The Prestige

SPAWN-THeUndead demiş ki:
BENİM anladımgım alfred borden'in tesla yardımıyla ikizini yapması.Doguştan oldugunu çıkartamadım.Belkide öledir.Öleyse borden nie teslaya gitsin gerek yokki.

Bu filim üzerinde çok tartışılık çünkü gerçekden filimde bize bırakılan cıok acık var.

On numara filim.Bence başıda sıkmıo öle konuya giriç nede olsa.
abi aynen yaa kafamda bi ton soru işareti var bu pazar tekrar gitmem farz oldu valla...anladığım kadarını açıklicam pür dikkat izlicem valla...mısırmıs kolaymıs yok... ;)
 
SPAWN-THeUndead demiş ki:
BENİM anladımgım alfred borden'in tesla yardımıyla ikizini yapması.Doguştan oldugunu çıkartamadım.Belkide öledir.Öleyse borden nie teslaya gitsin gerek yokki.

Bu filim üzerinde çok tartışılık çünkü gerçekden filimde bize bırakılan cıok acık var.

On numara filim.Bence başıda sıkmıo öle konuya giriç nede olsa.

anladığım kadarıyla yeterince açıklayıcı olmamış ;)

angier borden'in "magic ball" numarasındaki gerçeği türlütürlü pushtluklar yaparak çözmeye çalışır! önce kendi yardımcısını gönderir kayıt defterini alır ama şifreli olduğundan dolayı bi işine yaramaz daha sonra mühendisini kaçırır(ki ozamana kadar bize gösterilenlerden dolayı onu öle sanıyorduk) burda ikizini kurtarmak için teslanın adının yazılı olduğu bir not verir. burda tesla'nın da yardımıyla yapmaya çalıştığı,yaptığı kayıt defterinde olan bütün mühendislik işlerinin kaynağının teslada oldunu söler aslında!! ve angier teslaya gitmeye karar verir...(daha sonra angier borden'in notlarında aslında işinin kaynağinin tesla olmadığını anlıcaktır ilerleyen zamanlarda) ve tesla halen daha yapmaya çalıştığı işi bitirmemiştir dolayısıyla kopyalama işinden borden'in yararlanma ihtimali de ortadan kalkıyor!!

angier'in karısının ölmesi de ikizlerden birinin o düğümü bilmediğinden dolayıdır! (angier, daha baskın olan;şöle söliim hapiste asılan ikize karısının cesedi yanındayken hangi düğümü attın diye sorduğunda borden bilmediğini söledi çünkü gerçekten bilmiyordu.)

bu kadar karışıklığa sebep veren flashback'lerin mükemmel kullanılmasındandır dolayıdır.

umarım bu daha açıklayıcı olmuştur.film'i çok sevdim gerçekten konuşmak istiyen varsa daha ben buralardayım 8)

saygılar ;)
 
bende filmi çok sevdim ve de çok ince ayrıntılarda gizli olduğu için herşey daha bi ilgimi çekti çok ayrıntılı izleyince bişiler tahmin edilebiliyor aslında tabi ki baya bi zorlamayla nese bende filmle ilgili konuşmak anlaşılmayan noktalar hakkında tartışmak isterim
 
filmden çıktıktan sonra zaten arkadaşlarla bak burası da böleydi şurda şu vardı diyerekten herşeyi teker teker çzömek çok eğlenceliydi bu tür filmleri seviyorum
 
uzun zamandan beri izlediğim en iyi filmdi diyebilirim heralde.ilk kez arkadaşımla sinemadan kem küm etmeden çıktık..oyuncular cuk diye oturmuş,geri dönüşler çok zekiceydi..david bowie yi de görmek pek bir güzeldi...
****
ayrıca şunu da ekliyim borden ın karısı "bugün beni gerçekten seviyorsun,bugün sevmiyorsun" diyip duruyordu filmin basından beri o zamanlar daha makine yapılmamıştı yani ikiz meselesi tamamen gerçek...
 
İsmi, ilk bakışta, iş adamlarıyla dolu kapitalist dünyanın kurnaz öykülerini anlatan klişe bir filmmiş izlenmi verse de alakası olmayan, konusu, kurgusu, oyunculuğu ve çekimleriyle mükemmel bir film. Uzun zamandan sonra izlediğim en iyi filmdi. Yönetmenliğini Christopher Nolan'ın yaptığı filmin senaryosu da Nolan'ın kardeşi Jonathan Nolan'a ait. Filmi izledikten sonra bundan sonraki kariyerlerine abi- kardeş devam etsinler demek geldi içimden. Christopher Nolan'ın son dönemlerdeki popüler oyuncusu Christian Bale de filmin 2 esas oğlanından biriydi. Bunun yanısıra Van Helsing'ten bildiğimiz Hugh Jackman da bir diğer 2. esas oğlan. Oyuncu kadrosu gayet zengin ve her bir oyuncunun da film içinde şahsına münhasır rolleri vardı.

İki genç sihirbazın, ben daha iyiyim ben daha süperim rekabetleri, ileride çok acı çekecekleri olaylara sebep olan hırs kavgasına dönüşüyor ve her biri birbirinin numaralarını öğreneceğim derken hiç beklenmedik şeylerle karşılaşıyorlar. Filmde çoğu zaman Edison ve Tesla'nın ismini duyuyoruz. Sanki iki sihirbazla birlikte içten içe bu 2 bilim adamının da rekabeti verilmeye çalışılmış. Filmde Edison'u görememiş olsak da Tesla'yı David Bowie'nin oynaması iyi bir sürprizdi ;)

Başından beri bir sihirbazın ikizinin olması ve "büyük numarayı" bu yolla yapması, hem rakip sihirbaz için hem de izleyenler için bomba bir finaldi. Bu finalle birlikte filmde soru işareti bırakan bir çok yer kendi kendine bağlanıyor ve taşlar tam yerine oturuyor. Zaman zaman fantastik görüntülere de yer veren yönetmen (özellikle klonlama sahnelerindeki görüntüler) filmi çok mantıklı bir çerçevede işlemiş ve hiç bir ucuzluğa yer vermemiş. Senaryonun güzelliği, çok nefis bir kurguyla birleştirilmiş. Filme konsantre olup pür dikkat izleyen kimse, karışık bulmayacaktır.

Yaklaşık 2 saati geçkin bir film böylesine göz açıp kapayıncaya kadar bitti benim için. "Sinema budur" övgüsünü rahatlıkla hakediyor.
 
futurist demiş ki:
Yönetmenliğini Christopher Nolan'ın yaptığı filmin senaryosu da Nolan'ın kardeşi Jonathan Nolan'a ait. Filmi izledikten sonra bundan sonraki kariyerlerine abi- kardeş devam etsinler demek geldi içimden.
memento da yine birlikte çalıştılar yamulmuyosam.


ben hayatımda ilk defa bir filme 3 defa gittim o da bu. akademi tanımadı ya bu filmi lan neyse ben bişi demiyorum. o oskar heykelcikleri girsin yani bi yerlerinize.
 
Spoliers icerir...

Yönetmenler, oyuncular, kurgu falan cok guzel ve filmin önemli olan ve belki kötu olabilecek senaryosuna hemen gelmek istiyorum ki icimde olan seyleri anlatiyim senaryo hakkinda. Bu filmi böyle yapan da senaryosu zaten.

Nolan kardesler ya cok guzel bir senaryo yazmislar ya da bizi aptal yerine koymuslar. Her ucuz numaranin duzgun ve basit bir aciklamasi varken filmin sonunda klonlama gibi bilimkurguya giricek bir ise giriyorlar ama bilimkurgu gibi dusunurken Michael Caine`in sözleri takildi aklima. Seyirci görmek istedigini göruyor ve inaniyor bu dogru. Bu tur filmlerden sonra kendi capimizda anladigimizi sanmak icin gördugumuze inaniyoruz.

Klonlamanin calistigini sanmiyorum ben sahsen. Her seferinde öldurdugu ise yine kendine benzeyen bir insan bence. Film boyunca zaten iki sihirbazin ne kadar ileri gidicegini anlatiyor bir iyi numara icin. Her seferinde birbirilerinin karsisina cikicaklari beklendik sey ve her ikisi de bir digerinin gelicegini beliyor sova.

Bale`in ayrica bir ikizi olmasi cok akilli gecinen bir senaryoya ucuz bir cözum olmus. Ben daha karisik ve beni yerimden oynatacak bir cözum bekliyordum. En azindan Nolan`larin Following olsun Memento olsun hep öyle sonlar oldu. Film sonundaki supriz olaylari ise Usual Suspects ve 6. hisden sonra baya bir zorlamaya basladim film sonunda sasmaya :)

Filmin sonunda klon olayina dogru duzgun bir cevap vermiyor aslinda. Sadece Jackman`in dedigini biliyoruz ama bence kendine benziyen toplamasindan baska bir sey degildi. Biz sadece gördugumuze ve duydugumuza inanmak istiyoruz....

Bu arada oscar olayina gelirsek eger oscarlara aday olan filmleri izlediniz mi de böyle laf atiyorsunuz? Surekli su cok yanlis buldugum yanlari olan akademiyi de korumak zorunda kalmayi sevmiyorum ama herkes daha aday olan filmlerin hepsini izlemeden benim sevdigim niye aday olmadi olayina girmesi yanlis. Ilk önce bir izleyelim hepsini ve sonra karar verelim hangisi hak ediyor.
 
CedriX demiş ki:
Bu arada oscar olayina gelirsek eger oscarlara aday olan filmleri izlediniz mi de böyle laf atiyorsunuz? Surekli su cok yanlis buldugum yanlari olan akademiyi de korumak zorunda kalmayi sevmiyorum ama herkes daha aday olan filmlerin hepsini izlemeden benim sevdigim niye aday olmadi olayina girmesi yanlis. Ilk önce bir izleyelim hepsini ve sonra karar verelim hangisi hak ediyor.

Stockholmde yaşayan bir başka türk dostum daha var neyse o geldi aklıma da.

Oscar heykel-cik- ine aday olan filmleri izledim. Ve eğer az buçuk sinemadan anlıyorsam ki bu sanata bir sinefil olarak nacizane 4 senemi verdim, bu filmi akademinin tanımaması hatadır. Sevip sevmeme durumu değil nesnel davranmak lazım. Her sene bir alt kültür yönetmenini ya da oyuncusunu sınıf atlatma hevesinde akademi en büyük olayı bu. Scarlett Johansson,Peter Jackson vs. Bu sene büyük ihtimal Innaritu'yu gözlerine kestirdiler ve Nolan yine yokmuş gibi yapıyorlar. İşine aşık adamları takdir edersin, işine aşık adam bir de işini en iyi şekilde yapıyorsa ona bir ödül sunarsın. Yoksa endüstrileşmenin girdabında sistem parçası bir oyuncağa döner oskarlar.
 
Bu filmin hak ettigi ve almadigi adaylik bence sadece senaryodur. Ha Nolan kardesler yillardir tanilmiyor ve Christopher Following ve Memento gibi filmler ile kurgu bakimindan cok buyuk islere el atmislar ama ben bu filmde bu yil aday olan filmlerden daha iyi oldugunu dusunmuyorum. Özellikle en iyi film dalinda. O akademinin ben de senin kadar elestiricek bir suru seyini buluyorum ama sirf bu film hakkinda dersek dogru bir sey yapmislar. Son 2 yildir ilk defa en iyi film dalina dogru filmler seciyorlar (Gerci biraz Queen`i cok abartilmis buluyorum Helen Mirren cok iyi bir performans vermis diye ama o da tebrikleri hak ediyor)

Innaritu`da 8 yildir bu iste olan bir adam ve sanmiyorum Nolan`i bilerek gecsinler. Nolan kardesler biraz film yazarken bizi sadece guzel cekimler, kurgu ve senaryo ile germeye calisarak bir film yapacaklarina(hosumuza da gidiyor tabi buna bir sey diyemeyiz) daha degisik kriterler ile katarak daha guzel seyler yapabilcek kapasitesine sahip insanlar.
 
Akıl dolu bir film çok akıllıca geldi bana konu ve o gizemli konunun mükemmel işlenişi,başarılı oyunculuk ile perçinlenmiş,harika bir film herkesin izlemesini tavsiye ederim benim son zamanlarda izlediğim en iy filmlerden biri... illusionist ve skeleton key'den gibi zeka dolu filmleri sevenler kaçırmasın derim ben...
 
selamlar öncelikle....

gerçekten oscar olaylarında bişiler bekliyodum bu filmden ama oscar işte neyse...

film kısaca en az iki kez izlenmesi gerekenler rafında olucaktır herkes için! çünkü harika kurgu harika bi senaryo ve harika oyunculuklar mevcut. zamanında iyi anlaşilamayan filmler rasaında da görücez sanırım pirestiji... umarım her kendine birey diyen insan evladının en az iki kez elinden geçer bu film :roll:


veeeeee geri döndüm ilk msjım :LOL: :LOL: :LOL:
bu 4.dönüşüm :LOL: :LOL: :LOL:
 
2 dalda oscar adaylığı vardı; en iyi sanat yönetimi ve en iyi görüntü yönetimi olmak üzere bildiğim kadarıyla! ikisinide benim izlemediğim "labirent"'e kaptırdı.
 
Uzun zamandır ızlediğim en etkıleyıcı fılmlerden bırıydı klişelerden arınmış ınsanın tahmın sınırlarını oldukca zorlayan bana repliklerını ezberletmiş fılm.her türlü ayrıntıya defalarca takılabılıyor ınsan bufılmde.
Christopher priest'ın romanından uyarlanmıs bı fılm ızlenilesı fılm derim ;)
 
Geri
Üst