Teknolojide Son Nokta

Bu gün üye olduk di mi? Bu akılları da PR'cılar veriyor sanırım.
+1

Bu sistemi alıp, daha sonrada forumda bu konunun olduğunu görüp, üyelik alıp yorum yapmak pek fazla bir şey düşünmeyi gerektirmiyor. Dile getirmesem de insanların aklına demek istediğim cümleler sıralanmıştır eminim ki.

Bu girişimcilik örneği hakkında da yorum yapmadım hiç ama bir iki bir şey demek istiyorum. Güzel bir girişimcilik aracı olarak görülebilir tabi, ancak gitara yeni başlayan bir insanın en fazla 1 - 2 ay kullanacağı bir şey. Zaten bu işe heves eden birisinin böyle ışıklı janjanlı bir gitar değildir ihtiyacı olan. Ama yine de tebrik etmek gerekir. Ha geliştirilebilinir mi? Bence evet. Şu an çok ütopik bir fikir söyleyeyim, ama ütopik dedim diye de yapılamaz bir şey değil. Bunu elektro gitara uygulayıp, ritim gitarın yanı sıra solo kısımlarını da bu tarz yapabilirseniz bu iş tutar. Ben dahil bir çok kişi de alır bunu. Sonuç olarak sadece yeni başlayıp bir - iki akor öğrenmek isteyenlere değil, daha büyük bir kesime hitap edersiniz.
Umarım bu dediğim bir gün yapılır. Sonuçta herkes her soloyu yada tüm parçayı çalamıyor. Dediğim gibi bir çalışma gitarı harika ve öğretici olabilir.
 
Bazı bilgilerin gitar klavyesine uygulanmasında kolaylık yaratabilecek bir sistem gördüğüm kadarıyla. Ancak bir kaç şeyi özellikle vurgulamak istiyorum:
1)Gitar klavyesi için bu gibi sistemler daha önce de yapıldı aslında. Ama onlar dışarıdan bir kaynak ile entegre olup parçayı göstermiyor, istenen bir tonda istenen bir diziyi klavyede gösteriyordu. 80lerin sonlarında Neal Schon'un kullandığı ve reklamını yaptığı bir sistem vardı. Hardline grubunun Double Eclipse albümünün kapak içi yazılarında o sisteme de teşekkür etmişti galiba.
2)Gitar çalmanın fiziksel boyutu pek çok kişi için asıl aşılması gereken faktördür. Bu gibi cihazlar size bare basmayı öğretemez mesela:) Başlangıçta pek çok insanı yıldıran şeyler de aslında bence böyle unsurlar. Tabii tembel insanlar bunun için de birşeyler icat edilmesini bekleyecektir.
3)"Filancanın şarkısını öğrenmek" nedense benim için hiç bir zaman çok anlamlı bir şey olmadı. Gitar klavyesinde merakla-hevesle gezinip sesler keşfetmek büyük bir keyifti benim için, halen de öyle. Bu gibi yaklaşımlar ise keşfetme isteğini öldürüp gitarı da bir tüketim malzemesine dönüştürüyor gibi geliyor bana... Bir yerden sonra bu icatların kendisi de tüketim aracına dönüşüyor tabii: "Ben de gitar var" diyen eleman öbürü çıkıp "ooo, o da bir şey mi... ben de şarkıların nasıl çalındığı gösteren gitar var" diyecek:)

NOT: Kaç kere söyledik "girişimci ruhlu" arkadaşlara... Turkrock forumu üyeleri kolay kolay bu bayat pazarlama hilelerini YE - Mİ - YOR...
 
Ya ürüne şans verilebilir diyorum. Yeni başlayanlara yardımcı olabilir. Pazarlama kısmına takıldım ben. Biraz samimiyetle, eğer ürününüzün değerine inanıyorsanız, matbu metin yapıştırmak yerine güzelce anlatır, hatta video vb. paylaşırsınız. Burada da tartışılır ve bu tartışmadan çıkan sonuçları faydaya çevirirsiniz. "Tişikkirlir İzi Gitir" nedir allaşkına?
@barrios, Turkrock yapısı gereği viral saldırılara açık ama antikorlar hep iyi çalışır. ;)
 
Yalnız bunun çok orijinal-ödüllü filan konumunda bir şey olması kısmına da takılmaya başladım ben giderek. İlk mesajımda bahsettiğim sistemi (Optek Fretlight) ilk gördüğüm ilanı buldum:
http://www.ebay.com/itm/NEAL-SCHON-...605?pt=LH_DefaultDomain_0&hash=item1c3f09075d

Ama bu sistem meğer halen geliştiriliyormuş ve zaten Guitar Pro 6 ile entegre olan hali filan da varmış şu anda:
http://www.premierguitar.com/articles/Fretlight_FG_421_Electric_Guitar_Review

"Akıllı gitarı geliştirdik" moduna girmeden evvel iki kez düşünülse miydi acaba ? Buluşa ödül veren arkadaşların Fretlight'dan haberi olsa yine de ödül verirler miydi ?
Daha da önemlisi, Optek Fretlight'ın bundan haberi ol(ur)sa onlar ne der acaba ? :)
Ben mi bir şeyi gözden kaçırıyorum, yoksa biz (yine) Amerika'yı yeniden mi keşfetmişiz ??
 
Son düzenleme:
Merhana arkadaşlar yapılan yorumlara Easy Guitar Takımı ve Do Major kurucusu olarak cevap vemek istiyorum.
Öncelikle herkesin vakit ayırıp iyi/kötü yorum yapmasına çok sevindim teşekkür ederiz , biz her yorumu mutlaka değerlendiriyoruz.

Ben yaklaşık 17 yıldır gitar çalıyorum ve 10 yıldır da hocalık yapıyorum. Gitar çalmayı da kendim öğrendim. Lisa yıllarımda hayalini kurmuştum Easy Guitar'ın. O zamanlar internet bile yeniydi. Param yoktu ders alamamıştım.
Easy Guitar'ı kendim için ürettim ilk başta. Özellikle parçaların akorlarını hızlıca TRANSPOZE edebilmek için. Fakat sonradan çok daha ileri gitti.
Easy Guitar' ı alın ve kendi kendinize öğrenin demiyoruz. Gitar öğrenmeye son derece yardım ettiğini düşünüyoruz. Alıp kendi kendine öğrenen de çok var. Uzun süre ders alıp beceremeyip gelip alan var, yıllardır çalıp gelip alan da var. Ben kendim zaten sürekli kullanıyorum: hem yeni parçalar öğrenmek hem de transpoze özelliğini özellikle.
Ben gitara başladığımda da bir sürü arkadaşım konservatuardaydı. Bir sürüsü dersler aldı bir sürüsü bir ton paralar verdi. Fakat ben hala aralarında en uzun süredir zevkle devam edenim. Bunu da gitarı hep istediğim sevdiğim şarkıları çalmama bağlıyorum. Bir teknik öğrendiğimde hep o tekniği uygulayabileceğim ve çok sevdiğim bir şarkı için öğrendim. Özellikle "gitar pazarı" nı büyütmek için bu işi yapıyoruz aslında. Piyasayı bilenler bu pazarın ilk hevesle alınmış gitarlardan oluştuğunu bilirler ve çoğu insan da özellikle POPÜLER parçalar çalmak için başlar. İnsanların hevesini sürekli dorukta tutmalıyız, onları notalarla, sıkıcı egzersizlerle çok boğmadan sevdiği şarkılarla öğretmeliyiz kanaatindeyim. Tabiki bu sözüm gitarı hobi olarak öğrenmek isteyenler için sadece.
Amerika'dan çalmışlar diyenlere gelecek olursak:
Dediğim üzere lise yıllarında ilk kez düşünmüştüm bu fikri. Halbuki bahsettiğiniz şirket 1989 da yani ben liseye gitmeden çok önce kurulmuş aslında. Benim kendilerinin yaptığı hiçbirşeyden haberim yoktu. Zaten Easy Guitar ile onların yaptığı ürünler birbirinden oldukça farklı. Gitarın üzerine LED koymak çok da bulunması zor bir fikir değil siz de kabul edersiniz ki. Ama burdaki ana konu LED i koyduktan sonra başlar. Onların arayüzü arkadaşımızın dediği gibi Guitar Pro ve ilk başlayanlar için özellikle zor bir arayüzü var. Ayrıca bir yazılım indirip kurmanız gerekiyor. Elektro gitar ile başladılar en son yeni olarak akustik çıkardılar.
Easy Guitar'a gelecek olursak, giriş/orta seviyesi bir klasik gitardır. Kullanıcıya yazılım yüklemeyi gerektirmez. Adı üzerinde kullanımı da "Easy"dir. Kabloyu takarsınz internet sitesinden gitarı yönetebilirsiniz. İnternet sitesi üzerinden donanım kontrol çok yeni bir teknolojidir ve güvenlik sebeplerinden dolayı da oldukça zordur. Fakat Easy Guitar takımı olarak bunun önüne geçtik ve gitarı internetten direk yönetmeyi başardık.
Yine dediğiniz şirketin internet sitelerine girerseniz, onların yakında bir gitar çıkaracaklarını, bunun ilk 5 frette ışığının olacağını ve akorlarla öğretim yapacağını yazdığını görürsünüz. Bu da sanırım bizim sitemize her gün Amerikadan giren IP adreslerini açıklıyor :).
Son sözüm:
Arkadaşlar Türkiye'de ithalat üzerine kurulmuş dev bir sanayimiz var. Üretim oldukça az. Hep yurtdışı özentiliği ve "biz yapamayız" psikolojisi ve de "işin kolayına kaçma" bizi bu noktaya getirdi. Hepimizin elinde, üstünde ve aklında yabancı markalar var. ODTÜ Elektrik Elektronik Mühendisliği'nden mezun ve London Business School'da Yönetim yüksek lisansı yapmış biri olarak önüme sürülen onca fırsatı teptim ve Çin'de değil Türkiye'de üretim kanalımı tamamladım. Ve diyorum ki hayır biz de varız. Biz gitarın üstüne LED koyduk, bir iki adım da dünyanın ilerisine adım attık. Umarım bizden sonrakilere umut oluruz. Benim fikrimden şüphem osa zaten başlamazdım. Sizden beklentim de kendi pencerenizden değil buna bir "iş fikri" ve Türkiye adına atılmış güzel bir adım olarak bakmanız.
Geri bildirim ve desteklerinizi her zaman bekliyor olacağız. Sizden geçmese de biz burda yolumuza, inanarak devam ediyoruz. Saygılarımla...

(Not: Bahsettiğiniz PR çalışması, benim yönlendirmem ile bir müşterimiz tarafından yapıldı. Kendisi sizin aksinize bize "size nasıl yardım edebilirim?" diye sordu, ben de sosyal medyada anlatın deneyimlerinizi paylaşın dedim. Ne yazacağını dedik ne de iyi/kötü yaz dedik. Kendisi de vakit ayırmış girmiş yazmış. Ama görünüyor ki o da sınıfta kalmış. Size Samsung, Iphone, Gibson ve Ibanez leriniz ile dolu mutlu bir hayat diliyorum.)
 
Herkes meseleye kendi penceresinden bakacaktır. Kimse başka bir pencereden bakmak zorunda da değil. Bir serbest girişimci/inovatörün oturup da "buna bir "iş fikri" ve Türkiye adına atılmış güzel bir adım olarak bakmanızı istiyorum" filan gibi laflar da etmemeli bence, bu çok garip. Özel ticari atılımları bile "vatana millete hizmet" formatına somaya kalkmak anca bu topraklarda olacak bir iş herhalde.
Zaten "Size Samsung, Iphone, Gibson ve Ibanez leriniz ile dolu mutlu bir hayat diliyorum."daki arabesklik de neden bu işlerde sınıfta kaldığımızı açıklıyor.
Şunu anlaması lazım insanların: Herkesi memnun edemezsiniz. Her ürün de herkese hitap etmez. Beğenen beğenir, beğenmeyen beğenmez. Eğer siz yaptığınız işe inanıyorsanız, başka hiç kimseyi ikna etmek zorunda değilsiniz. Ama isteyen istediğini de söylecektir, söylemelidir. Yaptığınız ürün bana hitap etmiyor, yeni başlayan birine de önermem, bence tembel işi. Bu da benim fikrim.
Fretlight meselesine gelince... Bunu ben gündeme getirmeden evvel siz bahsetseydiniz durum farklı olurdu... Ama öyle olmadı... Benim için de bu fark önemli.
 
Son düzenleme:
@Easy Guitar Team

Başarılı olmanızı isterim. Her ne kadar tarzınızdan nefret etmiş olsam da.. :) Ve her ne kadar ürününüz plaj gitaristlerinin sayısında patlama potansiyeline sahip de olsa... :) Ve bence bir şansınız da var, ama şu anda sunduğunuz ürünle biraz zor. Geri bildirim istiyorsunuz, buyrun size geri bildirim:

Öncelikle nacizane önerim: "Kişisel" pazarlamanıza ayırdığınız zamanın bir kısmını web sitenize / arabiriminize de harcayınız. Detaya girmeyeyim, ama Fretlight ile bunu kullanarak mı rekabet edeceksiniz ? http://www.easyguitarplay.com/sync.php Öncelikle ürününüzü detaylı ve güzelce bir tanıtın. Siz ürününüzü iyi bilyorsunuz tabii ki, ancak ziyaretçinizin sitenizde bir kaç dakika kalmasını sağlamanız ve bu süre içinde easy guitar’ın ne olduğu konusunda onu bilgilendirebilmeniz gerekiyor.

Özellikle ürün sitenizdeki kişisel videonuzun konuyla alakasını anlamakta potansiyel müşterileriniz zorluk çekebilir. Siteniz daha çok amatör ve kişisel olmuş gibi, bir ürünün / teknolojinin tanıtıldığı pazarlandığı profesyonel bir site gibi değil. (Fretlight'ın sitesini de pek beğenmediğimi ekleyeyim)

Gerçekçi olun. Gerçekten Fretlight'ın 5 perdeli modellerini sizi rakip olarak gördüğünden geliştirdiğini mi düşünüyorsunuz? Bana, fretlight'ın full ledli ürünleri pahalı kaçtığından (Fretlight çoğu gitar öğrenen için kendi pazarında muhtemelen en azından 2. gitar olacak ve 400$ Amerika'da 2. gitar için az değil) , farklı bir fiyat segmentinde ucuz alternatif sunuluyor gibi geldi. Siz fiyat olarak neredesiniz?

Pahalı olan fretlight'a ucuz bir alternatif olarak ürününüzü pozisyonlandırmanız belki daha uygun olur. Muhtemelen patentli ancak mümkünse Fretlight entegrasyonunu gerçekleştirmenizi tavsiye ederim. Örneğin Hal Leonard tarafından geliştirilmiş fretlight uyumlu ders DVD'leri var http://fretlight.com/lessons

Ürününüzün internet üzerinde çalışması avantaj olduğu gibi dezavantaj da olabilir. Bu ülkede youtube düzenli olarak kapatılıyor. Ve ledlerle senktonize ettiğiniz videolar için başka bir site de gerekebilir. Bu arada, senkronize ettiğiniz parçalarda telif işleriyle ilgili sıkıntı çıkma durumu da belki olabilir. Daha sonraki aşamalarda şarkı başına easy guitar müşterisini maliyetleme alternatifine de belki gidilebilir.

Bence gitar klavyesindeki ledlerin çalışmadıkları zaman görünmemesi lazım. Çünkü bir çok müşterinizin sizin gitarınız dışında gitarı olmayacak ve çoğu insan bariz bir "acemi gitarıyla" insanlar önünde bir şeyler çalmayı tercih etmez.

Gitar klavyesine yerleştirdiğiniz ledlerin gitarın tonuna etkisini araştırmanız ve müşterilerinizi bilgilendirmeniz bence iyi olur. Neticede ürününüz akustik ve yukarıda belirttiğim gibi "bir çok müşterinizin sizin gitarınız dışında gitarı olmayacak"

Senkronize ettiğiniz youtube videolarında ekranda görülen akorları bence kaldırın. Çoğu potansiyel müşteriniz eğer akorları ekranda görebiliyorsa, klavyede görebileceği bir easy guitar’a fazladan para vermek istemeyecektir. Şarkı başına ücretlemeye gitmezseniz boşuna veritabanı oluşturmuş olacaksınız.

Ne kadar zor olsa da egolarınızdan bir miktar arınmanızı ve tüm potansiyel müşterilerinizin önerilerini (ne kadar katı olursa olsun) dikkate almanızı umarım. Ve şu millilik laflarını bırakın Allah Aşkına. Satabilmeniz için öncelikle iyi bir ürününüz olması gerekiyor. İnsanlar ürününüzü sadece Türk Malı olduğu için mi tercih etmeliler? Ürününüzü satmak için çok daha iyi argümanlara ihtiyacınız var. Demagojiyi bırakın.

Ve evet. Türkiye çok da büyük bir pazar değil ve ingilizce bir ürün adı seçmiş olduğunuza göre muhtemelen büyük düşünüyorsunuz. Eğer maliyetlerde rekabet edemiyor(ki bu gayet muhtemel) ve ürününüzü gerçekten satmak istiyorsanız gerekirse Çin'de, Kore'de, Endonezya'da da üreteceksiniz.

Benden şimdilik bu kadar.

Sevgiler

Evren
 
Son düzenleme:
Herkes meseleye kendi penceresinden bakacaktır. Kimse başka bir pencereden bakmak zorunda da değil. Bir serbest girişimci/inovatörün oturup da "buna bir "iş fikri" ve Türkiye adına atılmış güzel bir adım olarak bakmanızı istiyorum" filan gibi laflar da etmemeli bence, bu çok garip. Özel ticari atılımları bile "vatana millete hizmet" formatına somaya kalkmak anca bu topraklarda olacak bir iş herhalde.

Bu sizin fikriniz ben farklı düşünüyorum. Zaten sadece bir iddia atıp nedenini söyleyememişsiniz. Kapitalizmin en büyük dostu "kanaatsiz kalmak" tır. (ignorance). Halbuki herkes günlük ekonomik davranışlarında hangi malın nerden geldiğini kimin ürettiğini düşünmelidir. Millet olarak kalkınmanın tek yolu budur. Size illa Türk malı kullanın demiyorum ama en azından bu konuda çaba gösteren az sayıdaki şirkete saygılı olmanızı tavsiye ederim.

Zaten "Size Samsung, Iphone, Gibson ve Ibanez leriniz ile dolu mutlu bir hayat diliyorum."daki arabesklik de neden bu işlerde sınıfta kaldığımızı açıklıyor.
Şunu anlaması lazım insanların: Herkesi memnun edemezsiniz. Her ürün de herkese hitap etmez. Beğenen beğenir, beğenmeyen beğenmez. Eğer siz yaptığınız işe inanıyorsanız, başka hiç kimseyi ikna etmek zorunda değilsiniz. Ama isteyen istediğini de söylecektir, söylemelidir. Yaptığınız ürün bana hitap etmiyor, yeni başlayan birine de önermem, bence tembel işi. Bu da benim fikrim.


Saygısızlık örneği yukarıdaki ilk cümledeki "sınıfta kalmak" kullanımıdır. Benim ilk olarak ürettiğim gitar şu ankinden çok daha üstündü ve birçoğunuzun dediği özellikler vardı. Fakat şu andaki ürün kullanıcılarımızdan gelen geri-bildirim ile son halini almıştır. Ben çok sayıda Easy Guitar sattım ve çok da güzel geri-bildirimler alıyorum herhafta. Başarısızlık kelimesini bu kadar kolay kullanmanız, yıllardır uğraşan akademisyen, müzisyen ve girişimci arkadaşlarıma bir saygısızlıktır ve de bir dayanağı yoktur. İsterseniz kullanıcılarımdan gelen e-posta ları da burada paylaşabilririm.

Fretlight meselesine gelince... Bunu ben gündeme getirmeden evvel siz bahsetseydiniz durum farklı olurdu... Ama öyle olmadı... Benim için de bu fark önemli.

Bizim her yere girip farkımızdan bahsetmemiz doğru bir davranış olmaz. Fakat siz yorum yapmadan önce iki sistemi de iyice araştırıp sonra yorum yapsaydınız belki bu yakınmanız olmazdı.

Başarılı olmanızı isterim. Her ne kadar tarzınızdan nefret etmiş olsam da.. :) Ve her ne kadar ürününüz plaj gitaristlerinin sayısında patlama potansiyeline sahip de olsa... :) Ve bence bir şansınız da var, ama şu anda sunduğunuz ürünle biraz zor.

Teşekkürler, tarzım normalde böyle değildir. Beni bilen insanlara sorabilrisiniz. Ben sadece bu kadar araştırmasız ve yapıcı değil yıkıcı yorumlar gördüğüm zaman arkadaşlarım ve kendim adıma çok üzülüyorum ve üslubumu hafif değiştirmiş olabilirim. Ama uslübumun saygısızlık içerdiğini düşünmüyor, sadece gerçekçi yorumlar yapmaya çalışıyorum.

Öncelikle nacizane önerim: "Kişisel" pazarlamanıza ayırdığınız zamanın bir kısmını web sitenize / arabiriminize de harcayınız. Detaya girmeyeyim, ama Fretlight ile bunu kullanarak mı rekabet edeceksiniz ? http://www.easyguitarplay.com/sync.php Öncelikle ürününüzü detaylı ve güzelce bir tanıtın. Siz ürününüzü iyi bilyorsunuz tabii ki, ancak ziyaretçinizin sitenizde bir kaç dakika kalmasını sağlamanız ve bu süre içinde easy guitar’ın ne olduğu konusunda onu bilgilendirebilmeniz gerekiyor.

Ben uzun yıllarıdır bestecilik, prodüktörlik ve yapımcılık yapıyorum. StarTV Star Akademi 2011 birincisiyim aynı zamanda. Müzik çalışmalarım da var. Dolayısıyla kişisel pazarlamamı da yapıyorum elbette. Bunun ile ilgili ne sıkıntın olduğunuzu tam anlayamadım. Sitenin arayüzü ile ilgili belli bir stratejimiz var. Sizin hep alıştığınız Bootstrap dizaynına karşıyız ve tasarımların tamamen özel olması gerektiğini düşünoyoruz. Dediğiniz site de bir "template" ile yapılmış ve eğer siz onu bizim sıfırdan yaptığımız dizayndan daha iyi görüyorsanız, bu tamamen sizin kişisel zevkiniz ile alakalı. Sitemdeki oturum oranı şu an itibarı ile 4.30 dk. Bu az mıdır çok mudur onun tartışmasını tabi ki yapamayız ama dediğiniz faktörleri göz önüne alacağız.

Ürününüzün internet üzerinde çalışması avantaj olduğu gibi dezavantaj da olabilir. Bu ülkede youtube düzenli olarak kapatılıyor. Ve ledlerle senktonize ettiğiniz videolar için başka bir site de gerekebilir. Bu arada, senkronize ettiğiniz parçalarda telif işleriyle ilgili sıkıntı çıkma durumu da belki olabilir. Daha sonraki aşamalarda şarkı başına easy guitar müşterisini maliyetleme alternatifine de belki gidilebilir.

3 yıldır bu proje ile ilgileniyorum. Dolayısıyla hemen cevabını vereyim. Yotuube kulllanıyoruz çünkü internet üzerindeki video sitelerinin en gelişmiş API yı kendilerine ait. En büyük müzik arşivi de kendilerinde. Youtube'dan video gömmek telif haklarını çiğnemez. Sayfamızda bu konu ile ilgili "Şartlar" kısmını okuyabilirsiniz. Biz internet üzerinden olmasının çok büyük bir artı olduğunu düşünüyoruz çünkü insanlar arasında interaktif bir ortam oluşuyor ve gitaristlerin bir platformu haline geliyor.

Bence gitar klavyesindeki ledlerin çalışmadıkları zaman görünmemesi lazım. Çünkü bir çok müşterinizin sizin gitarınız dışında gitarı olmayacak ve çoğu insan bariz bir "acemi gitarıyla" insanlar önünde bir şeyler çalmayı tercih etmez.

Bu bir tercih meselesi. Bizim kullnıcılarımızdan gitarımızın "ekran koruyucu"sunu açıp gururla etrafına gitar çalanlar da var. Fakat dediğiniz ürün de tabiki tercih meselesi. Bu konu hakkında çalışmalarımız mevcut.

Gitar klavyesine yerleştirdiğiniz ledlerin gitarın tonuna etkisini araştırmanız ve müşterilerinizi bilgilendirmeniz bence iyi olur. Neticede ürününüz akustik ve yukarıda belirttiğim gibi "bir çok müşterinizin sizin gitarınız dışında gitarı olmayacak"

Gitarda kullanılan ağaçlar ve tonu ile ilgili bilgiye "Satın Al" sayfasından ulaşabilirsiniz.

Senkronize ettiğiniz youtube videolarında ekranda görülen akorları bence kaldırın. Çoğu potansiyel müşteriniz eğer akorları ekranda görebiliyorsa, klavyede görebileceği bir easy guitar’a fazladan para vermek istemeyecektir. Şarkı başına ücretlemeye gitmezseniz boşuna veritabanı oluşturmuş olacaksınız.

İşe başladığımızda biz de böyle düşündük fakat sonra vazgeçtik. Amacımız Easy Guitar'ı olan olmayan herkesin bu ücretsiz hizmetten faydalanması ve toplumdaki müzik ve gitar bilincini bir adım artırabilmek. Bu bilinç artarsa zaten bizim ürünümüze olan ilgi de artacaktır. Satış kaygımız yok.

Ne kadar zor olsa da egolarınızdan bir miktar arınmanızı ve tüm potansiyel müşterilerinizin önerilerini (ne kadar katı olursa olsun) dikkate almanızı umarım. Ve şu millilik laflarını bırakın Allah Aşkına. Satabilmeniz için öncelikle iyi bir ürününüz olması gerekiyor. İnsanlar ürününüzü sadece Türk Malı olduğu için mi tercih etmeliler? Ürününüzü satmak için çok daha iyi argümanlara ihtiyacınız var. Demagojiyi bırakın.

Egoyu sadece yılllardır çalıştığım bu işe gönlünü, aklını ve parasını vermiş insanların hakları yendiği zaman yaparım. Yorumlarınızı yıkıcı değil yapıcı olarak yapmaya özen göstermenizi tavsiye ederim. "Satabilmeniz için" kelimesi yanlıştır biz zaten satıyoruz ve çok güzel yorumlar alıyoruz. Sadece Türk Malı olarak tercih edilmemeli fakat Türk Malı olması tercih edilme sebeplerinden biri olmalı. Lütfen söylediklerimi yanlış taraflardan anlamayı bırakın.

Ben yorumlarınıza vaktim yettiğince cevap vermeye çalışacağım. Sizden bir ricam var. Yorum yapan arkadaşlar bana eğer konuyla ilgili deneyimlerini, yaşlarını ve işlerini yazabilirlerse (ben bu konuda oldukça açığım) daha verimli olabiliriz diye düşünüyorum.

Saygılar...
 
Egoyu sadece yılllardır çalıştığım bu işe gönlünü, aklını ve parasını vermiş insanların hakları yendiği zaman yaparım. Yorumlarınızı yıkıcı değil yapıcı olarak yapmaya özen göstermenizi tavsiye ederim. "Satabilmeniz için" kelimesi yanlıştır biz zaten satıyoruz ve çok güzel yorumlar alıyoruz. Sadece Türk Malı olarak tercih edilmemeli fakat Türk Malı olması tercih edilme sebeplerinden biri olmalı. Lütfen söylediklerimi yanlış taraflardan anlamayı bırakın.

Ben yorumlarınıza vaktim yettiğince cevap vermeye çalışacağım. Sizden bir ricam var. Yorum yapan arkadaşlar bana eğer konuyla ilgili deneyimlerini, yaşlarını ve işlerini yazabilirlerse (ben bu konuda oldukça açığım) daha verimli olabiliriz diye düşünüyorum.

:) Egosentrik bir yaklaşımınız olduğunu kabul etmeniz beni açıkçası oldukça şaşırttı. Uzatmayacağım, çünkü benim bu konuya ayırabileceğim zamanım sizinkinden de az.

Yaşımın ve işimin konuyla hiç mi hiç alakası yok. Fikirlerini belirtmiş olan bir potansiyel müşteri diyelim ve özetleyeyim: İlk yazdığımda mevcut durumda ürününüzün içeriğinin zayıflığı, pazarlama yöntemleriniz ve sizin kişisel tarzınınız sebebiyle başarılı olacağına inanmıyordum. En son yazdıklarınızdan sonra ise "eminim".

Hoş, ürününüz zaten satılıyorsa, benim yorumlarımın ve kişisel görüşümün aslında pek de bir önemi yok. Umarım haksız çıkarım, ürününüzün adını dünya duyar ve emeklerinizin karşılığını alırsınız.

Yolunuz açık olsun.
 

"Gitarların ağaçları sedir, maun gibi akustik özellikleri zengin ağaçlardan seçilerek kontraplak kullanan Çin üretimlerden ses bazında bir adım öne geçer."

Bu açıklama yerine, şunun gibi bir şey kullansanız daha aydınlatıcı olur. İyi çalışmalar..



Özellikler
Sap
: Maun
Klavye: Gülağacı
Tel Uzunluğu: 25 1/2 inç
Üst Eşik Genişliği: 1 11/16 " inç
Gövde: Gümüş Yaprak Akçaağaç
Ses Tahtası: Masif Sedir
Pickup: *** Humbucker, Özel yapım **** eşik altı manyetiği
Preamp: Özel Yapım ***
Kontroller: Eşikaltı pickup için; Bas, Treble, Mid, Volume. Humbucker için ayrı; Bas, Treble, Volume
Elektrik ve Akustik olarak iki ayrı jak çıkşı
 
Bu konuda bilgi eksikliğim olduğu için bir süre yanıt yazmaktan imtina ettim. Sonra da geçen hafta easyguitar ekibine forum üstünden ulaştım ve kendilerini ziyaret etmek istediğimi söyledim. Kendileri çabucak geri döndü ve bugün kendilerini Bilkent Cyberpark yerleşkesinde ziyaret ettim.
Aklımdaki soruları sıralayıp aldığım cevapları kendi düşüncelerimi de katarak mealen buraya almak herhalde en sağlıklısı. Ama bilgi kirliliğini yenmek adına uzunca ve mesajlar silsilesi halinde yazmak icap ediyor.

1-Fretlight vs varken bu yapılan şey inovasyon(yenilik) sayılır mı? Fon verenler, yarışma jürileri bunun nasıl farkına varmaz? Patent, fikri mülkiyet hukuku açısından sıkıntı var mı vs. vs.
Hayır yok, öncelikle Giray’ın elinde bütün bu yarışmalar için yaptığı prezentasyonlar vs. var. Zaten kendi yaptığı işi tanıtmak kadar diğer ürünlerden farkını da açıkça isim ve referans vererek belirtmiş her seferinde. Bu ülkede öğretim üyelerinin çoğu kendilerini böyle yetkince savunamazlar, sonsuz örneğini gördüm kesinlikle böyle. Bunun gözden kaçma ihtimali olması zaten mümkün değil. Rakiplerini bu forumda belirtmesinin bir önemi yok lakin hukuki sorumluluk taşıdığı insanlar yok, olanların karşısında zaten açıkça savunmuş, hem de defalarca ve isteyene internet zaten bedava. Hedef müşteri kitlesi de burada kendilerinin bile tam bilmediği sebeplerden germanyumlu overdrive peşinde koşanlar değil zaten. Bu tür çakma gitar gurmelerinden uzak durmasını ona da söyledim buraya da yazıyorum.

Kaldı ki asıl yenilik kısmı web tabanlı olarak elektronik arayüzü olan bir cihazın yönlendirilmesi. Gitar ve üstündeki ledleri düşünmek zor değil, zaten bizim büfecide de o kadar yenilikçi düşünce var. Sistem entegrasyonu garaj mucitliğinden daha zor, daha değerli ve daha çok katma değer yaratıyor. Mekanik mucitlik geçen yüzyılda kaldı.
Varolan ürünlerde olduğu gibi Guitar Pro tadında bir programa veya DVD lere gitar entegre etmek, yazılım açısından bu yapılanın yanında devede kulak kalır. Üstesinden geldikleri güvenlik problemleri bile birden çok patent almalarına yetecektir kimse merak etmesin burada bir değil birden çok yenilik var. Guitar Pro ya entegre etmeye gelince, sanırım bir aşamada onu da yapacaklardır ki çok vakitlerini alacağını da sanmam. Ekrana C++ gibi bir dille “Hello World” yazdırmış adam yapılanların teknolojik kısmını takdir edecektir, yazdırmamış adamın zaten yorum yapması komik olur o bakımdan bu kısım teknik dışı yorumlara kapalıdır. Kaldı ki Guitar Pro lisanslı ve para ile satılan bir yazılım. Türkiye gibi bir yerde bunu yapması stratejik bir pazarlama hatası olur ki yapmamışlar ve kendi arayüzlerini tasarlamışlar. Bu bile başlı başına bir takdir vesilesi.

Son olarak kendisinin de destek aldığı TÜBİTAK 1512 Girişimcilik Aşamalı Destek Programı TÜBİTAK’ın diğer proje destekleri gibi hakkıyla götürdüğü işlerden biri ve herhangi bir destek almadan önce yaptığınızın yeterince özgün olduğunu savunmak zorundasınız. Jüridekiler de bizim forum ahalisinden daha ehil insanlar kimsenin şüphesi olmasın. Herkesin dile getireceği, gavurların deyimi ile “obvious” ve yüzeysel benzerlikleri sorgulamanın ötesinde daha derine ineceklerine de emin olabilirsiniz. Türkiye, bilimsel araştırma, teknoloji geliştirme/AR-GE desteği ve yayın desteği konusunda inanılmaz bir evrim gösterdi. Bunu her aklı başında insan sanırım kabul edecektir.

Doğrudur bireysel girişimi müşterinin desteklemesi gerekmez, bunu talep eden bir beyanı oldu ise Giray da yanlış yapmıştır, ama devletin desteklemesi şart ki destekliyor da. Orta gelir kapanından çıkacaksak bu ancak Giray ve benzeri kalitede adamların girişimciliği ile olabilir. EasyGuitar ekibinin de faaliyet gösterdiği Bilkent Cyberpark, etrafındaki teknoparklar ve üniversite laboratuarları ile bu işin bu ülkede en düzgün, en bilimsel, en rekabetçi yapıldığı yer. Bu çocuklara komşu olan şirketler arasında denizaltılara sonar yapan adamlar da var, piezoelektrik sensör geliştirenler de, nanometre kalınlığında kilometre uzunluğunda başka kimsenin yapamadığı özel fiber üretenler de, GaN yarıiletkenler üstüne çalışanlar da. Onların orada kendilerine yer bulması tesadüf değil olamaz da. Memleketin kalanının nelerle haşır neşir olduğunu zaten biliyoruz.
 
Son düzenleme:
Ledlerin klavye üstünde gözükmesi hiç hoş değil fretlight gibi bir çözüm bulamazlar mı?

Aslında bulmuşlar ve ben yapılmış prototipi bizzat gördüm burada fotoğrafını da paylaşacağım. Fretlight’ın kullandığı malzeme patentli ama ahım şahım değil bir polimer mühendisi olarak bunu söyleyebilirim. Ama herşeyden önemlisi ahşap değil, televizyon kumandası gibi pek de kalite hissi uyandırmayan bir görüntüsü var sonunda polimer polimerdir yahu advanced polymer de ne demek? Artık dalgaboyuna, bakış açısına vs duyarlı filmler piyasada da var patentli patentsiz alternatifler tonla. Ama EasyGuitar’ın bütün bunların dışında bir çözümü de var. Mikron mertebesinde kesilmiş ağaç dilimleri ile ledleri gizliyorlar. Bu arada bir parantez açayım. Dünyadaki zor şeylerden biri bu dilimleri adam gibi kesmek ve akabinde kapladıkları dilimlerin kabul edilebilir mukavemete sahip olmaları, (herkesin basit gördüğü tüfek namlusu tadında ince çaplı hassas delikleri açmak da böyledir kendine güvenen beri gelsin). Ledler yanmıyorken bildiğiniz rosewood tadında bir klavye görüyorsunuz, ledler yanınca da gayet net belli oluyor. Burada seri üretime geçme yani “scale up” konusunda sıkıntılar var, o da kendilerinden kaynaklı değil. Belki ahşap içinde ışığın saçılmaması için de geliştirme yapılabilir, teknik düşüncelerimi onlarla paylaşacağım. Ama çok geçmeden o ürünleri de piyasaya süreceklerine eminim.
 
Ne olursa olsun bizim millet marka gitarı sever hatta marka bile olsa ikinci elleri ölü eşek fiyatına yine alan yok. Efendim ben kendi gitarıma bilezik gibi bunları takmak isterim, böylece Fretlight gibi kıytırık bir marka değil de John Cruz masterbuilt stratımla bunları kullanırım. Keyif benim, para benim o halde böyle bir gitarsız portatif alternatif olabilir mi? (Yaparsan ben alırım dedim, modüler aritmetik bilen her insan gibi tüm modları ve akorları kağıt kalemle türetebiliyorum ama gitarda hatırlamak bazen popoma zor geliyor, tekrardan zarar gelmez; dedim ki yaparsan ilk alıcısıyım)

Giray buna benzer denemeleri gördüğünü söyledi. Kendilerinin de bunu düşündüğünü ama daha uzun vadede bunu yapabileceklerini söyledi. Yine en büyük problemi adam gibi prototipi ortaya çıkarmak. Böyle birşeyi, Solidworks'te, Inventor'da sanal olarak biraraya getirmesi kolay da çalışır prototip yapmak başka şey. Bunda da kendilerini suçlamak mümkün değil. Asli işi titanyum işlemek olan Hantuğ örneğin Floyd rose saddle üretimini denemeye bile gönüllü değil, ki geliştirme falan da yok reverse engineering var, bizzat konuştum. Haklıdır haksızdır orası ayrı ama sonuç bu. Ya 200 tane istersem dedim o zaman düşünürüm dedi :) yani prototip yok ama seri üretim var. Belli ki benzer sorulardan da bunalmış, telefon numaraları bile yok adreslerini de vermek istemiyorlar falan. Neyse ben sonunda muhattapsızlıktan bunalıp KTS ve Diablo Tuning ile iletişime geçtim. Yani bu memlekette prototip yapmak çok bela ve masraflı. Bu isle ayrıca uğraşan yer de yok. Elin gavuru için farklı. Kaddafi örneğin Libya Roketi ( Saroukh el-Jamahiriya ) adlı akıllara ziyan bir arabayı parayı bastırıp Italyan şirketi Tesco TS'ye yaptırmıştı bir sürü fantastik özelliği de var. Bizde şu an metal plaka kesen ozalitçiler var. Onlarla da titanyum pickguard yaptırmak için yaşadıklarımı yazsam roman olur.
 
Son düzenleme:
Daha başka şeyler de konuştuk buradaki hemen hemen tüm sorulara super yanıtlar verdi lakin benim yazma sabrım tükendi ileride tekrar yazarım. Mesajlarında görünenin aksine çok alçakgönüllü ve sabırlı. Gerçekten çok talihsiz bir mesaj trafiği yaşanmış ki onun da bunda hatası vardır kabul ederim sanal dünya çok beter. Bilkent Cyberpark herkesin elini kolunu sallayarak gireceği bir yer değil bina içi dahil 3 kere güvenlik kontrolünden geçeceksiniz ama fırsat bulup ziyaret eden herkesi aynı bende olduğu gibi ikna edebileceğine kefilim. Zaman geçtikçe ürettikleri ürünler de çeşitlenip işçilikleri tasarımları iyileşecektir. Her şirket için de bu böyledir. Daha işin başında sayılırlar. Eğer Pardus Linux sürümünde olduğu gibi baltalanmazlarsa (burada daha çok devlet desteğini kast ediyorum kimse üstüne alınmasın lütfen) zaten şansa ve bizim gibi insanların desteğine pek ihtiyaçları kalmayacak. Şimdi var mı o da tartışılır. Şimdilik bu kadar.
 
Son düzenleme:
Geri
Üst