Yeni içerik
Yazar:
Filtreler

Akord Aleti Seçimi

dorlin

dorlin

Selamlar,
muhtemelen böyle başlıklar açıldı, fakat nedense bu forumda arama motorunu kullanma özürlüyüm, ne arasam bulamıyorum.

Konuya geleyim ;
Akort aleti alacağım, hangi marka/modeli önerirsiniz?

Tel seçimi konusunda ise, aynı boyuttaki,farklı markanın telleri ne kadar ve ne farkeder?
Özellikle D'Addario 009 ile Ernie Ball'un 009'u arasındaki fark nedir?
 
malzeme farkı var aynı boyuttaki tellerde.kimi daha geç rengini ve özelliğini kaybediyor vs... bence D'Addario ortalama bir marka.ben onu kullanıyorum.memnunum.elixir ler güzel ama malesef pahalı.kopunca yada eskiyince insan vicdan azabı cekiyor :)

akort aleti için bir fikrim yok.kullanan arkadaşlar yardımcı olacaktır.ama gitarı telefondan la sesi alıpta akotlamakda mümkün :) tabi sahnede kullancam diyosan o biraz zor olur :D
 
Akort aleti için Q12E tavsiye ederim. Üzerinde yazmaz ama QwikTune'a ait bir model... Fiyatı ve performansı oldukça iyi...

Daha düşük fiyatlı birşey arıyorsan Cort E410 yeterlidir...

Tel konusunda arama yapmanı tavsiye ederim, farklı açılardan daha çok cevap bulabilirsin... O konu daha çok konuşuldu çünkü...

Tellerin boyutları farklı olabilir, birisi 0,00955 inç olabilirken diğeri 0,00925 inç olabilir. Floyd Rose kullanıyorsan bu rahatsız edebilir. Bunun dışında cavo'nun da dediği gibi ömürleri farklı olur. En önemlsi de alaşım oranına göre tınıları farklı olur... Tel konusunda tavsiyeleri göz önünde bulundurmanın yanında kişisel tecrübe yapmak daha iyidir. Önümüzdeki birkaç tel değişiminde farklı marka, modeller deneyerek farkı görebilirsin. Ben Dean Markley modellerinden memnun kaldım. D'Addario'lar genel olarak tatmin etmedi, ilk performansını çok çabuk kaybediyor. Az kullandığım gitarıma Elixir takıyorum, cidden uzun süre idare ediyor ama keşke tınısı da Dean Markley'ler, özellikle de Blue Steel gibi olsa...
 
okadar çok tel denemedim çünkü okadar uzun süreli bir gitarist değilim.bende thomastik kullanıyordum bir ara, bide gitarımın yanında gelen yamaha tellerde iyiydi ama d'addario ları beğenirim.

tuner olarakta ya GNX1 in tunerı yada gitarın yanında çıkan tuner ı kullanıyorum, ama genelde kendim yaparım
 
yaa tunera ne gerek var...tak pc nin arkassından mic girişinden aç guitar proyu digital tuner ı aç sonra yap akorunu ani para vermeye ne gerek var.baba gibi guitar pro programı var.. :) kendimi bildiim bileli böyle akort yaparım ve net akor oluyor.;) tavsiyemdir.
 
IsKeLeToR demiş ki:
yaa tunera ne gerek var...tak pc nin arkassından mic girişinden aç guitar proyu digital tuner ı aç sonra yap akorunu ani para vermeye ne gerek var.baba gibi guitar pro programı var.. :) kendimi bildiim bileli böyle akort yaparım ve net akor oluyor.;) tavsiyemdir.
Hepsini görmek için tıklayın...

Böyle olduğunu bilsem almazdım, tüh o kadar da para verdik... Tuneri aldık, bilgisayarı almasaydık bari... :LOL:
 
ehehe valla bende bilmiyodm bi süreye kadarda acıoydum ulan bu gösterge nası oynucak:D mic girişinden taktım bi baktım allah:D sesleri algılıo akort ettim sonra:D süper..ehehe
 
ya gitarım floyd rose'lu olduğu için akort aleti olmazsa baya uğraşmam gerekecek, hele ki bir teli değiştirdiğimde tüm tellerin akordu da değişeceğinden diğer tellere bakarak da akort edemeyeceğim...
Mydukkana d'addario ve cort e410 siparişimi verdim dün. Yarına gelir sanıyorum ki.
 
Ben hem tuner olarak hem de metronom olarak Seiko'nun iki ayrı aletini kullanıyorum. Tuner olarak iki model var. Birisi, biraz daha pahalı olan kromatik tuner. Bunu piyano vb akortlamak için de kullanabilirsin ama bence bir gitarist için gereksiz bir alet. İkincisi de sadece gitar ve bas gitar için olan modeli. Bununla 7 telli elektrogitardan 6 telli bas gitara kadar birçok varyasyonu akortlayabilirsiniz. Input, Output seçenekleri sayesinde canlı performanslarda alet hep açık kalabilir ve Seiko kalitesinden dolayı ses kaybı yaşamazsınız. Dışardan da ses alabiliyor aynı zamanda. Ama bir tunerda aranması gereken en önemli özellik olan kararlılık konusunda gerçekten "mükemmel"... O kadar kararlı ve o kadar stabil bir şekilde size mevcut notayı gösteriyor ki akord işlemi bittikten sonra gitarı çaldığınızda "Akortlu gitar bu olsa gerek..." dedirtiyor. Floyd Rose kullananlar için birebir derim. Hem de en fazla 35 dolar gibi bir fiyatı var Kıvılcım Müzik'de. Öyle dandik aletlerler, telefon ve kulak gibi amatör yöntemlerle sakın uğraşmayın derim. Bunun kaydı var, çoklu sahne performansları var vb. Ayrıca hep kötü bir akorda alışan bir kulak ciddi zararlar görüyor. (Bkz. Berkleeshares'den de indirilebilen Ear Training adlı Berklee ders notları)

Bu arada, Boss da çok çok iyi ama çok çok da pahalı. Seiko'nun 3 katı kadar bir fiyatı var sanırım.
 
katılıyorum bence de gitar tam akortlu olmalı her zaman (tabii burda bahsetmek istediğim gitarı drop d yada yarım yada 1 ton alta çekmek değil.
Nereye akortlarsanız akortlayın A=440 olmalı)

kulak alışması açısından.
 
euphrates demiş ki:
Ben hem tuner olarak hem de metronom olarak Seiko'nun iki ayrı aletini kullanıyorum. Tuner olarak iki model var. Birisi, biraz daha pahalı olan kromatik tuner. Bunu piyano vb akortlamak için de kullanabilirsin ama bence bir gitarist için gereksiz bir alet. İkincisi de sadece gitar ve bas gitar için olan modeli. Bununla 7 telli elektrogitardan 6 telli bas gitara kadar birçok varyasyonu akortlayabilirsiniz. Input, Output seçenekleri sayesinde canlı performanslarda alet hep açık kalabilir ve Seiko kalitesinden dolayı ses kaybı yaşamazsınız. Dışardan da ses alabiliyor aynı zamanda. Ama bir tunerda aranması gereken en önemli özellik olan kararlılık konusunda gerçekten "mükemmel"... O kadar kararlı ve o kadar stabil bir şekilde size mevcut notayı gösteriyor ki akord işlemi bittikten sonra gitarı çaldığınızda "Akortlu gitar bu olsa gerek..." dedirtiyor. Floyd Rose kullananlar için birebir derim. Hem de en fazla 35 dolar gibi bir fiyatı var Kıvılcım Müzik'de. Öyle dandik aletlerler, telefon ve kulak gibi amatör yöntemlerle sakın uğraşmayın derim. Bunun kaydı var, çoklu sahne performansları var vb. Ayrıca hep kötü bir akorda alışan bir kulak ciddi zararlar görüyor. (Bkz. Berkleeshares'den de indirilebilen Ear Training adlı Berklee ders notları)

Bu arada, Boss da çok çok iyi ama çok çok da pahalı. Seiko'nun 3 katı kadar bir fiyatı var sanırım.
Hepsini görmek için tıklayın...

Birçok yerine katılıyorum da "Seiko kalitesinden dolayı ses kaybı yaşamazsınız" kısmı biraz yuvarlak olmuş... Ses kaybı gerçekten yoksa model iyi bir modeldir, içinin sistemi farklıdır (true bypass ve gelişmişleri). Kalitesi kararlılığı olabilir... Kalitesiz demiyorum tabi...
 
Sadece iletkenleri kaliteli demek istemiştim. İçinde çok komplike devreler yok ki true bypass olayından bahsedelim. Bir işlemcisi ya da sesi alıp işlemek için bekleteceği bir hafızası bile yok. Yani bir processor ile bir tuneri kıyasladığımızda sinyalin kattetiği yol 100'e 1 gibi birşey sonuçta.
 
True bypass için komplike sistemlerde gereklidir demek çok doğru değil... Tuner eğer sürekli açık kalıyorsa sinyali çok güzel süzer, pek birşey bırakmaz... Ama gerektiği zamanlarda açılıyorsa en azından true bypass gereklidir...

İletkenlerinin kaliteli olması kaltie açısından en güzel şeylerden birisi tabiki...
 
Şimdi haksızsın diyecem ama bu, bize tartışmanın amacı ve gidişatı açısından birşey kazandırmayacak :) Ama cevap hakkımı kullanarak tunerların açıkken neden sinyali süzdüğünü (Sinyal süzen aletlere "Filter" deniyor ne de olsa ve bunlar bazı frekansları makaslamak için kullanılıyor diye biliyorum), sinyali süzmenin ne demek olduğunu, komplike olmayan sistemlerde true bypass ihtiyacının neden ortadan kalkmadığını (mesela bir processörde impedans faktöründen dolayı kaybedilen miktar yaklaşık olarak X Ohm ise bir tunerda kaç X Ohm'dur) gibi birkaç soru sormak istiyorum.
 
Açıkçası oturup ölçmedin empedanslarını ancak tuner gitarın sinyalini kullanıyor, bu aşikar... Sinyal tuner içerisinde iletken ve yarı iletken elemanlar tarafından kullanılıyor... Bu elemanlar filtering işini ister istemez yaparlar... Çünkü kendi empedansları vardır. Sanırım tuner açık kalmalı gibi bir iddiada bulunmayacaksın...

İletkenlerin kaliteli olması bu sistemin çalışması sırasında amaç dışı (tuning işinin dışında) sinyal kaybını önler... Bu konuda sana haklısın demiştim zaten...

True bypass'a her zaman ihtiyaç vardır çünkü true bypass'ın diğer sistemlere göre (özellikle FET switching'e göre) hiçbir dezavantajı yoktur.

Tuner'daki sinyal kaybınının processorlere ve hatta distortion ve kompresörlere göre daha az olduğunun farkındayım...
 
hem metronom hem de gitar turner olan şu dijital aletlerden almak istiyorum.

boss tu-80 aldım ama volume kontrolü yoktu ve ses düzeyi de düşüktü iade ettim.pera da j&d veya j&t bilemedim bir alet geleceğini beklememi tavsiye ettiler.aynı zamanda 280 akorluk bir cetvel gibi bişeyi de var...

sizin tavsiyeniz ne olur?
 
Geri
Üst