Sizce Grup Üyesi Nasıl Seçilir

Merhaba arkadaşlar. Fikirlerinizi öğrenmek istediğim bir konu var. Başlıkta da belirttiğim gibi grup üyesini veya grup kuracağınız kişiyi nasıl seçersiniz?

Bence biraz geniş düşünmek lazım bu konuda çünkü aslında grup üyeleri bir yandan birbirlerine eş oluyorlar. Anlaşmaları ve uyum sağlamaları, birbirlerine saygılı olmaları ve güvenilir olmaları en önemli hususlardandır diye düşünüyorum. Kim sahnede kavga eden grup görmek veya "bu para hepimizin hakkı" diye tartışan grubun üyesi olmak ister ki?

Bir de tabii liderlik egosu var. Bence grup üyelerinin egosu bütün olmalıdır. Yani sakın ha Axl Rose olmayınız! Uyum da önemli elbet. Gruptaki her birey diğer bireylerle birlikteyken esas müzikler ortaya dökülür bence.

Aslında buraya şu soruyu da eklemek gerekir: Grup kurma hayali olan bir kişi arayışa mı geçmelidir yoksa doğru insan onu bulacak mıdır?

Dipnot: Axl Rose'a gönderme değil sadece şaka amaçlı yazılan bir cümle mevcut olabilir. İşbu dipnot fanatik Guns N' Roses tutkunlarının saldırısından muaf tutulmak için yazılmıştır.

welmour demiş ki:

Kendi görüşlerimi belirteceğim fakat peşinen söyleyeyim ki bu görüşler, sevdikleri müziği yapmak ve insanlara duyurmak isteyen, para kazanma amacı gütmeyen bir grup göz önüne alınarak oluşturulmuştur, grup amaçları değiştikçe elemanlarda aranılan özellikler de değişebilir.

Ben şahsen birlikte oturup da iki muhabbet edemeyeceğim insanla müzik yapamıyorum. Önce kafalar uyacak, herkes birbirinin yanında rahat olacak. Aksi durumda ne provada ne sahnede çalarken tam kendimi kaptıramıyorum, keyif alamıyorum yaptığım işten. Dolayısıyla burada da egoist arkadaşların şansı kalmıyor. Kimse, yarım saat önce 5 liraya yediği tavuk dönere bakmadan Rockstar havalarında dolaşan bi tiple uğraşmak zorunda değil.

Grupta liderlik konusunda da, her grupta mutlaka bir baskın karakter olacak ve bu kişi genelde grubu çekip çeviren kişi olacaktır. Her toplulukta bir başın olması gerektiği gibi müzik topluluklarında da bunun olması gerekli olduğundan, bu aslında kötü birşey değil. Burada şahsen başın, daha çok söz sahibi, kararları veren kişi pozisyonundan çok, diğerleriyle aynı oya sahip, sadece moderatör kıvamında bir pozisyonda olması gerektiğini düşünüyorum. Yani alınacak kararları oylamaya sunan, fikirleri gerçeklik süzgecinden geçiren, opsiyonları belirleyen kişi olması gereklidir bence. Tabii bunun için kişinin, grubun kendinden ibaret olmadığının, tek başına çalsa/söylese kimsenin onu dinlemeyeceğinin farkında olması lazım.


Özetle:
-Önce kafalar uyuşacak
-Tavuk döner starı olunmayacak
-Tek başına kimsenin bir halta yaranmadığı unutulmayacak

Hepsini görmek için tıklayın...

Teşekkürler paylaştığınız fikriniz için.

Yani aslında "aklın yolu bir" gibi bu konuda. Kafa yapılarının ortaklık kurması temel oluşturuyor diyebiliriz belki.

Eğer müzik sizin için her zaman 1. plandaysa, yine müziği kendisi için 1. planda tutan birilerini bulmanız hem yol alma hem de karar verme sürecini kolaylaştıracaktır. Herkesin amacının ne olduğu ve bu işi neden yapmak istediği baştan açıkça konuşulmalıdır. Biraz profesyonel bir yaklaşım olsa da bence çalışan yöntem budur. "Yok ben iki tıngırdatacağım, benim için sadece hobi" diyorsanız yine hobi olarak bakan birilerini bulabilirsiniz. Müzik yapma amaçlarınız farklı olursa ya da grupta amacı olmayan birileri varsa ciddi düşünen üye amacı olmayan üyeyi sürekli dürtmek zorunda kalacaktır. Bu üye gruba ayak bağı olma durumuna gelecektir. Amaç baştan konuşulmalıdır.

Hobi amaçlı da olsa profesyonel olarak kurulmuş da olsa grubun bir lideri olması lazım tabi, öyle eşit oy hakkı falan geçiniz Üye seçerken de grubun mevcut durumu ve nasıl biri bulunmalı baştan düşünüp (eğer mümkünse tabi) buna göre seçim yapılmasında fayda vardır. Yeri gelir grubu çekip çeviren bir lider, yeri gelir önüne konanı çalan biri gruba dahil olabilir. Ha eğer kafaca herkesin iyi anlaştığı, güzel ortak kararlar aldığı, yükü paylaştığı bir grup da oluşabiliyorsa tadından yenmez tabi ama hani nadir bulunan durumdur, o grubu bırakmayınız.

Grupta sarkilari vokal secmeli, niye derseniz adamin soyleyecegi sarkiyi benim secmem mantikli degil. Her kafadan bir suru ses cikmasi da hic mantikli degil, alakasiz bir dunya teklif gelebiliyor kisilere birakirsaniz.
Internetten bulduysam sarki listesini gonderip (genelde 3 4 sarki gonderiyorum) ne kadar surede yetisir sorusunu soruyorum.
Yarin diyenden bir uzak durmak lazim, ben trafigini oturtamam 1 gunde adam yarin diyor. Yapacak bir sey yok ama, soz verdik bir kere studyoya beklentisiz giriyorsunuz. Buradan sonrasi hic yaniltmaz, ne var yaaa cok kolay diye yaklasan arkadaslardan hic grup elemani aldigimiz olmadi.
Yanlis nota basmasi kisilik ozelliklerinden cok sonra geliyor, notalar duzeltilebilir ama kisiyi duzeltemezsiniz. 2 saat stres atmak icin girdiginiz studyoda kim sinir kupu olmak ister ki.

Yukarida diger yazilanlari da okudum, onlara da aynen katiliyorum.

Her sesten bir kafa çıkmayacak arkadaş Grup içi demokrasiye hayır diyorum Totaliter ve faşo yönetimli grupları destekliyorum. Piyasayı, seyirciyi, ortamı bilene saygı gösterilecek. Aganın u üstüne olmayacak !. :yawn:

Bir mekanda çalmak üzere Repertuar yapıyorsun herkes sevdiği şarkıyı çalmak istiyor. Dönüp bir bakıyorsun ne mekana ne seyirciye uyan cacccık gibi bir playlist çıkmış.

-Dinleyenenin umurunda mı ? kız arkadaşı ile vokalistin özel bir anında dinledikleri onun için özel anlamı olan ama kimsenin bilmediği ve başkasının da dinlemeyeceği şarkıdan. !?
-Yok "leş çalmayalım, yok ben Teoman' ın karakterine gıcık oluyorum onun şarkılarını çalmam"
-Şu şarkıyı çalalım kimse bilmiyor ama biz sevdiririz... demeler...

Bu bir amaç birlikteliği. Ne muhabeti? kişiliği? arkadaşlığı? geçin onları. Tanışmalar görücü usulü olsun , Birbirinize aşık olmak zorunda değilsiniz, hele bir evlenin gerdeğe girin, çocuğu yapın, sonra birbirinizi zaten zamanla seversiniz...:dummy1:
çalışmalar disiplinli olmalı. Herkes işini yapmalı . Güzin Abla nın meşur bir lafı vardı; "Çok muhabbet tez ayrılık getirir" evladım :kiss:

Single_FACTOR demiş ki:

Her sesten bir kafa çıkmayacak arkadaş Grup içi demokrasiye hayır diyorum Totaliter ve faşo yönetimli grupları destekliyorum. Piyasayı, seyirciyi ortamı bilene saygı gösterilecek, Aganın u üstüne olmayacak !.

Bir mekanda çalmak üzere Repertuar yapıyorsun herkes sevdiği şarkıyı çalmak istiyor. Dönüp bir bakıyorsun ne mekana ne seyirciye uyan cacccık gibi bir playlist çıkmış.

-Dinleyenenin umurunda mı ? kız arkadaşı ile vokalistin özel bir anında dinledikleri onun için özel anlamı olan ama kimsenin bilmediği ve başkasının da dinlemeyeceği şarkıdan. !?
-Yok "leş çalmayalım, yok ben Teoman' ın karakterine gıcık oluyorum onun şarkılarını çalmam"
-Şu şarkıyı çalalım kimse bilmiyor ama biz sevdiririz... demeler...

Muhabbet olayı falan 2. planda olan şeyler, kimse kimseyi sevmek, arkadaş olmak zorunda değil. Bu bir amaç birlikteliği, çalışmalar disiplinli olmalı. Herkes işini yapmalı . Güzin Abla nın meşur bir lafı vardı; "Çok muhabbet tez ayrılık getirir" evladım :kiss:

Hepsini görmek için tıklayın...

Anlatmak istedigim buydu, bence fikir tam olarak bu olmali.
Gayet insancil biriyim, cok grup degistirdim, cok insan tanidim. Durum gercekten boyle, ben gitaristim en iyi bildigim is bu. Elbette duzenlemede fikir bildirebilirim ama en basitinden davulcuya sunu vurma su soyle olmasin demem sacma olur, adam bildigi isi yapmali. Yapamazsa da yollari ayirmalisiniz. Arkadasiniz olursa bu is zorlasiyor, aliniyor cunku ne kadar yapici sozlerle de gitseniz.
Tarzi sorarim, kafama yatarsa olur diyorum ve sonrasina karismiyorum. Ver abi sarkilari gonder calayim, gerisi beni ilgilendirmemeli.
Kisisel fikirlerim bunlar, 25 30 a yakin grup degistirdim, %95 inde kimseyle sorun yasamadan grubu dagittik. Her kafadan ses ciktigi zaman 25 sarkidan sonra blues diye kurdugunuz grup, ekstrem bir ornek ama, ( ve kadin vokal varsa) katy perry, rihanna ve turevlerine evrilebiliyor. Bu playlistle sahne alamiyorsunuz dogal olarak, 3 4 blues 5 6 duman athena mor ve otesi bir de RnB oldugu zaman oh ne guzel RnB cok severim fakat hedef kitleniz de belli olmali. Muziginizi pazarlayacaksaniz bu temel gereklilik.

welmour demiş ki:

Şarkıları vokalin seçmesi gerekliliğine katılmıyorum. Her kafa ayrı ses üretse de, mantıklı kafalardan çıkan ses grubun tarzına uyduğu için aslında her kafadan ses çıkması güzel bir şey. Bizde sistem şöyle işler, şarkı ekleneceği zaman herkes tarz dahilinde çalmak istediği şarkıları yazar, bunları liste yapar oylarız, 6 da 4 oy alanı ekleriz listeye. Vokal konusunda da, deneriz stüdyoda baktık söyleyemiyor iptal ederiz. Şimdiye kadar bir sıkıntı çıkmadı.

Hepsini görmek için tıklayın...

Studyoya girip iptal etmek, vokal harici kalanlarin emeklerini bosa harcamak oluyor. Ders calisacagim veya gezecegim zamandan kisip sarkilara bakiyorsam ve iptal oluyorsa ben uzuluyorum guitar pro degil dinleyerek caldiysam durum daha da vahim gidiyor 6 7 saat. Sevmedigim sarkiyi baskalari seviyor diye calabilirim, solosunu degistiririm yine severim ya da akorlari daha karanlik tarafa cekmeye calisirim sus lar maj7 ler diminishedler eklerim (surat ifadeleri cok iyi oluyor duyduklarinda) eglenebilirim. Ama vakit kaybinin telafisi yok malesef.

Bence başarılı bir grup haline gelmenin en iyi yolu saygı, güven ve her kafadan ses çıkması. Zaten saygı olduğu zaman medley yapılır; o sahneden yine eğlenerek inilir.

Hocam kendi kafandan insanlar olması önemli. Yani grup içinde bir süre sonra kimse birbirini çekemeyecekse o iş olmaz. Kendi kafandan yada basit hali ile anlaşabileceğin kişilerden ve en önemlisi istediğin müziğin gerekliliklerini taşıyan insanlardan oluşturmalısın grubu.

Edit: Büyük grupları incelersen mutlaka bir kişinin grupta baskın olduğunu fark edersin. Sende baskınlığı elinde tutmaya bak.

-Düzgün iletişim kurabilmek için kültür, bilgi, donanım, hayat standartları, karakter konusunda denkliğe sahip olmak.
-Müzikal anlamda aynı beklentiyi, aynı çizgiyi, aynı istekliliği paylaşmak.
-Planlamalar çerçevesinde yapılan harcamalara yetecek seviyede maddi imkana sahip olmak.

İletişim kurabildiğin insanla derdini de çözersin, geleceği de planlarsın, planladığın yolda istikrarla da ilerlersin, maddi olaylar da çözülüyorsa hedefine ulaşırsın.(forumda 100 tane grubu olan müzisyen varsa 97si 10 harcayıp 1 kazanıyordur muhtemelen, hepimiz müzik sevdasıyla coşan pahalı birer hobi fanatiğiyiz bence.)

Bilgin, görgün çoğaldıkça aradığın detay da ona paralel çoğalıyor. Eskiden hangi gitarı alayım diye sorduklarında hangi türü ya da grupları çalacaksın der ona göre anında gitar söylerdim. Şimdi ise 3 saat konuşup kafa karışıklığı ile bırakabiliyorum insanları (yeni başlayanları değil, onlara standart 2-3 cevabım var).. Ağacı, manyetiği, sap profili, teli, fredi, abanozu, ağırlığı, boyası, ekipmanı uzuyor da uzuyor..

Aynı hikaye esasında sosyal ilişkilerde de var.. Bilgin, görgün artıkça insanlarda da aradığın özellikler artıyor. Büyük öğüdüdür, herkese selam verir, sohbet ederim, siyasi görüşü, eğitimi vs bakmadan ama arkadaşım olması için bir çok konuyu konuşmadan da anlaşabileceğim insanları tercih ederim, sosyal yönleri kuvvetli, sorunları çözüm şekli gelişmiş, yaptığı işi ciddiye alan, çabuk vazgeçmeyen ve kendisiyle barışık eğlenceli insanları.. Grup kurarken de bu özellikleri arıyorum, ben müziği ciddiye alıyorum ve matematiğini, emeğini biliyorum. Bu hem iş, hem eğlence olduğu için paralel düşünen insanları tercih ediyorum, bunun emek vermeden olmayacağını bilen, benim emeğime saygı gösterip en az benim kadar fedakarlığı severek, isteyerek yapan, beraber eğlenebildiğim insanları.. Dolayısıyla gruba saygı kendiliğinden geliyor.. Provalara sebebi olmadan çalışmadan geldiği için gruptan çıkardığımız adamı da bilirim (attım ve herkes memnundu), mecburen çalışamayan arkadaşımızı 3-4 prova idare ettiğimizi de (ettirdim ve herkes memnundu).. Liderlik ise her yerde doğal süreç, kahve arkadaşlığında da, halı saha maçında da ama bu da kendiliğinden olur. Grubun menfaatini sağlayan 2-3 düzgün adımı sağladığında diğer adımlarda da önce senin fikrine bakılır ya da öncelik verilir.. Bu da görgü, bilgi, sağduyu ile ilgili işte..

Gruba eleman seçerken enstruman vb dışında yaşantısına, normal hayatında kendisi ve çevresiyle uyumuna, sorumluluklarını yerine getirip getirmemesine, verdiği sözü tutup tutmadığına, sıkıştığında yalana dolana başvurup vurmadığına da bakmak gerekir...ayrıca hayatını yoluna koyamamış kişileri tercih etmemek gerekir çünkü bu kişilerin yaşamları ani değişikliklere açıktır...okulu uzattım der, pat diye askere gider, manitam der şehir değiştirir vb

alkol aldığında ya da ortama hatun vb dahil olduğunda bozan tiplerden de uzak durulmalı...

Bir hata yaptın ve böyle birini gruba aldınız diyelim...grubun ilerlesin istiyorsan arkadaşlıkla grup elemanlığını ayrı tutmayı bilmek gerekir, tabiki grup elemanları dostluk kurmalı ama grubu yavaşlatan, hedeflerinden uzaklaştıran elemana/elemanlara tahammül kasmak zaman ve enerji kaybına yol açar, sağlam elemanların da başka arayışlara, yan projelere yönelmesine sebep olabilir, herkesin motivasyonu düşer...

seçerken hata yaptıysan da yakın bir dostumun dediği gibi "gel abi senle nargile içelim müzik yapmasak da olur" demeyi bilmek lazım...

Sizinle beraber müzik yapmak isteyen kişiler bulunduğunda grup olunacağını sanmak büyük bir hata bence.Ben 5-6 senelik yoldaş/yoldaşlar arama sonucu müzik yapabileceğim 1 insan bulabildim ve bir grup olduk diyebiliyorum.Gönül ister daha çok insanla müzik yapabilelim ama aynı frekansta olmazsan olmuyor.

ha metallica'sındır grubuna bassçı arıyorsundur, yaparsın seçmeleri sonra alırsın robert i gruba

hironakamura demiş ki:

Sizinle beraber müzik yapmak isteyen kişiler bulunduğunda grup olunacağını sanmak büyük bir hata bence.Ben 5-6 senelik yoldaş/yoldaşlar arama sonucu müzik yapabileceğim 1 insan bulabildim ve bir grup olduk diyebiliyorum.Gönül ister daha çok insanla müzik yapabilelim ama aynı frekansta olmazsan olmuyor.

ha metallica'sındır grubuna bassçı arıyorsundur, yaparsın seçmeleri sonra alırsın robert i gruba

Hepsini görmek için tıklayın...

Taşeron müzisyen hesabı. Önüne ne konuyorsa çal.

merhaba,
İşin başındaysanız pek seçme şansınız yok. İlerledikçe değerlendirme, seçme, geri çevirme durumu oluşur.
Önemli olan çalabiliyor olmasıdır, çalmasıdır. Eksisi artısı sonra tartışılabilir. Kanka, çok içli dışlı olma zorunluluğu olmamalı.
Grup mevcudiyeti becerisini değerlendirip doğru strateji ve zamana bağlamalı.
Lider konumu yani hep inisiyatif alıp grup yönlendirmesi. Ağa maraba şeklinde kesinlikle yürümez. Ancak çok tecrübeli diğerleride yeni amatör seviyedeyse olabilir.

nacizhane tecrübelerim ;

- deneyimli ve yetenekli arkadaşlar mesafeliliği seviyorlar ve ne kadar iyi müzik yapılırsa yapılsın özünde arkadaşlık olmadığı için bir noktada su götürmez sebeplerden (ufak tefek hatalar,geç kalmalar,işler güçler,grup içinde birbirine yakın 2 kişinin hizipçiliği,daha virtüöz eleman buluruz kafaları...vs vs vs) bitiyor..
- deneyimli fakat nispeten iyi çalamayan arkadaşlar canayakın oluyorlar..anlaşmak sohbet muhabbet güzel oluyor ama bir süre sonra grubun müziği bu sefer seni tatmin etmiyor gel zaman git zaman bu arkadaşların gözünde huysuza dönüşüyorsun derken yine bitiyor..
- deneyimsiz fakat yetenekli arkadaşlar genelde heyecanlı, disiplinsiz, hercai zor anlaşılan, zor anlayan ve işe zor yönlendirilen oluyor derken bitiyor..
- deneyimsiz ve yeteneksizlerle de zaten işimiz olmuyor ..

nihayetinde grup işi zor azizim ..

Eski zamanlarda bir gruba dahil olmuştum; 2 gitarist, bass, davul, vokal. Davulcu kötü çalıyor kaçırıyor zart-zurt dedik gönderdik. bir süre sonra Basscı da iyi basamıyor dedik gönderdik. Gitarcı ile vokalist sevgiliydi bunlar aşk meşk işleri tabi araları bozuldu, hatun rahatsız oluyor diye diğer gitaristi gönderdik. Sonra Repertuara müdahele ediyorum falan diye beni şutladılar. Kalan vokalisti de gelenler "gelenek oldu "diye gönderdi; kimse kalmadı. accaip bir tecrübeydi paylaşayım dedim

Single_FACTOR demiş ki:

Eski zamanlarda bir gruba dahil olmuştum; 2 gitarist, bass, davul, vokal. Davulcu kötü çalıyor kaçırıyor zart-zurt dedik gönderdik. bir süre sonra Basscı da iyi basamıyor dedik gönderdik. Gitarcı ile vokalist sevgiliydi bunlar aşk meşk işleri tabi araları bozuldu, diğer gitaristi gönderdik. Sonra bunlar Repertuara müdahele ediyorum falan diye beni şutladı. Kalan vokalisti de gelenler "gelenek oldu "diye gönderdi; kimse kalmadı. accaip bir tecrübeydi paylaşayım dedim

Hepsini görmek için tıklayın...

Aşçı uşağa muhabbeti olmuş. Hayat tecrübesi bunlar hep.

Single_FACTOR demiş ki:

Gitarcı ile vokalist sevgiliydi bunlar aşk meşk işleri tabi araları bozuldu, diğer gitaristi gönderdik.

Hepsini görmek için tıklayın...

Hocam grup işinde aşk çok sakat, Model grubunu gördük araları bozulunca ünlü bir grubu hemen dağıttılar.
Edit: Benim de lise de rock grubum vardı ritim gitar olmuştum ama bizim arkadaşlar kız için yapıyormuş, kız sevgili bulunca hepsi teker teker dağıldı. Istanbul'da Blues grubu kurmak isteyen varsa yazsın özelden