Ilanlarda Anlam Veremediğim Cümle(ler)

Gerek forumda ki ilanlarda gerekse alışveriş sitelerinde ki ilanlarda olsun gördüğüm ve bir türlü anlam veremediğim, bir o kadar saçma, manasız, anlam taşımayan cümlelerle karşılaşıyorum. Bu cümleler öyle anlatım veya yazım yanlışlığıyla alakalı değil, direkt hitabetle alakalı.

Benim en çok rastladığım, "Açıklamaya gerek yok, bilen bilir." Bilmeyen ne yapacak peki? ya da açıklama yapsan ne olur? kime zararı dokunur?

Bir de bilmeyip, kulaktan dolma bilgilerle cevap verenler var ki, hemen hemen ayda 2-3 tane denk geliyor onlardan da.
 
Son düzenleme:
Ben en çok yurtdışına yerleşeceğimden hikayesini beğeniyorum. Türkçe meali "ilandaki ekipmanı/enstürmanı aldıktan sonra beni arama. sıkıntı olursa tek başınasın" Daha da esaslısı müziği bırakıp yurtdışına gidecek olanlar.

Bir diğer favorim cihaz test amaçlı çalıştırıldı ve kutusuna kaldırıldı ekibi. Bu adamlar neden binlerce lira verip bir cihazın çalışıp çalışmadığını kontrol ediyorlar halen mantıklı bir açıklama getiremedim. Yani 7 8bin liralık yamaha motif'in çalışıp çalışmadığını kontrol edebilmek için o paraları vermeye değer mi? :)
 
Mecburen addetten de olsa yazıyoruz ama; "Kozmetik olarak kusursuzdur" lafı da bana çok anlamsız geliyor,ne bu makyaj malzemesi mi alıyoruz satıyoruz.bi de bunun kozmetiğinde kusurlar var diyenler çıkıyor arada,onlara da selamlar :)
 
Ben en çok yurtdışına yerleşeceğimden hikayesini beğeniyorum. Türkçe meali "ilandaki ekipmanı/enstürmanı aldıktan sonra beni arama. sıkıntı olursa tek başınasın" Daha da esaslısı müziği bırakıp yurtdışına gidecek olanlar.

Bir diğer favorim cihaz test amaçlı çalıştırıldı ve kutusuna kaldırıldı ekibi. Bu adamlar neden binlerce lira verip bir cihazın çalışıp çalışmadığını kontrol ediyorlar halen mantıklı bir açıklama getiremedim. Yani 7 8bin liralık yamaha motif'in çalışıp çalışmadığını kontrol edebilmek için o paraları vermeye değer mi? :)
Değer neden değmesin ? Mesela benim ev dışında herhangi bir müzik faaliyetim yok. Beğendiğim müzisyenlerin setup ında gördüğüm ya da youtube demo kayıtlarını incelediğim birçok pedal vb aldım. Yaşadığım yer itibari ile deneme şansım olmadığından genelde sıfır aldım, yurt dışından getirttim, hala bu şekilde deneme yanılma yapmaya devam ediyorum. Kullandığım ekipmanlar ile uyum sağlıyorsa ve hoşuma da gittiyse elde tutuyorum, beğenmezsem satışa çıkarıyorum. Bu şekilde toplamda 2 saat çalışmadan sattığım bir sürü ekipman var. Benim açımdan bu gayet normal bir durum, İstanbul, İzmir vb iller gibi Antalya da Müzik ekipmanı satan yer yok. Gideceğiniz dükkanların %90 ı siz ödemeyi yapıp sipariş verdiğinizde getirtiyor.
 
  • Konu Sahibi Konu Sahibi
  • #5
Ben en çok yurtdışına yerleşeceğimden hikayesini beğeniyorum. Türkçe meali "ilandaki ekipmanı/enstürmanı aldıktan sonra beni arama. sıkıntı olursa tek başınasın" Daha da esaslısı müziği bırakıp yurtdışına gidecek olanlar.

Bir diğer favorim cihaz test amaçlı çalıştırıldı ve kutusuna kaldırıldı ekibi. Bu adamlar neden binlerce lira verip bir cihazın çalışıp çalışmadığını kontrol ediyorlar halen mantıklı bir açıklama getiremedim. Yani 7 8bin liralık yamaha motif'in çalışıp çalışmadığını kontrol edebilmek için o paraları vermeye değer mi? :)
Evet bu denemek için açanlara bende tavım. Ama hala anlamadım neden alıyorlar o zaman. Herhalde "kutusunu açalım deneyelim satalım" gibi tuhaf bi hobileri var. Yurt dışına da herhalde açık bilet alıyorlar, mal satılmadan gidene rastlamadım henüz.
 
2004'ten beri forumdayım...eskiden "sıfır ayarında" diye bir tabir vardı ama son birkaç yıldır "alet sıfır" ibaresi yaygın ve ne yazık ki über saçma...sıfır aletin alım satım yani ikinci el forumunda ne işi var?

arkadaşlar kutusu açılmış kullanılmış her alet ikinci eldir ve %25 %30 değer kaybeder benim gözümde...siz isterseniz yine sıfır fiyatı koyun isterseniz sıfırından yüksek fiyat koyun problem değil ama "alet sıfır" demeyin çünkü alet sıfır değil!!!
"sıfır ayarında" ile "alet sıfır" arasında çok fark var...yapmayın...
 
Satma nedenim: "Müziği bırakmaya karar verdim" Müzik istenilince bırakılacak bir şey midir ? Böyle yazan arkadaşlara bazen ciddi sormayı düşünüyorum, bu nasıl bir histir ? Müziği istediğin zaman bırakabiliyorsan acaba müziğe hiç başlamış olabilir misin ? Benim kafamı bir hayli kurcalıyor bu. Çünkü "isteyerek müziği bırakabilmek" benim hayal edebildiğim bir şey değil:) Herhalde bu arkadaşlar "gitara heves ettim, olmadı, vazgeçtim" demek istiyor ? Veya belki de aktif profesyonel müzisyenlikten "emekliye ayrılma" söz konusu ? Bunun dışında çok anlam veremiyorum. Bir videosunda Rahmetli Shawn Lane gitar çalmasa bile müzik hayranı olmaya devam edeceğini söylemişti, kendini "music fan" olarak tanımlıyordu.
 
Başlıktaki eleştiri getirdiğimiz söylemlere şöyle bir baktığımızda; bizim toplumumuzun geçmişten bugüne uzanan pazar kültürünün kült olmuş bazı söylemlerine eleştiri getiriyoruz aslında. Öncelikle bunu görebilmemiz lazım diye düşünüyorum. Her ne kadar bunun saçma olduğunu düşünsek de sık sık bu söylemlerle karşılaşmaya devam ediyorsak, demek ki halen öyle ya da böyle işe yaramakta. Olayı sadece enstrüman alışverişi açısından değerlendirdiğimizde bazılarımız bu söylemlere kulak asmasa ya da saçma bulsa da bir kesim insan için anlam ifade edebiliyor. Bu açıdan bakıldığında aslında başlık, kendi cevabını içerisinde barındıran bir başlık olmuş kanaatindeyim. Ayrıca bana sorarsanız bir insan 7-8 bin tl değerindeki bir aletin dahi kutusunu hakikaten açıp çalışıp çalışmadığını kontrol edebilir. Ticaret esnasında o an bulunduğu pozisyondan dolayı neden bunu gerçekleştirmesi mantıksız olabilsin ki? Ya da kozmetik anlamda kusursuz olduğunu neden belirtmesin? Kozmetik yaklaşımına güldüm mesela. Bugün bir taşıt ticaretinde bile birkaç çizik indirim sebebi oluyorsa; ne diyeceğiz yani? ''Araba alıyorum ben kardeşim, makyaj malzemesi değil'' mi diyeceğiz? Ya da bugun bir enstrümanın -kozmetik demeyelim madem, ne diyelim görünüşsel mi diyelim ne yapalım- görünüşsel özellikleri o enstrümanın üretim bütçesinin yaklaşık yüzde 10u ve bazen daha da yukarısını ifade edebiliyorsa, zaten bunun maddi bir önemi olması gerekir. Ha kimimiz önem vermeyiz ama kimimiz de veririz. Bu gayet normal. Bilen bilir yaklaşımları hakkında çoğu zaman söylediklerinize katılmakla beraber, bazı aletlerin artık çok fazla piyasada dönmesinden dolayı, ''oldukça bilinen bir alet'' tadındaki yaklaşımlar aslında o kadar da önyargılı karşılanmayabilir.

Ama sonuç olarak başta söylediğim gibi genelde toplumumuzun ticaret psikolojisindeki kült olmuş yaklaşımlar bunlar ve oldukça uzun bir süre daha bunları sık sık göreceğimiz kanaatindeyim.

Ha bu arada evet müzik istenilince bırakılabilir. Neden bırakılmasın yahu? Yani anlıyorum birçoğumuz için hayatımızda çok ciddi yere sahip bir meta, kabul. Ama gerçekten bırakılabilir beyler. Bırakılabilmesi, başlanılmadığı anlamına geldiğini düşündürebiliyorsa, evet bizim için über önemlidir. Ama yine de... Bırakılabilir :D
 
Son düzenleme:
"... Ufak tefek çizikler..." , "...kız gibi gitar..." , "Zaten markanın kalitesinden gitarın kaliteside bellidir( JJS marka gitardan sözediyoruz :) )" , "... 2 sene once alındı, toplasan 4 saati geçmedi ..."

gerçekten acayip milletiz.. gitar alındı mı çalınmak için alınmalı.. öyle süs niyetine alanın gelir durumu iyidir diye alır kii zevkine hitap ettiği için almıştır; SATMAZ , ya da karşısındaki iyi niyetini görsün, yıllar önce ona satmak için aldığını göstersin diyedir. hiç gerek yok doğruyu söyleyin yaa.

bu arada öğrenci gitarları, ekipmanları gerçekten temiz oluyor.. çünkü adam kuruşuna kadar hesapladığı için kıyamıyor, koruyor gitarı ekipmanı vs.. ;) kendimden biliyorum yani :))
 
Ağacı oturmuştur...

48725282.jpg
 
@Oguz92
Yazdıklarının hemen hemen hiç birine katılmamakla birlikte bu piyasayı henüz anlayamadığını görüyorum.

- Müzik piyasası dışarıda gördüğün herhangi bir ürün pazarı ile benzerlik içermez

- Bilgi yoğun bir piyasadır, o nedenle bu klasik söylemlerin hiçbiri işe yaramaz. Aksine bu klasik söylemleri kullanan satıcıların bu piyasa ile uzaktan yakından alakası olmadığını ve elindeki ürünün hemen hiçbir özelliğini bilmediğini, dahası işin içinde bir sıkıntı olduğunu belli eder.

- Kozmetik kusur konusuna "hasarsız" diyoruz Türkçe'de. Bu nedenle gıcık kapanlar var. Kozmetik çok farklı bir kelimedir aslında
http://tr.wikipedia.org/wiki/Kozmetik

- Piyasada o kadar çok alet var ki, bilen yok bunu da dipnot olarak belirtebiliriz. Bilen bilir ise bilmeyen bilmesin mi demek gerek? "Bilmiyorsan git öl" mü demek gerek? Kaldı ki kullanmayacağı alete biri 7-8 bin TL verdiğinde normal oluyorsa bu piyasa ilk kez giren bir insanın bu bilgiyi vahiy yoluyla öğrenmeyeceği de aşikardır.

-Son eleştirim de müziği bırakmak konusunda. Müziği bırakmak nedir? Müzikle bağın olması demek sadece çalmak mı demektir ki çalmayı bırakınca müziği bırakmış sayılalım? Ya da müziği bırakmak bir daha asla duymamak mıdır? Aslına bakarsan dünyaca ünlü, bestecisinin sağır olduğu(Beethoven), dünya ile tüm iletişiminin bitme noktasına geldiği (Jason Becker) nice insanlar tarafından bestelenmiş eserler vardır. Bu örneklerin yanında müziği bırakıyorum diyen biri bana göre de aslında hiç başlamamıştır, başlamak istemiştir ve başaramamıştır. Bu tarz bir söylem, "olmadı yapamadım" demek yerine "oldu, yaptım, çok iyi oldu, çok da iyi güzel oldu, hatta fazla güzel oldu yeter artık sıkıldım" formunda bir savunma mekanizması kurup kendini rahatlatmaktan başka bir şey değildir bence.

Açıkçası ortaya koyduğumuz yorumların çoğu hatta %90 gibi yüksek bir rakamı, müzik piyasası ile ilgili hiçbir şey bilmeden, piyasa içinde zaman harcamış neyin ne olduğunu az çok bilir hale gelmiş insanlara kazık atmaya çalışan ve hakikaten komik düşen insanlara yapılmakta.
 
Amacim elbette ki polemik yaratmak olmamakla beraber, ben de yazdiklarinizdan oturu piyasa kavramini biraz yucelttiginizi dusundum. Yazdigim meyin tamamen psikoloji ve tumdengelim agirlikli bir metin olmakla beraber, piyasayi ihtiyaclarimi giderebilecek kadar anlayabilmek gayreti icerisindeyim. Maddi imkanlarim cercevesinde istedigim ekipmana istedigim sekilde yaklasabilmek benim -burada elestiri alan insan profilini aslinda hedef gosteriyorum, soz konusu kisilik ben degilim- en dogal hakkim. Bunun haricinde piyasayi anlayamama konusunda hakli olabilirsiniz. Cunku piyasayi az once belirttigim uzere ihtiyaclarim dogrultusunda ele aliyorum. Muzigi birakmak deyiminin, bu deyimi kullanan insanlar tarafindan aslinda enstruman ile ilgilenmeye ara veriyorum ya da ilgilenmeyi birakiyorum anlaminda kullanildigi konusunda hem fikir degilsek, bu konu hakkinda yazmaya devam etmeyi dusunmuyorum. Ornek verdiginiz sanatcilar uzerinden yola cikarak konuya yorum getirmeyi zaten komik buluyorum. Piyasada bir ekipmanin bilinmesi ya da bilinen bir alet deyisi ile alakali bahsetmeye calistigim enstrumanlar icin mg10 aslinda iyi bir ornek olabilir diye dusundum. Kastettigim sey tam olarak bu tarz ekipmanlar olmakla beraber, bu ekipmanlar hakkinda yazilabilecek paragraflarin zaman israfi oldugu kanaatindeyim. Muzik pazarinin herhangi bir pazarla benzerlik icermemesi aslinda cok iddiali bir soylem. Butun pazar turleri en nihayetinde pazardir ve ortak noktalar icermek elbette ki zorundadir bana gore.
 
Geri
Üst