David Lynch

iCe demiş ki:
En karmaşık filmi kesinlikle Mulholland Drive değil. Bazı ayrıntılar dışında rahatça çözülebilecek bir film. En anlaşılmaz filmleri Eraserhead ve Lost Highway'dir kesinlikle :) Tabi kısa filmlerini saymıyorum.

Öncelikle şunu söyleyeyim benim en sevdiğim yönetmendir kendileri. Kesinlikle bilinç altını işliyor. Fark ettiyseniz bir kaç filminde ortak anahtar imgeler kullanmış bu da kendi tarzını yansıtıyor. Lynch'le yapılan bir röportajı okudum filmlerinin karmaşık olması konusuna dair şunu söylemiş. "Ben illa anlaşılsın diye film yapmıyorum. Eğer insanlar filmlerimden bir sonuca ulaşmak için izliyorlarsa çok büyük bir hata yapıyorlar." Ben de kesinlikle katılıyorum bu söze. Belki bir sonuç çıkarılabilir ama bu sonuç herkese göre değişir güzel olan da bu zaten. Filmi izledikten sonra uzun bir süre film hakkında düşünebiliyorsan bence filmi istediği almış demektir. Twin Peaks'i çocukken izlemiştim. Bu biliçaltı olaylarından acayip etkilendim. Tam olarak cümleyi hatırlamıyorum ama "ben kolum..." diyen küçük adam beni çok korkutmuştu. :)
 
dahi yönetmendir kendileri.. ayrıca inanılmaz da ii bir müzik zevki vardır, filmlerindeki müzikleri kendi sevdiği parçalardan yaptığını göz önüne alırsak..
kurgu bakımından sinemadaki sıradanlığa, açıklığa ter düşerek sinemaya öncü olmuş bir insan...
her filminde dolu dolu ayrıntı var bu ayrıntılar rastgele değil ustaca düşünülerek yapılmış..
lost highway veya mullholland gibi filmler, sinemadaki tek düzelikten kurtulup orjinal olmayı başarabilmiş filmlerdir
bu bakımdan lynchin hakkını yememek gerek..
 
çook başarılı..kesinlikle herkesin izlemesi gerekir bu filmleri..insanın kendi kendine neler kurabileceğini çok güsel işlemiş.buaralar film çekio die duydum umarım çekiodur,bencede en karmaşık filmi lost highway'dir..
 
meraktan sinema klübünde deliler gibi filmlerini izlediğimiz,hakkında saatler boyu tartıştığımız bir adamdır bu.new york da 8 yıl boyunca aynı lokanta aynı öğlen yemeğini yemiş bir adamdan basit,anlaşılır filmler bekleyemeyiz zaten.

bana sorarsanız radiohead müzikte ne yapmak istiyorsa bu adam da sinemada onun peşinde.

çıkarımlarım;

mulholland drive; bütün filmlerinin bir özeti sayılır.
blue velvet; en iyi filmidir
twin peaks;kasmayın dizileri izleyin önce
lost highway;acayip
dune; zoraki yönettiği bir film
the straight story;en yalın filmi.

cinselliği mesaj amaçlı kullanıyor,kırmızı rengine takıntısı var,çoğu filmde mesaj veren karakterler bulunuyor.(m.drive daki kovboy gibi).dini imanı piskolojidir.bolca sembolizm var.

sallayın bana sorarsanız,ben puzzle oynar gibi film izlemekten zevk almıyorum.
 
subcomandante demiş ki:
meraktan sinema klübünde deliler gibi filmlerini izlediğimiz,hakkında saatler boyu tartıştığımız bir adamdır bu.new york da 8 yıl boyunca aynı lokanta aynı öğlen yemeğini yemiş bir adamdan basit,anlaşılır filmler bekleyemeyiz zaten.

bana sorarsanız radiohead müzikte ne yapmak istiyorsa bu adam da sinemada onun peşinde.

çıkarımlarım;

mulholland drive; bütün filmlerinin bir özeti sayılır.
blue velvet; en iyi filmidir
twin peaks;kasmayın dizileri izleyin önce
lost highway;acayip
dune; zoraki yönettiği bir film
the straight story;en yalın filmi.

cinselliği mesaj amaçlı kullanıyor,kırmızı rengine takıntısı var,çoğu filmde mesaj veren karakterler bulunuyor.(m.drive daki kovboy gibi).dini imanı piskolojidir.bolca sembolizm var.

sallayın bana sorarsanız,ben puzzle oynar gibi film izlemekten zevk almıyorum.


filmleri hakkındaki benzetmelerine katılmasamda (blue velvet=en iyi filmidir demişsin bu öznel bi yorum gibi geldi bana ki bu kuşaklara göre de değişir) david lynch ve radiohead arasındaki kurduğun bağ bence harika ve daima düşündüğüm bişeyi bi başkasından duymakta bi o kadar keyif verici :)
 
beyin tokatlayıp kaçmayı seven yönetmen...

bazıları yediği tokatın farkına varamayıp "ne oldu ki şimdi ben anlamadım" der, diğer bir kısım insan, tokat yediğinin farkına varıp öfkeyle yediği tokada cevap vermeye çalışır...

bazı mazoşistler ise* yediği tokattan zevk alır hatta tekrar tekrar ister.
 
david lynch'in tv dizisi hariç bütün filmlerini izledim.. en beğendiklerim gerçi bi yrım yapamıyorum ama mulholland drive diye bilirim.. en beğenmediğim filmi ise the straight story... genel olarak beğendim bi arkadaş :D :D :D filmlerinin devamını bekliyorum dört gözle.... :!: :!: :!:
 
Mulholland çikmazi gerçekten güzeldi ve hatirliyorum filmi anlamayi kendime bir görev bilip üst üste, defalarca izledim, hatta beni yanliz birakmayan arkadaslarimla beraber filmi matematik islemi gibi kagit üzerinde çözmeye dahi kalkismistik..Ama farkettikki izledikçe, konustukça daha çok karisti hersey,sinirlerim altüst olmustu..:))
 
Bu isim tam sanat erbabı.Her sanat olayında parmağı var.Müzikle de arası iyiymiş."Mullholland Çıkmazı" nın en çok anahtar sahnesinde kafam karışmıştı.Bende ilk izlediğimde sinirler bir gitti geldi ama sonra defalarca izleyince bilincine varıyorsun.Konuştukça herşeyin karıması bu film için kaçınılmaz bir olay. :) Birkaç film daha var ama neyse...
 
Twin Peaks ve Eraserhead haric tum filmlerini izledim ve kimsenin lafini bile etmedigi Elephant Man benim en cok sevdigim filmidir Lynch`in. The Green Mile`da filmin sonunda hickiriklara bogulan millet bunu izlerken herhalde bir suru sahnede ölur ölur dirilir. John Merrick gibi masum ama bir o kadarda cirkin insan herhalde sinema tarihi görmemistir ve en cok sempati duyulan karakter bile olabilir kendisi.

David ise kara filmlerin ustasi olarak bilinir zaten ve benim izledigim filmlerde bir tek herhalde The Straight Story`dir kara film olmayan. Gerci onda da bazi huzunlu sahneler olabilir ama fazla deginmeye gerek yok.

Blue Velvet ise cok guzel ama oyuncularin performanslarinin hafif dusurdugu bir filmdir. Kyle Mcdo.... bir sey iste beni film boyunca rahatsiz ederken Isabella Rossellini ise ayri bir kötu geldi bana. Ingrid Bergman`in kizi olarak daha guzel ve iyi bir performans beklerdim kendisinden :)
 
CedriX demiş ki:
.

Blue Velvet ise cok guzel ama oyuncularin performanslarinin hafif dusurdugu bir filmdir. Kyle Mcdo.... bir sey iste beni film boyunca rahatsiz ederken Isabella Rossellini ise ayri bir kötu geldi bana. Ingrid Bergman`in kizi olarak daha guzel ve iyi bir performans beklerdim kendisinden :)


Evet bende filmden çok tatmin olmamistim, ama ilginçtir filmden etkilendigimin çok sonralari farkina vardim....Ama ne olursa olsun sadece blue velveti dinlemek için bile izlemeye deger
 
CedriX'e sürekli olarak söylediğimden yine okurken kusabilir ;) ama Grandmother-Eraserhead- Elephant Man üçlemesini birlikte izleyip düşünmek gerekir diyorum. Grandmother'daki tuhaf çocuk büyür Eraserhead'deki Henry olur, Eraserhead filmindeki Henry'nin ucubik mutant bebeği büyür The Elephant Man filmindeki John Merrick olur.

Eraserhead'deki bebeğin halini gördükten sonra Merrick daha sevimli geliyor tabi bana ;) Ayrıca Eraserhead David Lynch'in gençlik döneminde yaşadığı karışık yılların özet bir filmidir aslında. Böyle bir bağlantı göz önüne alındığında iyiki Lynch filmlerini kendi yazıp kendi yönetiyor diyorum.

David Lynch filmlerinin anlaşılmaz olanları 90'lı yıllardakiler değil 70-80'li yıllardakilerdir kanımca. İlk kısa filmlerini edinemiyorsanız en azından 2002 yapımı Short Films of David Lynch adında bir belgesel- derleme var Lynch adına. Orada Six Men Getting Sick- The Alphabet- The Grandmother'ın tamamı veriliyor hem de David Lynch kendis anlatıyor belgeselini ;)

Ayrıca pek az bilinen 1966 tarihli Six Men Getting Sick (Six Times) filminden bahsedeyim. Lynch'in ilk kısa film denemesidir animasyondur. 200 dolara maledebilmiştir. Sinir bozucu bir siren sesiyle 6 adam 6 kez düzgün bir sırayla mide bulantısı kusma rahatlama ve tekrar buhran geçirirler. Bu 4 dakika boyunca böyle devam eder. Siren sesiyle birlikte 2. dakikadan itibaren anmasyon işkenceye dönüşür izleyenler için Lynch de amacına ulaşır ;) Filmi izleyenler Lynch'in tarzını beğenir ve bu filmden kazandığı parayla 1968'de The Alphabet'i çekme imkanı bulur ;)
 
beyin tokatlayıp kaçmayı seven yönetmen...

bazıları yediği tokatın farkına varamayıp "ne oldu ki şimdi ben anlamadım" der, diğer bir kısım insan, tokat yediğinin farkına varıp öfkeyle yediği tokada cevap vermeye çalışır...

bazı mazoşistler ise* yediği tokattan zevk alır hatta tekrar tekrar ister.
 
David Lynch'in birçok filmini seyrettim.İlk izleyişte hepsi karmaşık geldi.Daha sonra adamın filmlerini izlerken kurgu ya da hikaye aramaktan vazgeçtim.Zaten bir kanalda izlemiştim;birşeyler anlatma kaygısının olmadığını,görselliğe daha çok önem verdiğini söylemişti.Ama izlemekten hiç vazgeçeceğimi sanmıyorum.Bari izlediğimiz filmlerin bir kısmını da olsa anlamlandırmayalım.Zaten birçok anlam zırvalığı varken dimi ama?Unutmadan favorilerim;The Elephant Man,Mulholland Drive,Blue velvet..
 
bence gayet başarılı bir yönetmen filmlerinin

sadece 3 ünü izleyebildim 3ünüde acayip beğendim

mulholland çıkmazı kayıp otoban ve vahşi kalpler

diğer filmlerini bulamadıım için bi türlü izleme

fırsatım olmadı mulholland çıkmazı oldukça

karmaşık bi film 5 defa izlememe rağmen her

seferinde busefer çözücem deyip izleyip sonra

filmin büyüsüne kapılıp yine sonunda 'bi dakka ya'

dediğim filmdir kayıp otoban ayrı bir sorundur

marjinal filmlerin efendisi
 
Bugün David Lynch'in doğum günü :) 60 yaşına geldi üstad üzerinize afiyet...
Daha nice nice güzel arızalı yıllar yaşasın da filmler çeksin diyerek doğum gününü buradan kutluyorum ayrıca bu yılın en bereketlisi olacak olan Inland Empire filmini 87 gözle beklediğimi de belirtiyorum.
 
david lynch'in nasıl bi yönetmen olduğundan bahsetmeme gerek yoktur sanırım. özellikle Mulholland Dr. , kayıp otoban ve vahşi duygular benim en çok beğendiğim filimleri...
 
Geri
Üst