PascaLseda kullanıcısının son içeriği

onu tekrar beşiktaş forması altında görmeyi çok isterdim:( paranın değil ruhun önmli olduğunu, gerçek bi beşiktaşlı olduğunu her zaman göstermiştir.. o yüzden yıllar sonra bile hala formaların arkasına nouma 21 yazdırıyor beşiktaşlı taraftarlar... o taraftar kadar beşiktaşlıydı...

kendisiyle kitap fuarında tanışıp, çok az da olsa konuşma fırsatı buldum.. hayatımda gördüğüm en sevimli, en bilgili ve aynı zamanda bu kadar mütevazi olan nadir insanlarda.. kendisini bir kere daha sevdim:)

herkes çok övüyor dan brown'un kitaplarını ama benim çok okunanları, herkesin elinde olan kitabı okuyamama gibi bi sorunum olduğu için okumadım.. merak etmiyo deilim ama...

"... dağlarda tek tek ateşler yanıyordu. ve yıldızlar öyle ışıltılı, öyle ferahtılar ki, şayak kalpaklı adam nasıl ve ne zaman geleceğini bilmeden güzel, rahat günlere inanıyordu. ve gülen bıyıklarıyla duruyordu ki mavzerinin yanında, birdenbire beş adım sağında onu gördü paşalar...

hep yüreğimin bi yerinde yaşayana... ONCE ELLERIN Önce ellerini gördüm; nasıl aydınlıktı öyle Yıllardan bir yıl, vakitlerden bir akşam Kovdu çevremden bütün kötülükleri Önce ellerin Önce ellerini gördüm, tuttum, bırakmam Bilmezdim eskiden ben bu şafakları Öğrendim nasıl da...

çok güseL program ya izLemeye çaLışıorum her hafta.. sunay akını ve haşmet babaoğLunu zaten çok severim.. bence tvde izLenmeye değer birkaç programdan birisi..

uzun teneffüs saatlerinde gri okul bahçesinde siyah beyaz koşturmanın içindeyim ve sen aşılı kolumsun ebru cündübeyoğlu

İstiridye gibidir yüzün, içinde bir çift yalnız forvet saklı Lüzumsuz bir hüzündür teninde terk edilen gül Hatıraların ağlarını yırtan korkunç bir şut Ancak, iyi baraj kuramıyor ki bak yalnızlığımız Nasıl da zarif bir topuk pasıyla attın bana zaafı Mesela, aşkın defansı çökmüş, hep...

YÜREK. . Bir yürek ki yanmaz yürek denir mi ona Sevmek haram yüreğinde ateş olmayana Bir günü sevgisiz geçirdinse yazık En boş geçen günün o gündür inan bana ÖMER HAYYAM

viktor hugo-sefiller valla bi kitabı 2. kez asla okuyamam ama bu kitabı tam 3 kez okudum.. biraz zaman geçtikten sonra yine okurum sanırım...

istanbula kız kulesine hayranımdır.. martıları çok severim..kızılderililere merakım vardır...oyuncaklarıma gözüm gibi bakarım..edebiyatı severim..şiir hayatımın büyük bi parçasıdır... bütün bunları sevince sunay akını sevmemek elde diil... onunla istanbulu kızkulesini martıları nazımı ve cemal...

HİÇ Hiç Bir insani unutmak, bir insandan vazgeçmek, bir insani hayatindan sonsuza kadar çikartmak zorunda kaldin mi hiç? Hani ölmüs gibi, hani uzatsan da elini tutamayacagini bilmek gibi, her an kapindan içeri gülümseyerek girecegini bekleyip ama aslinda hiç gelemeyecegini de...

tabiki başta bana şiiri sevdiren NAZIM HİKMET.. yok onun gibi bi şair daha bence... sonra cemel süreya,sunay akın,ömer hayyam,ataol behramoğlu...

bu şiiri okumuştum ortaokula giderken bi arkadaşım sayesinde resmen vurulmuştum o anda.. sonra bunu beğenince arkadaşım nazım hikmetin bi kitabını getirmişti. ondan sonra tanıdım nazımı ve şiirleri.. bu şiirdir benim şiire vurulmama sebep...