dünkü 1 mayıs gerçekten senelerdir bu meydanda yani 1 mayıs meydanında işçi bayramını festival şeklinde, bayram havasında kutlamak isteyen emekçilerin gönlüne az da olsa su serpmiştir umarım. senelerdir haykırdığımız "meydanı açın, provoke etmek isteyen o meydana zaten gelmez, gelemez, provoke edenlerin ellerinden bu kozu alın" diye söylendiğimiz gerçeğin ne kadar haklı ve doğru bir söylem olduğunun da haklı gururunu yaşıyoruz.
demek ki neymiş, bu insanlar senelerdir boş yere işkence görüyormuş 1 mayıslarda, demek ki neymiş devlet, istediği zaman 1 mayıs'ı kutlatır, istemediği zaman da 1 mayıs'ı gaz bombası, biber gazı, joblama görüntüleriyle insanların zihnine kazıyobiliyormuş.
meydanda hakkatten hiç polis yoktu, meydanı çepeçevre çevreleyen çelik kafesin dışında bir kaç polis grupları vardı, o da çevik kuvvet bile değildi. zaten ilk birkaç saatten sonra bayrama katılanların çelik kafes dışına çıkmasına bile izin verildi, herkes medenice çıkabiliyor medenice tekrar meydana girebiliyordu.
kürsüde programı sunan kimseler pek yeterli kalamadı, şarkı seçimleri çok bayattı, 1 mayıs marşının çalınması gerekliliğini biz de biliyoruz, fakat arka arkaya 10 defa çalıp, 10. defadan sonra 1 kere bile adam gibi dinleyemediğiniz hissine kapılıyordunuz çünkü çalmaya başladıktan sonra müziği arka fona verip, ikide bir de çocuk kaybı anonsları (meydanda acaip bir çocuk kitlesi vardı, millet çoluğuyla çocuğuyla gelmiş, bu bile bayramın bayram gibi kutlandığına başka bir işaret), bilmem ne anonsları biraz baydı gibi oldu.
velhasıl kelam güzeldi, biraz coşku az gibiydi ama onu da 32 yıl sonra taksim'de kutlanmasına verelim, gelecek seneler için o da iyileşir zamanla.
tekrar Türkiye işçi sınıfının ve tüm dünya halklarının emekçi kitlelerinin 1 mayıs'ı kutlu olsun.
YAŞASIN 1 MAYIS