strings only and heavier gauged strings may cause damage to the instrument. This warranty is void if strings of a heavier gauge other than .009 to .042 are installed on the guitar."

Bu nasıl bir gitar ki sadece 0.9 tel ile kullanmak üzere "özel olarak dizayn edilmiş" ? Yahu truss rod çubuk krakerden mi yapılmış yoksa sap mı bambudan yapılmış :) Bu gitara güvenip .10 tel takamayacakmıyız? Bir de bunu 7 telli modeli de var, 11-60 set tel takıp söyle drop tuning jın jın yapayım desen 2 ay sonra gitarın sapı elinde kalacak demek ki...

ee fiyatını da ona göre kırmışlar. ne kadar ekmek o kadar köfte. demek ki arada fark eden bişey var. o da malzeme.
 
Videonun başlığında yazmış eleman: "Great sound isn't always expensive..." Zaten adam belli ki eğlenmek için yapmış o gitarı, bu kadar derin ve teferruatlı düşündüğünü de zannetmiyorum :)
 
Bu konuyu açarken işlerin bu kadar polemikleşeceğini inanın düşünemedim:D

Ağacın dediğiniz şey EQ'ın içine dinamik ayarları katılmış hali gençler. Neyin derdindesiniz? Ağaçtan önemli tel-skala-tuşe-manyetik gibi faktörler var. Önce ses titreşimi, sonra ağaç. Kendi gitarım LTD ondan örnek vereceğim, LTD'nin üst modellerinde ESPlerde kullanılan ağaçlardan artan parçalar kullanılıyor. ESPlere baktığımız zaman neck through yapı görüyoruz, LTD 1000 serilerinde ise set neck ve set through var. Niye? Çünkü Neck through yaparsa zaten ESP yapmış oluyor:) Çünkü set thru ve set neck gitarlarda double cut denilen, orta kısma kenarlardan yapıştırılan 2 gövde parçarı kullanılıyor. Adamlar ESP M üretirken gövdenin boynuz kısımlarının içindeki yerlerden LTD m1000'lerin gövde kanatlarını yapıyor:D ya da ağaç kesimi sonrası küçük kalan bloklardan bi gitar yapıyor. ESP ve LTD 1000lerin arasındaki fark da buradan kaynaklanıyor. Ağaç yapıştırılması ile elde ettiğiniz gitarın yapışma yerlerinde titreşim kaybı oluşuyor, aynı zamanda orjinal yerine kore floydu kullanması da metal aksamların kalite farkı ile ağaca aktarılan titreşimi etkiliyor. Dilerim aydınlatmışımdır.
 
Geri
Üst