Karagöz ve Hacivat Neden Öldürüldü?

karagoz.gif


Yönetmenliğini Ezel Akay'ın yaptığı ''Karagöz ve Hacivat Neden Öldürüldü'' adlı filmin çekimlerine, Bursa'nın Orhaneli İlçesi'nde kurulan platoda başlandı. Çekimleri 6 hafta sürmesi beklenen filmin, 17 Şubat'ta vizyona girmesi planlanıyor.

Bir İstisnai Filmler (İFR) yapımı olan filmin başrollerini, Haluk Bilginer (Karagöz), Beyazıt Öztürk (Hacivat), Şebnem Dönmez (Ayşe Hatun), Güven Kıraç (Pervane), Ragıp Savaş (Orhan Bey), Ayşe Tolga (Nilüfer Hatun), Serdar Gökhan (Köse Mihal), Ayşen Guruda (Karagöz'ün annesi Şaman), Hasan Ali Mete (Küşteri) ve Levent Kazak (Hacı Dimitri) paylaşıyor.

Çekimlerin başlaması nedeniyle oyuncu kadrosuyla birlikte basın toplantısı düzenleyen Ezel Akay, ''Hacivat ve Karagöz adlı biri postacı, biri demirci iki Türkmen'in arkadaşlıkları, şehri mizahlarıyla fethedişleri ve aynı mizahın başlarına açtığı dertle idam edilmeleriyle biten bir hikaye. Hem bir Hacivat-Karagöz hikayesi hem de bildiğimiz tarih, bildiğimiz tarih değildir hikayesi'' diye konuştu.
 
Filimin kadrosu iyi eğer espiriler filan da güzel olursa iyi olur.İsteğim sonradan çekilen hababam sınıfı gibi dandik olmasın.zaten ellerinde mevcut konu var.bu yüzden iyi bir şeyler çıkar heralde.
 
bir ay önce ezel akay ı bursanın kapalı çarşısında gezerken gördüm.bu filmin çekimi için gelmiş demek ki."neredesin firuze" "dick tracey"tarzı karikatürist bir filmdi.hacivatla karagözde masalsı karakterler olduğundan ezel akay ın bu işi iyi yapabileceğini düşünüyorum.oyuncu kadrosu bence çok da önemli değil.iyi bir yönetmen filme göre oyuncu seçer umarım öyledir!
 
  • Konu Sahibi Konu Sahibi
  • #5
erkantheend demiş ki:
Filimin kadrosu iyi eğer espiriler filan da güzel olursa iyi olur.İsteğim sonradan çekilen hababam sınıfı gibi dandik olmasın.zaten ellerinde mevcut konu var.bu yüzden iyi bir şeyler çıkar heralde.

Bildiğim kadrıyla bu filim için baya bir emek sarfettikleri hep birlikte göreceğiz arkadaşlar nasıl olacağını...Gerçi kadrosu gayet iyi...
 
ben yine başlığı görmemişim :( neyse burdan devam edelim o halde. Filmi meraktan uyku tutmamış gözlerle izledim. Neredesin Firuze gibi renkli bir anlatıma sahip bir filmin yönetmeni olan Ezel Akay, acaba Hacivat ve Karagöz gibi bir hikayenin içinden nasıl çıkacaktı? Arkadaşlar, şunu belirtmeliyim ki kesinlikle büyüleyiciydi. Dünyada Karagöz olabilecek tek kişiyi bulmuş Ezel Akay: Haluk Bilginer! Mükemmel bir oyuncu; bedenini, dilini, ruhunu bu kadar katabilir bir insan. Ayrıca Beyazıt Öztürk de Hacivat rolünün hakkından gelmiş gerçekten, onu da çok beğendim; çok uyumlu olmuş ikisi. Şebnem Dönmez, Güven Kıraç, Ayşen Guruda da çok iyiydi, tek tek saymayayım. Sadece Ayşe Tolga'yı beğenmedim oyuncu olarak diyebilirim. Bariz bir şekilde sırıtmış arada.
Filmin dili oldukça renkli bir Türkçe ziyafeti sunuyor. Filmin büyüleyiciliğin temel nedeni de bu sanırım. Bir de film içinde gölgelerin kullanımı...
Hacivat ile Karagöz'ün hikayesi de çok iyi işlenmiş, yine Ezel Akay ve Levent Kazak'ın ellerine sağlık. Aslında Beylik döneminde bile var olan bürokrasi krizi, rüşvet gibi olaylarla Karagöz ve Hacivat'ın eleştirel mizahını çok iyi harmanlamışlar.
Ancak! Filmde çok önemli bir sorun vardı. Film bittiğinde ikinci kez başka bir salonda izlemeye karar vermiştim, bazı diyalogları anlamadığım için. Maalesef sorun benim izlediğim salondaki ses sisteminde değilmiş. Filmin salonlara gönderilen kopyalarında bir ses sorunu varmış. Özellikle Karagöz'ün söylediklerinden bazıları hiç anlaşılmıyor, son bölümde. Umarım bu sorunu çözmek için bir şeyler yaparlar.
Neyse... Kesinlikle gitmenizi tavsiye ettiğim filmin içeriği, oyuncuları hakkında seyredenlerle tartışmak da keyifli olacaktır. Şimdilik bu kadar benden :D
 
Filmi izlemedim ama Meltem tv de diyalog programının sunucusu film hakkında çok küfürlüydü ayrıca o devirdeki kurumların yöneticileri hristiyan,yahudi olarak resmedilmiş kültür bakanlığı bu filme nasıl 350 milyar katkıda bulunur diye veryansın etti doğru senaryoyu okumadan benim milletimin parasını beş para etmez dandik filmlere verirsen hesabını sorarım arkadaş...
 
O senin filmi nasıl izlediğine bağlı....sen o küfürlerin filmin parçası olduğunu anlayamıyorsan kültür bakanlığı ne yapsın?...Ayrıca kültür bakanlığıda sizin çeteden...o bile görmüş sen nasıl göremedin Fırıldak....
 
öncelikle nükteli esprileri kostümleri , haluk bilginerin oyunculuğu ve anlatılan dönemi iyi yansıtmasıyla türk sineması için büyük bir kazanç. filmdeki tasavvuf iletisi çok yerinde verilmiş. çok sesliliğ ve türkçesiyle keyifle izlenir....
 
SANAL_FIRLAMA demiş ki:
Filmi izlemedim ama Meltem tv de diyalog programının sunucusu film hakkında çok küfürlüydü ayrıca o devirdeki kurumların yöneticileri hristiyan,yahudi olarak resmedilmiş kültür bakanlığı bu filme nasıl 350 milyar katkıda bulunur diye veryansın etti doğru senaryoyu okumadan benim milletimin parasını beş para etmez dandik filmlere verirsen hesabını sorarım arkadaş...

dalga mı geçiyosun yoksa ciddi misin anlamadım! Devrin yöneticilerinin dininin Kültür Bakanlığı'yla ilgisi ne? Ayrıca zevzek zevzek konuşmaktansa yerinde edilmiş küfrü tercih ederim!!!
 
filmin konusu iyiydi,ses berbattı bazı yerlerde hiç birşey anlaşılmıyodu hatta gereksiz yerlerde sineğin sesini bile haluk bilginerinkinden daha çok duyuyordum.bir de filmdeki kaplumbağa terbiyecisi olayını fakeden oldu mu ben bağlantı kuramadım ama adamlar o sahnede direk ondan esinlenmişler..
 
İşte espri olsun diye yapmışlardır. Bence göze de batmıyordu. Ses gerçekten kötüydü. Bazı yerlerde böyle alt yazı olsaydı falan diye düşündüğüm oldu yani. Onun dışında gayet başarılı bir filmdi. Ben beğendim.
 
Tarihin tekerrür ettiği önermesinden hareketle yola çıkan film, günümüzün toplumsal ve kültürel sorunlarına yaptığı sayısız göndermeyle öne çıkarken, toplumsal belleğimizin zayıflığı konusunda da atıfta bulunur. Film, günümüzün sanat ve halk arasında yıllardır süregelen uzaklığına, halkın bürokrasiyle olan sorunlarına, rüşvet problemine ve bugün yaşadığımız birçok sorunun kökenine bugünün perspektifiyle yaklaşmıştır. Ayrıca Osman Hamdi'nin Kaplumbağa Terbiyecisi adlı resminden başka dönemin Oryantalist tablolarından birkaç tanesi daha birebir film içinde resmedilmiştir. Benim kişisel fikrim bu canlandırmaların dönemin görsel ruhuna katkıda bulunmak amacıyla yapılmış olabileceği yönünde. Zira Kaplumbağa Terbiyecisi resminin birebir yansıtılması hiç de mantıksız değil çünkü Şeyhülislam karakteri bize filmdeki en sinsi karakterlerden biri olarak gösterilmişti ve Karagöz ile Hacivat'ın mirasını günümüze taşıyan karakterin de Şeyhülislam'ın ta kendisi olduğu savı sunulmuştu. Filmle ilgili bir detay bilgi daha vereyim: Filmin çekimleri esnasında çok zorda kalınmadıkça "lambalı ışıklar" kullanılmamış. Gayet doğal meşaleler, gaz lambaları vb. ışık kaynaklarından yararlanılmış. Bu da filmin görselliğine bir vurgu yapmakta. Dikkatli izleyiciler filmin görüntü kalitesinin de oldukça başarılı olduğunu farketmişlerdir. Bunda da görüntü yönetmeni Hayk Kirakosyan'ın önemli bir rolü olduğunu inkar edemeyiz. Emeği geçen herkese teşekkür etmek lazım. Tebrik etmek lazım. Türk Sineması'nın yüz akı filmlerinden biri karşımızda!
 
Geri
Üst