Ambalajı Açılmamış Gitar Teli Paketin Içinde Oksitlenir Mi?

Merhabalar arkadaşlar,
Sorum gayet açık ambalajından çıkartılmamış tel setlerinde zaman içerisinde oksitlenme ya da herhangi bir problem oluşabilir mi?
 
  • Konu Sahibi Konu Sahibi
  • #5
İşin aslı bana bunu bir müzik marketteki görevli söylemişti, bir şekilde tepkime devam ediyor tarzında. Tutup da yalan söyleyecek birisi de değildi. Daddario'larda @anatolia999 'un da dediği bana da doğru geliyor, keza çok özenli bir paketleme de söz konusu değil. Yine de farklı fikirler vs. merak ediyorum. :)
 
Bu sorunu o kadar farklı marka ile o kadar çok yaşadım ki...Çok sinir bozucu gerçekten.Maalesef, o telin ne kadar süredir rafta durduğunu da anlayamıyoruz.Kapalı paket diye alıyoruz ve parayı sokağa atmış oluyoruz.
 
  • Konu Sahibi Konu Sahibi
  • #8
Ne zaman bir D'addario XL serisi tel alsam karton ambalajı açıp, içerideki poşedi elime aldığımda aradan fırlamış bir ince mi teli görüyorum. D'addario örneğini bu nedenle destekliyorum aslında; ama oksijenle temas halinde öyle hemen oksitlenir mi emin değilim. Yok mu kimyager? :D
 
Dean Markley'in Türkiye'de satılan, en azından benim satınaldığım, tüm paketlerinden paslı teller çıktı. Bir paketten 3 telin paslı çıktığını bilirim. Nickel Steel de böyle, Blue Steel de.

D'Addario'da bir kere başıma gelmişti. İnce mi teli bazı yerlerde paslıydı. Aldığım yere geri götürdüğümde hemen yenisi vermişlerdi.
Sizinki yine çok iyi. Oysa ki benim muhatap olduğum satıcılar (şahıs/kurum ismi vermeyeyim), "Yapacak bir şey yok, Türkiye'ye böylesini gönderiyorlar demek ki" gibi garip bir ifadeyle olayı özetlemişti.

Maksat markayı kötülemek değil de, ekstrem bir örnek vermek istedim sadece.
 
Dean Markley'in Türkiye'de satılan, en azından benim satınaldığım, tüm paketlerinden paslı teller çıktı. Bir paketten 3 telin paslı çıktığını bilirim. Nickel Steel de böyle, Blue Steel de.


Sizinki yine çok iyi. Oysa ki benim muhatap olduğum satıcılar (şahıs/kurum ismi vermeyeyim), "Yapacak bir şey yok, Türkiye'ye böylesini gönderiyorlar demek ki" gibi garip bir ifadeyle olayı özetlemişti.

Maksat markayı kötülemek değil de, ekstrem bir örnek vermek istedim sadece.

Satıcıların durumu daha da ilginç. Keyfi olarak kimse geri götürmez, hem de yine aynı marka istiyorsunuz. Değiştirmesi gerekir. Ben iyi örnek diye vereyim Senkop müzik'ten almıştım.
Ebay'den bir kere bir pedal almıştım takipli olmasına rağmen bir türlü elime ulaşmamıştı. Satıcı ile iletişim kurup durumu anlattım onlar da bana sorunsuzca yenisini gönderdiler. Aradan kısa bir süre sonra pedal elime ulaştı. Ben ikinci gönderimdeki geldi sandım, bir süre sonra ilk siparişimde geldi. Ben de satıca tekrar yazıp durumu haber verip geri göndermek nereye ve kime postalamam gerektiğini sordum. Onlarda önemli olmadığını hediye olarak kabul etmemi istediler. Ben de bir arkadaşıma hediye etmiştim. Zihniyet farkı diyelim. 10-15 liralık ürün için bile değiştirmeyi kabul etmiyorlar adamlar 160 dolarlık ürünü hediye ediyor :) Her yer için değil bu söylediklerim. Müşteri memnuniyetini ön planda tutan firmalarda var tabii. Ama zaten olması gereken de bu.
 
Hem evet, hem hayır. Yüzeyi hava ile temas eden soy-metaller harici her metal, havada bulunan oksijen basıncı sebebiyle kararlı hale dönmeye yani oksitlenmeye çalışır. Arada poşet olması üstündeki O2 basıncını değiştirmez, O2 basıncı ancak vakumlu ortamda düşürülebilir. Hele ki ortamda nem varsa taşınım artacağı için oksitlenme hızlanır. Fakat burada ufak bir ayrıntı mevcut, gitar tellerinin içinde Ni ve Cr bulunur, Cr paslanmaz çeliklerde demiri oksitlenmeden koruyan elementtir ve kinetik açıdan çok hızlı şekilde oksitlenerek yapar, oksijene karşı affinitesi daha yüksek olduğu için, yani daha bazik olduğu için demirden önce bütün oksijeni kendine bağlar. Yani oksitlenir ve yüzeyde Cr2O3 bileşiği olarak koruyucu bir tabaka oluşturur. Bu da O2'nin daha derinlere inmesini engeller, çünkü Cr metali, oldukça homojen ve gerçirimsiz olarak oksitlenir. Kısaca, üretilen her gitar teli üretildiği anda teknik açıdan oksitlenir ve bu yüzden parlak görünür. Buna da korucu oksit tabaka denir.

Gelelim sıfır gitar tellerindeki aşırı koyuluk ve paslanmaya. Bunun esas sebebi Cr'un yüzeyde homojen dağılmamasıdır. Bu yüzden bölgesel yerlerde demirin kendisi oksitlenir ve poşette olması da bu durumu değiştirmez. Gitar takıldıktan sonra devamlı kullanma ile korozyon hücresi oluşur, yani eldeki nem, iyon taşınımını hızlandırır. (Elektroliz) Yine kromun homojen olarak yayılmaması veya mekanik etkiler sonucu Cr2O3 ince filmin çatladığı yerlerde demir hızla oksitlenir ve kırmızı bir renge dönmeye başlar ve demir, krom gibi koruyucu bir tabaka oluşturmaz, pinler oluşturarak oksitlenir ve bu oksit merkeze doğru devam eder. Sonuç olarak tel çöpe gider. Kısaca hikaye budur. Bir de bir kural: Korozyon asla engellenemez, sadece yavaşlatılabilir.
 
@CoolDoG Peki bu adamlar niye poşete koyuyor ki tek tek telleri ? Tamamen pazarlama-plasebo etkisi mi o zaman ? Bir de vakumlu pakette tel almak gerekiyor bu soruna en iyi çare için ? Ernie Ball dahil kullandığım hemen hemen her marka telde buna denk geldim. Her pakette gördüğüm söylemek olmaz ama bir pakette bazen bir tel bazen iki tel böyle olabiliyor.
 
Ben de bir ara 5'li Ernie Ball set almıştım mydukkandan 2-3 sene oldu galiba kampanyası vardı, iyidi ucuzdu diye atladık. Orada 5 paketten 2 pakette toplamda 4-5 tel böyledi. Bu kampanya setleri için özellikle dandiklerini mi koyuyorlar fabrika çıkışlı ya da perakende satan firma (örneğin mydukkan) elinde uzun süre beklemiş ve oksitlenme ihtimali zaman içinde beklediği için fazla olabilecek telleri elinden çıksın diye kampanya mı yapıyor bilmiyorum. Oksitlenme konusu telin yapıldığı andan itibaren başlıyorsa telin "tazesini" sıcak sıcak yeni fabrikadan çıkmışını almak daha mı makbul yoksa ? Yani üretim tarihine bakalım mı ?
 
Geri
Üst