Arkadaşların tüm söylediklerine katılmakla birlikte Türkiye'de emeğe saygı duyulmadığı için müzik yapmanın çok sıkıntılı olduğu düşüncesindeyim.
- İnsanlar albüm almak yerine mp3 indiriyor. Burada sanatçı sömürülüyor, aynı şekilde albüm almak isteyen insanların da elindeki para zorunlu ihtiyaçlarına ancak yetiyor. Bu nedenle bu yolda yürümek isteyen insanlar albüm satışlarına bel bağlamayacak başka bir gelir kaynağına sahip olmalı.
- Sound elde edebilmek adına alınacak enstrümanların fiyatı dolar ve euro sayesinde ayyuka çıkmış durumda. Amerika'da üretilen gitar Türkiye'de avrupa birliğinin para birimi ile satılıyor. Buyrun cenaze namazına. Gerçi dolar olarak satılsa da alması kolay değil.
- Türkiye'de ulaşılabilir bir sanatçı iseniz toplumda "çalgıcı, gariban" sıfatları ile anılıyorsunuz. Bu işin en ayar olduğum kısmı da budur...Ulaşılamaz ve burnu dik olduğunda da bu sebepten ukalalık ve şımarıklık ile suçlanıyorsun. Ortası yok.
- Diğer bir sebep Rock müziğin bu coğrafya içinde çok kısıtlı bir biçimde kabul görmesi.
@barrios 'un da dediği gibi arabesk havadan kopulmadan; acı-üzüntü-dert-kahır-bela ekseninde müzik yapılması gerekiyor ki toplumun büyük bölümü kabullenip dinlesin...Mutlu bir halk olmadığımız için sanatçı olarak içimizdeki coşkuyu müziğe yansıttığımızda toplum ile iletişim kuramıyoruz.(Gitar ile Hakan Taşıyan çalmamı isteyen adam gördüm ben, olaydan o kadar uzaktalar gerisini siz düşünün.)
- Konserlerde eğlenme biçimine bile artık müdahale edildiği için son 3 yılda memleketin tadı tuzu iyice kaçtı. Artık Sütaş sponsorluğunda ilahifest tadında organizasyonlar yapılıyor. Efes Blues bitti, Tuborg GoldFest bitti, sonisphere bitti, rock'n coke bitti daha fazla sayıp muhabbeti hepten karamsarlaştırmayayım.:happy:
Eksileri saydıktan sonra artılara geçelim ve "bu işten nasıl ekmek yenilebilir" kısmına bakalım:
- Öncelikle asi, yırtıcı rockcı genç olmak başlangıçta bir dezavantaj. Başarılı kişilere bakarsak(başarıdan kasıt para kazanmak) Hayko, Şebnem, Kıraç, Emre Aydın vs. çıkış yaptıklarında ürettikleri albümler oldukça yumuşak, kimisi türkü coveri içeriyor, genelde akustik gitar sound'unda ve tamamen pop vokali düzeyinde albümlerdir.
- Sadece gitar ve vokal kabiliyetiniz değil, söz yazımı ve bestekarlığınız da önemli. Dikkat ederseniz Emre Aydın'ın şarkılarında hep bir terk edilme, dert, tasa, yeter artık kafası vardır. Şebnem'de aşkıma layık değilsin, sensizde güçlüyüm veya sana çok aşığım bırak kadının olayım tarzı cümleler vardır. İlginç bir şekilde şebnemin ilk albümü başarılı olmak için Türkiye koşullarında riskli bir albümdü ama dönemi itibariyle henüz rock müzik yaşamaya devam ettiği için tutuldu. Hayko'yu ele alalım: adam zaten ilk albümünü özellikle tutunmak için türk sanat müziği ve pop kafasında yaptığını itiraf etmiştir. Bugün yine yaptığı albümlerinde brutal vokalinin yanı sıra makamlı ezgiler üreterek toplumla bağını korumaya çalışıyor. Başka bir örnek ise Kıraç. Şu anda belki çok aktif değil ama vaktiyle piyasayı oldukça işgal etmiştir. Önce akustik gitarlı üretimler yaptı, sonrasında türkü cover, yavaştan elektro gitar'a geçti. Baktı ki piyasa gittikçe düşüyor işin içine yaylıları kattı ve sonuç olarak para kazanabilmek için dizi müzikleri yapmaya başladı.
- Rock müzik kültürü neticesinde para-pul, yat-kat, seks-nerde akşam orda sabah, kop-kop kavramlarından uzak bir müzik türü. Ancak bu ülkede paran var ise adam yerine konulduğun için Rock yapıyorsan bile "Ben aslında çok zenginim, zevk için bu müziği yapıyorum" kıvamında bir imajın olmalı. Örneğin Emre Aydın bir röportajında "Ben para için müzik yapmıyorum" demiştir ancak bu işten onun kadar para kazananını görmedik eğri oturup doğru konuşalım
Ogün Sanlısoy'u Türkiye'de rock ekseninde kalmaya devam edebilmiş nispeten kendini daha az bozmuş bir sanatçıdır. Onu inceleyecek olursak başta Ferdi Tayfur cover'i ile kendini kabul ettirdi. Daha sonra rock ekseninde şarkılar yaptı ama distortion'dan uzak durmaya çalıştı ve şarkılarını bestelerken Riff kullanmadı. Müziğini sade tuttu. Sıklıkla arabesk melodileri işin içine kattı.
- Bu yukarıda verdiğim örnekler dışında bence gerçekten kaliteli işler yapıp para kazananlarda var.Türkiye'de vaktiyle kaliteli müzik yapmış ancak şu an piyasada zar zor iş yapan gruplardan "Kargo, Pentagram, Athena" onların dahi arada bir arabesk'e kaymışlığı ya da eski ve toplumca kabul görmüş şarkılardan cover yapmışlığı (yıldızların altında, uzun ince bir yoldayım, beyoğlu) vardır.
- Başka bir nokta ise klip yapmak. Belki yaş ortalaması bakımından büyük insanlar arasında pek klip izleme olayları olmuyor ama kesinlikle lise ve üniversite çağındaki genç insanlar kliplere oldukça ilgi duyuyor.
@srv975 'in dediği gibi klip çekiminin maliyetleri de ortada. Bir de onu müzik kanallarına kabul ettirmek ve yayınlatmak için para harcamak gerekiyor.
- Adınızın gündemde kalması için bir skandalınız olmalı. Yada ufak tefek aşk kaçamakları yapmalısınız ki Türk insanı ünlülerin özel hayatını izlemeye bayılır. Belki arada bir hapse girip çıkmak iyi bir fikir olabilir. Zira memlekette hapse girip çıktıktan sonra hiç olmayacak yerlere (ünlü, siyasi, tıbbi...Anlayan anladı) gelen insanlar bulunuyor.
- Hepsinden öte böyle bir hayatı kaldırabilecek bir "fıtrat" gerekiyor.
- Gitar, Armoni, Şan eğitimine gelince ayda 200 TL'ye kurs alarak da hallolabilecek detaylar bunlar...
Başından sonuna kadar okuyan varsa beri gelsin alnından öpcem :dead: