Kafe-bar Müzisyenliği, Sorunlar Ve Çözüm Önerileri

M

mucoaga

Selamlar forum sakinleri. İzmir içerisinde şöyle birşey yapacağız ayrıntıları ekliyorum hemen ...

İzmir Müzisyenler Derneği olarak Kafe ve Barlarda canlı müzik yaparak geçimini sağlayan
müzisyenlerin çalışma koşullarına, ücretlere, "müzisyen" tanımının içeriğini dolduracak
biçimde kazanması gereken niteliklere, yaşanılan sorunlara ve çözüm üretmeye dönük bir
çalışma başlatıyoruz. Bu çalışmanın amacı, müzik piyasasında standartlaşmaya dönük bir
adım atmak, karşılıklı olarak hakların korunmasını sağlamak, kayıtdışı çalışmanın önüne geçmek, müziğin bir sanat olarak daha nitelikli bir biçimde sunumunun önünü açmak ve genel, uygulanabilir tavsiye kararları alabilmektir.

Şimdilik aşağıdaki başlıklar
altında özetleyebileceğimiz bu sürece müzisyenlerle birlikte, işletme sahiplerinden,
çalışanlarına ve dinleyicilere dek herkesin katkı sunmasını, görüş, düşünce, öneri, eleştiri,
şikayet ve tavsiyelerini paylaşmalarını rica ediyoruz.

-Kafe ve barlar için ücretlerde alt limit belirlenmesi,
-Müzisyenlerin sahne sırasında çalışma ve dinlenme süreleri,
-Çalıştıkları işletmelerde müzisyenlerin içki ve yemek vb hakları,
-Müzisyenlerin sigortalılık durumu, sosyal güvence ve hakları,
-İşletmelerde can güvenliğinin sağlanması ve alınacak önlemler,
-Sözleşmeli çalışmanın özendirilmesi ve iş güvencesi
-Sahne ve repertuar özerkliği,
-İşletmelerde müzisyenler ile diğer çalışanlar ve işverenler arasındaki iletişim,
-İşletme sahiplerinin karşılaştıkları müzisyenlerden kaynaklanan sorunlar,
-Müzisyenlik mesleği ve sanatının etik değerleri ile kriterlerinin oluşturulması,
-Özel durumlar,
-Diğer öneri, şikayet, eleştiri ve düşünceler.

26 Ocak 2014 Pazar günü saat 14:00'de Çiğli Belediyesi Konferans Salonu'nda yapmayı planladığımız SORUNLAR VE ÇÖZÜM ÖNERİLERİ başlıklı etkinlik öncesi müzisyen dostlarımızdan görüş öneri ve tavsiyeleri bildirmelerini, etkinlik sayfamızda paylaşmalarını rica ediyoruz.

Bu sürecin sonunda TAVSİYE KARARLARI alacağız. Müzik piyasasında bir denge durumu yaratmak, müzisyenlerin haklarını korumak, müzisyen olmayanların ve bu işi sadece hobi olarak yapanların yarattığı yıkıcı rekabeti engellemek için elimizden geleni yapmaya çalışacağız.

Müzisyenlerin sigortalılığı için SOSYAL GÜVENLİK KURUMU'na ve KÜLTÜR VE TURİZM BAKANLIĞI'na yazdığımız dilekçelere gelen olumsuz yanıt üzerindden sosyal güvence hakkı için yürüteceğimiz mücadele için bir fikir ve güç bu süreç içerisinde oluşacak.

Tüm müzisyen dostlarımızı etkinlik sayfasında görüş, düşünce, sorun ve önerilerini paylaşmaya davet ediyoruz.

İzmir Müzisyenler Derneği

Bu da etkinliğin facebook linkidir efenim : https://www.facebook.com/events/191740291034250/

İzmir içerisinden(veya dışından) katılabilecek olanları bekliyoruz çünkü deneyimlerinizi paylaşmanız çok önemlidir. Katılamayacak olanlar da mümkün ise bu konu/konular ile ilgili akıllarına takılan konuları yazabilirler mi toplantıda gündem oluşturabilmemiz için ?

mucoaga
İleti: 73
Kayıt: 13 Ağustos 2010, 20:49
Ziller: alchemyzildjiansabia
İSMİNİZ: muco
 
Çanakkale de yaşayan 70 li yaşlarda bir müzisyen tanıdığım bu konu ile alakalı bir girişimde bulunmuştu. Müzisyenlerin vergiye tabi olması ile ilgili bir yasa çıkmıştı ancak sadece küçük illerde kısa bir süre takibini yapabildi devletimiz. Kendisi maliyeye kaydoldu ve bir belge verdiler kendisine. Meslek ünvanı şaka gibi. '' seyyar müzik işçisi'' tek vergi veren kendisi olduğundan ve devlet bunun takibini yapmadığından oda peşini bıraktı. Bu arada öncelikle enstürmanist ve müzisyenlik kavramlarını öğrenmemiz gerekiyor. Kabul etmemiz gerekirki biraz kayoak bir camiyaya sahibiz.
 
Bu konuyla ilgili tek diyebileceğim şey, "arz-talep". İstersen Beethoven ol gene de insanlar halay çekmek, "çılgın atmak" istiyor. Eğer sen bu amaca yöneliksen ve de müzisyensen istenilen kişi oluyorsun. 50 liraya çalmayı kabul edip etmemek ise tamamen kişinin elinde. Bu insanlara müzisyen veya müzisyen değil demek hem doğrudur hem de yanlıştır benim görüşümce.
 
Can güvenliği ve sosyal güvence bence de önemli unsurlar. Geri kalanı pek gerçekçi gelmedi, baızlarını da yadırgadım. "Sahne - repertuar özerkliği" filan... Bunlar ancak müzisyenin kendi tavrı ve değerleri oturmuşsa olacak şeyler. İşletme sahibi ile ticari bir anlaşmaya girip "ben istediğimi çalarım" derseniz bu pek de adil olmuyor; ne yazık ki bu işi sözleşmelere indirgerseniz böyle bir risk var.
"Müzisyenliğin etik değerleri" filan gibi laflar da pek gerçekçi gelmedi bana. Müzik dediğiniz öncelikle "estetik" ile ilgilidir; etik kısmı ancak insan-insan ilişkisi zemininde olur. Müzisyenlerin ilişkilerinin başka profesyonellerin ilişkilerinden farklı olması gerektiğini de düşünmüyorum. "Etik sorun" diye bir şeyden bahsedilecek ise şayet, bu sanırım daha çok müzisyenlerin ideallerinden çabuk vazgeçip kendilerini üç kuruş paraya satması durumuna karşılık geliyor bu ülkede. Ama bu da yine kişinin tavrı ile ilişkili büyük ölçüde, bunları belli bir çerçeveye bağlayıp yaptırım filan uygulamak hem zor, hem de tehlikeli. Şunu da söyleyeyim, "meslek etiği" kavramı, dünyada öncelikle ciddi yetkileri ve toplumsal sorumluluğu bulunan meslek grupları için geçerlidir. Hekimlik, avukatlık, gazetecilik, öğretmenlik gibi... Müzisyenlik bu konumda bir şey değil. Meslek etiğinde "profesyonel" kavramı, "işini iyi yapan" ya da "para karşılığı yapan" anlamına gelmez. Anlamı, "hizmet ettiği kitlenin çıkarlarını kendi çıkarlarından önünde tutan", elindeki bilgi -beceriyi "bu kitleye hizmet etmek için" kullanan kişidir. Müzisyenlik bu kalıba oturacak bir şey değil bence.
Ama beni en çok kaygılandıran şu cümleleriniz oldu: "Müzisyen olmayanların ve bu işi sadece hobi olarak yapanların yarattığı yıkıcı rekabeti engellemek için elimizden geleni yapmaya çalışacağız." Buna tek bir yorum yapacağım: Bence sizin ağzınızdan çıkanı kulağınız duymamış. Kusura bakmayın... Hobi için müzik yapanlara karşı olan bu dehşet verici tavrınızı ve onları düşmanlaştırıp ötekileştiren söyleminizi nasıl olup da "etik değerler" gibi laflar ile biraraya getirmişsiniz, bunu anlamak mümkün değil. Ama mantığınızı anladım sanırım: Kendi iktidar alanını oluşturup bunu koruma peşine düşenler, kendine birilerini de illa düşman seçerler...
Eğer müzisyenliği memurlaştırma peşindeyseniz, bu kafa ile devam edin. Ama eğer gerçekten müziğe değer veriyorsanız, hobi imiş, profesyonelmiş... bunların hiç bir önemi olmamalı. Müziğe değer veren herkese sizin de değer vermeniz gerekir. Aksi takdirde kendi taleplerinizin de meşru zemini kalmaz, birileri de size değer vermediği zaman kendinizi savunamazsınız.

 
  • Konu Sahibi Konu Sahibi
  • #5
Güzel fikirleriniz geliyor dostlar bence fikirleri ortaya çıkarmaya devam edelim. Fikirler değerlidir ... Biz orda yazılanları "DAYATMAK PEŞİNDE" değiliz; biz sadece bunları dernek kurulduğundan beri (~2 senedir), şu an ki gibi yaptığımız gibi kamuoyu yoklamalarından, duyduklarımızdan derledik ve sizlere de ulaşma dinleme peşindeyiz. Dediğim gibi fikir akışına devam edelim lütfen sinirli yorumlar değil yıkıcı yorumlar değil yapıcı olmaya çalışalım değişime katkıda bulunalım... Bilmeyenler ya da "bildiğini sananlar" var ise internet yordamından İ.M.D(izmir müzisyenler derneği)' nin şu ana kadar yaptığı işlere bir göz atabilirsiniz...

Not: Ben bir bilgisayarcıyım asıl mesleğim uzay bilimcilik. Davul(Bateri ya da ritm aletlerinin çoğu) çalabilen ve bunu eğlendiğim için yapan biriyim. Buna "bu işi hobi amacı ile yapıyorum" da diyebiliriz... Ve bu duyuruyu ben yapıyorum... O yüzdendir ki hobi için müzik yapanlara kastımız yoktur; aksine bunlar sadece derlenen ve ortak paydaya alınmış fikirlerdir demekteyiz ....
 
Piyasada sanırım müzisyen enflasyonu var. Artık düşük fiyata çalmak bir kenara, bedavaya çıkıp çalmaya razı genç gruplar var. Bu yüzden, bu işten geçimini sağlamaya çalışan kesimin geliri ciddi derece tehlikede. Ortaya konan bu oluşumun çıkış noktası böyle özetlenebilir.
Hemen aklıma gelen bir iki soruyu sormak istiyorum.
-Müzisyenlerin belirlenmiş taban fiyatta çalıp çalmadığı nasıl denetlenir? Sonuçta şu an yaşanan sıkıntılı durum, bir yerde müzisyenin müzisyene ettiği değil midir? Yoksa müzisyenler paralarını işletmeden değil, bir merkezden (dernek) mi almalıdır?
-Cafe-bar gruplarının repertuvarı, çok büyük oranla "cover" şarkılardan oluşur. Yani çıkıp kendi şarkıları ile program yapan grup, yok denecek kadar azdır. Böyle kurallı hukuklu bir oluşum gerçekleşirse, müzisyenler çaldıkları cover şarkılar için de telif ödemeye razı olurlar mı ?
Şimdiden teşekkürler, kolay gelsin.
 
Bu işin bilir kişisi kim oluyor bilemiyorum şimdi, ben mi yanlış anladım onu da bilemiyorum ama kayıt dışı çalışmak nedir, tanıdığınız hangi cafe/bar müzisyeni grup program için gidip vergi ödüyor, karşılaştığınız hangi cafe ya da bar sahibi bu alt limit olayına uymayı kabul edebilir, kimi zaman çok şey getirirken kimi zaman boşa çalan gruplar varken ya da kimi zaman burs vb. de alan öğrenciler de müzik yaparken hangi cafe/bar sahibi ya da müzisyen sigorta yaptırabilir, sahne özerkliği nedir sahnede kimin nerede duracağına ne yapacağına grup dışından biri mi karar veriyordu ya da ben mi yanlış anladım, repertuar özerkliği sizce de gereksiz değil midir, grubun çalacağı şarkıya dış etkenlerin (bar sahibi, barmenler, seyirciler vb) etkili olmasındaki yanlış nerededir :S ?

Ben mi çok kötü niyetli baktım kardeşim kusura bakma, ama sanki biraz daha zorlasanız daha da saçmalayabilirmişsiniz gibi geldi. Bu müzisyen olmayanların, hobi için yapanların (?) yarattığı yıkıcı(?) rekabeti de anlamadım misal? Birinin müzisyen olup olmadığına İzmir' deki birkaç kişi neye göre karar veriyor? Hobi olarak öylesine evinde takılan adamların sana ne zararı var, yıkıcı rekabet nasıl yaratıyor? Rekabet yarattığına göre bu nasıl hobi, bu adam gayet uğraşıyor işte müzikle sanki, ben öyle anlıyorum ya da?
 
arkadaşların verdikleri örnekler vergi, sözleşme, telif...bu standartları en başta müzisyen zaten istemez. Böyle gelmiş böyle gidiyor yaklaşımını elbette doğru bulmam ama yasal bir dönüşüm gerçekleşecekse en büyük acıyı müzisyenler çekecek buna da razı olmalarını beklemek fazla iyi niyetli olur, konunun Amerika ve Avrupa'da da tartışılmaya devam ettiğini okuyorum...

Konu müzisyenler ama cafe ve barların bu konudaki görüşlerini inceledinizmi? vergi, telif ve sözleşme dedik herkese ceza kesilse en çok bunların canı yanar. Madem standart ve yasalarda sorun var bunu değiştirecek olan işçi değil iş verenler olmalı ki sistem işlesin yoksa olmayan sistemi iyileştiremezsiniz.
 
Aslında bu işin takibi büyük bir ciddiyetle yapılabilse en karlı muzisyen cıkacaktır. Bu işi eğlence ortam için yapanlarla meslek olarak yapanlar net olarak keskin bir çizgiyle ayrılıcaktır. Ama bunun takibi kolay değil ve o ciddiyetle yapılabilecegını de düşünmuyorum.
 
"müzisyen olmayanların ve bu işi sadece hobi olarak yapanların yarattığı yıkıcı rekabeti engellemek için elimizden geleni yapmaya çalışacağız."

@mucoaga hazır başlamışken yukarıdaki cümlede geçen "müzisyenin" de tanımını bir yapabilir misiniz? Müzisyenin tek geliri müzik mi olmalıdır? "Kafe-bar" gibi yerlerde mi çalmalıdır? Müzik okulu mezunu mu olmalıdır? Ya da her neyse?
 
Son düzenleme:
Ben zevk için düğünde çalan adam görmedim. Tanımda geçen hobi müzisyenlerinin olayları da alsancakta ara sokaklarda 2 kişiye yapılan bir programdan öteye varamıyor. Parasını müzikten kazanan adamlarla boy ölçüşmeleri mümkün değil çünkü bu iki kesim asla entegre olamıyorlar. İyi bir mekanda iyi bir ekiple çalmak iyi müzisyen olmayı gerektirir. O seviyeye ulaşmış hobi veya geçim için çalan kim olursa olsun artık onun yeri orasıdır. Bu işlerde en büyük rekabet bandoda çalan askerlerin piyasaya çıkmasıyla oluşuyor. Hatta devlet memurlarının bu şekilde çalışmaları yasak olduğundan bu müzisyen tayfası bunları sürekli şikayet ediyor. İzmir küçük, müzik işi için zor bir şehir. Adam akıllı iş yapabilen bir kaç mekanın olduğu bir şehirde bu sıkıntıların bırak derneği sendikalılaşmayla bile çözümünün mümkün olmadığı kanısındayım.
 
"müzisyen olmayanların ve bu işi sadece hobi olarak yapanların yarattığı yıkıcı rekabeti engellemek için elimizden geleni yapmaya çalışacağız."

@mucoaga hazır başlamışken yukarıdaki cümlede geçen "müzisyenin" de tanımını bir yapabilir misiniz? Müzisyenin tek geliri müzik mi olmalıdır? "Kafe-bar" gibi yerlerde mi çalmalıdır? Müzik okulu mezunu mu olmalıdır? Ya da her neyse?

Sanırsam 2. gönderim gözlerden kaçmış yeniden kopyalayıp yapıştırıyorum....

Güzel fikirleriniz geliyor dostlar bence fikirleri ortaya çıkarmaya devam edelim. Fikirler değerlidir ... Biz orda yazılanları "DAYATMAK PEŞİNDE" değiliz; biz sadece bunları dernek kurulduğundan beri (~2 senedir), şu an ki gibi yaptığımız gibi kamuoyu yoklamalarından, duyduklarımızdan derledik ve sizlere de ulaşma dinleme peşindeyiz. Dediğim gibi fikir akışına devam edelim lütfen sinirli yorumlar değil yıkıcı yorumlar değil yapıcı olmaya çalışalım değişime katkıda bulunalım... Bilmeyenler ya da "bildiğini sananlar" var ise internet yordamından İ.M.D(izmir müzisyenler derneği)' nin şu ana kadar yaptığı işlere bir göz atabilirsiniz...

Not: Ben bir bilgisayarcıyım asıl mesleğim uzay bilimcilik. Davul(Bateri ya da ritm aletlerinin çoğu) çalabilen ve bunu eğlendiğim için yapan biriyim. Buna "bu işi hobi amacı ile yapıyorum" da diyebiliriz... Ve bu duyuruyu ben yapıyorum... O yüzdendir ki hobi için müzik yapanlara kastımız yoktur; aksine bunlar sadece derlenen ve ortak paydaya alınmış fikirlerdir demekteyiz ....

Not 2: Ayrıca sorularınızın cevabı ben değilim sorularınızın cevabı tartışma ortamıdır. Ve bu tek toplantı ile halledilebilecek birşey değildir hak verirsiniz ki ...
 
aslında bu genel bir toplumsal sorun. müziğin piyasa değeri düşük.
müzisyenliğin amatörce yapılmasının daha uygun olduğu bir toplumda yaşıyoruz.
müzik dışı alanlardan para kazanmak çok daha kolay ve müzikten para kazanmak çok zor.
müzisyen olmaya hevesli genç insan çok ama onlara talep az.
yani normal kapitalist düzen arz talep ilişkisi.
genel olarak da sanat kötü durumda ülkemizde.
yani bence bu toplumsal bir sorun ve böyle küçük çaplı girişimlerle çözmek son derece zor.
 
Dostlar tek bir maddeye takılıp kalmayalım lütfen... Çünkü bizim milletimizin özelliğidir tek bir şeye takılıp kalınca diğer şeyler göz önünde bulundurulmaz. Burada sizden beklentimiz yapılan işi "yermeniz", "geyik yapmanız", "yazmış olmak için yazmanız", "dalga geçmenizi sağlamak" değildir daha çok yapıcı eleştiriler istenmektedir. Mesela bir konuya takıldı iseniz onu espri konusu yapmaktan daha çok bu konuda neler yapabileceğimizi, bu konuda nelerin değiştirilip düzgün hale getirilebileceğini söyleyebilirsiniz ... Yoksa kimseye haber verilmeden de bu toplantıyı pekala yapabilirdik dernek üyeleri arasında. Ancak biz 100-200 kişinin değil tüm müzisyenlerin düşüncelerini öğrenmek istiyoruz.
Örneğin Alsancakta bir mekanda 2 bira karşılığında sahneye çıkan kişileri, ya da çeşmede bir otelde 2 bira +25 liraya 4 kişilik bir grubun sezon boyu çıktığını bilmekteyiz. Bu kişiler çıkıp "sanane kardeşim adam olsaydın da sen gelip daha az fiyata çalsaydın seni alırlardı bu mekanlar" diyebilirler ki haklılar da kendilerine göre gençler güzeller, enerjikler, ailelerinden mali kaynaklıdırlar, tatillerini beleşe getirip üstüne cüz-i miktarda para kazanıyorlardır...
Ancak durum şudur ki bu işi tek başına meslek edinmiş çoluklu çocuklu kişilerin gecelik 25 liraya "sigortasız" ve "güvenliksiz" olarak köhne bir mekanda çalmasını da bekleyemeyiz takdirinizdir ki.
Bu kişisel ricamdır dernek ile alakası yoktur : Artık empati yaparak karşı tarafı da anlamamızın gerektiğini; mükemmel bir enstrümanist olmaktansa işin içine "insanlık" duygusunu da katarak "iyi bir müzisyen" olmamızın zamanı gelmemiş midir?
 
Sizler neticede bu konuda daha çok kafa yormuşsunuzdur. Merak ettiğim şu: Uygulama nasıl olacak?

Örneğin, devlet baba kafe-bar müzisyenlerine bir kimlik verip, bu kimliğe sahip olmayan kişilerin veya minimum tarifenin altında, kayıtsız çalıştırılması durumunda müzisyen ve mekan sahiplerine ceza mı verecek?
 
Son düzenleme:
Geri
Üst