Vintage Gitar

Elinde eskidiyse cok sey ifade edebilir,tonu elbette daha guzellesmistir bir de bende ki gibi 91 yapimi ilginc fiinishli bir japon charveliniz varsa,girdiginiz her gitar odakli ortamda ya eski sahibine denk gelirsiniz ya da manyetigini takana veya ulkeye sokan saticiya :D
 
Vallahi Tüpçü ve sametx kardeş ben burda görgüsüzce gitarlarımın fotoğrafını paylaşacak bir adam değilim malesef :) Ama eğer bu mesajında küçük bir ima var ise iletişime geçelim ve resimleri göstereyim sana ?
 
Vintage gitar diyince aklıma gelen tek şey, her eski gitarı vintage sanıp, saçma salak gitarlara milyarlarca fiyat biçenler.
Vintage'ın tek olayı yaşanmışlığıdır.
Misal Yavuzcan Çetin, Yavuz Çetin'in stratını kullanıyor. Bundan daha değerli ne olabilir. Tonunu yiyim.
 
o değil de geçenlerde forumda birisi vintage fender telecaster satıyodu açık mavi renkte. Eric clapton çalmış bunu bile dendi. Hatta 9000 TL ye satıyorum dedi. Fotoğraftan baktığımda gülesim gelmişti. Ama dedim ki heralde ben anlamıyorum bırakalım tecrübeler yorum yapsın dedim. Ama şu başlığı okuduktan sonra gülebilirim sanırsam :sneaky:
 
O gitarı şaka maka bende hatırlıyorum ama kişi dolandırıcı gibi değildi fender forumlarına falanda yazıp/fotoğraf paylaşıp doğruluğunu onaylatmıştı (yanlış hatırlamıyorsam).

Eric clapton'un gitarlarını yapan adam hala hayatta ve çalışıyor, 2-3 yıllık sipariş bekletme süresi var ve fiyatlar 20kağıttan başlıyor...eğer gitarı o yaptıysa 9000 çekilebilir, alan olurmu o ayrı :)
 
Aslında kesimi yasaklanan ağaçlar konusunda vintage gitarlar önde olabilir.Çünkü o ağacı sadece vintage gitarlarda görebileceksiniz artık.Her ağacın tonu ve karakteri farklı olduğuna göre, vintage gitarlara ilgisi olan kişilere cazip gelecektir.Misal Afrikalı ribbon maun u sanırsam artık üretimde kullanılamıyor doğayı koruyoruz, seviyoruz geyiğinden.. ( ama araba üretimimizi her sene arttırıyoruz neyse..)

Eğer temiz ve az kullanılmış bir vintage gitar bulabilseniz.Sizi metal aksamları ile üzmeyecek ve yormayacaksa alınabilir.Çünkü günümüzde aynı markanın aynı modelinde artık işçilik, daha fazla kar, materyal farklılığı ve kalitesi,diğer rakip firmalar... vs vs derken kalite düşmekte. Fiyat üstünden değil de aynı marka aynı model sadece yıl olarak farklı olan 2 gitarı karşılaştırırsak o zaman daha doğru olacaktır.

70 lerin amerikan fenderi ile şimdinin custom shop fenderini sırf fiyatları birbirine yakın diye karşılaştırmak 70 lerin fenderine adaletsiz bir yaklaşım olur :) hele ki dip gürültülü, saddle sorunlu fret değişimi isteyen bir 70 lerin fenderi ile...

Standart modeli standart modelle karşılaştırın derim ben.İyice yıpranmış işlemeyen bir gitarı sıfır km custom shop bir gitarla kıyas edilmesi olmaz tabiki..
 
90'ların oralarında ibanez rg almış, araştırmış olanlar resoncast diye bir "ağaç" duymuşlardır.

Olay şu; 90'ların orasında tüm dünyada bir ağaç kıtlığı olmuş ve sadece ibanez değil bilindik bir kaç firma daha çözüm üretmek zorunda kalmış. Çözümde şu; ton ağacı artıklarını sıkıştırıp bir daha kullanmışlar yani MDF :D

Bende vardı öyle bir gitar, '94'tü galiba modeli rg370 yada 380 üstelik japon malı :) distortionlar hissi falan hatırladığım kadarıyla fena değildi ama cleanler çöp, üstelik ağırda bir gitardı.
 
rg550 altı serilerinde ve talman modellerinde kullanıldı. bende o dönem bir 470 almıştım. en yaygın olarak floydrose vidaların bulunduğu yerden patlamaya başlar. önce vidanın takıldığı metal yuva bollaşır sonra manyetiğe doğru çatlar. o dönem bende bir rg 470 almıştım yanlış hatırlamıyorsam. lo trs floydrose vardı. fiyasko.
 
lo-trs varmıydı şimdi pek hatırlayamadım? benimkinde sadece trs diye birşey vardı (orjinal floyd rose'a çok benziyordu), 3-4 yıl kullanımımda problem yaratmadı ama belli çok dandik tremoloydu elimlerim terler resmen erimişti avucumu yasladığım öyle böyle değil hemde :)

Onu satıp bugünkü 3120'mi almıştım, onda lo-pro var tank gibi elbet biraz erime var ama insaf tabii 98'den beri bende :)
 
90'ların oralarında ibanez rg almış, araştırmış olanlar resoncast diye bir "ağaç" duymuşlardır.

Olay şu; 90'ların orasında tüm dünyada bir ağaç kıtlığı olmuş ve sadece ibanez değil bilindik bir kaç firma daha çözüm üretmek zorunda kalmış. Çözümde şu; ton ağacı artıklarını sıkıştırıp bir daha kullanmışlar yani MDF :D

Bende vardı öyle bir gitar, '94'tü galiba modeli rg370 yada 380 üstelik japon malı :) distortionlar hissi falan hatırladığım kadarıyla fena değildi ama cleanler çöp, üstelik ağırda bir gitardı.


ağırlıktan çok ağacın damarlarının nizami oluşu sesi iletimi, ses kalitesinde öne çıkıyor.MDF gövde 10 kg olsa da bir anlam ifade etmiyor çünkü ağaç gövdesinde damar olayı filan kalmamış.Ton ve sustain konusunda sapın etkisini de unutmamak gerekiyor sap ağacının kalitesi de çok önemli. ağaç güzel görünebilir, ağırdır ama mobilyada kullanılır ses veren aletler için değil.Hafif olup çok sıkı ton veren gitarlar bu yüzden var. Neyse vintage den kayıyor olay gibi gibi :)

Vintage olayı bu topraklarda çok da benimsenmemiş.Koleksiyoncu olacak kadar zengin değiliz galiba o bakımdan.İngiltere,Abd vs baya iyi para verenler var.

Bütün vintage koşullarını sağlayan koleksiyonluk bir gitarım olsaydı Tr de satmazdım.Çünkü ederini verebilecek insan hemen bir karşılaştırma olayına giriyor.. İç ses: " lan ben bu paraya sıfır km custom shop fender üstüne de matchless amfi çakarım niye bu kadar para vereyim ki? " gibi.. vintage dünyası ayrı bir dünya yahu.
 
lo-trs varmıydı şimdi pek hatırlayamadım? benimkinde sadece trs diye birşey vardı (orjinal floyd rose'a çok benziyordu), 3-4 yıl kullanımımda problem yaratmadı ama belli çok dandik tremoloydu elimlerim terler resmen erimişti avucumu yasladığım öyle böyle değil hemde :)

Onu satıp bugünkü 3120'mi almıştım, onda lo-pro var tank gibi elbet biraz erime var ama insaf tabii 98'den beri bende :)


3120 deki lo pro harbi iyidir. benimki 2001 yapımıydı satmıştım.İbanez sap profilinden kaybediyor seven ya tapıyor ya nefret ediyor ilginç bir marka.Hem ibanezi hem gibson i hem jackson/charvel i olan daha görmedim. Koleksiyoncular dışında...
 
Sorsan "'90larda yapılmış bir İbanez, anlatma gereği görmüyorum, bilenler bilir. Şimdiki İbanezlerle kıyaslanamayacak kalitede bir gitardır."

hehehe aynen :) gerçi meraklısı işten anlıyor; mesela en ince sap'lar 90'larda yapıldı, J. Custom galiba o yıllarda başladı, fabrikalar değişti...iyi şeylerde yok değil ama neyseki internet diye birşey var hiç değilse ingilizcesi olan gereken bilgilere ulaşabiliyor :)
 
Geri
Üst