Nazım Hikmet

Belki çoğunuz biliyordur ama ben Nazım Hikmet'in şairlik dışında (ve tabi siyasi bi tarafı var) ressam, senarist ve muhteşem bi aşık olduğunu bilmiyordum. Bence onun üstüne tartışılacak çok şey var. Bu basit bi başlangıç olsun.
 
Nazım Hikmet. Aşkın ve kavganın şairi.
Çok tartışıldı çok konuşuldu. nazım yılı ilan etti onu sürgünden sürgüne gönderen burjuva devleti. sağcılar tartıştı ,liberaller tartıştı. eserleri oğlu tarafından yapı kredi yayınları adında sermayenin bir sanat(!) kuruluşuna satıldı. vatan haini denildi.romantik komünist denildi. bu ülkede hep tartışıldı.
Çoğu insan işine geldiği gibi kullandı Nazım Hikmeti. politik kimliğinden arındırarak Romantik komünist dediler adına. işlerine öyle geliyordu. "bizim için önemli olan şiiri " dediler. siyasi kimliği bizi ilgelendirmiyor dediler. Ama Nazım Hikmet yaşamı boyunca buna inat bir dava adamı olarak yaşadı. O Türkiye Komünist Partiliydi. ömrünün sonuna kadar da ülkesi için mücadele etti.
Ama bugün yapılmak istenen onu değerlerinden,değerlerimizden arındırarak içi boş bir Nazım Hikmet kimliği yaratma çabası. Buna izin verilmeyecek. "o iyi bi şairdi" cümlesinin yerine "o komünistti ve iyi şairdi" denilecek.
kendisinin de dediği gibi "Sevdalınız Komünisttir..."
Bu değerlerimizin içini boşaltma saldırıları sonuçsuz kalacak. Aziz Nesin in içini boşaltmalarına izin vermeyeceğiz. Yılmaz Güney in lümpenliğini medya soytarılarının tartışmasına izin vermeyeceğiz. Nazım Hikmet in de sadece bir aşk şairi olarak lanse edilmesine karşı mücadele edeceğiz. Nazım Hikmet onun içini boşaltmak isteyenlerin elini yakar. şiirleriyle gereken cevabı en güzel şekilde verdi,vermeye devam ediyor.
Sevdalınız Komünisttir.
 
Behey! kaburgalarinda ates bir yurek yerine
idare lambasi yanan adam!
Behey armut satar gibi
san'ati okkayla satan san'atkar!
Ettigin kar
kalmayacak yanina!
soksan da kafani dukkanina,
dukkanini yedi kat yerin dibine soksan;
yine atesimiz seni
yagli saclarindan tutusturarak
bir turbe mumu gibi damla damla eritecek!
Cek elini san'atin yakasindan
cek!
Cekiniz!
(Ayağa Kalkın Efendiler)
 
CENAZE MERASİMİM

Bizim avludan mı kalkacak cenazem?
Nasıl indireceksiniz beni üçüncü kattan?
Asansöre sığmaz tabut,
merdivenlerse daracık.

Belki avluda dizboyu güneş ve güvercinler olacak,
belki kar yağacak çocuk çığlıklarıyla dolu,
belki ıslak asfaltıyla yağmur.
Ve avluda çöp bidonları duracak her zamanki gibi.

Kamyona, yerli gelenekle, yüzüm açık yükleneceksem,
bir şey damlayabilir alnıma bir güvercinden : uğurdur.
Bando gelse de, gelmese de çocuklar gelecek yanıma,
meraklıdır ölülere çocuklar.

Bakacak arkamdan mutfak penceremiz.
Balkonumuz geçirecek beni çamaşırlarıyla.
Ben bu avluda bahtiyar yaşadım bilemediğiniz kadar.
Avludaşlarım, uzun ömürler dilerim hepinize...

En Çok etkilendiğim insanlar dan biri.Şiir'e başlamamın sebebi.Herzaman rahat uyu...
 
Nazım dünya şairi,kavganın şairi
Akın var güneşe akın
güneşin zaptı yakın
vaktimiz yok onların matemini tutmaya
akın
var güneşe
akın
güneşi zaptedeceğiz
güneşin zaptı yakın!
sözler yetmez kelimeleriyle anlatılmalı Nazım...
 
Nazım Hikmet...büyük adam,büyük insan,büyük şair...
her yazdığı satırıyla en sevdiğim şair olmuştur hep..
istanbul'dan mektup,kız çocuğu,bulutlar adam öldürmesin,ceviz ağacı...
süper bi adamdır o herşeyiyle...
 
Belki de 'kominist' bir yazar olmak en çok Nazım'ın öncülüğünde bir savaş haline geldi.Bir tarafta sanata olan haykırışlarıyla yanıp tutuşan anlamsız bir milliyetçi zihniyet,bir taraftan o'nu saygıyla zikreden ve sayısını bilmediğim birçok insan ..Savaşın çetinliği barizdi ama sonucu hala akıllara ziyan..Her ne kadar o'nun zamanında yapılan haksızlıkları ve kargaşayı kavrayamasam da O'nun hayatını okumak bana fazlasıyla fikir verdi.Ve anladım ki sevilen bir insan olmak istiyorsan sıradan olacaksın. Saygı duyulan bir insan olmak istiyorsan SİVRİLECEKSİN..
 
Memleketimden insan manzaralarıyla memleketim insanının portresini çözmüş olan güzel insan.Piraye ile olan aşkı ne şiirler yazdırmış O'na.
Sevdalınız Komünisttir,
Eyvallah...
 
neden nazım bu ülkede nazım hikmetten başka şairlerde var, türkiyeden kaçmiş+ türk vatandaşlıgından çıkarılmiş bir kişi yunanistanda kendi halkına yalan söyleyip orada kalmasini saglamiştir,ve bir cok türk hayatını kaybetmiştir
 
"...
ve elbette ki sevgilim elbet,
dolaşacaktır elini kolunu sallaya sallaya
dolaşacaktır
en şanlı elbisesiyle:
işçi tulumuyla
bu güzelim memlekette
hürriyet..."

onun için söylenecek her söz içi boş kalırmış gibi geliyor onun yanında.. o yüzden söyleyecek çok birşey bulamıyorum.. şiirle ilgilenenler Nazım Usta derler ona; gerçekten de ustadır.. Bir vatanını, bir de sevgililerini sevmiştir o herşeyden çok.. rahat uyu daima aklımızdasın..
 
kötükedi:
amacın nazımı kötülemekse bunu başka yerde yap, bu başlıkta değil.
sen ister kabul et ister etme, bu ülkenin yetiştirdiği en büyük şair nazım. yoksa sen necip fazıl'ı mı tercih ederdin? bunlar ucuz ve politik numaralar, bunlara başvurmasan daha iyi olurdu...
ayrıca o beğenmediğin nazım'a vatandaşlığı iade edildi geçtiğimiz yıl...
 
''En güzel günlerimin
üç mel'un adamı var:
Biri sensin,
Biri o,
biri ötekisi...
Kanlı bıçaklı düşmanımdır ikisi...
Sana gelince...
Ne ben Sezarım,
Ne de sen Brütüssün...
Ne ben sana kızarım
ne de zatın zahmet edip bana küssün..
Artık seninle biz,
düşman bile değiliz..''

*''Sen'' adli siirinden
..yorumsuz
 
MESS E BİR CEVAP.: nazım hikmet kelimerin kanını akıtan, mısraları DEVRİK yapan , kıtaları ok , şiirlerini yay olarak kullanan bir devrin hızlı ko...;sehir gerillası ve hayatının 2. baharının sonlarını pişmanlıklarla dolduran bir şair bir kominist ve tek sevebildiğim şeyi bir insandı .bahsettiğiN kargaşanın yaşanmasına sebeb olan bir kuruluşun ELİNDEKİ ŞİİR KİTABININ İÇİNDE ŞİİR, KAPAÐINDA AŞK,SEVGİ VS RESİMLERİ .AMA CEBİNDE AYRILIK TÜTSÜSÜ.SIRTINDAKİ HEYBEDE GERİLLA TAKTİÐİ,GERİLLANIN EL KİTABI GİBİ,KARDEŞİ KARDEŞE DÜŞERMENİN YOLLARINI ANLATAN KİTAPLAR BULUNAN bir kurucusudur. bağdaştırmak istediğim diğer bir insanda şarkılarını tamammıyla tek anlamıyla( kimileri tarafın dan yüklenen anlamlarda değil) dinlediğim bir sanatçı cem karaca dır.Doğruyu inanç açısından yorumlamıyorum.düşünce açısından BENCE bulmuştur.fakat inanç açısından olayı yine abartmıştır.
 
kardeş sana yazdığım cevabı değiştirmek zorundayım düşüncelerim aynı fakat !!!!
sonuçta buraya 15-16 yaşında olup da üye olanlar vaar yazdıklarımı okumaları şimdilik hoş olmaz

AMA İSTEYENE deepdreamer a YAZDIÐIM METNİN AYNISINI GÖDEREBİLİRİM
 
Abi sana cevap yazicam ..ama cumlelerinde ki kin'i ,saldirganligi gorunce...ne yazsam bos..
cunku ne dersem diyim ne kadar dooru da olsa
''tamam orda haklsin '' cıkmicak aagzindan...

Senin cellatlarin benim kahramanlarimdi..
ki olenlerde onlardi...

** uzatmaya gerek yok
 
YASAMAYA DAIR

1

Yasamak sakaya gelmez,
büyük bir ciddiyetle yasayacaksin
bir sincap gibi mesela,
yani, yasamanin disinda ve ötesinde hiçbir sey beklemeden,
yani bütün isin gücün yasamak olacak.

Yasamayi ciddiye alacaksin,
yani o derecede, öylesine ki,
mesela, kollarin bagli arkadan, sirtin duvarda,
yahut kocaman gözlüklerin,
beyaz gömleginle bir laboratuvarda
insanlar için ölebileceksin,
hem de yüzünü bile görmedigin insanlar için,
hem de hiç kimse seni buna zorlamamisken,
hem de en güzel en gerçek seyin
yasamak oldugunu bildigin halde.

Yani, öylesine ciddiye alacaksin ki yasamayi,
yetmisinde bile, mesela, zeytin dikeceksin,
hem de öyle çocuklara falan kalir diye degil,
ölmekten korktugun halde ölüme inanmadigin için,
yasamak yani agir bastigindan.

1947

2

Diyelim ki, agir ameliyatlik hastayiz,
yani, beyaz masadan,
bir daha kalkmamak ihtimali de var.
Duymamak mümkün degilse de biraz erken gitmenin kederini
biz yine de gülecegiz anlatilan Bektasi fikrasina,
hava yagmurlu mu, diye bakacagiz pencereden,
yahut da sabirsizlikla bekleyecegiz
en son ajans haberlerini.

Diyelim ki, dövüsülmeye deger bir seyler için,
diyelim ki, cephedeyiz.
Daha orda ilk hücumda, daha o gün
yüzükoyun kapaklanip ölmek de mümkün.
Tuhaf bir hinçla bilecegiz bunu,
fakat yine de çildirasiya merak edecegiz
belki yillarca sürecek olan savasin sonunu.

Diyelim ki hapisteyiz,
yasimiz da elliye yakin,
daha da on sekiz sene olsun açilmasina demir kapinin.
Yine de disariyla birlikte yasayacagiz,
insanlari, hayvanlari, kavgasi ve rüzgariyla
yani, duvarin ardindaki disariyla.

Yani, nasil ve nerede olursak olalim
hiç ölünmeyecekmis gibi yasanacak...

1948

3

Bu dünya soguyacak,
yildizlarin arasinda bir yildiz,
hem de en ufaciklarindan,
mavi kadifede bir yaldiz zerresi yani,
yani bu koskocaman dünyamiz.

Bu dünya soguyacak günün birinde,
hatta bir buz yigini
yahut ölü bir bulut gibi de degil,
bos bir ceviz gibi yuvarlanacak
zifiri karanlikta uçsuz bucaksiz.

Simdiden çekilecek acisi bunun,
duyulacak mahzunlugu simdiden.
Böylesine sevilecek bu dünya
"Yasadim" diyebilmen için...

Nazim Hikmet
Subat 1948
 
Geri
Üst