İlk yıllarımda cesurdum yaptığım küçük bestelerin benim için öyle çok önemi de yoktu. Yıllar geçtikçe daha iyi şeyler yapmaya başlayınca bu bestelerimle aramda baba oğul ilişkisi oluşmaya başladı. Kıymetleri kendi kıymetimden değerli oldu.
Gün geldiki artık çocuklarım dediğim bestelerimin üstüne titrer oldum. Hani benim gibi olan da varsa diye anlatıyorum yani benim gibi hisseden. Şimdi bir yarışmaya o güzelim çocuklarımı koyacağım. Ve güzelim (kendime göre güzel kabul ettiğim) bestelerim iki üç kişinin değer yargısına kalacak. Sanki kurtların arasına kuzularımı elimle göndermişim gibi. Dinleyip karar verecek jüri kim olacak? Jürinin müzikalitesinin eseri göndereninkinden daha iyi olduğunu kim ispat edecek. Öyleki bu forumda birçoğumuz bilir belki ama fake isimlerle dolanan Türkiye nin ünlü gitaristleri bulunur. Ama saf ayağına takılır veya 14-15 senedir çalıyorum gibi bir kılıfta ağır abi olarak ara sıra ortalarda dolanır. Yani forumda kim kimdir belli değil. Gördüğüm kadarıyla forumda akitf yazışan adını sanını artık tanıdığımız 50-60 kişi var. Mesela örnek rastansaga gibi.
Direkt bu değerli arkadaşımızı tanıyoruz artık. Ama birde adını pek duymadığımız gizli kimlikler var.
Neyse. Sonuç itibarıyla, temelde bir albüm çıkarıp halkın beğenisine sunma haricindeki hiçbir atraksiyon bestelerimizi kaba tabiriyle kurtların önüne atmaya değmez bence.
Zamanında forumun birinde sanırım ingilteredeydi, birisi satrianin orjinal bir şarkısını cooledit pro ile bozmuş etmiş bayağı ve music101 mi neydi bir foruma gitarı ben çaldım ve kaydettim cover yaptım diye demo kaydı olarak koymuş. Milleti kafalamış yani. Ve kimileri yere göğe sığdıramazken bu kaydı bunun yanında bir çok da eleştri de almış. Buyrun burdan yakın. Birsi demişki orda biraz daha yavaş girsen iyi olurdu birisi başka birşey demiş. Sadece güldüm ama kabul edelim bu gerçekler oluyor dünyamızda. Yani Satrianin tuşesini tanıyamayıpta yinede jüri gibi nihai kararlar verebilen salaklar varmış öğrenmiştim.
Yani besteleriniz sizin için değerliyse bence albüm çıkartmak veya bir yerde onu icra etmek harici onları direk kurtların önüne atmayın. Bende bir kurtum bir başkasına göre yanlış anlaşılmasın.
Yaptığınız bestelerinizden korkmayıp onu yarışmalara sokmak kişiyi kendiyle barışık göstermez. Sadece bestesine olan ilgisizliğini gösterir. Düşünün bir çocuğunuz olsa ona çok iyi karate eğitimi verseydiniz de nasılsa çok iyi karete biliyor diye onu sabahtan akşama turnuva müsabakalrında dövüşemi yollardınız yoksa onu karateyi çok iyi bilmesine rağmen gözünüzden bile sakınırmıydınız.
Yani "ne olacak benim bestemi beğenmezlerse beğenmesinler ben beğeniyorum ya o yeter bana. Benim öyle takıntılarım yok sokarım yarışmalara isterse sonuncu olsun beni hiç üzmez" diyorsanız. Gerçekten bir besteci için bir bestenin ne kadar önemli olduğunu anlamamış olabilirsiniz.
Neyse amma yazdım çenem açıldı. Girişim güzel ve hoş ama amatör katılımların ötesine gitmeyen eğlence nitelikli şeyler olmak zorunda bunlar tabi ilerisine gitmek mümkün olamaz.
Bu bağlamda bende bestelerin yarış konusu olmasına karşı olanlardanım. Yani bestelerimi ancak ve ancak dinleyici yargılayabilir, yoksa eleme mantığını kafasaına koymuş jüriler değil. Ben yarışma olacaksa olsa olsa besteden çok en iyi gitarist yarışmaları belki olabilir diyorum. En azından o tip yarışmalar müziği yoktan varetme sanatını (besteleri) at yarışı gibi bir yarışa sokmuyor, sadece gitaristin yetenekleri yarıştırılıyor. Bu ise çok aşağılayıcı bir şey değil kanaatimce müzisyen açısından.
Bu satıra kadar sıkılmadan okuduysanız anlayışınıza ve sabrınıza teşekkür ederim.
Bestelerinizle mutlu bir hayat diliyorum siz müzisyen arkadaşlara, müzikle kalın.
Gün geldiki artık çocuklarım dediğim bestelerimin üstüne titrer oldum. Hani benim gibi olan da varsa diye anlatıyorum yani benim gibi hisseden. Şimdi bir yarışmaya o güzelim çocuklarımı koyacağım. Ve güzelim (kendime göre güzel kabul ettiğim) bestelerim iki üç kişinin değer yargısına kalacak. Sanki kurtların arasına kuzularımı elimle göndermişim gibi. Dinleyip karar verecek jüri kim olacak? Jürinin müzikalitesinin eseri göndereninkinden daha iyi olduğunu kim ispat edecek. Öyleki bu forumda birçoğumuz bilir belki ama fake isimlerle dolanan Türkiye nin ünlü gitaristleri bulunur. Ama saf ayağına takılır veya 14-15 senedir çalıyorum gibi bir kılıfta ağır abi olarak ara sıra ortalarda dolanır. Yani forumda kim kimdir belli değil. Gördüğüm kadarıyla forumda akitf yazışan adını sanını artık tanıdığımız 50-60 kişi var. Mesela örnek rastansaga gibi.
Direkt bu değerli arkadaşımızı tanıyoruz artık. Ama birde adını pek duymadığımız gizli kimlikler var. Neyse. Sonuç itibarıyla, temelde bir albüm çıkarıp halkın beğenisine sunma haricindeki hiçbir atraksiyon bestelerimizi kaba tabiriyle kurtların önüne atmaya değmez bence.
Zamanında forumun birinde sanırım ingilteredeydi, birisi satrianin orjinal bir şarkısını cooledit pro ile bozmuş etmiş bayağı ve music101 mi neydi bir foruma gitarı ben çaldım ve kaydettim cover yaptım diye demo kaydı olarak koymuş. Milleti kafalamış yani. Ve kimileri yere göğe sığdıramazken bu kaydı bunun yanında bir çok da eleştri de almış. Buyrun burdan yakın. Birsi demişki orda biraz daha yavaş girsen iyi olurdu birisi başka birşey demiş. Sadece güldüm ama kabul edelim bu gerçekler oluyor dünyamızda. Yani Satrianin tuşesini tanıyamayıpta yinede jüri gibi nihai kararlar verebilen salaklar varmış öğrenmiştim.
Yani besteleriniz sizin için değerliyse bence albüm çıkartmak veya bir yerde onu icra etmek harici onları direk kurtların önüne atmayın. Bende bir kurtum bir başkasına göre yanlış anlaşılmasın.
Yaptığınız bestelerinizden korkmayıp onu yarışmalara sokmak kişiyi kendiyle barışık göstermez. Sadece bestesine olan ilgisizliğini gösterir. Düşünün bir çocuğunuz olsa ona çok iyi karate eğitimi verseydiniz de nasılsa çok iyi karete biliyor diye onu sabahtan akşama turnuva müsabakalrında dövüşemi yollardınız yoksa onu karateyi çok iyi bilmesine rağmen gözünüzden bile sakınırmıydınız.
Yani "ne olacak benim bestemi beğenmezlerse beğenmesinler ben beğeniyorum ya o yeter bana. Benim öyle takıntılarım yok sokarım yarışmalara isterse sonuncu olsun beni hiç üzmez" diyorsanız. Gerçekten bir besteci için bir bestenin ne kadar önemli olduğunu anlamamış olabilirsiniz.
Neyse amma yazdım çenem açıldı. Girişim güzel ve hoş ama amatör katılımların ötesine gitmeyen eğlence nitelikli şeyler olmak zorunda bunlar tabi ilerisine gitmek mümkün olamaz.
Bu bağlamda bende bestelerin yarış konusu olmasına karşı olanlardanım. Yani bestelerimi ancak ve ancak dinleyici yargılayabilir, yoksa eleme mantığını kafasaına koymuş jüriler değil. Ben yarışma olacaksa olsa olsa besteden çok en iyi gitarist yarışmaları belki olabilir diyorum. En azından o tip yarışmalar müziği yoktan varetme sanatını (besteleri) at yarışı gibi bir yarışa sokmuyor, sadece gitaristin yetenekleri yarıştırılıyor. Bu ise çok aşağılayıcı bir şey değil kanaatimce müzisyen açısından.
Bu satıra kadar sıkılmadan okuduysanız anlayışınıza ve sabrınıza teşekkür ederim.
Bestelerinizle mutlu bir hayat diliyorum siz müzisyen arkadaşlara, müzikle kalın.