Black metal tutar mı?

Kaş yaşındasınız ? Bunu sorma nedenim, geçmişteki bazı şeyleri bilmeyecek kadar genç olabileceğinizi düşünmem.


"...pasajdan 3 kişi toplamda 15 kişi aldılar. Hepsi de siyah giymiş tişörtlü çocuklar yani…"

Ciddi ciddi bu konuda kariyer planlıyorsanız kendinizi burada yormayın derim. Adres Avrupa.

Ben metal dinlemeye başladığımda, o yukarıdaki haberde adı geçen Akmar pasajı denilen yerde bir sahaf içerisinde Sadi (Çöğür) bir pasajın içerisinde plaktan kasede çektiği albümleri satardı. Daha Pentagram dükkan açmamıştı filan. O derece eskiden bahsediyorum. Sene 87 filandır.

30 yıldır bu ülkede metalin hiç bir yere gelemeyişini izledim. Tek tük iyi işler oldu, ama bırakın sizin hayal ettiğiniz şekilde popüler olmayı, ana akım içerisine bile tam olarak giremedi metal. Belki Pentagram için istisna yapılabilir. Onlar da "Anadolu metal" pazarlaması ile bir şeyler yaptılar.
Bunun asıl nedeni Türk gruplarının kötülüğü- beceriksizliği değildir. Özgün pek fazla iş yoktur, trendleri belirlememişlerdir, ama çok yetenekli olanlar da vardı. Sorun, toplumsal-kültürel-sektörel boyutlarda düşünülmeli.
Türkiye'de en popüler olmuş rock alt türü alternatiftir. Gerisi ya barlarda cover çalar, ya da kendi aralarında toplanıp beraber konser verir. Eskiden albüm yapmak hedef olarak görülürdü, ama artık tek başına hiç bir anlamı yok.

Not: "Türkiyede black metal dinleyen çok fazla, bu bir gerçek." ifadesini yanlış mı yazdınız acaba ? "dinleyen çok fazla YOK" demek istemiş olabilir misiniz ?
dediklerinizde çok haklısınız ama bi değişim olabilir diye bekliyorum çünkü neyin ne zaman patlayacağı belli olmuyor, ama hayır bence black metal/death metal gibi türleri dinleyen kişi sayısı çok fazla, tabi bilmişlik taslamayayım sonuçta benden tecrübeli olduğunuz kesin ama poserları bu kitleye dahil etmeyince azalıyor maalesef :/
 
Yüksek müsaadelerinizle bir çift kelam etmek istiyorum. Eğer yazdıklarıma ilgili bir sıkıntı yaşarsanız bana özelden ulaşın düzelteyim (düzeltme zaman sınırı var, olmadı silip yeniden yollarım). Polemiğe lütfen girmeyelim.

Çok eskiden demo cd'imi akmar pasajındaki hammer müziğe elden teslim etmiştim. Tabii bu tutar tutmazdan öte bir şansını deneme ya da başka yol bulamama ile ilgiliydi. Elbette bu işler öyle olmuyordu. Ben o dönem Türkçe brutal de olur yahu diye hayallere kapılmıştım. Şimdilerde Türkçe brutal yapan gruplar da arttı. Çok da güzel yapıyorlar. Keşke daha da yaygınlaşsa...

Black ya da türevleri tek kişilik olarak da yapılabildiği için grup-müzisyen sayısı olarak göreceli olarak daha çok olabilir. Yani bu müziğin konumu onu yeraltına mahkum etmelidir demek istemiyorum ama bir taraftan aykırı olan yaygınlaştığı zaman o etkisini de otomatik olarak kaybeder. Bunu siyasi partiler örneğinde de görebilirsiniz. Mesela bir siyasi parti düşünelim, kurulduğu zaman hitap ettiği kitle çok sınırlı ve o kitlenin üzerinde hemfikir olduğu konuları savunuyor. Bir süre sonra bir olay oluyor ve toplum tarafından kabul gören bir parti haline geliyor. Bir bakılıyor, partinin savunduğu görüşlerin bir çoğu toplumun geneli tarafından kabul edilmesi mümkün değil. Bu durumda eninde sonunda söylemlerin daha yumuşadığını görüyoruz. Eğer yumuşamazsa yine toplum tarafından marjinal bir fikir olarak köşeye atılıyor.

Yani özetle aykırı fikirlerin toplum tarafından kabul görmesini beklememek gerekiyor. Bir taraftan bence işin doğası böyle. Böyle söyleyince yeraltına mahkum etmiş gibi oldum ama hem marjinal hem de nasıl kabul gören bir akım olunacak? Ben bunun cevabını bilemiyorum.

Benzer bir sürecin rap müzik içinde de yaşandığını gözlemliyorum. Rap müzik popülerleştikten sonra eski rapçiler, gerçek rap bu değil demeye başladı. Şu dönem bir şeyi tutturmak istiyorsak rap ile harmanlamak gerekiyor sanırım. Bu kabaca bir gözlem ama tv'yi açıp reklamlara denk gelince hemen göze çarpıyor.
demek istediğinizi anladım çok teşekkür ederim hepinize yanıtlarınız için ama ümit kesmeyelim bence :/
 
Black Metal’in Türkiye’de tutma ihtimali Bülent Ersoy’un hamile kalma ihtimali neyse odur. 2000’li yılların öncesinde bu ihtimal nispeten var gibiydi. Ama 2002’den bu yana ülkede değişmekte olan nüfusun yapısı da dikkate alındığında ( İslami değişim ) mümkün değil. “ Tutmak “ ifadesini ekonomiye tahvil eden bir bakış açısı ile ele alıyorsanız yanlış yerdesiniz. Yani para kazanma gibi bir düşünceniz varsa başka işler yapacaksınız. Müzikle olmaz. Tek bir şansınız olur. O da oyun ve film müzikleri yaparak belli bir network’ün gücünü kullanmak.
 
Selamlar, müziğin dini olmaz, Müslüman olan da pek ala metal dinleyebilir. Sadece Hristiyan veya diğer inançlara mensup müzikler ancak ilahiler, onu da zaten gene dinleyen dinliyor.
Ayrica genel olarak söylemek gerekirse bir müzik başka bir müzikten üstün değildir. Bazı insanların konuşması; metal dinliyorum, zekiyim, aydınım ile başlayıp geleneksel müzik dinleyenler aptaldır ile bitiyor.
Şahsi fikrim Türkiye'de black metal min. 10 yıl geniş kitlelere yayılacak şekilde popüler tur olamaz.
 
Sosyokültürel olarak dini muhafazakarlığın baskın olduğu memleketlerde metal tutmaz pek. Yani aslında birçok sanat dalı da tutmaz.

Arabesk tutar, pop tutar, rap tutar ama.
Bunu neye dayanarak söylüyorsunuz. Roma dönemi de, doğunun yıldız olduğu dönemde, klasik müzik efsanelerinin çıktığı dönemde muhafazakar toplumlardı. Sadece Rönesans dönemine bakarak böyle bir genelleme yapmak saçma. Hele ki bach gibi insanların hayatını okursanız.
 
Bunu neye dayanarak söylüyorsunuz. Roma dönemi de, doğunun yıldız olduğu dönemde, klasik müzik efsanelerinin çıktığı dönemde muhafazakar toplumlardı. Sadece Rönesans dönemine bakarak böyle bir genelleme yapmak saçma. Hele ki bach gibi insanların hayatını okursanız.
Dinden kaynaklanan durumdan ziyade kastedilen muhtemelen muhafazakarlıktı. Muhafazakar kesimin gücü artınca aynı oranda baskı da tabii olarak artmaya başladı. Baskının olduğu ve toplumun özgür olmadığı durumlarda bırakın müzik türünü hiçbir sanat dalı tutunamaz. Ve evet her din toplumda baskı kurmaya çalışır. Sabahın köründe megafonla insanları kaldırmayı makul düşündürür. Sırf mantığına uymadığı ya da reddettiği için inanmayanları sapkın, yoldan çıkmış, yanması gerektiğini düşündürecek kadar da insanları mantıktan uzaklaştırır. Mesele insanların dindar olmasından ziyade toplumdaki din baskısından kaynaklanıyor. Şuan da dahi en basitinden dinle bilimi, sanatı bağdaştıranları görürseniz vereceği örnekler tipik olarak hep birbirine benzer. Newton'da dindardı derler ancak Newton'ın(bir matematik dahisinin) incilde şifre aramaktan ve bulamamaktan kafayı yediğini söylemezler. Ya da bizimkiler kalkıp müslüman filozofları, bilim insanlarını gösterirler. İbn Sina'nın, Farabi'nin Gazali tarafından dinsiz atfedildiğini söylemezler. Kısacası muhafazakar toplum ve dinler bilimin, sanatın önünde her zaman engel olmuşlardır. Doğası gereği dinler bilgisizlikten ve baskıcı rejimlerden destek alırlar. Bu toplumlarda ise bırakın black metali herhangi bir sanat dalının, bilimin gelişmesi mümkün değildir.
 
Dinden kaynaklanan durumdan ziyade kastedilen muhtemelen muhafazakarlıktı. Muhafazakar kesimin gücü artınca aynı oranda baskı da tabii olarak artmaya başladı. Baskının olduğu ve toplumun özgür olmadığı durumlarda bırakın müzik türünü hiçbir sanat dalı tutunamaz. Ve evet her din toplumda baskı kurmaya çalışır. Sabahın köründe megafonla insanları kaldırmayı makul düşündürür. Sırf mantığına uymadığı ya da reddettiği için inanmayanları sapkın, yoldan çıkmış, yanması gerektiğini düşündürecek kadar da insanları mantıktan uzaklaştırır. Mesele insanların dindar olmasından ziyade toplumdaki din baskısından kaynaklanıyor. Şuan da dahi en basitinden dinle bilimi, sanatı bağdaştıranları görürseniz vereceği örnekler tipik olarak hep birbirine benzer. Newton'da dindardı derler ancak Newton'ın(bir matematik dahisinin) incilde şifre aramaktan ve bulamamaktan kafayı yediğini söylemezler. Ya da bizimkiler kalkıp müslüman filozofları, bilim insanlarını gösterirler. İbn Sina'nın, Farabi'nin Gazali tarafından dinsiz atfedildiğini söylemezler. Kısacası muhafazakar toplum ve dinler bilimin, sanatın önünde her zaman engel olmuşlardır. Doğası gereği dinler bilgisizlikten ve baskıcı rejimlerden destek alırlar. Bu toplumlarda ise bırakın black metali herhangi bir sanat dalının, bilimin gelişmesi mümkün değildir.
Anlamıyorsunuz herhalde dindar değil adam bestelerini kiliside besteliyor. Bir önermenin tutarlı olması için bunun örneklerini görmemiz lazım. Ben aksi yönde daha ne diyeyim, daha ne olsun da muhafazakar toplum olma ile müzik üretimi arasında ilişki olmadığını anlatabileyim. Sovyet Rusyadan daha totaliter bir yönetim yakın tarihte olmamasına rağmen sovyete de bakıyoruz sanat çok güzel gelişmiş özellikle opera. Dindar avrupaya bakıyoruz özellikle müzik çok güzel gelişmiş. Neden çünkü müzik zaten belli bir tarihe kadar özellikle dinle beraber ilerleyen bir şey hatta müziğin en büyük finansörü kilise. Blues müziğe akıyoruz dindar afro amerikanların gene bulduğu ve bugün belki en çok popüler müziğin atası olan müzik. Yani denilen şeye ters bir sürü durum sayabiliyorum oturup arasan dindar toplumlarda gayet böyle bir ilişki olmadığını görebiliriz. Hani dediğim iki üç örnek değil, klasik müziğin babaları diyorum. Bilim konusu farklı bir olay sanat ve müzik konusu bambaşka bir olay. İkisini birbirine karıştırmayın.
Ayrıca ben ilk mesajımı islamı değişim denilen duruma karşı attım. Sanki ülke son yüzyıldır uçuyordu da her şeyin suçlusu son 5 yılda olanlar. Ülke -10'du -11 oldu.
 
Anlamıyorsunuz herhalde dindar değil adam bestelerini kiliside besteliyor. Bir önermenin tutarlı olması için bunun örneklerini görmemiz lazım. Ben aksi yönde daha ne diyeyim, daha ne olsun da muhafazakar toplum olma ile müzik üretimi arasında ilişki olmadığını anlatabileyim. Sovyet Rusyadan daha totaliter bir yönetim yakın tarihte olmamasına rağmen sovyete de bakıyoruz sanat çok güzel gelişmiş özellikle opera. Dindar avrupaya bakıyoruz özellikle müzik çok güzel gelişmiş. Neden çünkü müzik zaten belli bir tarihe kadar özellikle dinle beraber ilerleyen bir şey hatta müziğin en büyük finansörü kilise. Blues müziğe akıyoruz dindar afro amerikanların gene bulduğu ve bugün belki en çok popüler müziğin atası olan müzik. Yani denilen şeye ters bir sürü durum sayabiliyorum oturup arasan dindar toplumlarda gayet böyle bir ilişki olmadığını görebiliriz. Hani dediğim iki üç örnek değil, klasik müziğin babaları diyorum. Bilim konusu farklı bir olay sanat ve müzik konusu bambaşka bir olay. İkisini birbirine karıştırmayın.
Ayrıca ben ilk mesajımı islamı değişim denilen duruma karşı attım. Sanki ülke son yüzyıldır uçuyordu da her şeyin suçlusu son 5 yılda olanlar. Ülke -10'du -11 oldu.
Kimse ülkenin uçtuğunu söylemiyor.En azından kurulduğunda daha iyiye giden çağdaşlaşma gösteren vatandaşını kültürlü ve okumuş hale getirmeye çalışan bir ülkeydi.Burada bence sizin anlamadığınız konu dindar veya baskıcı toplumlar ile müziğin bağlantısı olduğunu kurmanızdan kaynaklanıyor. Sovyetlerde operanın gelişmesinin sebebi totaliter rejimin etkisiyle değil buna rağmen olabiliyor. Ya da dediğiniz gibi bach'ın kilisede müzik üretmesi gerçeği değiştirmiyor. Kültürlü oldukları için, din sayesinde değil dine rağmen müzik üretebiliyorlar. Bence bunun siz de farkındasınız.Aynı şekilde afro amerikanlar dindar da olsalar din baskısı olmadığı ve kültürlerini yansıtabildikleri için blues müziğini icra ediyorlar. Ancak konu bizim gibi orta doğu toplumlarına gelince bizimkiler din baskısından kültürünü, tarihini her türlü kimliğini yok sayıp sadece inancını muhafaza ediyor. Özellikle baskıcı rejimlerde bu daha çok ortaya çıkıyor.İşin özü muhafazakar toplumlarda eğer yeterince baskıcı rejim olmasa insanlar kültürlerini, kimliklerini kaybetmezler ve müziğin ilerlediğini görebilirsiniz. Ayrıca bilim, sanat ve müzik arasında epey bir bağlantı var. Bilim muhafazakar toplumlarda önemini ve gücünü yitirir, sanat yozlaşır ve müzik kültürden bağımsız çeşitliliğini kaybeder. Sonra da burada konuşulduğu gibi black metal Türkiye'de niye tutmuyor derler. Ben de sorayım klasik müzik niye tutmuyor? Neden toplumun büyük kitlesi kalitesi düşürülmüş Spotify'ın önüne attığı arabesk, Pop şarkıları dinliyor? Çünkü toplum kültürel olarak yozlaşmış durumda. Sebebi ise baskıcı rejim, muhafazakar toplum, milenyum çağı... Ne derseniz artık.
 
Doremifasolla bile bir ilahinin ilk heceleriyken, o kadar örnek vermeme rağmen anlaşamıyoruz. Uzatmanın anlamı yok. Ama ek bilgi vereyim, sovyet dönemi operanin çok gelişme sebebi sovyetlerin ciddi uğraşları sonucu olmuştur. En azından bu konuyu araştırırsınız belki.
 
Doremifasolla bile bir ilahinin ilk heceleriyken, o kadar örnek vermeme rağmen anlaşamıyoruz. Uzatmanın anlamı yok. Ama ek bilgi vereyim, sovyet dönemi operanin çok gelişme sebebi sovyetlerin ciddi uğraşları sonucu olmuştur. En azından bu konuyu araştırırsınız belki.
Uğraşsalar ne yazar? Baskıcı rejim olduğu tek tip binalarından ve insanları bireysellikten uzak tutmalarından belli oluyor. Böyle bir toplumda kültürünü kaybetmeyenler devletin etkisiyle illa ki gelişme gösterirler.Ancak sonuç devletin ve halkın yozlaşmasıyla, yöneticilerin (dünya bizi kıskanıyor) tarzında yalanlarıyla toplumun beyninin yıkanmasına gider. Biraz okuyup araştırdaysanız, merak edip röportajları incelediyseniz sovyetlerin dağılana kadar halkın beynini nasıl yıkadığını anlarsınız. Bu arada notaların ilahiden gelmesi de tesadüf değil. Din denilen şey de kültürün ve insanın yüksek yaratıcılığının sonucu bilinmezliği, boşlukları doldurmaktır. Aynı şekilde ilahiden tutun kabile dansına kadar insanlığın kültürünü yansıttığı için ve aynı şekilde sanat, müzik kültürü yansıttığı için ortak yönler kaçınılmazdır. Ancak bu dinin olduğu toplumlarda sanatın tutunabildiği, bilimin ayakta kaldığı (sahte bilimler hariç) anlamına gelmiyor.Sizin buradan çıkardığınız mantıksız çıkarımı özetlemek gerekirse ;
"Yoğurt beyazdır ve sağlıklıdır."
"Kokain'de beyaz ise sağlıklıdır" demek ile aynı oranda yanlışlık barındırıyor.
 
And justice for all albüm kapağının ve siyah tshirtün, hatta kötü kedi şerafettin tshirtü giymenin şeytan ile özdeşleştirilip göz altına alınma sebebi olan bir coğrafyada Giyimiyle, kuşamıyla, makyajıyla, vokali ile, şarkı sözleri ile açıkça Satanizim temalı bir türün Türkiye'de nasıl tepki alacağını tartışmak bence çok naif, iyimser bir eylem.
Kaç kişinin yaşı tutar bilmiyorum, 1990ların başında, siyah tshirt giydiğimiz için olur olmaz yerlerde önümüzü kesen malum tiplerle ciddi mücadele ettik. Şahsen sırf bu sebepten o yıllarda 2 farklı savaş sanatına başladım.
Nerelerde oturursunuz onu da bilemiyorum misal Kadıköy, Caferağa mahallesi, Caddebostan mahallesi TümTürkiye'nin sosyal durumunu temsil etmez.
 
And justice for all albüm kapağının ve siyah tshirtün, hatta kötü kedi şerafettin tshirtü giymenin şeytan ile özdeşleştirilip göz altına alınma sebebi olan bir coğrafyada Giyimiyle, kuşamıyla, makyajıyla, vokali ile, şarkı sözleri ile açıkça Satanizim temalı bir türün Türkiye'de nasıl tepki alacağını tartışmak bence çok naif, iyimser bir eylem.
Kaç kişinin yaşı tutar bilmiyorum, 1990ların başında, siyah tshirt giydiğimiz için olur olmaz yerlerde önümüzü kesen malum tiplerle ciddi mücadele ettik. Şahsen sırf bu sebepten o yıllarda 2 farklı savaş sanatına başladım.
Nerelerde oturursunuz onu da bilemiyorum misal Kadıköy, Caferağa mahallesi, Caddebostan mahallesi TümTürkiye'nin sosyal durumunu temsil etmez.
90 ların gözünü seveyim.
 
Geri
Üst