Djent

Çalım tertemiz, ton gayet oturaklı. Ellerinize sağlık.



Ben de bu ara bir geri dönüş yaşıyorum sevdiğim eskilere. Old school kafalı yeni gruplardan da özellikle Baest favorim şu anda. Haricinde ise son dönemde hem bireysel olarak müzik üretmekten hem de dinleyici olarak bir şeyler keşfetmekten çok koptum, uzaklaştım. Başlarda birkaç haftalık geçici bir durum olduğunu sanmıştım fakat süreç aylara dönüşünce fark ettim ki eskisi gibi zevk alamıyorum.

Djent grupları/gitaristleri bu noktada ortaya koyduğu yenilikçi tutum ve müzikal farklılıklarla halen ilgimi çekiyor. “Nasıl yazmış bunu” dediğim bir partisyonla karşılaştığmda oturup inceliyorum, olmadık bir zaman ölçüsüne denk geldiğimde sayarak algılamaya debeleniyorum. Kısaca beyin egzersizi ve eğlence oluyor fakat dediğim gibi, son dönemlerde epey kopmuş vaziyetteyim.

Meshuggah ise bunların hepsinden ayrı olarak skalada nereye koyacağımı bundan belki yıllar sonra bile kestiremeyeceğim bir grup. Ben chaosphere albümünü ilk keşfettiğim dönemi hatırlıyorum, beynim erimişti albümdeki ritim ve riff yapılarını incelerken. Halen de durum farklı değil. Corridor of chameleons, the exquisite machinery of torture, new milleium cyanide christ, concatenation vs. şu parçaları oturup tek bir insan evladının kendi halinde yazıp çalmasını belki hazmedebilirim. Fakat 5 kişilik bir topluluğun aynı anda kusursuz bir ritim algısıyla ve dalga geçer gibi rahat bir şekilde bunları her canlı performansta icra edebilmesini sanırım asla anlayamayacağım. Kaldı ki daha nothing, destroy erase improve, catch 33 albümleri var ki benim kapasitem o kadarını algılamaya yetmiyor, yetmeyecek. Dümdüz dinleyip geçiyorum, zevk almaya bakıyorum artık analizine bilmem nesine inmeden.

Her körpe, genç dimağ tatmalı kendilerini.

Bence.
chaosphere albumunden itibaren meshuggahin tum albunleri bende hatimdir :)
benim sarkilarininnasil yazdiklari ile ilgili dusuncem soyle :
fredrik grubun beyni ve sarkilari o olusturuyor.sonrasinda thomas haake'yle beraber son halini sekillendiriolar. ve genel formulleri 4/4 ritmin uzerine baska bir time signaturede 4/4' ten tasan veya 4/4 ten daha kisa suren zaman anahtarlarindaki riffleri kullaniolar. sonuc olarak bu riffler birbirleriyle bilmem kac mezur sonra kesişio. ve bu kesisme nokatsina kadar olan riff dongusunu ezberleyip akildan caliolar. cok zor is. deli olmak lazim gercekten 😅
 
chaosphere albumunden itibaren meshuggahin tum albunleri bende hatimdir :)
benim sarkilarininnasil yazdiklari ile ilgili dusuncem soyle :
fredrik grubun beyni ve sarkilari o olusturuyor.sonrasinda thomas haake'yle beraber son halini sekillendiriolar. ve genel formulleri 4/4 ritmin uzerine baska bir time signaturede 4/4' ten tasan veya 4/4 ten daha kisa suren zaman anahtarlarindaki riffleri kullaniolar. sonuc olarak bu riffler birbirleriyle bilmem kac mezur sonra kesişio. ve bu kesisme nokatsina kadar olan riff dongusunu ezberleyip akildan caliolar. cok zor is. deli olmak lazim gercekten 😅

Muhtemeldir, malum sol niger within’de yediği haltlardan sonra thordendal’dan her türlü psikopatlığı bekleyebilirim.
 
chaosphere albumunden itibaren meshuggahin tum albunleri bende hatimdir :)
benim sarkilarininnasil yazdiklari ile ilgili dusuncem soyle :
fredrik grubun beyni ve sarkilari o olusturuyor.sonrasinda thomas haake'yle beraber son halini sekillendiriolar. ve genel formulleri 4/4 ritmin uzerine baska bir time signaturede 4/4' ten tasan veya 4/4 ten daha kisa suren zaman anahtarlarindaki riffleri kullaniolar. sonuc olarak bu riffler birbirleriyle bilmem kac mezur sonra kesişio. ve bu kesisme nokatsina kadar olan riff dongusunu ezberleyip akildan caliolar. cok zor is. deli olmak lazim gercekten 😅


şunu calarken beynim akmisti yerinden mesela🤣 yuz ifademdende anlasilio zaten
 
Belcarra ve holy roller ile grubun gittiği yönden pek memnundum, constance ise bir başına yine çekiliyordu, farkı bir tatmış bu da diyordum. Fakat son parçaları "circle with me" ile spiritbox beni iyice ayar etti. Aynısının laciverti bir dolu hanım kızlı grup zaten vardı, yaban gibi atlamışlar fabrikasyon post pop metal (o neyse artık) furyasına. Ya da ben bu ara fazla kaçırdım kaliteli nostaljiyi, dinlediğim her şey çöp geliyor kulağıma.




Polaris de beklediğimi bulamadığım bir diğer grup oldu. Nisan başında yayınladıkları vagabond resmen klişe ötesi bir parça olmuş. Bilemiyorum, ya ben fazlasıyla yenilik bekliyorum ya da gerçekten son dönemde gruplar toplu olarak loop'a aldı, boyuna aynı melodi ve riff yapılarını işitiyorum.




Erra'yı da es geçmeyeyim; tamam müzikal olarak beklentilerimi iyi kötü halen karşılıyor fakat o sözler ne aga, yani niye ulan? Ya süper salak saçma bir ergen atarı hali ya da habire bir mukadderatçılık, kader kısmetçilik, yaradana sığındımcılık vs. yemin ediyorum gına geldi. Architects şu haltı yiye yiye ilelebet soğutmuştu kendinden, erra da tam gaz peşinden gidiyor.

 
Son düzenleme:
Geri
Üst