Hümanist Çelişki

Sizler bu kadar acımasız davranabiliyorsanız, o suçlulardan pek bir farkınız olmuyor maalesef.

Kendi çocuğunuz o baklavayı çalmış olsaydı aynı durumda onun içeri atılmasına karşı çıkmayacak mıydınız? Ha duyar gibiyim diyorsunuz ki "Benim çocuğum öyle şey yapmaz, ben onu iyi yetiştiririm". Peki ya yaparsa ve eminim ki bu zihniyetle vereceğiniz eğitim ve ahlakın içine turp sıkarım ben. Çocuğunuz hata yaptığında taş mı taşıtıyorsunuz?Ya da şiddet mi uyguluyorsunuz?Bunlardan hiç birini yapmıyorsanız eğer ve alıp karşınıza güzelce konuşuyorsanız ,o zaman düşününün ki bu suçu işleyen de bizim insanımız, bizim çocuğumuz!!! Sen adamı hemen alıp asarsan, bu yapıcı değil yıkıcı olacaktır.

Eğitim sorunsalı aşıldığında ve kaliteli eğitimciler başa geçtiğinde, laik düzen yerine oturduğunda, insan ve insana verilen değer gerçek niteliğini kazanacaktır.
Sevgiler
İnsana insan gibi davranılan bir dünyada...

Kendi adıma, hapise giren insanlar; (ki ben ağır suç işleyenlerden bahsetmiştim) tatil yapıyorlar o yüzden çalıştırılsınlar demedim. Boş boş oturmak onlara da zarar. Benim bahsettiğim türden suç işleyenlerin birçoğu işsiz, psikolojik olarak problemli vs. oluyor. Cezaları süresince belli bir işte çalıştırılırlarsa, boşluktan psikolojileri daha beter olmaz, hem de bir iş öğrenirler.

Baklava çalan çocuklar da nereden çıktı şimdi? Biraz mantıklı olalım. Yetişkinlerden bahsediyorum ben tabi ki!!! (Bu lafların bana da geldiğini varsayıyorum, zira en "sert" görünen post bana ait.) Önceki postlarımda da bunu çok "NET"!!! olarak belirtmişim.

Bir örnek vereyim. Büyük şehirlerde yayalar kırmızı ışıklarda haldur huldur araçların önlerine fırlıyorlar. Öncelikle tüm medya organlarında, bunu yapanların artık kesinlikle cezalandırılacağını duyurursunuz, ondan sonra uygularsınız. Kimsenin gözünün yaşına da bakmazsınız. Ve emin olun, sonuçta herşey çok daha iyi olur, gelecek nesillerde, cezayı kaldırsanız dahi, herkes bu kurallara uyar. Bu örneği neden verdim? Çünkü, evet katı olmak gerekiyor, evet sert olmak gerkiyor. Herşeyi boşveren insanlarız, bunun değişmesi için gerçekten kararlı olunmalı.

Sevgili Pitch-Dark, seni severim, fakat fazla uçmuşsun bu sefer. Yani, kimse zaten "banane kardeşim, suçu işleyen o, gebersin" mantalitesinde değil. Ayrıca, bu bana göre uygulanması gereken yaptırımların içerisine, benim çocuğumun yaptığı bir davranış da giriyorsa, üzülsem de "uygulansın" derim.

Ayrıca, "kaliteli eğitimciler başa geçtiğinde...." demişsin. Unutma, gökten zembille kaliteli eğitimci inmiyor. Toplum'un genelini, kendilerini sorgulamayı öğretmek; ileriki nesillerde de "kaliteli eğitimci bireyler" üremesini ummak; bence yapabileceğimiz yegane şey.

İnsanlığımı istediğiniz kadar sorgulayın, ama 3 kez gasp, 2 tecavüz, 1 yaralama vsvsvs yapan bi adamın, 25 yaşından sonra pek değişebileceğini sanmıyorum. Üzgünüm, ona da hiç acımam.Baklava çalan çocuklarla, tahrik veya ağır stres altında ağır suç işleyenlerle; suç işlemeyi "alışkanlık haline getiren" kişileri birbirine karıştırmayın!!!

İnsanlığın doğal bir yaşamı olmaması yüzünden, bu doğal olmayan "ceza" lar da çok garip karşılanmamalı diye düşünüyorum. Yani, doğal olan; biri sizin annenizi öldürdüyse; sizin de onu öldürmenizdir. (hayvanlar, hissettiklerini anında hayata geçirirler.). Ama yaşamıyoruz, o yüzden bu konu çok derinleşiyor.

ben merak ediyorum ya..birini idam etme yada hapiste calistirma hakkini,kim kimden aliyor acaba!!!! nasil bir zihniyet yerlesmis bizim icimize....hapise giren birini ne hakla kim calistirabilir??? tabi guzel fikir adami calsitiralim,hapisane muduru,bi baskasi olmadi devlet adamin ustunden rant elde etsin dimi?!?!?!?!? insan haklari denen bisey war?!?!?! hapiste insanlari calistirmayi dusunen arkadaslar size soruyorum,kaciniz AB ye girmemizi istiyor?? kaciniz gelismis toplum seviyesine ulasmamizi istiyor?!?!? insan haklarini bu sekilde ihlal etmewye yoenlik dusunceleriniz bu safaya ulasmisken,hangi AB den bahsedebilirsiniz,hangi insan haklarindan bahsedebilirsiniz,bence burda oturup hapisanedeki insanlari nasil topluma katabiliriz,nasil onlari egitebiliriz diye tartisirken biz hala bu zihniyetle cezalari tartisiyoruz....baklava calan cocuklar istisna,tore cinayetlerindeki cocuklar istisna...nevsi mudafalar istisna vsvsvsv bu istisnalari kendinizce cogaltirsiniz dimi?!?!? tabiki evet,ama arkadaslar atladiginiz bi sey war,her bir hukuk kanunun onlarca istisansi varken,nasil bir cezalandirma istisnalarida bu duzene dahil edilecek bilmiyorum?!?!?? insan oldugumuzu hatirlayalim!!!!! sadece bizim insan olmadigimizida arada unutmayalim tabi!!!
Xymphony biseyi merak ediyorum bi ornegin var bi hayvan ornegi,annenizi oldureni oldurme hakki?!?!? ne yani ceza kanununa bide kandavası usul kanunumu oneriyorsun bize,peki o havvan ornegi nasil bisey ya????onlardan bi farkimiz olsun dimi uygulamada....
devletin temel gorevi halkini korumaktir...devlet katil olamaz,birini oldurdu diye,hatta en adice sekilde de yapsa bunu,cezalandirilir,ama devlet bi katilin gorevini ustlenip birini olduremez!!!!
ok toplumdaki assalik insanlari suclulari oldurelim,oldurulmeyecekleri tas ocaklarinda calistiralim....iste size medeniyetin besigi olan bi ulke,cani ve yobaz.....bence bizimde egitime daha cok ihtiyacimiz var

Açıkçası, dediklerimden nasıl böyle çıkarımlar yapabiliyorsunuz; hayret ediyorum. İsviçre'de, birkaç sene öncesine kadar; parlamento'da güvenlik görevlisi yoktu; ta ki birileri elini kolunu sallayarak içeri girip, birkaç milletvekilini öldürene dek. Birçok yerde, insanlar yatarken kapılarını bile kilitlemiyordu, ta ki göç eden kimi şahıslar evleri soymaya başlayana dek. Evet, ben çevremdeki insanların birçoğuna bakınca, avrupa birliğine girmemeliyiz diye düşünüyorum.

İstisnaları kendimizce çoğaltmak ne demek? Neden olayları "kategoriler" şeklinde algılıyorsunuz? 10 yaşlarında baklava çalmaktan bilmemkaç yıl hapis cezası alanlarla, 10 gasp, 2 cinayet, 3 tecavüz işleyen 30 yaşlarındaki adamları aynı biçimde mi değerlendirmeliyiz? Ayrıca ben "tek suçlu, suç işleyenlerdir" demiyorum. Aksine, toplumdur diyorum. Fakat daha güzel bir toplum istiyorsak, bu döngüyü kırmalıyız diye düşünüyorum. Örneğin birisi sizin kardeşinizi dövdü. Biliyorsunuz ki bu kişinin babası psikopat, annesi hayatını kaybetmiş. Onun da böyle davranışlarını haklı çıkartan sebepler olarak görülebilir bunlar, ki zaten bir bakıma öyledir. Fakat kardeşinizin dayak yediğini gördüğünüzde aklınızdan hep bunlar mı geçer? Hiçbir tepki göstermez misiniz? "AAA yazık, suçlu o değil ki, ben ona sevgiyle yaklaşmalıyım" mı dersiniz?

Doğallıktan kastım, içgüdüsel davranıştır. Birisi sizin annenizi öldürse, siz de onu öldürme güdüsü taşırsınız. Öyle yapılmalı demedim zaten, aksine insan yaşamının "doğal" olmadığını, bü yüzden de belli ölçütler dahilinde reaksiyon verileceğini söyledim. Ben neden bunları açıklamak zorunda kalıyorum ki? Biraz daha düşünerek okursanız, bir dahaki sefere beni bu külfetten kurtarırsınız.

Ayrıca, ben biraz ütopik konuşuyorum, bu verilmesi gereken cezalar konusunda. Nasıl mı? İlk mesajlarımdan birisinde de söylemiştim. Teoride, çok ideal bir sistem de oluştursanız, pratikte bu ülkede uygulanamaz.

Son olarak, hoşgörü, hümanizm nereye kadar? Göreceksiniz, iyice dibe vurmadan akıllanmayacağız. Hiçbirşey iyiye gitmeyecek. Neden hümanist değilim? Çünkü insanlar akıllanmıyorlar... (geneli)

arkadaşlar bilmiyorum hiç anneniz öldürüldü mü,çocuğunuz tecavüze uğrayıp dilimlenerek çöpe atıldı mı,arkadaşınız kendisine otomobille çarpan bir sorumsuz yüzünden felce uğradı mı?nasıl oluyor da kendisini dünyanın efendisi sanan ve sırf yaşadığı kişisel problemler yüzünden hepimize zarar verebilmeyi kendisine hak gören bu adamlara karşı bu kadar insaflı olabiliyorsunuz ve onları ağır biçimde cezalandırmanın onların insanca yaşama haklarını ellerinden almak olduğunu düşünebiliyorsunuz?onlar da başkalarının haklarını ellerinden almadılar mı?

bu eşkiyaların ellerinde parçalanan hayatların da belirli hakları var.eğer hak ve adaletten sözediyorsak bu suçları işleyen adamlar da,hem de feci bir biçimde hak gaspediyorlar.yolda yürüyen bir kadını kaçırıp tecavüz etmiş,onu belki ömrü boyunca bir daha hiç kurtulamayacağı iğrenç bir yükün altında bırakmış bir adamın ağır biçimde cezalandırılmasını adaletsizlik olarak değerlendiriyorsanız,buyurun savunduğunuz o insancıl adalet yarın öbür gün sizin acılarınıza karşı da uygulansın.

hiç kimse o suçlular kürek mahkumu olarak cezalandırılsın demiyor,özgürlüğünü elinden almak zaten bir insana verilebilecek en ağır cezalardan biridir.fakat hapis cezasının gerçekten işe yarar bir ceza olduğunu söyleyebilecek olanımız var mı?o adamlar orada beş yıldızlı otel tatili yapmıyorlar evet,fakat birkaç yıllık bir hapis cezasının hiç kimseyi yolundan döndüremeyeceği ortada.üstelik bu adamlar cezaevine girdiklerinde(varsa)işlerini de kaybediyorlar ve çıktıklarında eskisinden daha ağır bunalımların içine düşüp suça daha da yatkın hale gelebilecek olmaları da çok büyük bir ihtimal.

elbette bir adam hak gaspediyor diye birilerinin de onun hakkını gaspetmesi kimseyi çözüme ulaştırmaz,bu cezayı veren devletse ve adaletten bahsediyorsak bir başkasının da o suçlunun hakkını devletten sorması gerekir ki o zaman bunun adı zincirleme hak gaspı olur.fakat cezalandırıcı mekanizmayı devre dışı bıraktığımızda bu kez kendi işimizi kendimiz halletmek zorunda kalırız ve işte asıl o zaman Xymphony'nin bahsettiği(ve sizin ideal düzen olarak örneklediğini sanığınız)düzende yaşıyor oluruz.bu yüzden ne yazık ki birilerinin birilerini cezalandırmaya hakkı var ve bu birileri de şimdilik -eğri veya doğru- bugünkü yargı organı.

kim ne derse desin bugünkü cezalar asla yeterli değil hatta bu cezalandırma biçimi çözümden çok sorun doğuruyor.AB'den sözederek ideal toplum olunmuyor,bu suçluların herbirini kliniklere yerleştirip tamamen tedavi edebilecek,dahası hayatlarındaki problemleri ortadan kaldırabilecek gücümüz olmadığına göre şimdilik tek çaremiz cezaları ya ağırlaştırmak ya da hiç değilse bu adamları yapabilecekleri işlere yönlendirmek.öyle insanlar var ki böylece hayatlarında belki ilk defa bir işe yaramanın ne demek olduğunu öğrenecekler.bırakalım öğrensinler çünkü onlar yüzünden bizler de çok acı şeyler öğrenmek durumunda kalıyoruz.

doğruyu söylemek gerekirse kendi adıma,sokakta yaşayan bir çocuğa tecavüz eden ya da bir sokak kedisini üzerine benzin dökerek yakan bencil psikopatlara karşı 'psikopati de bir hastalıktır,yazık önce nedenlerini araştıralım' diyebilecek kadar insaflı olamıyorum.

insanlar diğer insanların beyin veya kalbindeki hastalıklardan sorumlu değildir
eğer hastaysa gitsin tedavi olsun.kimse zorla doktora gitmez.yok hasta değil bilerek yapıyorsa bunlara insancıl davranmak çözüm getirmez.
suçlu kişinin kendine göre sebepleri olması mazlum kişinin mağduriyetini ortadan kaldırmaz.
insan beyinsiz,düşünemeyen bir varlık olsaydı o zaman suçu topluma atardınız.
o zaman suç işlemeyen insanlar salak ve enayi.
insanlara insan gibi davranılır ama büyük suçları işleyenlere insan gibi davranılmaz çünkü onlar da insan gibi davranmamıştı.
biz kimsenin bakıcısı avutucusu eğiticisi falan değiliz.
adam öldüreni öldürmek gerekir.gasp yapanı tecavüz edeni başka insanları göremeyeceği deliklere tıkmak gerekir.
insanlar sevdikleriyle beraberdir.siz suçlulara vah vah aslında onlar suç işlemezdi ama eğitim almamış, yazık onlara,insanca davranın, belli bir süre yatıp çıksın bi daha yapmaz,gasp etmiş ama paraya ihitiyacı varmış vs vs. gibi sözde insanca yaklaşıyorsanız siz de onlardansınız hiç kusura bakmayın.
yok eğer sadece suçlular hakettikleri kadar ceza alsınlar diyorsanız bize şunu söyleyin misal:
adam öldürmenin cezası 10 yıl veya daha fazla hapis yatmaya denktir.
gerçekten denk oldu mu?suçlu hakettiği cezayı aldı mı?almadı
siz diyorsunuz ki suçlular hakettiklerinden daha az ceza alsın.
gerçekten kimsenin kimseyi öldürme hakkı yoksa önce öldürene söylemeniz gerekirdi.

Xymphony demiş ki:

Kendi adıma, hapise giren insanlar; (ki ben ağır suç işleyenlerden bahsetmiştim) tatil yapıyorlar o yüzden çalıştırılsınlar demedim. Boş boş oturmak onlara da zarar. Benim bahsettiğim türden suç işleyenlerin birçoğu işsiz, psikolojik olarak problemli vs. oluyor. Cezaları süresince belli bir işte çalıştırılırlarsa, boşluktan psikolojileri daha beter olmaz, hem de bir iş öğrenirler.

Baklava çalan çocuklar da nereden çıktı şimdi? Biraz mantıklı olalım. Yetişkinlerden bahsediyorum ben tabi ki!!! (Bu lafların bana da geldiğini varsayıyorum, zira en "sert" görünen post bana ait.) Önceki postlarımda da bunu çok "NET"!!! olarak belirtmişim.

Bir örnek vereyim. Büyük şehirlerde yayalar kırmızı ışıklarda haldur huldur araçların önlerine fırlıyorlar. Öncelikle tüm medya organlarında, bunu yapanların artık kesinlikle cezalandırılacağını duyurursunuz, ondan sonra uygularsınız. Kimsenin gözünün yaşına da bakmazsınız. Ve emin olun, sonuçta herşey çok daha iyi olur, gelecek nesillerde, cezayı kaldırsanız dahi, herkes bu kurallara uyar. Bu örneği neden verdim? Çünkü, evet katı olmak gerekiyor, evet sert olmak gerkiyor. Herşeyi boşveren insanlarız, bunun değişmesi için gerçekten kararlı olunmalı.

Sevgili Pitch-Dark, seni severim, fakat fazla uçmuşsun bu sefer. Yani, kimse zaten "banane kardeşim, suçu işleyen o, gebersin" mantalitesinde değil. Ayrıca, bu bana göre uygulanması gereken yaptırımların içerisine, benim çocuğumun yaptığı bir davranış da giriyorsa, üzülsem de "uygulansın" derim.

Ayrıca, "kaliteli eğitimciler başa geçtiğinde...." demişsin. Unutma, gökten zembille kaliteli eğitimci inmiyor. Toplum'un genelini, kendilerini sorgulamayı öğretmek; ileriki nesillerde de "kaliteli eğitimci bireyler" üremesini ummak; bence yapabileceğimiz yegane şey.

İnsanlığımı istediğiniz kadar sorgulayın, ama 3 kez gasp, 2 tecavüz, 1 yaralama vsvsvs yapan bi adamın, 25 yaşından sonra pek değişebileceğini sanmıyorum. Üzgünüm, ona da hiç acımam.Baklava çalan çocuklarla, tahrik veya ağır stres altında ağır suç işleyenlerle; suç işlemeyi "alışkanlık haline getiren" kişileri birbirine karıştırmayın!!!

İnsanlığın doğal bir yaşamı olmaması yüzünden, bu doğal olmayan "ceza" lar da çok garip karşılanmamalı diye düşünüyorum. Yani, doğal olan; biri sizin annenizi öldürdüyse; sizin de onu öldürmenizdir. (hayvanlar, hissettiklerini anında hayata geçirirler.). Ama yaşamıyoruz, o yüzden bu konu çok derinleşiyor.

Hepsini görmek için tıklayın...

Benim lafım sana değildi zaten sevgili Xymphony Çalıştırılmalı fikri mantıklı olabilir fakat her hangi bir canlının yaşamına son verme fikri kanımı dondurmakta...

Sevgiler.