Good Bye Lenin

alex karekterinin hasta annesini düşünerek, annesinden tüm olanları (berlin duvarının yılıkması,kapitalizmin doğu almanyada kendini göstermesi) saklamaya çalışması gerçektn etkileyiciydi. beğenerek izledim. 2002 alman yapımı başarılı bi film....
 
Bir yaşantı nasıl saklanmaya calısılır?Bir insan nasıl bu kadar cok sevilir.. Filmin yanısıra bunu yazan senarist büyüdü gözümde oyuncular büyüdü her şey mükemmeldi müzikleri de..
 
Üc sene önce sinemada izleyip bayildigim bi film.herkese tavsi ederim...zamaninda politikayi falan yeni ögrendigim bi ya$ta oldugum icin dahada bi ayri zevk veren film....
 
duvarin yikilmasiyla birlikte federal almanya'dan dogu almanya'ya hizli bir sürecle yayilmasi kapitalizmin; kilik kiyafetten yiyeceklere, sokaklarin görünümüne (reklam panolari vs) varan süratli degisimler ve bu degisimi annesine hissettirmemeye cocuklar. tarihin kacinilmaz sonunun geldigine yönelik bir onay mıdır bu elveda (ki bu yöndeki göstergeler yogunlukta) yoksa merhaba dedigimiz hayatin yüzeyselligine yapilan vurgu mudur bu hüzünün eslik ettigi gidisat, izleyene kalmıs.
 
her şeyden önce kubrick hayranı bir yönetmenin elinden çıkmış olması itibariyle ayrıcalığı hakediyor. evet kubrick hayranı: yoksa kim filminde başrol oyuncusuna alex ismini verir? yada kim 2001: A Space Odysey filminin en çarpıcı sahnelerinden uyum kesmesi ile sonuçlanan bölümüne açık açık göndermede bulunur? (maymunun havaya attığı kemiğin uyum kesmesiyle uzay mekiğine dönüştüğü sahne)
sadece kunrick mi? ya o fellini'nin "tatlı hayat" filmine tatlı tatlı selam yollayan helikopterle taşınan lenin heykeli sahnesine ne demeli? bunlar bile filmi ayrıcalıklı kılmıyor mu?
tabi film sadece bunlarla yetinmiyor. mantık olarak benigni'nin çok sevilen (ama nedense bende aynı etkiyi bırakmayan) "hayat güzeldir" filmiyle benzerlikler gösteriyor. benigni oğluna yapay bir gerçeklik sunarken, alex'te aynı taktiği annesi üzerinde uyguluyordu. tıpkı uçurtmayı vurmasınlar filminde barış'a sunulan yapay gerçeklik gibi. ve daha bir çok şey...
izlenmesi ve bir şeyler öğrenilmesi gereken harika bir avrupa filmi...
 
mantıklı bir şeylerin sergilendiği filmler kategorisine koyduğum elveda lenin duygusallığı sanatla sentezleyebilmiş yegane filmlerden.Dekor ve işleyiş sürerlilik aynı zamanda kurgu çok ii film koleksiyonumda ilk sıralada yer alıyor:)
 
Uzun zamandır izlemek istiyordum, ancak DVD'ler arasında ucuz seriden alınca bu fırsatı yakaladım. Gösterimde olduğu sürede hakkında uzun uzadıya konuşulduğu kadar varmış, mükemmel bir film olduğunu söyleyebilirim.

1980'lerin sonunda büyük bunalım yaşayan SSCB'nin ve sosyalizmin Almanya cephesinde, bir aile çevresinde gelişiyor olaylar. Stalin, Kruscev ve Brejnev döneminin sosyalizmini daha derinden, daha kanlı canlı yaşayan insanların, ömürlerinin son bölümlerinde kapitalizme nasıl ayak uydurmaya çalıştıklarını; kendisini bu uğurda adamış bir eğitimcinin gerçeği kabullenemeyeceğini düşünen Alex'in gayretlerini; duvarın yıkılma sürecinde insanların beynine zorla sokulmak istenen düşünceler ve daha nicesi çok ince işlenmiş.
Filmin en can alıcı noktası ise kesinlikle Lenin heykelinin helikopter ile götürülmesi... Berlin'de kapitalizmin yıktığı Lenin heykeli ile Bağdat'ta emperyalizmin yıktığı Saddam heykellerini kıyasladım izlerken.

Cedrix'in de dediği gibi daha derinlemesine işlenebilirmiş konu ama seviyenin, dönem insanının politikayla olan zorunlu ilgisi ile aynı noktada tutulması daha iyi olmuş. Hem uzun süreli olan film, bu sayede kendisini daha iyi izlettirebiliyor. Çekimler, eski görüntülerin eklenmesi ise oldukça başarılı.

Şiddetle tavsiye edilesi, izlenesi ve hafızalara alınası bir film.
 
Yönetici Uyarısı: Mesaj içeriği yazım ve anlatım hatalarına sahip olduğundan yönetim tarafından silinmiştir. "İyi" yerine "ii" gibi kasıtlı olarak Türkçe'yi yanlış kullanmaya devam etmeniz durumunda siteden atılacaksınız. Lütfen Forum Kurallarını okuyunuz.
 
Geri
Üst