livorno

Olimpiyat stadında oynansa çok güzel olur fakat bu sefer de adana demirsporlulara haksızlık olur, sonuçta maç onların organize ettiği bir maç, yerine tamamıyla onlar karar vermeli.
yalnız Türkiye'de ilk defa endüstriyel futbola karşıt görüş belirten bir kulüp yöneticisi hatta bir kulüp başkanı görüyorum. helal olsun adana demirspor başkanına.
bu maça gitmek, canlı canlı lucarelli'yi görmek ve oluşacak mükemmel atmosferi yaşamak çok isterdim. akınların hep sol kanattan yapılacağı çok güzel, sonucunda da dostluğun, kardeşliğin kazanacağı bir maç olacak ;)
 
O maçın oynanmasını çok istiyorum gerçekten. Şimşekler tayfasına da helal olsun, onlar bu fikirle gelmişler sanırım. İnşallah iptal filan olmaz da oynanır, Livorno'lular da Adana'ya otobüs kaldırır. :) Okulda Adana Demir'li kardeşim Fırat'la birlikte boynumuzda Livorno atkılarıyla dolandığımız zamanlarda bile hiç aklımıza gelmemişti böyle bir maç. :)

Şu linki de izleyemedim cafeden giriyorum, meraklandırdın bizi Gökhan bey... Ama yani her ne kadar oynamasam da, piyango filan vursa, direkt ayarlarım her şeyi ve giderim bu maça.
 
nerelerdesin moruk cafelerden giriyorsun :) ben sana bi ara atarım linki yine izlersin, futbol sahalarında görmek istediğimiz hareketler diyim sana özetle ;):)
geçen günler forzalivorno'nun açılış sayfasında "maçın olmama ihtimali hala vardır, bu olasılığı da göz önünde bulunduralım" tarzında bi haber okumuştum. maç gerçekleşirse çok güzel olur, ben tv'den izlemeye de razıyım lakin bu maçın yayını layıkıyla yapacak bir kanal olduğunu düşünmüyorum, şöyle maçtan önce hem şimşekleri hem de livornolu kardeşlerimizin tribünlerini tüm ayrıntılarıyla gözler önüne serecek, maç içerisinde tribündeki güzellikleri ekranlara yansıtacak bir kanal bizim yazılı ve görsel spor medyasında maalesef bulunmamaktadır.
 
evet maç günü geldi çattı, yarın livorno ile a.demirspor adana'da dostluk maçına çıkıyor, bugün akşamüstü saatlerinde livorno kafilesi adana'ya ulaştı, forumlardan şurdan burdan okuduğumuza göre çok görkemli bir karşılama gerçekleşmiş. adana'lı şimşekler ile çarşı livorno kafilesini adana havalimanında karşılamışlar.
bu karşılama haberinin görüntülerini tv'de az da olsa birkaç görüntü izlemek için haber bültenlerini karıştırdım fakat ara ki bulasın.
biz, "ulan keşke bir kanal maçı verse de izlesek" modundaydık lakin maçın haberini yapan bile çok az medya kuruluşu var.
son aldığımız bilgilere göre de maçı yayınlama ihtimali bulunan trt ile de anlaşma sağlanamamış, ben de az önce bunun üzerinde trt'nin cuma günkü yayın akışını inceledim ve maç yayınının olmadığını gördüm. böylelikle yine boyalı spor medyamız böylesine anlamlı bir maçı yayınlamayı tenezzül etmemekle yine sınıfta kalmıştır. onlar programdan önce 2-3 tek atıp apır sapır konuşan sözde spor yazarlarının konuştuğu programları büyük bir hiddetle yayınlamaya devam etsinler.

hayır ben şunu anlamıyorum yahu. modern futbolun beşiği olan, futbolcu transferlerinde milyon € ların havada uçuştuğu, avrupa'nın ortasında yer alan bir ülkenin 1. liginde top oynayan bir takım memleketimize geliyor ve onlara göre bir hayli mütevazi kalan ligimizin 2. liginde top oynayan bir takımla maç yapıyor hem de bu bizim memleketimizde gerçekleşiyor. bu da mı size bir merak uyandırmıyor eyy boyalı basın. demiyormusunuz içinizden "ulan bu adamlar salak mı, hem seri a 'da oynuyorlar, hem de niye a.demirspor gibi bir takımla maç yapıyorlar, antrenman olsun diye desen değil, taktik olsun desen değil, sezon öncesi her 2 takım da sezona hazır olsun diye desen hiç değil, eee demiyo musunuz içinizden bunlar ne diye maç ediyorlar? yani bu çelişki dahi ilginizi cezbetmiyor mu?
endüstriyel futbol diye nitelendirdiğimiz, paranın her türlü tanrı olduğu bir platformun aktörlerinden olan bir ligin takımı italya'dan, cem dizdar abimizin deyimiyle "siz kurun kaleleri, biz geliyoruz" diyor endüstriyel futbola inat bu maçı yapıyorlar. başka bir deyişle italyan yoldaşlar, bizim yoldaşları bağırlarına basmaya geliyorlar ve ülkemizde ender görünen bir futbol olayının en büyük şahitliğine imzalarını atıcaklar 24 saatten daha kısa bir zaman sonra. fakat gelin görün ki bizim, reytingin ve paranın kulu olmuş medyamız bu spor-dostluk-kardeşlik şölenini bir taraflarına sallamamakta diretiyorlar. diretsinler bakalım, diretmeselerdi şaşardık zaten.
hiçbir yayın kuruluşu bu maçı vermese de, bu güzel futbol olayını izleyemesek te kalbimiz ve tüm gönlümüz livornolu ve a.demirsporlu yoldaşlarla, selam olsun hepsine...
 
LiveImages%5CFoto%20Haber%5CLivorno%27ya%20muhte%C5%9Fem%20kar%C5%9F%C4%B1lama%5CD03223735.jpg


HOŞGELDİNİZ YOLDAŞLAR! :D
 
izlemek hakkımız da bu hakkı bize çok gören boyalı spor medyasında bu maçı yayınlayacak basiret yok. olur da yarın bi kanal çıkar bu maçı verirse çok şaşırıcam ki bu ihtimal imkansıza yakın, ulan verin şu maçı ben göt olmaya razıyım, o kadar diyorum.

bir de şu karşılama fotoğraflarını hürriyet'ten başka bir yerde bulamıyorum, değişik haber sitelerinde değişik fotoğraflar görenler paylaşırsa seviniriz ;) sadece hürriyet'in fotoğrafları yayınlaması da ilginç geldi bana...
 
Valla bugün Kanal 7'de enflasyon düzeyini olumlu gösteren ve öven bir haber vardı, yemekten sonra kanalları gezerken gördüm. O kadar diyorum yani, kim sallar Livorno'yu Gökhan reis. :D
 
Şimdi Ntv Spor'da Spor Gecesi programında verdiler. Kafilenin alana inişi ve ardından hep beraber yemek yiyişleri filan. Oruç tutmuyorlar anlayacağınız. :D Ama taraftarları göstermediler. Kafileyle birlikte az sayıda taraftar da gelmiş, bunu da duydum. En büyük ilgiyi Lucarelli görmüş tabii.
 
evet aynen tahmin ettiğimiz gibi bugün de maçın yayınlanmasına dair herhangi bir ses seda çıkmadı hiçbir yayıncı kuruluştan. bir ara içimden "ulan son anda ntvspor devreye girer ve bu maçı naklen sunar." diye geçirdim ama o taraftan da bir halt olmadı. halbuki ntvspor şu maçı cem dizdar ve o ayarda baba spor yorumcularının katkılarıyla, yorumlarıyla beraber verse, maçtan önce stattan canlı yayınlar yapsa, lucarelli ile röportaj olaylarına filan girse ne güzel olmaz mıydı? evet biliyorum, Türkiye şartlarına göre fazla hayal kuruyorum.
lakin bugün yine sakin kafayla şu olayı düşündüm ve şu sonuca vardım. artık tv kuruluşları kelimenin tam anlamıyla maalesef paranın, reytingin aymaz birer kuyruk yalayıcıları olmuşlardır, yani diğer bir anlamla reyting nerde, para nerde, kar nerde bizim tv kuruluşları orda. memleketimizde örneğine ender rastlanan ve hatta şu an için bir ilk teşkil eden böyle bir maçın yayınını nasıl olur da o koskoca tv dünyasından bir kanal üstlenmez, üstlenemez? bunun cevabını gerçekten çok merak ediyorum.
bu ülkemiz spor medyasının tarihinin en büyük ayıplarından biridir, nokta.
 
Ben de katılıyorum kardeşim. Ve hatta Adana Demirspor - Livorno maçını yayınlamayan bu medyadan tiksiniyorum. Güzel olurdu gerçekten izlemek. Şunu ekleyelim ama, güzel anektodlar var:

http://www.ntvmsnbc.com/id/24997247/

"HEYECAN VERİCİ BİR DURUM"

Cem Dizdar (Spor yazarı)

Ben Samsunluyum. Babam eski bir köy öğretmeni olduğu için kente trenle gidip gelmelerimizden olsa gerek Demirspor takımlarına öteden beri ilgi duyarım. Bu maçın benim için anlamı, liman işçileri takımı olarak bilinen Livorno'nun 'sol' kimliğinden öte futbolla kurduğu ilişki ve bu ilişkiye kazandırdığı sahici anlam. Düşünün; Avrupa’nın en kalbur üstü liglerinden birinde oynayan hatırı sayılır bir takımın, Türkiye’den gelen, "Arkadaşlar biz de sizin gibi bir işçi takımıyız. Gelin bir maç yapalım" çağrısına "Olur siz kaleleri kurup, topu hazırlayın. Geliyoruz" diye yanıt vermesi, "başka bir dünya", "başka bir futbol", "başka bir hayat"ın da mümkün olabileceğini göstermesi açısından önemli. Yani kendine 'sol'cu diyen bir takımın buna uygun davranıyor olmasını, 'işçi sınıfı', 'dayanışma' gibi kavramların neredeyse lanetlendiği günümüzde futbolun unutturulmaya çalışılan bu kavramları tekrar gündeme getirmesini heyecan verici buluyorum.

Livorno kenti tarihsel olarak özel bir yer… 16. yüzyılda bu kentin anayasasına şu ifadeler yazılıyor; "Hepiniz, hangi ulustan olursanız olun, 'Doğulular, batılılar, İspanyollar, Portekizliler, Yunanlar, Almanlar, İtalyanlar, Türkler, Berberiler, Ermeniler, Persler ve diğerleri' size temin ederiz ki, bu topraklara tamamen özgür ve her türlü kovuşturmadan uzakta bir şekilde gelmenize, kalmanıza, aileleriniz ile geçiş yapmanıza ve yaşamanıza, geriye dönme zorunluluğu olmaksızın oturmanıza, istediğiniz zaman dönerek Pisa kenti ve Livorno topraklarında yaşamanıza izin veriyoruz." İşte Livorno bu mirasın devamı olan bir kent ve orada yaşayanlar belli ki hala bu enternasyonal bakışa uygun davranmaya çalışıyorlar. Bugün takıma anlamını veren şeyin ben tam da bu enternasyonalist tavır olduğunu düşünüyorum.

"Adana Demirspor için aynı şeyleri söyleyebilir miyiz?" sorusuna yanıtım ise böylesi bir girişimde bulundukları için rahatlıkla söyleyebiliriz diyorum. Aslolan duygudaşlık, bir yerden başlamak, bir rota belirlemiş olmaksa eğer Adana Demirspor, taraftarının da yarattığı dayanışma duygusuyla buna uygun davranmaya çalışıyor demektir. Sürdürülebilir ya da sürdürülemez, bir deney olarak bu durum bile çok önemlidir.

Ben maç izlemeyi severim. Yani bir takımı 'sol'cu 'sağcı' diye tasnif etmek bana uygun bir değerlendirme değil. Ve böyle bakarak maç izlenemez diye düşünüyorum. Sonuçta futbol bir oyundur ve oynayana da izleyene de haz verir. Haliyle meseleyi bu biçimde politize ederek kavramaya çalışmak yerine futbolu bir oyun olarak algılamak ve o oyunun içindeki insani yönleri öne çıkarmak bana daha doğru gelir ve ben futbolun bu yanıyla ilgiliyim daha çok. Yani futbol, ona nereden baktığımıza bağlı olarak bize bu hayatta kim olduğumuzu gösterir hepsi o, daha fazlası değil. Ama tuttuğumuz takımlar 'kimle oynasın' istiyoruz diyorsak, Beşiktaş-Adana Demirspor şu kötü hatıranın silinmesi için (10-0) bir maç yapsın isterim. İnönü’de Liverpool’u izledim bir de Saint Pauli ile İbrahim Altınsay’ın güzel hatırı için Fulham’ı izlemek isterim doğrusu.
 
Geri
Üst