Shining

İlk izlediğimde ağzım açık kalmıştı.O zamanda böyle film halada böyle film olur mu diye.Asansör sahnesi,baltayla kapıyı kırdığı sahne..vs.
Jack Nickholson ın oyunculuğu,Stephin King in senaryosu ve Kubrick in kurgusu.Daha ne beklenir ki filmden.
 
+sonsuz (Bu kelimeye de gıcık olurum ama ben yazsam da aynen böyle birşey yazardım, neyse ilk kez de burada kullanmış bulundum artık :p :) )

Bu kadar hayvani bir üçlüden kötü bir film çıkması da beklenemezdi zaten. Redrumurder :)

Yalnız okuduğum kadarıyla S. King filmi pek beğenmemiş. Overlook otelinin "evil" liğinin filme iyi yansıtılmadığından şikayet etmiş... Süper film ama...
 
film benim için hayal kırıklığından ibaret...zaten gerilim türünden hiçbir zaman üst düzey bişey beklemem...Kubrick'in otomatik Portakalı dışında ki hiç bi filmini faklı ve güzel bulduğumu söyliyemem...

shining de tek beğendiğim sahne çocuğun otelde bisikletle bi halıdan bi yerden giderken çıkan farklı iki ses...(iyi anlatamadım burayı ama)

filmin bitimine 20dk. kala uyumuşum hemde filmin kopma noktasında düşünün artık gerisini...
 
Jack Nicholson ile kurtarılmaya çalışılmış sıradan bir gerilim filmi ki Stephen King'in beğenmemesi gayet normal adamın canavar romanı gayet basit bir senaryo ve kurguyla çekilmiş..
 
imdb.com'da gelmiş geçmiş en iyi gerilim filmi seçilmişti bu film. hakikaten de otelin "evil"liğini iyi yansıtamaz, tek eksiği de budur bence..kitabını okumamış bir kişi "hayda, bu cek abi niye kafayı yedi, karı dırdırından mı?" falan diye düşünebilir.
 
staphen king bu filmi sevmediyse açıkçası hangi filmi sevecek merak ediyorum Sometimes They Come Back... for More mu,Thinner mı ,The Dark Half mı,Sleepwalkers mı,Children of the Corn mu yok bu adam fılmden anlamıyor o zaman yada hıc br fılmı duzgun cekılmedı kanısında.The shining bence carrie,misery ve dead zone ile birlikte en ii stephen king filmleri bu türde(green mile vs bu türdem değil)
 
Ben filmi hiç sevmemiştim. Kitanbında daha çok korktum. Film boyunca 217 numaralı oda için bekledim ve o bölüm gelince mor, şirin sayılabilecek bir nineyle karşılaşınca yıkıldım.(kitabı okurken bu bölümde kalkıp odanın kapısını açmıştım :) )
 
Bunun daha sonra (90'larda) Stephen King gözetiminde çevrilen bir TV versiyonu var ki aman diyim, ilişmeyin, uzak durun. Kubrick'in elini attığı her işte bereket var maşallah, inanın buna. Evet, budur.
 
Beynimin içinde dönen tekerlek, sinirleri uyarıcı döşeme gıcırtıları, upuzun halılar, thelikeli delirmiş bakışlar, gerçeğe pek alışamamış bir kadının çığlıkları ama en akılda kalanı banyodaki yaşlı ve çıplak teyze :)

Film bittiğinde kendimi hiç iyi hissetmemiştim
 
Mikado demiş ki:
film benim için hayal kırıklığından ibaret...zaten gerilim türünden hiçbir zaman üst düzey bişey beklemem...Kubrick'in otomatik Portakalı dışında ki hiç bi filmini faklı ve güzel bulduğumu söyliyemem...

shining de tek beğendiğim sahne çocuğun otelde bisikletle bi halıdan bi yerden giderken çıkan farklı iki ses...(iyi anlatamadım burayı ama)

filmin bitimine 20dk. kala uyumuşum hemde filmin kopma noktasında düşünün artık gerisini...

Ben anladım, çocuk halının üstünde giderken daha tok döşemenin üstünde giderkende daha tiz bi ses çıkarıyodu.Ufak bir ayrıntı ama ger,yodu insanı.
 
Her ne kadar kitabı kadar korkutmamış/germemiş olsa da izlerken çok zevk aldığım bir filmdi, özellikle görsel yönden. Redrum-murder zaten olayı bitirmiştir. Shelley Duvall epey sinirime dokunmuştu ama.
 
labirent sahnesi de iyiydi...
ama bence de kitap kadar ürkütücü değildi...
jack nicholson harika oynuyordu ama shelley duvall için aynı şeyi söylemek zor...
 
evet Shelley duval kötü oynamış ama böyle oynaması da filme hava katmış

Jack Nicholson (ulan geldik bu dağın tepesine bir allahın kulu yok , karı da mal gibi zaten, getirin huleeeyn baltamı psikolojisine giriyor :) )
 
Geri
Üst