Kadıköy Tnt Müzik Kapanıyor

Bugün öğrendim, baktım vitrin bomboş, Özgür de içeride kalan son şeyleri paketliyor. Dedim "Hayırdır ?"
"Kapatıyoruz" dedi. Dükkan da satılmış zaten. Epeydir kriz nedeniyle piyasa ölüymüş sanırım. Zaten o da uzun süredir dükkan üzerinden geçinmediğini ve asıl gelir kaynağının başka olduğunu söyledi.
İlk butik gitarımı almama vesile olan adamdır kendisi (4000 TL'ye sıfır Vigier Indus aldım kendisinden , bugün bu fiyat şaka gibi duruyor...). Taurus, evdeki 2x12 kabin filan da cabasıdır. Hakikaten bu piyasanın cesur bir esnafı idi Özgür. Bayağı üzüldüm dükkanı öyle görünce. Sanırım Pena Müzik zaten kapanmıştı... Kadıköy çarşının eski tadı olmayacak artık gitarcılar için.
 
Valla benide ilk blade gitatlarla tanistiran, fenderden baska gitar yoktur tabumu yikan Ozgurdur.. Saatlerce ,almasak bile sabirla gitarlari, amfileri denememize ses cikartmayan guzel insandi. Turkiyeye bir cok butik urunu getirten oncu insanlardandi.. Kadikoylu muzisyenler basta olmak uzere , bir cok kisi cok sey kaybetti bence.. Ozgur hakkatende cesur ve yenilikci bir insandi.. Basta ben olmak uzere bir cok kisiye inanilmaz yardimi olmustur alim satim anlaminda.. Geri kalan insanlik anlaminda yaptiklarini saymaya zaten gerek duymuyorum. Bilen biliyor zaten.Piyasanin cok altinda bir cok sifir urun almisligim var kendisinden.. Umarim yeni yolunda basarili olur.. Bu piyasa (muzik ve alim satim) dahada kotu olmadan insallah birseyler yoluna girer.. Yoksa sikinti buyuk..
 
Ne yazık ki kapandı. Ben de artık video'larımı orada çekemeyeceğim XD Hayırlısı neyse o olsun ya, bir yol kapanır başka yollar açılır.
Piyasa daha da kötü olacak, benden söylemesi. (felaket tellallığı mod: On) XD
 
Bugün öğrendim, baktım vitrin bomboş, Özgür de içeride kalan son şeyleri paketliyor. Dedim "Hayırdır ?"
"Kapatıyoruz" dedi. Dükkan da satılmış zaten. Epeydir kriz nedeniyle piyasa ölüymüş sanırım. Zaten o da uzun süredir dükkan üzerinden geçinmediğini ve asıl gelir kaynağının başka olduğunu söyledi.
İlk butik gitarımı almama vesile olan adamdır kendisi (4000 TL'ye sıfır Vigier Indus aldım kendisinden , bugün bu fiyat şaka gibi duruyor...). Taurus, evdeki 2x12 kabin filan da cabasıdır. Hakikaten bu piyasanın cesur bir esnafı idi Özgür. Bayağı üzüldüm dükkanı öyle görünce. Sanırım Pena Müzik zaten kapanmıştı... Kadıköy çarşının eski tadı olmayacak artık gitarcılar için.
Bu gidişle herhalde sadece SRV kalacak. Eğer o da aynı akıbeti paylaşırsa ; sanırım işte o zaman , " bu iş bitmiştir " olgusunun gerçek anlamda farkına varacağız.
 
bundan 10 yıl evvel özgür le tanıştığım gün aklıma geldi :) .. kaliteli ekipman tutkusu ve uzmanlığı olan bu iş için epey çaba harcamış biridir.. gayet insancıl, muhabbet ve mizah sahibidir, surat asmaz dalga dümen yapmaz.. piyasa ölsün ölmesin ama arkadaşım için üzüldüm :( ..
 
Son düzenleme:
Avrupa yakasında oturuyorum ona rağmen 1-2 alışverişim olmuştu. eğer ayakta kalmasını sağlamaya bir faydası olacaksa bir süre alışverişimizi oradan yapabilirdik. Benim 2. bir gitara ihtiyacım vardı ordan alabilirdim. Diğer arkadaşlarımız da aynı hassasiyetle destek olabilirlerdi sanıyorum :(
 
Son düzenleme:
Yani şu an sitedeki mallar artık satışta değil mi? Suhr vs...?

Sitedeki birçok ürünün online satışı olmaya devam edecek. Konsinye olanların da bir kısmı zaten sahiplerine teslim edildi. Geri kalan da online satışta kalacak. TNT müzik açıkçası çok ağırlaşan mal sahibinin kira artış baskısı ve iş hacminin düşüşü sebebiyle zor zamanlar geçirdi. En son olarak da mülk el değiştirince tahliye etmek durumunda kalındı.
 
Nasıl oluyor da yabancı ülkelerde 150 yıllık butik mağazalar(ayakkabıcı, fırın, enstrüman üreticisi veya saatçi) ayakta durabilir ve sonraki nesilleri geçindirmeye devam edebilirken, ülkemizde 10 yıl yerinde kalabilen esnaf başarılı sayılıyor?
Türkiye on-on beş yılda bir başa sarıyor da ondan:) Kafa da hep aynı. "1-2 sene sayıları tutturdunuz diye kendinizi bir şey sanmayın, demokrasi için gereken adımlar atın" deniyor, ama dinleyen kim.
Gelişmiş ülke, sadece ekonomisi gelişmiş ülke değil, öncelikle demokrasi ve hukuk anlayışı gelişmiş ülke oluyor. Bunlar sayesinde bir standart oluşuyor ve onun altına düşülemiyor.
Biz de "standart" diye bir şey olmadığı için, iktidar değişimi ile her seferinde yeni bir "standart" oluşuyor. İktidarın ömrü dolunca da biz kendi "normalimize", yani istikrarsızlığımıza geri dönüyoruz.
 
Nasıl oluyor da yabancı ülkelerde 150 yıllık butik mağazalar(ayakkabıcı, fırın, enstrüman üreticisi veya saatçi) ayakta durabilir ve sonraki nesilleri geçindirmeye
devam edebilirken, ülkemizde 10 yıl yerinde kalabilen esnaf başarılı sayılıyor?

Abi senin mesaji gorunce aklima geldi Harvard Universitesi'nin yaninda Grolier diye bir kitabevi var, ama 1927 den beri acik olmasi degil, sadece
siir kitaplari satmasi onu ozel yapan. Bizde Bim, LC Waikiki ya da Simit Sarayi disinda o kadar dayanabilecek bir isletme sanmam
ki olsun. Kasar peyniri ve susami da torrentten indirmeyi becerirsek
bu sonuncusuna da gule gule...
 
Bazen yazları İstanbul a gittiğimde önünden geçerdim o dükkanın hep . Başka bir yerde suhr vigier falan görmek hayaldi benim için. Ama cesaret edip gitmemiştim içeri. Hani o gitarlari deneyebilir miyim desem olmazdı ya . Keşke deseydim ama ya . Dükkanın vitrini gözümün önünde şu an bile . Hiç gitmesem bile üzüldüm kapanmasına :(
 
butik mağazacılık kendine özgü ürünleri satarsa uzun yıllar ayakta kalabilir. Karma 1. el ürün satan bir müzik mağazası alım gücü yüksek bir işletme ile aynı fiyata ürün satamayacağı için otomatikman yok olur. ama sadece 2.el butik satıyorsa SRV müzik gibi aklıma gelen ilk örnek durum farklı.
 
Özellikle sıfır akustik enstrüman satışı konusunda , 2006-2007'den beri dünya genelinde bir sıkıntı var bildiğim kadarıyla.
Benim bir arkadaşım ; önemli Türk zil üreticilerinden birinin dış satım sorumlusu. Bu konuyu 3-4 ay önce onunla konuştum. Kendisinin Amerika ve Avrupa'da bir sürü bayisi mevcut. Ayrıca her sene gerek NAMM'da gerekse Muzikmesse'de stand açar. Yani sürekli yurt dışı ile kontak halinde.
Bana bu konuda söylediği ; özellikle 2007'deki krizden beri ve VSTI'lerin artık evlere kadar girmesinin de etkisi ile , akustik enstrüman satışlarında son yıllarda ciddi daralma olduğu şeklinde. Örneğin geçtiğimiz yaz , Frankfurt'da çok katlı bir davul mağazası olan büyük bir bayisi ile görüşmüş. Adam geçtiğimiz yaz ilk defa bir tek davul seti dahi satamadıklarından bahsederek , "Allah'tan başka işlerimiz var da ayakta durabiliyoruz " demiş.
Tabii benzeri durum Amerika için de geçerli. Yalnız Amerika'nın bu konudaki avantajı NAMM gibi bir kuruluşa sahip olması. Bu gelişmeler karşısında ; NAMM'ın son dönemlerde , özellikle ilk ve orta dereceli okullarda gerçekleştirdiği akustik enstrüman kullanımının teşviğine yönelik bir takım özendirici faaliyetleri neticesinde , bu kriz 1-2 senedir Amerika'da yavaş yavaş aşılmağa başlanmış. Tabii Avrupa'da NAMM benzeri bir kuruluş olmadığı için ; bu sıkıntı orada hala sürmekte ve daha süreceğe de benziyor..
 
Geri
Üst