Röportajlar The Ancients Röportajı

Bir hafta sonuydu, çılgınca eğlendik bir kaç dost ve Avcılar'da ki bir dostumuza gittik hep beraber. Muhteşem bir teras kahvaltısının ardından yapılası en güzel şeydi gitar çalmak... Fatih yeni parçalarını çaldı bize, bende bir kaç soru sorayım dedim arada... Keyifle okumanız dileğiyle...

Sizi daha önce KHARAS olarak biliyorduk, verdiğiniz bir seri konser vardı. Sonra karşımıza THE ANCIENTS adıyla çıktınız.Grupta isim değişikliğinin yanı sıra yaşanan eleman değişikliklerini anlatır mısın?

Fatih: Esasen bu bayağı uzun bir konu... Çünkü biz ilk KHARAS olarak yola çıktığımızda kadro farklıydı.. Davulda Cenk Tuncel ve gitarda ise Burak Sinopluoğlu vardı ki her ikisi de çok samimi dostlarımdır. Burak askerliğinden dolayı Cenk ise özel sebeplerden dolayı ayrıldı. Hal böyle olunca 2000 senesinin ortasında biz harıl, harıl davulcu ve gitarist aramaya başladık. Sonuçta Onur'un çok yakın arkadaşı olan Cem'i gitarda ve Sümer'i de davulda gördünüz uzun bir süre.. 2003 ortasına kadar da onlarla beraberdik ama oluşan farklı istekler ve farklı tercihler sonucu onlarla da yolumuzu ayırmak zorunda kaldık... Şimdi diyeceksin ki sorun sende mi? Hayır onlar farklı tarzda müzik yapmak istiyorlardı sebebi de bu yani... Şu anda ise Serkan Yılmaz solo gitarımızda ve halihazırda görüştüğümüz birkaç insanı da davul için düşünüyoruz.. Yakın zamanda tam kadroyla bizi zaten konserde göreceksiniz...

Kharas'tan başlayarak, The Ancients'a uzanan yolculuğunuzu anlatır mısın?

Fatih: Ya esasen anlatacak çok bir şey de yok biz grubu 1999 sonunda Onur'la beraber kurduk. Ozamandan beridir de Türkiye şartlarında birşeyler yapmaya çalışıyoruz... Tabii ki bu bayağı zor.. Ama şunu söyleyebilirim ki sanırım 2001 ve 2002 arasında 18 konsere çıktık ki buda bence Türkiye şartlarında oldukça ciddi bir rakam..

Bu uzun süreçte altı parçalık bir hücüm kayıt yaptınız ama bunu demo olarak çıkartmadınız. Dinlediğim kayıt hiçte fena değildi. Neden bu kayıtı piyasaya çıkarmak istemediniz?

Fatih: Biz o kayıdı sadece ve sadece ne çaldığımızı dinlemek için yapmıştık ama dinlettiğimiz insanların bir çoğu kayıdı çok beğendiler ve bizde onlara çoğaltarak verdik. İsteyen herkese de verebilirim gene.. Ama o kaydın amacı demo olarak çıkması değildi zaten. Bir de bunun yanında ben kendim çok mükemmelliyetçi olduğum için o kaydı piyasaya sürmeye içim el vermedi. Çünkü canlı kayıt olması bakımından bir çok yerde dışardan fark edilmesede hata var.. Ama seni temin ederim çok yakın bir zamanda çok güzel bir demoyu size ulaştıracağız. Şimdiden söz vereyim buna... (Verilen sözleri unutmam asla! mbk)

Bir dönem yoğun bir konser trafiği yaşadınız. Aynı zamanda iyi bir konser grubu olduğunuzu da kanıtladınız. Hangi yoğunlukta bir araya gelip çalışıyorsunuz?

Fatih: Normalde bu işin standardı bizde haftada 3 gün, minimum ikişer saattir ama bu son dönemde bu biraz aksadı. Ama mümkün olduğu kadar fazla bir araya gelmeye çalışıyoruz tabiiki de..

Konserler demişken, değinmeden geçilemeyecek konserleriniz de oldu. Özellikle Gece Lambası konserinize takıldım. Cüneyt Keser adına düzenlenen konserde gözüme çarpan bir olay oldu. Bu konser yorumunda yazmıştım zaten. Bir de senden o atmosferi almak istiyorum. Fatih sen konserde Cüneyt için birkaç kelime söylemeye çalışırken, neden voklistiniz Onur sanki sıradan bir konsermiş gibi davranıp, konuşmanı ses açma atakları ile böldü. Sence orada önemli olan The Ancients'ın sahne alması mıydı, yoksa Cüneyt için bir araya gelmek miydi? (Yerinde rahat uyu arkadaşım Cüneyt, Seni hiç unutmayacağım! mbk)

Fatih: Ya tabii ki herkes kendine göre yorum yapabilir.. Bence Onur o anın heyecanıyla böyle bir hareket yaptı ve çok ta iyi biliyorum ki O'nun beni konuşturmamak gibi kesinlikle bir kaygısı yoktu. Esasen bu sorunun bana değil de Onur'a sorulmuş olmasını tercih ederdim. heheheh.. Sonuçta muhattab olan O. Bir de şu konu var biz o konsere Cüneyt için çıktık kesinlikle bir rant alma kaygımız veya isim duyurma kaygımız yoktu. Tarık (Köstebek) Cüneyt için böyle bir konser düzenleme fikrini oluştururken oralardaydım ve sanırım ilk teklif alan ve kabul eden grupta bizdik bildiğim kadarıyla..

Ardından Caravan, Kemancı ( Underground Scream of Turkey Party! ) konserleri oldu. Bu konserler nasıl geçti?

Fatih: Caravan ve Kemancı konserleri esasında gayet güzeldi. Sanırım bunlardan önce Marmara Rock Klübünün düzenlediği bir açık hava konserine katıldık. Çok keyifliydi. İşin aslı biz konser vermeyi konser performansı sergilemeyi çok seven tabiri caizse konser olayına müptela bir grubuz.Çünkü içimizdeki enerjiyi ancak o an dışarı çıkarabiliyoruz. Konserlerimizde gözlemlemişsindir biz genelde seyirci ile sıcak ilişki halindeyizdir. Bu noktada diyebilirimki hem Marmara, hem Caravan, hem de Kemancı konserleri bizim seyirci ile bir araya gelidiğimiz ve berarber azdığımız güzel ortamlardı. En yakın zamanda bunu tekrar edeceğiz.. hehehehehe..

Görünen o ki belli bir kitleniz var, bu kitleyle sadece konserden konsere mi temas kuruyorsunuz?

Fatih: Kesinlikle hayır. Biz genelde (esasen daha fazla ben) ortamları seven insanlar olduğumuz için herhangi bir mekanda bizimle karşılaşmanız mümkün.. E birde tabiiki delikanlı heavy metalci genelde alkol sevdiği için akşamları genelde belirli mekanlarda oluyoruz. Hal böyle olunca tabii ki de konserde oluşan sıcak ilişkiler akşamları güzel muhabbet ortamlatrına taşınıyor. Sonuçta biz kitlemizle içiçe olan bir grubuz sanırım...

Tanınmanızın en önemli sebeplerinden biri de zamanında bir cover grubu olup Caravan'da belli günler sahne almanız bence. O dönemi anlatır mısın biraz? İlgi nasıldı ve en çok hangi parçaları çalmanız isteniyordu?

Fatih: O dönemler gerçekten çok zevkliydi ve bize çok şey öğretti. Herşeyden önce orası bizim için bir okul oldu. Sahnede nasıl davranmamız gerektiğini dinleyicimizle nasıl diyalog kurmamız gerektiğini orada öğrendik. Aslına bakarsan Mahir ilgi oldukça fazlaydı.. Biz orda perşembe ve cuma akşamları sahne alıyorduk ve oldukça tatmin edici düzeyde de seyircimiz vardı. Biz her perşembe ve cuma gecesini iple çekerdik akşam olsada sahne alsak diye. Birde tabii o zamanlar daha bir güzeldi sanki. Mesela Eski Kemancı'nın Eski Kemancı olduğu zamanlardı.Tabi bizim ozamanlar bir avantajımızda Beyoğlu gibi bir mekanda home stüdyomuzun olmasıydı. Akşam iş çıkışı stüdyo da buluşulur kısa bir ısınma çalışması yapılır daha sonra da haliyle birkaç kasa bira içerdik. heheheh.. Daha sonra Eski'ye gidilir kankalarla muhabbete devam ederdik taa ki sahne vakti gelene kadar.. Sonrada saat 23'ten 3 buçuğa kadar çalardık.. Herşeyiyle güzel günlerdi. Parça isteğine gelince genelde ne istenirdi demiyimde ne çalardık desem çünkü zaten biz istek alan parçalar çalardık. Mesela Testament, Overkill, Manowar, Iron Maiden, Ozzy, Judas Priest, Running Wild, Megadeth. Kısaca aklına ne gelirse çalıyorduk işte.. Güzel günlerdi Mahir çok güzel hemde...

Son dönemlerde ülkemizde hoş festivaller düzenleniyor,bu festivallerden hangilerine katılabildiniz? Favori festivaliniz hangisi?

Fatih: Underground Scream Of Turkey'e katıldık.... Biz festival ayırt etmiyoruz yeterki çalalım.. heheheh..

Demo için kolları sıvamış durumdasınız . The Ancients'ın kaliteli parçalarını ne zaman dinleyebileceğiz?

Fatih: Sanırım 2004 senesi içinde ancak çünkü bildiğin gibi ben askere gidiyorum. Hatta bu röpörtaj yayınlandığında askerde olacağım:)))) (Senin yüreğin Heavy Metal'e attıktan sonra askerlik ne senin için.. Biter, gider be dostum.. Bitti bile nerdeyse :) mbk)

Demo kaç parçadan oluşacak ve içinde cover bulunacak mı?

Fatih: Cover kesinlikle düşünmüyorum ama demo sanırım maksimum 4 parçadan oluşur.

Demo demişken, grubun en üretici hatta tek üretici adamısın. Sözler, müzikler, düzenlemeler sana ait. Bu grubun genel havasını nasıl etkiliyor?

Fatih: Ya esasında ben bunu çok fazla düşünmedim çünkü herşeyi ben yaptığım için yani söz, müzik, düzenleme falan ben bu noktada çok fazla yorum yapma hakkını göremiyorum kendimde. Ama sanırım benim ruh halime göre şekilleniyor sanırım bütün parçalar. Ama son zamanlardaki şarkılar sanırım daha fazla depresif ve dışa vurumcu. Bunu en azından sözler için söyleyebilirim.

Demoda da yine tamamiyle senin parçalarını mı dinleyeceğiz?

Fatih: Evet... Buna maalesef mi demem gerek bilmiyorum:))

Bu kadar üretken bir insan olupta ekstra projeler içinde olmamak zordur senin açından. The Ancients haricinde projelerde çalıyor musun? Ya da düşündüğün bir proje var mı?

Fatih: Başka bir grupta yada projede çalmıyorum ama bu kesinlikle çalmayacağım anlamına gelmez. Kafama yatan bir grup yada proje olursa kesinlikle kasmam hemen çalarım:)) Bu arada düşündüğüm bir yan projem var. Burda ismini de ilk defa zikretmiş olayım bari.. Deadbard!

Diğer gruplarla ilişkileriniz nasıl? Tabiri caizse kardeş gruplar var mı?

Fatih: Şimdi Türkiye'de heavy metalle uğraşıpta bu tür ilişkilere girmemek imkansız tabiiki de var.. Özellikle Abraxas (Hala bir kayıt bekliyorum gruptan ama stüdyoya girip parçalarını kaydetmeme gibi bir huyları var arkadaşların! mbk) ve Battlorn tayfasına burda selamlarımı gönderiyorum.. En kısa zamanda tekrar beraber içelim diyorum.. Daha ne diyeyim ki...:)))

Son bir yıldır tam anlamıyla internette bir web-zine furyası yaşanıyor. Web-zine'lere bakışın nasıl? Neyi ne kadar kolaylaştırıyorlar sence?

Fatih: Bence faydalılar ama tanıtımlarına yani kendi tanıtımlarına daha fazla önem vermeliler bence. Sonuçta insanlar buralardan bilgi edinebilme şansına sahipler artı lütfen bu zine yazarları kendilerini iyi yetiştirsinler sonuçta kitlelere yanlış bilgi vermek hiç bir mantığa uymaz.. Tabii ki bence..

Konser yorumlarınızın haricinde, röportajlarla yer aldınız mı rock basınında?

Fatih: Sanmıyorum bu ilk heralde...

Yakında askere gideceksin (yazık!), gitmeden önce konser olayına girmeyi düşünüyor musunuz? Malum belli bir süre uzak kalacaksın camiadan!!!

Fatih: Çok istiyorum ama bakalım kısmet...

Yabancı gruplardan en çok etkilendiğin isimleri öğrenebilir miyim? Ona göre kime ne kadar benzediğinizi araştıracağım da… :)

Fatih: Bu esasında röpörtajdaki en zor soru sanırım :) Çünkü o kadar çok etkilendiğim grup ve fanı olduğum grup varki.. Mesela şu anda KİSS dinliyorum ondan öncede Rotting Christ... Ama ben sana fanı olduğum birkaç grup ismi söyleyeyim sen ordan kendi yorumunu yap artık :) Başta Ozzy, Mötorhead, New Model Army, White Lion ve Dokken diyebilirim. Ayrıca dehşetle Kreator derim. Iron Maiden demezsem olmaz. Wasp, Cradle of Filth, Rotting Christ. Biliyorum karman çorman oldu ama napayımki:)) Guns'N Roses.. Ah tabii Queensryche...
Bu kadar yeter mi yoksa söyleyeyim mi daha... Yeter sanırım yoksa çok uzayacak:))))

Klasik Heavy Metal çizginiz de biraz progressive metale kayma hissettim. Türkiye'de progressive metal adına bence açlık var. Malum COMMA'ya nasıl saldırdı millet gördük!! Müziğinizde gerçekten progressive'e kayış var mı? Yoksa bana mı öyle geliyor?

Fatih: Buna bir yorum getirmeyeceğim, hakkaten demo çıksın bir anket yaparız:)))

Grubun en çok adrenalin salgılayan adamı olarak röportaja ne ekleyip sonlamak istersin?

Fatih: Lütfen Rock'n Roll, Heavy Metal ve türevlerine gönül veren arkadaşlar daha fazla dinlesinler.. Sadece belli gruplara ve belli tarzlara bağlı kalmasınlar.. Kamplaşmasınlar çünkü bizi bitirecek tek olay ve bügüne kadar da gerçekleşen en kötü olay bu... Konserlere gelsinler ve bütün grupları seyretsinler sonuçta bu gruplar için çok önemli ve bence en önemlisi bol bol okusunlar... Eğer Türkiye'de müziğimiz adına güzel şeylerin olmasnı istiyorsak lütfen birleşelim..
TOGETHER WE STAND, DIVIDED WE FALL

Demoyu dinlemek için şimdiden sabırsızlanıyorum, dön artıkta çıksın şu kayıt piyasaya...

Mahir Bora Kayıhan
Tarih: 07.01.2004
 
Geri
Üst