Do-re Müzik Müşteri Ilişkileri Problemi

Hiç kafamda yoktur, dükkan önünden geçerken yeni bir ekipman görür merak ederim. içeri girip denerim. Görevlinin bana göstereceği ilgi ve ürünü tanıtması önemli. çünkü o gün almam ama belki daha sonra/param olunca vb.. almaya karar verebilirim, ürün/ işletme / personel hakkında olumlu fikirler oluşur ya da çevremdeki arkadaşlarıma tavsiye ederim. Her türlü kazanç....
Amatör satıcıların kafasında kurduğu "alıcı olan/olmayan" müşteri kavramı sadece işletmeye zarar getirir. Senin işin bu satıcı kardeşim. İnsanlarla ilgilenmek için para alıyorsun; yargılamak için değil. Ne kadar bilgili olursa olsun, ben işyeri sahibi olsam böyle bir personeli orada dakika tutmam. çünkü satın alma kararı vererek oraya gelen müşterinin ona ihtiyacı yok. Bari yeni potansiyel müşterileri soğutarak zarar vermesin.
 
Son düzenleme:
1 Sene ye yakın bir mağazada satış yaptım . Hiç bir gelen müşterime alıcak ve ya almayacak gözüyle yaklaşmadım. Sene 2016 Fiyat listeleri bilgisayarlar da kayıtlı bir malzemenin fiyatını söylemek çok zor bir durum değil , Hele ki do-re gibi bir firma bunu yapıyorsa onların ayıbıdır . Daha önce ankara mağazasında sorduğum pedalların fiyatlarının bulunamadığı oldu ancak, Gayet düzgün bir dille cevap verdiler . Onun dışında insanla uğraşmak zordur ,Kimse alınmasın ama sabah 10da dükkanı açıyorsunuz akşam 7 30'a kadar belki onlarca kişi geliyor ve alsın almasın kafanızı şişiriyorlar,Bu benim işim müşteriyle ilgilenmek zorundayım bu da doğru ama, Her insanın ters günü olabilir , Gelen hiç bir müşteriye hayır kardeşim denetemem demişliğim yoktur öte yandan , Depo sayım günleri, Yeni parti mallar geldiği günler dükkanlarda bir stres durumu oluyor stoklar sayılıyor derken ,Üstüne onlarca müşteriyle uğraşmışken , 60 müşteriye evet dediysem 61.ye hayır dediğim bir gün olabilirdi bence .Ama alacaksan bakayım almayacaksan uğraştırma gibi tavır asla kabul edilemez.
 
Geçmiş olsun öncelikle. Bundan bir kaç yıl önce yine do-re ile ilgili bir sorun yaşanmıştı bir arkadaş tarafından. Hatta burada tartışılmıştı baya baya. Konuyu net hatırlamasam da do-re'yi savunur gibi cevaplar vermiştim ve @Single_FACTOR abimiz ile tartışma hali söz konusuydu. Hala içimde pişmanlıktır. Elin do-re'si için buradan biriyle o duruma düşmek üzücüydü, hala gelir aklıma ara ara do-re ismini gördükçe.

Neyse, demek istediklerime gelecek olursak. Bireysel müşteri odaklı çalışan firmaların bunu yapması tabi ki kabul edilemez. Sonuçta bizler oradan ürünleri satın almasak o firma iş yapamaz. Bunu göz önünde bulundurmaları ve asla unutmamaları gerekiyor, ki bahsettiğimiz firma Türkiye'de nam yapmış bir firma olan Do-re. Ancak özellikle Ankara'ya yerleştiğim şu son 6 yılda Do-Re'de gördüğüm bir kaç eksikliği yazmak istiyorum. Aslında sadece do-re için değil, bir çok mağaza için geçerli.

*Kızılay'da bir çok mağazayı gezerken (genelde küçük ölçekli), hiç sorun yaşamam. Sorundan kastım, ne bir ekşimiş suratla karşılaşırım ne de bir "almayacaksanız deneyemezsiniz" tavrı ile. O yüzden olsa gerek, sadece denemek için değil, satın alım işlemleri için de genelde küçük ölçekli mağazaları tercih ediyorum. Çünkü Do-Re olsun, Zuhal olsun gittiğinizde, sadece deneyecekseniz hele, asık suratlarla karşılaşma ihtimaliniz olası, ya da çoğunlukta bunu deneyimledim diyeyim.

*Nedense bakkal misali, küçük ölçekli mağazalardan alışveriş yaparsam onların da bir şekilde piyasada kalma mücadelelerine ortak olmuşum gibi hissediyorum ve bu mutlu ediyor.

*Ancak "Sezar'ın hakkı Sezar'a" diyerek şunu da yazmak isterim. Yeri geldi, Zuhal, do-re gibi mağazalarda saatlerce pedal, gitar, amfi denemişliğim oldu. Özellikle Zuhal müzikte pedal, Do-re müzikte gitar. Hani bir kere bile gelip de "yeter artık" demediler, hatta demeyi bırakın surat da asmadılar. (Sanırım şanslı günümdeydim). Öyle ki o denemelerin bir çoğunu fikir edinmek için, ilerde bir gün ola ki alırsam diye yapıyordum, bir çoğunda bir şey almadan çıkıyordum mağazadan. Hatta bir keresinde, Zuhal'in önünden geçerken "senin sorduğun amfi geldi, gel dene istersen" denildiği de olmuştur. O yüzden gidip de tamamen onları kötüleyemeyeceğim. Ama bu yazdığım son şık, hani derler ya, devede kulak.

Tekrar geçmiş olsun böyle kötü bir müşteri ilişkisi olayı yaşadığınız için.

Dipçe : Yaşasın yurtdışındaki büyük mağazalar, adamlar sırf denemem için depodan kilolarca ağırlıktaki amfi,kabinleri getiriyorlardı. Buradan onlara da selam olsun, iyi ki varlar :D
 
Olacak iş değil gerçekten... şaşırmamak elde değil.. bu gitar mağazalarındaki tiplerin kendini rakstar zannetmesi durumu daha ne kadar sürecek bilemiyorum.. Geçenlerde benzer muameleyi ben yaşadım.. öğretim görevlisi olduğum marmara üni adına bi kaç alet edevat promo-faturası istemiştim.. lakayt tavırlar sergilediler.. sonra bende ciddiye almaları için tavrımı tarzımı değiştirdim.. sonuç aynı :) yanlış anladınız bilmemne vb vb.. gelin hemen hallederim laflarına girdiler.. tabi sonrasında lanet edip çıktım mağzadan bişey almadan.. zaten bu tip yerler batmak üzere... tuzları kuruymuş gibi bir de müşteri terslemeleri gerçekten çok mantıksız..


Gökhan canını sıkma abi.. direk isim vererek şikayetçi ol ''satıcı kişi'' den.. sizden alcaktım vazgeçtim dersin direk. hatta reklamın kötüsü olur.. bahset tüm platformlarda bu konuyu. olabildiğince duyur. ben öyle yaptım.. illaki birkaç arkadaşın fikri değişmiştir. böyle böyle esnaflığı seve seve öğrenecek bu tiplemeler..
Boksörüm diyince tırsmışlardır akın:)
 
Arkadaşlar, burada görmediğim tanımadığım, ilişkim olmayan, olaylarına tanık olmadığım kimseyi savunacak değilim. Ancak bu insanların neden bu tür davranışlara yönlendiğini biraz düşünmekte fayda var. Siz burada kendinizi ciddi müşteri, potansiyel alıcı olarak düşünüyorsunuz çünkü kendinizi ve niyetlerinizi biliyorsunuz. Peki bu adamların karşılaştığı insanların yüzde kaçı böyle acaba? Ciddi olmayan insanlar, dükkana girip her bir halta gereksiz dokunan, demo mallara zarar bile veren insanlar, tutup da turkrock'a üye olup buralarda takılacak değil herhalde. O yüzden kendi içinizde haklı bir grupsunuz ama dükkan ortamının sadece belirli bir kitlesini oluşturuyorsunuz. Sizden çok farklı bir sürü insan girip çıkıyordur (özellikle Do-re gibi büyük dükkan ve çekici vitrini olan bir yere) ve büyük ihtimalle saçma davranışlar, laubali sözler, zaman çalan arkası boş istekler, vs. ile bu insanları bezdiriyorlardır.

Her ne olursa olsun aynı güleryüz ve nezaketle bize hizmet etmek zorundalar, çünkü bunun için maaş alıyorlar ve işleri bu. Ancak biraz da bu insanların hayatlarının zorluklarını düşünürsek belki rahatsız edici davranışlarına karşı daha yumuşak tepki verebiliriz. Onların da işi kolaylaşır. Yapıcı bir eleştiri ve yerinde ve nazik uyarıyla kendilerine gelerek özürdileyebilirler. Nitekim ilk mesajda adam belki yanlışını farkedip çay ısmarlamış hemen.

Eğer bunu da yapamıyorlarsa mutlaka üst merci veya başka kurumlara şikayet etmek gerekir.

Bunları yazmamdaki amaç kimseyi savunmak veya sizin eleştirilerinizi eleştirmek değil. Do-re'yle bir alakam yok, sadece Tünel mağazasında defalarca çok iyi karşılanıp hizmet gördüm ve gözümün içine baka baka yalan söyleyen başka mağazalar gibi çiğ bir yer olmadığına inanıyorum. Bu tür yerleri olabildiğince desteklemekte fayda var. Yoksa nazik gözüküp çaktırmadan bizi düdükleyen yerler çoğalarak artabilir.

Hepinize nezaket dolu, karşılıklı saygı içeren tatminkar alışverişler diliyorum.
 
Ben de Dore ile ilgili bir olay anlatmak istiyorum, Ankara mağazasında yaşadım bunu, esmer ince uzun genç bir abi var adını hatırlayamadım malesef onunla başımdan geçmişti, biraz da @rpm e arka çıkacak bir olay.

1 1.5 sene önce bir "karayıldız" amfi almaya niyetlendim, kafayı bulmuştum ancak kabine denk gelemiyordum ben de gittim dore'ye dedim kabin bakacağım, kafa ile kurdu istediğim gitarı aldım hiç "o olmaz bunu kullan" gibi bir tavır da yoktu. Ben kenarda usul usul metalikacılık oynarken bir dayı geldi. Bağlama çalıyormuş sanırım, bir boss prosesör sordu, abi yine gösterdi fiyatını söyledi, üstüne adam bağlama için gereken tonları buradan atabilme imkanını sordu(Veya elinde pedalıyla gelip direk ton atmalarını istemişti bir an ikilemde kaldım yalan olmasın) abi de yapamayacaklarını söyledi. Sonrasında adam sen bunu al gel bizim eve gidelim orada benim bağlamayla ayarlarsın diye inceden ısrar etmeye başladı. Benim adamı 5 kere döveceğim sürede o hiç hır gür çıkarmadan yolladı, hatta sonra yanıma geldi 3 5 lafladık, adam gelmiş böyle böyle istiyor sonra bunları tersleyince de internette dore şöyle dore böyle diye konuşuyorlar dedi.

Ankara'da sapık gibi, üşüdükçe veya arkadaşları beklerken mağazalara girip bişeyler deneyen sohbet eden vakit geçiren bir müşteri olarak 2 Dore mağazasından da pek memnunum, tüm kadroyu tanımam ama anayolun kenarındaki mağazadaki o abi ve birkaç ay evvel oraya geçen Ferhat Abi'den 1 kere ters bir tepki almadım, hatta stok sayımı vb çalışanları delirten günlerde bile en kibar şekilde güleryüzünü eksik etmeden açıklamıştır durumu. Sokağın içindeki şubelerinde de üst katta duran Tolga Abi'de çok tanışıklığım muhabbetim olmamasına rağmen (Her gidip selam verdiğimde kim lan bu diyordur bence :) ) hep alakalı bir yaklaşım görüyorum.

Bu firmaların da kadrolarını düzenleyen insanları umursamadıklarını, marka imajını önemsemediklerini düşünmüyorum. Bilinçsiz kesime zaten onlar da belli tepkiyi gösteriyordur ama böyle tatsız olaylarla hiç aksiyon çıkarmadan direk onun üstündeki yetkiliye derdini anlatmak veya tek şikayet ile firmaya bildirmek hem yarın sizin oraya gittiğinizde daha iyi çalışanlarla çalışmanıza sebep olur hem de o şirketten birileri onları daha iyi bir noktaya çekmeye yardımcı olduğunuz için minnettar kalacaktır size.

Özetle orada çalışan adam sattığı ev parasındaki piyanosuyla maaşını 1 alacakken 5 almıyor onun karı "Dore" nin kazancı oluyor. Siz o adamı bildirdiğinizde (gördüğünüz tepkiyi hakedecek saçma birşey yapmadıysanız) firma hep piyanosunu daha kolay satacak hem de verdiği maaşın karşılığını alacak yeni bir eleman çalıştıracak belki. Adaptör konusunda arkadaş internetten aldıysa o süreç zaten allaha emanet bir durumda kimi kime şikayet edeceğini bilmiyor insan ama ülke genelinde tüm bu sanal işlemlerde bir gitmemezlik, müşteri hizmetlerinde ilgisizlik var. Teknik yetersizlik mi ilgisizlik mi bilmem ama çoğu firmanın bi toparlanmaya ihtiyacı var.
 
Arkadaşlar, burada görmediğim tanımadığım, ilişkim olmayan, olaylarına tanık olmadığım kimseyi savunacak değilim. Ancak bu insanların neden bu tür davranışlara yönlendiğini biraz düşünmekte fayda var. Siz burada kendinizi ciddi müşteri, potansiyel alıcı olarak düşünüyorsunuz çünkü kendinizi ve niyetlerinizi biliyorsunuz. Peki bu adamların karşılaştığı insanların yüzde kaçı böyle acaba? Ciddi olmayan insanlar, dükkana girip her bir halta gereksiz dokunan, demo mallara zarar bile veren insanlar, tutup da turkrock'a üye olup buralarda takılacak değil herhalde. O yüzden kendi içinizde haklı bir grupsunuz ama dükkan ortamının sadece belirli bir kitlesini oluşturuyorsunuz. Sizden çok farklı bir sürü insan girip çıkıyordur (özellikle Do-re gibi büyük dükkan ve çekici vitrini olan bir yere) ve büyük ihtimalle saçma davranışlar, laubali sözler, zaman çalan arkası boş istekler, vs. ile bu insanları bezdiriyorlardır.

Evet, ben potansiyel bir alıcı değilim ve bazen bütün amacım dükkanları gezmek ve demolara dokunmak denemek.
Yaptıkları işin verdikleri hizmetin önemli bir parçası da tanıtım. Firmaların o mağazalara demo ve ürün vermelerindeki amaç ta bu.
Elbette her işin zorlukları vardır. Burda bahsedilen olumsuz tutum ve tavırların, müşterilerin genelini ya da bir kısmını kapsayacak şekilde ilke haline getirilmiş olması.
Belli ki mağazacılığa / hizmet sektörüne uzak birisiniz, yapı içinde bulunmadığınız için sempatik yaklaşmışsınız ancak işleyiş ve ilkeler sözkonusu olduğunda söylediklerinizde haklılık payı malesef yok.
 
Son düzenleme:
Evet, ben potansiyel bir alıcı değilim ve bazen bütün amacım dükkanları gezmek ve demolara dokunmak denemek.
Yaptıkları işin verdikleri hizmetin önemli bir parçası da tanıtım. Firmaların o mağazalara demo ve ürün vermelerindeki amaç ta bu.
Elbette her işin zorlukları vardır. Burda bahsedilen olumsuz tutum ve tavırların, müşterilerin genelini ya da bir kısmını kapsayacak şekilde ilke haline getirilmiş olması.
Belli ki mağazacılığa / hizmet sektörüne uzak birisiniz, yapı içinde bulunmadığınız için sempatik yaklaşmışsınız ancak işleyiş ve ilkeler sözkonusu olduğunda söylediklerinizde haklılık payı malesef yok.

Mesajımı dikkatle okumadınız sanırım, her halükarda bize düzgün hizmet vermek zorundalar dedim. Demolara dokunanları anlatırken çizmeye çalıştığım profil müzikle alakası olmayan ve amaçsızca her gördüğü şeyin tuşuna abanan insanlar.

İnsan zihninin kapasitesi ve bu insanların karşılaştığı insan sayısı itibarıyle kalıpyargı (stereotip) kullanmaları çok normal birşey. Sektörü bildiğimi iddia edemem ama siz de belli ki insan psikolojisiyle ilgili pek birşey bilmiyorsunuz.
 
Mesajımı dikkatle okumadınız sanırım, her halükarda bize düzgün hizmet vermek zorundalar dedim. Demolara dokunanları anlatırken çizmeye çalıştığım profil müzikle alakası olmayan ve amaçsızca her gördüğü şeyin tuşuna abanan insanlar.

İnsan zihninin kapasitesi ve bu insanların karşılaştığı insan sayısı itibarıyle kalıpyargı (stereotip) kullanmaları çok normal birşey. Sektörü bildiğimi iddia edemem ama siz de belli ki insan psikolojisiyle ilgili pek birşey bilmiyorsunuz.

Bahsettiğiniz "insan psikolojisi" Hizmet sektörü içine girdiğinde değişir. "tıbbi terimlerle buna hakim olduğumu sanmadan", (pratik ve teoride ) çok iyi biliyorum. Zorluklar işin bir parçasıdır. Bu sektörde insanları yargılama, paranın kimde olduğunu , kimin alıcı müşteri olduğunu tayin etme, yargılama/yansıtma hakkınız yoktur.
Bireylerin, firma karakterini, vizyonunu yansıtması gereklidir. Davranışlarını yönetmelikler, standartlar belirler. İşinin başına geçtiği zaman kendisi olmaması, kendi hislerine göre davranmaması, hareket etmemesi isteniyor zaten. o nedenle "işletme psikolojisini" öğrenmeniz gerek.
 
Son düzenleme:
Bahsettiğiniz "insan psikolojisi" eğer Hizmet sektörü ile ilgili ise "tıbbi terimlerle buna hakim olduğumu sanmadan", (pratik ve teoride ) çok iyi biliyorum. Zorluklar işin bir parçasıdır. Bu sektörde insanları yargılama, paranın kimde olduğunu , kimin alıcı müşteri olduğunu tayin etme, yargılama/yansıtma hakkınız yoktur.
Bireylerin, firma karakterini, vizyonunu yansıtması gereklidir. Davranışlarını yönetmelikler, standartlar belirler. İşinin başına geçtiği zaman kendisi olmaması, kendi hislerine göre davranmaması, hareket etmemesi isteniyor zaten. o nedenle "işletme psikolojisini" öğrenmeniz gerek.

Beni boşuna kötü davranışı destekliyor konumuna düşürmeyin, ben sadece insanı hataya sürükleyen faktörleri aklımızda tutarsak onların hatadan dönmesine yardımcı oluruz savını destekliyorum. Siz herhalde insanlar değil de makinelerin işletildiği bir sektörden geliyorsunuz. İnsan hata yapar ve baskı altında daha çok hata yapar. Daha fazla birbirimize birşey öğretmeye çalışmayalım. Örgütlerde insan davranışı üzerine yükseklisans dersi veren biriyle konuşuyorsunuz, komik oluyor. Sağlıcakla kalın.
 
Beni boşuna kötü davranışı destekliyor konumuna düşürmeyin, ben sadece insanı hataya sürükleyen faktörleri aklımızda tutarsak onların hatadan dönmesine yardımcı oluruz savını destekliyorum. Siz herhalde insanlar değil de makinelerin işletildiği bir sektörden geliyorsunuz. İnsan hata yapar ve baskı altında daha çok hata yapar. Daha fazla birbirimize birşey öğretmeye çalışmayalım. Örgütlerde insan davranışı üzerine yükseklisans dersi veren biriyle konuşuyorsunuz, komik oluyor. Sağlıcakla kalın.


Ben şanslıyım çünkü uzun yıllar zincir sistemlere sahip, global, sektörlerinde lider, çok çalışanlı-şubeli firmalarda görev aldım. Bu firmaların bulundukları konumlarda olabilmelerinin, büyümelerinin en büyük dayanağı, personel yönetimini psikolojisini, müşteriye hizmeti öğrenebilmek uygulayabilmek için çok ciddi akademik destekler almış, yatırımlar yapmış olmaları, bütçeler ayırmaları, bunu da personellerine yöneticilerine aktarıyor olmalarıdır.

Akademisyen olmanız çok şaşırtıcı çünkü bahsettiğiniz konular hiçbir altyapısı olmayan esnaf sistemlerine daha yakın. Konuya tam hakim olabilmeniz için sahaya inip, en alt seviyeden itibaren bütün kademelerde çalışın. teoride söyledikleriniz böyle bir alanı, olayı yorumlamaya çok yetersiz kalıyor.
 
Son düzenleme:
Her ne olursa olsun aynı güleryüz ve nezaketle bize hizmet etmek zorundalar, çünkü bunun için maaş alıyorlar ve işleri bu. Ancak biraz da bu insanların hayatlarının zorluklarını düşünürsek belki rahatsız edici davranışlarına karşı daha yumuşak tepki verebiliriz. Onların da işi kolaylaşır. Yapıcı bir eleştiri ve yerinde ve nazik uyarıyla kendilerine gelerek özürdileyebilirler. Nitekim ilk mesajda adam belki yanlışını farkedip çay ısmarlamış hemen.

.

Ben alttan alarak o kişiyi düzgün davranmaya yönlendirdim:)Kar fırtınasında (tünele iptal vapurdan gidemedim) gelen bir kişi herhalde ciddidir.Yaş olarak ta küçük biri değilim ,sadece ama sadece fiyat sormanın karşılığı buysa kusura bakmayın o kişilere empati duyamam . Acil serviste çalışıp insan hayatı ellerinde olan sağlık çalışanları napsın o zaman.
 
Ben alttan alarak o kişiyi düzgün davranmaya yönlendirdim:)Kar fırtınasında (tünele iptal vapurdan gidemedim) gelen bir kişi herhalde ciddidir.Yaş olarak ta küçük biri değilim ,sadece ama sadece fiyat sormanın karşılığı buysa kusura bakmayın o kişilere empati duyamam . Acil serviste çalışıp insan hayatı ellerinde olan sağlık çalışanları napsın o zaman.

İnsan psikolojisine göre adama hak vermemiz lazım. Biraz onu düşünelim;
-"Hatunla sorunlarım var, patron maaşı yatırmadı, doğalgaz faturası kol gibi gelmiş, bu havada kalaorifer çalışmıyor, az önce muhasebeyle kavga ettim, üstüne de delinin biri gelmiş beni uğraştırmak için soru soruyor"
 
Do-re ile alakalı bugün yaşadığımız bir olayı yazayım. Ben Tokatta yaşıyorum ve birlikte müzik yaptığım arkadaşımla bir çalışma stüdyosu kurmaya karar verdik atladık gittik İstanbul'a tünelde ekipman bakıyoruz Davul bakmak için Do-re müzik'e girdik. Bu arada şunu da söylemeden geçemeyeceğim benim do-re'den daha önce birçok alışverişim oldu zamanında ve ben benimle olan diyaloglarından, çalışanların tavırlarından çok memnun kaldım do-re benim gözümde +1 öndeydi... Neyse girdik içeri içeride iki mağaza görevlisi sıkılgan şekilde takılıyor, hızlıca derdimizi anlatıp davul denemek istediğimizi söyledik. Bizimle ilgilenen arkadaş yekten "hayır deneyemezsiniz" dedi. Bende bizim aklımızda farklı marka ve modeller olduğunu deneyip görmenin bizim için uygun olacağını anlatmaya çalıştım ama eleman sözümü keserek "zaten elimizde çok davul yok, istediğiniz modelin parasını verirsiniz bizde getirtiriz" dedi. Tüm bu diyaloglar sırasında sanki arkadaşların işi başka bir şeymiş de bizimle rica minnet ilgileniyormuş gibi bir alaycı tavır takınmıştı. Arkadaşım her şeye rağmen bir modelin fiyatını ve stok durumunu sordu. Eleman yine "bilmiyorum istiyorsanız siteden bakıp söyleyim" dedi. Bizde Yormayalım sizi ona bizde bakarız dedik. Çıkarken arkamızdan "isterseniz trampet denetebiliriz" diye seslendi. Aldırış etmeden çıktık.
 
Do-re ile alakalı bugün yaşadığımız bir olayı yazayım. Ben Tokatta yaşıyorum ve birlikte müzik yaptığım arkadaşımla bir çalışma stüdyosu kurmaya karar verdik atladık gittik İstanbul'a tünelde ekipman bakıyoruz Davul bakmak için Do-re müzik'e girdik. Bu arada şunu da söylemeden geçemeyeceğim benim do-re'den daha önce birçok alışverişim oldu zamanında ve ben benimle olan diyaloglarından, çalışanların tavırlarından çok memnun kaldım do-re benim gözümde +1 öndeydi... Neyse girdik içeri içeride iki mağaza görevlisi sıkılgan şekilde takılıyor, hızlıca derdimizi anlatıp davul denemek istediğimizi söyledik. Bizimle ilgilenen arkadaş yekten "hayır deneyemezsiniz" dedi. Bende bizim aklımızda farklı marka ve modeller olduğunu deneyip görmenin bizim için uygun olacağını anlatmaya çalıştım ama eleman sözümü keserek "zaten elimizde çok davul yok, istediğiniz modelin parasını verirsiniz bizde getirtiriz" dedi. Tüm bu diyaloglar sırasında sanki arkadaşların işi başka bir şeymiş de bizimle rica minnet ilgileniyormuş gibi bir alaycı tavır takınmıştı. Arkadaşım her şeye rağmen bir modelin fiyatını ve stok durumunu sordu. Eleman yine "bilmiyorum istiyorsanız siteden bakıp söyleyim" dedi. Bizde Yormayalım sizi ona bizde bakarız dedik. Çıkarken arkamızdan "isterseniz trampet denetebiliriz" diye seslendi. Aldırış etmeden çıktık.

Yuh :shifty:
 
Geri
Üst