Joey Jordison Slipknottan Atıldı

Rakırmenn demiş ki:

Oo Ömerim sonunda fikir alışverişi yapacak vakti tanımışsın kendine.
hem adamlara da hak ver şu noktaya kadar iyi götürdüler bırak bundan sonra ne olucaksa olsun.rock da eskimek gibi birşey yoktur.veya eskilerin unutulması gibi.bence iyi oldu artist

Hepsini görmek için tıklayın...

Oba,Murat abi nerelerdeydin sen ya,sweeplerde,legatolarda yüzerken unuttun tabi Düşünüyorumda haklılık payın var abi.Ama tabi en iyi sen bilirsin.Sadece grubu sevdiğimizden bitmesine istemeyerek göz yumuyoruz gibi birşey

Gereğinden fazla olan hayranlık,darmadağın eder müzik hayatını.Slipknot gider Mlipknot gelir.Hepsinin farklı bir tadı olucak.Saplanmaya gerek yok.

@Rakırmenn ve @omer1044 adlı kullanıcıların aynı bilgisayardan bağlandığı bilgisini geçtikten sonra:
İsterseniz biz çıkalım, siz konuşun Murat abinizle.

Selamlar tekrardan,

Elinize geçen bilgi nedir pek bilmiyorum.Aslına bakıcak olursanız pek de anlamam bu işlerden.Ama 3.bir hayali platforma ihtiyacım yok.Teşekkürler yorumunuz için bu arada

diabolique demiş ki:

@Rakırmenn ve @omer1044 adlı kullanıcıların aynı bilgisayardan bağlandığı bilgisini geçtikten sonra:
İsterseniz biz çıkalım, siz konuşun Murat abinizle.

Hepsini görmek için tıklayın...

Psikolojide "dissosiyatif kişilik bozukluğu" idi sanırım bunun karşılığı. Halk dilinde "kimlik bozukluğu". Psikoloji öğrencisi değilim ama ilgiliyim. Halkımızı bilgilendirmek güzel bir duygu diye paylaşmak istedim.


DİSSOSİYATİF KİMLİK BOZUKLUĞU

Aynı kişide ayrı kişilik ve kimlikler yaşanır. Kişi o sırada, sanki diğer kişiliği yokmuş gibi, o anda yaşadığı kişilik, tutumlarına ve davranışlarına hakim olur. Hasta ikinci bir kimliğe geçtiğinde, orijinal kişilik genellikle hatırlanmaz; orijinal kişilik diğerinden haberdar değildir. Bir kişilikten diğerine geçiş genellikle anidir. Her kişiliğin ayrı karakteristikleri vardır. İki kişilik psikolojik teste tabi tutulduklarında tamamen ayrı sonuçlar verirler. İki kişilik, başka cinsiyetten, başka yaştan başka ırktan olabilir. Bu hastalık daha çok filmlere konu olmakla birlikte, eskiden sanıldığı kadar az görülmediği düşünülmektedir.

Ergenlik ve erken erişkinlikte görülür. Daha erken yaşlarda da başlayabilir. Kadınlarda daha fazla ortaya çıkar. Birinci derece akrabalarda daha çok görülür. Çocuklukta ruhsal ve fiziksel kötüye kullanım, hastalığın etiyolojisinde rol oynar. Bunların büyük çoğunluğu cinsel kötüye kullanımlardır. Bu cinsel kötüye kullanımların en yaygını ensest’tir (ebeveyn, kardeş, dayı, amca gibi kişilerle yaşanan cinsellik, eski Türkçe “fücur”). Çocuklukta yaşanan bu olaylar, dehşet ve acıdan kendini uzaklaştırma ihtiyacına yol açar. Bu uzaklaşma ihtiyacı, orijinal kişiliğin ayrı yönlerinin bilinçdışı bir bölünmesine yol açar. Her kişilik gerekli emosyon ve durumu ifade eder; öfke, cinsellik, yetenek gibi. Bunlar, orijinal kişiliğin ifade etmeye cesaret edemediği niteliklerdir. Kötüye kullanım sırasına çocuk, dehşet verici fiillerden, kişiliğin çözülmesiyle kendini kurtarmaya çalışır. Bunu yaparken, özde başka bir kişi olur ya da kötüye kullanımın olmadığı veya olamayacağı başka bir kişi olur. Çözülmüş kendi’ler, uzun süreli, farkedilmiş emosyonel tehditlerden kendini korumanın kökleşmiş yöntemi olur. Epilepsi (sara) ile birlikte görülebilir.

Can Temtek demiş ki:

Psikolojide "dissosiyatif kişilik bozukluğu" idi sanırım bunun karşılığı. Halk dilinde "kimlik bozukluğu". Psikoloji öğrencisi değilim ama ilgiliyim. Halkımızı bilgilendirmek güzel bir duygu diye paylaşmak istedim.


DİSSOSİYATİF KİMLİK BOZUKLUĞU

Aynı kişide ayrı kişilik ve kimlikler yaşanır. Kişi o sırada, sanki diğer kişiliği yokmuş gibi, o anda yaşadığı kişilik, tutumlarına ve davranışlarına hakim olur. Hasta ikinci bir kimliğe geçtiğinde, orijinal kişilik genellikle hatırlanmaz; orijinal kişilik diğerinden haberdar değildir. Bir kişilikten diğerine geçiş genellikle anidir. Her kişiliğin ayrı karakteristikleri vardır. İki kişilik psikolojik teste tabi tutulduklarında tamamen ayrı sonuçlar verirler. İki kişilik, başka cinsiyetten, başka yaştan başka ırktan olabilir. Bu hastalık daha çok filmlere konu olmakla birlikte, eskiden sanıldığı kadar az görülmediği düşünülmektedir.

Ergenlik ve erken erişkinlikte görülür. Daha erken yaşlarda da başlayabilir. Kadınlarda daha fazla ortaya çıkar. Birinci derece akrabalarda daha çok görülür. Çocuklukta ruhsal ve fiziksel kötüye kullanım, hastalığın etiyolojisinde rol oynar. Bunların büyük çoğunluğu cinsel kötüye kullanımlardır. Bu cinsel kötüye kullanımların en yaygını ensest’tir (ebeveyn, kardeş, dayı, amca gibi kişilerle yaşanan cinsellik, eski Türkçe “fücur”). Çocuklukta yaşanan bu olaylar, dehşet ve acıdan kendini uzaklaştırma ihtiyacına yol açar. Bu uzaklaşma ihtiyacı, orijinal kişiliğin ayrı yönlerinin bilinçdışı bir bölünmesine yol açar. Her kişilik gerekli emosyon ve durumu ifade eder; öfke, cinsellik, yetenek gibi. Bunlar, orijinal kişiliğin ifade etmeye cesaret edemediği niteliklerdir. Kötüye kullanım sırasına çocuk, dehşet verici fiillerden, kişiliğin çözülmesiyle kendini kurtarmaya çalışır. Bunu yaparken, özde başka bir kişi olur ya da kötüye kullanımın olmadığı veya olamayacağı başka bir kişi olur. Çözülmüş kendi’ler, uzun süreli, farkedilmiş emosyonel tehditlerden kendini korumanın kökleşmiş yöntemi olur. Epilepsi (sara) ile birlikte görülebilir.

Hepsini görmek için tıklayın...

Merhabalar.. Ben yeni üyeyim.Fizik Tedavi ve Rehabilitasyon öğrencisiyim.İnsanları rehabilite etmek benim işim olduğumdan tıp fakültesiye ortak aldığımız derslerden bir tanesi de bakınız ki Psikolojiydi Belirtmem gerekir ki sizin olağanüstü bu konsültasyon gücünüze hayran kaldım.Tıp dünyası sizin gibi insanlara aç boşuna harcatıyorsunuz kendinizi.EKG çekmeden,testler yapmadan insanlara tanı koyabilecek kadar iyi bir teknolojiye ve öngörüye sahipsiniz,tebrik ederim.Ama ondan öncesinde bu kadar genç yaştaki bir insana hata yapma payı vermediğiniz gibi aşağıladığınız için hele hele yaşınız da bir hayli kemale ermişken o insanı bu şekilde etkilemeniz ne yaptığınız müzik tarzına ne de insanlığınıza yakışıyor.Buna dense dense ırkçılık denir.Herkes hata yapabilir.Herkes sevilmek ister ona değer verilsin ister.Kendini arar insanlar.Ve insan ne yaparsa yapsın tek arzusu sevilmektir.Eğer psikolojiyle ilgiliyseniz insanlara bu şekilde yaklaşmanın da ne kadar yanlış ve yıkıcı olduğunu bilirdiniz.Kaldı ki yaş itibariyle ergenliğe girmiş bir insana bu yapılmaz.Hani psikolojiyle ilgileniyorsunuz ya lütfen bunu da araştırın olur mu? Psikolojiyle ilgili ilişkim bir hayli uzundur.Annem yaşam koçu olduğundan bu konuyla ilgili sayısız kitap okudum.Ama madem ilgilisiniz madem büyüksünüz madem müzisyensiniz siz söylediğiniz herşeyden mesulsünüz onun için sanki siz hiç hata yapmamış gibi sanki siz mükemmelmişsiniz gibi insanları eleştirmek yerine (psikolojiye olan ilginizi kullanarak) davranışlarınıza çeki düzen verin.Siz de insansınız.Siz de hata yaptınız.Bırakın diğerleri de hata yapsın.İnsanları yaftalamadan onları eleştirip aşağılamadan önce onları yanlızlığa itip intihara bile sürüklenmesine etken olmadan önce kendinizi sorgulayın.Yapıcı eleştiri vardır yıkıcı eleştiri vardır ve bu hiç olmamış,bu siteyede hiç yakışmamış.Gerçekten ayıp etmişsiniz.Bana ön tanı koy deseler(ki ben doktor olmadığımı çok iyi biliyorum sizin aksinize ) ben bu yorumu aşağılık kompleksi olan biri yazmış derdim.Görün bakın ki siz de insansınız ve hata yapmışsınız. Ama hatalar düzeltilmek için olgunlaşmak için var. Umarım anlatabilmişimdir. İleriki zamanlarda daha anlayışlı daha yapıcı ve daha insanca davranabilirsiniz. NOT: Birine dissosiyatif kişilik bozukluğu diyebilmeniz için 6 yıl tıp okuyup,uzmanlığınızı yapıp ondan sonra gerekli tetkik ve muayeneleri yapıp çeşitli konsültasyonlardan geçirdiğiniz zaman ve bunların pozitif çıkması durumunda bunu söyleyebilirsiniz.Bu çok büyük birşeydir sakın her böyle yapana böyle deyip onu yanlış yönlendirdiğiniz gibi cahilliğinizi de gözönüne sermeyin. Bu sadece değer verilme ihtiyacından kaynaklanan küçük bir davranış. Dikkatinizi çekerim DAVRANIŞ BOZUKLUĞU değil. Davranış bozukluğu patolojik bir durumdur ve bunun bu şekilde anlaşılmasının imkanı yoktur.Ki bu hastalığı yaşayan kişiler lanetlenip, toplumdan ,sizin yaptığınız gibi, dışlanamaması gerekir ve aksine nedeninin anlaşılıp tedavi edilmesi gereken bir hastalıktır. Kişinin isteği dışında gelişir.Belki küçüklüğü zor geçmiştir,cinsel istismara uğramıştır,dayak atılmıştır.. vs. Daha da arttırılabilir bu.Gördüğünüz gibi birşeye üstün körü eleştirmeden önce o insanın neler yaşamış olabileceğini de göz ardı etmeyin lütfen.Böyle bir yorum yaptığınıza göre sizin de hayatınızda oturmamış yerler,kişiliğinizde oturmamış gedikler vardır.Olabilir.Yine de bu sizi haklı yapmaz.Hele ki sırf eleştirebilmek için kopyala yapıştır yaptığınız bilgilerle ve etiketlediğiniz arkadaşlarınızla,tıpkı ilkokul zamanlarında sınıf arkadaşını ağlatıp onu arkadaşlarıyla dalga geçen zorbalara benzemişsiniz.Tamamen yapıcı eleştiri yapmadım ama emin olun yapıcı tarafları çok fazla. Tıp doktoru olmadan teşhis koymayı da unutun. İnsanlara ulaşmak istiyorsanız da onları eleştirmeden önce anlayın.Saygılar...

Daha ilk mesajınız bu ise, yine bir troll vakası diyerek okuma gereği bile duymuyorum. Yaptığım ince espriyi anlayacak kapasitesi olan bana özelden gülücüğü attı. İyi forumlar.

Edit: son cümleyi okudum. Ben neden kendi kendine yorum atan, bu ortaya çıkınca da olmamış gibi davranan bir trollü anlamaya çalışayım ki? Siz kimsiniz ki beni yargılıyorsunuz? Kim veriyor size bu hakkı? Pardon ama "yürü işine!"

O da sizin bileceğiniz iş ama ben sizin yerinizde olsam bir okurdum.Belki kendimde görmediğim birşeyin farkına varır ve o şeyi düzeltip geliştirebilirim diye.Ya da anlamaya kapasiteniz ve insanlığınız yetmediği için de okumama tercihinizi kullanmış olabilirsiniz.Ya da belki korkuyorsunuzdur kötü yanlarınızdan ... Hemen yine aşağılama yolunu seçmeniz benim ön tanımı da haklı çıkaracak gibi.İyisi mi bir doktora gidin.Okumamışsınız bile yazık.Laf söylemeden önce dinlenmesini bilmek ayrı bir meziyettir.

He troll he, kendi kendine iki hesaptan konuşan şahıs da denizliden, sizde ne hikmetse denizlidensiniz. İyi geceler. Gece gece trolluge gerek yok. Sİz kendinizi ne zannediyorsunuz da karşınızda hiç görmediğiniz birini aşağılıyorsunız? Utanmaz! Yol al asabımı bozma bu forumda beni ilk defa biri geriyor o da sizim gibi troll bir hesap. Kaybol! Yeterlİ mi ulan bu sana? Yoksa troll oldugunu forum moderatoru olmadan ortaya koyayım mı? Kısa ve net, yanlış kişiye çatmayın, gece gece tadınız kaçmasın.

Her farklı fikre böyele kızıp sinirleneceksiniz,işiniz var.Ben sadece söylemek istediklerimi söyledim.Kimseyele atışacak ne zamanım ne de gücüm var.Yaptığınızı herkes görsün istedim.Yoksa ilk defa böyle bir yere yazıyorum.Hür bir insan olarak düşüncelerimi açıkladım.Katılıp katılmamanız beni bağlamaz.Bu sitede olmak umrumda değil.Ben karşı fikirde olsa saygı duyulan yerleri severim.Sizi kendi düşünceleriniz ve egonuzla başbaşa bırakıyorum.Anlarsınız sanmıştım.

troll hala konuşuyor musun?

Aşağılık kompleksi, gidiyorum

Çok aşağılığım. Ah pislik ben

Benim kimseyle bir derdim yok gerçekten. Sadece adaletsizliğe karşı çok hassasım. Derdim sizle kavga etmek de değil.Çok da uzatmak istemiyorum ama bunu yazmak zorundaydım.

Ah lanet ben.

Hayat böyle bir şey işte, Joey Jardison'dan, fizik tedaviye. Ne oldum değil, n'apıyoruz bu akşam?

Hacı ya daha forumu kullanmayı bilmiyonuz gelip Müzik konusunda sallıyonuz sabah akşam gidin alışveriş falan yapın siz.

omer1044 demiş ki:

Merhabalar Tekrar
Bir yalnışım vardır diye tekrar baktım wikipediadan hocam.Bende oranın yalancısıyım.Zaten demek istediğim Joey Jordison dünyanın en iyi bateristi tarzı birşey değildi.Slipknot için ciddi anlamda önemli bir görevi vardı.O görevi yapan kişi şuanda atıldı.(Onun içinde kusura bakmayın ayrıldı demişimde,yabancı kaynaklara göz gezdirince bende farkettim atılmış).

http://en.wikipedia.org/wiki/Joey_Jordison
In August 2010 Jordison was voted the best drummer of the past 25 years by readers of Rhythm magazine.

Hepsini görmek için tıklayın...

Hız ölçülebilir olduğuna göre evet o sitede sallama bir bilgi olması yüksek olasılık. Kollias a varana kadar da baya yol var bu arada demeden edemeyeceğim. Ama hala konunun hız olduğunu söylüyorum. Yok adamın stili, tuşesi, tekniğine girersen herkesin zevkleri bambaşka çıkar. Zaten öyle olmasaydı her grupta kopya birer davulcu falan olurdu. Bunu düşünüp yazmak çok daha mantıklı. Ama zor burlarda onu anladım kerelerece

Murat abi diye hayali karakter oluşturmuş, sonra kendisini savunmak için sakin ve bilinçli bir karakter daha oluşturmuş ve söylediklerine bakılırsa sevilmek için yapmış. Şok içerisindeyim, bu kadar yüklenmeyin bence elemana, gel tamam ben senin murat abin olcam valla çok samimi söylüyorum.