Artan dolar kuru hakkında.

Orası doğru ... şu anda 20 civarı olan herkesin önümüzdeki en az 10, en kötü 30 senesini birileri yedi bitirdi ... doğmamış çocuğun, geçmediği yol yüzünden dolar borcu var bu memlekette. Neyse siyasete girecek daha fazlası.
Maalesef doğru.. Eskiden siyasi konuların da konuşulduğu bazı başlıklar silindi siteden.. Admin'e özellikle Memleket Meselelerine Dair isimli başlığın geri getirilmesi için mesaj attım ama sitede siyaset ve din konuları tartışılmasın istiyor admin, haklıdır, farklı yorumlanabilir, birileri cımbızla birşeyleri çekip siteye zarar verebilir, en azından uğraştırabilir.. Siyasete girse de girmese de dediğin çok doğru, geleceğimizi o borçlar nedeniyle ipotek altına soktu o birileri ve bugün birşeyler değişse de bu ülke belki 20-30 sene daha o birilerine ve yandaşlarına çalışacak.. Benim kafam düz mantık çalışır bu konularda, realize edilmiş veya edilecek kâra bakarım.. cebimde ne var ? veya kimin cebinde ne var !.. Buraya kadarı realite, bundan sonrası taraf olacağım için siyasete girer.. O yüzden mesaj fin.. Velhasıl "Yazık oldu Süleyman Efendi'ye"..

Bir de ekleme yapayım doların şu anki yükselişi ile ilgili BDDK açıklamasını okudum.. Durumun özeti Spekülatif dolar yükselişinin sebebi yabancı bankaların TL karşılığı USD almaları idi. Yani açığa işlem yapıyorlardı. Aldıkları USD nin karşılığında TL bulmaları gerekiyordu, bulamadılar ve TL taahhütlerini yerine getirmediler..Sonuçta BDDK olaya el koydu. Doları suni olarak arttıran bankalara yasak geldi.. İsteyen 7 Mayıs tarihli BDDK açıklamasını okuyabilir..
 
Son düzenleme:
Küçücük bir hatırlatma; diyelim bir şirketiniz var ve 2019 ya 1.000.000 TL kar yaptı. Siz de bu parayı şirket sahibi olduğunuz için üzerinize geçirip şöyle şatafatlı bir arabaya binmek istiyorsunuz. O paraya satın alabileceğiniz arabanın bedeli 350.000TL dir. Geri kalan 650.000 TL nin ne olduğunu ve nereye gittiğini yukarıda detaylıca okuduk.
 
Bir de ekleme yapayım doların şu anki yükselişi ile ilgili BDDK açıklamasını okudum.. Durumun özeti Spekülatif dolar yükselişinin sebebi yabancı bankaların TL karşılığı USD almaları idi. Yani açığa işlem yapıyorlardı. Aldıkları USD nin karşılığında TL bulmaları gerekiyordu, bulamadılar ve TL taahhütlerini yerine getirmediler..Sonuçta BDDK olaya el koydu. Doları suni olarak arttıran bankalara yasak geldi.. İsteyen 7 Mayıs tarihli BDDK açıklamasını okuyabilir..

Rüzgara karşı işeyen ıslanır .... piyasayı sopayla yönetmeye çalışan dayak yer. Soros daha önce tek başına İngiltere'yi buna benzer hamlelerle dize getirdi. Açığa satış, spekülatif atak bunlar piyasa gerçekleri. Japon Yeni ya da Sterlin'e yapılmıyor mu sanki? Piyasaların ve para birimin güçlü ise, rezervlerin yeterliyse mücadele edersin bunlarla.
Yapılan açıklama şuna benziyor:
Okulda her gün dayak yiyiyorsun, sen öyle güçlüyüm böyle güçlüyüm abime dövdürtecem sizi filan diye dolaşıyorsun ama kollar cılız, abi de ortada yok. Öteki çocuklar cesaretlendikçe daha da fena pataklıyorlar. Bir gün canına tak ediyor, hoşlandıüın kız da bahçede sana bakıyor, sana sataşan ilk ızbandut gibi çocuğa tekmeyi geçiriyorsun ve o sırada oradan geçen müdüre de bana saldırdı diye şikayet ediyorsun. OK kız vaay dedi, dayak atan sustu, müdür tamam gelin bakayım dedi vs vs.... e yarın okula geldiğinde ne olacak?
 
Gelecek hiç umut vermiyor...
 

Dosyalar

  • images (1).jpeg
    images (1).jpeg
    28.1 KB · Gösterim: 226
Kesinlikle katılıyorum kardeşim, az önce başka bir konuda da dile getirdim bu durumu. Yaşı 20'nin altındaki arkadaşların durumu gerçekten fazla üzücü.

Hatırlıyorum, 2007 yılında USA Jackson almıştım, 2. el, 2.250 liraya. Dün aynı modelin 2. el fiyatına bakayım dedim, 13.500 tl olmuş. Yanlış anlaşılmasın, sıfırı değil, 2. eli. (Bu arada Bolted Steel desenli, mavi bir Jackson, gören duyan varsa ses etsin. Satmak zorunda kalınca uzun süre gitarlara dokunmamıştım, bir gün bulacağımı ümit ediyorum tekrar)

Elektro gitara 2005 yılında geçmiştim, Yamaha RGX420DZ ve Laney MXD30 Hardcore ikilisini sıfır olarak (birazcık indirimle) 950 liraya almıştım.

Üniversite yıllarında açlık çektiğim çok oldu ama 3-4 hafta kenara bir şeyler atarak gitarıma EMG 81-85 set alıp takabildiğimi bilirim.

Yamaha'dan Ibanez'e geçeyim demiştim, RG350 kestirdim gözüme, 375 lira.

Yanlış anlaşılmasın, o zaman da biraz pahalı gelirdi bize her şey, ama paramızın alım gücünün şimdiye kıyasla inanılmaz derecede yüksek olduğu da bir gerçekti.
Teşekkür ederim. Keşke 5-6 yaşındayken şu anki aklım olsaydı da, kendime iyi gitarlar alsaydım. Maalesef yapabilecek bir şey yok. Türkiye'de artık kaliteli gitar, amfi ve pedal almak çok zor. Mecbur çözüm üreteceğiz. Bekle beni Burny Les Paul!
 
Selamlar herkese. Muhabbetle alakalı yazılabilecek hemen her şey yazılmış çizilmiş. Gerçekten de sözün bittiği noktadayız. Ya da umarım ordayızdır ne diyeyim. Artık iyiyi umut etmekten ziyade daha kötünün olmamasını umut etmeye başladık.

Şimdi konuya gitarlar açısından yaklaşacak olursak, çok güzel bir kaç tespit var yukarıda gerekli önem verilmeyen. Üretmeden tüketmeye alıştığımız için bu noktaya geldiğimiz bir gerçek. Güzel bir gitara sahip olmak gerçekten de hepimizin hayali, fakat güzel bir gitar üretmek belki yüzde 1’imizin bile hayali değil. Yani kastettiğim şey somut, peşinden gidilen hayaller. Karantina günlerinde oturup gerçekten bunu düşündüm, hiç deneyimim olmamasına rağmen kendime bir gitar yapmaya karar verdim. Başladım da.
image.jpg
Herşeyden önce şunu söylemek istiyorum, buraya kadarki maliyetim 20 TL kadar. Komik değil mi? Değil işte. Çünkü önce kendime olabilecek en iyi yöntemi, yardım alabileceğim en iyi pozisyonları yaratmak için bir kaç gün durumu tasarladım. Ha ne zaman bitiririm bilmiyorum, açıkçası hiç de acelem yok. Dünyada gerçekten çok iyi gitarlar üretiliyor, ama en iyi gitar markalarının hemen hepsinden birer örnek kullanmış birisi olarak çok da büyütülecek şeyler olmadığına eminim. Mesele yenilgiyi kabullenmemekle, direnmekle alakalı biraz. O yüzden “bu ahval ve şeraitler içerisinde (gidişat ve koşullar) dahi” umarım sadece yenilgiyi kabullendiğimizde gerçekten yenileceğimizin farkındayızdır.
 
Selamlar herkese. Muhabbetle alakalı yazılabilecek hemen her şey yazılmış çizilmiş. Gerçekten de sözün bittiği noktadayız. Ya da umarım ordayızdır ne diyeyim. Artık iyiyi umut etmekten ziyade daha kötünün olmamasını umut etmeye başladık.

Şimdi konuya gitarlar açısından yaklaşacak olursak, çok güzel bir kaç tespit var yukarıda gerekli önem verilmeyen. Üretmeden tüketmeye alıştığımız için bu noktaya geldiğimiz bir gerçek. Güzel bir gitara sahip olmak gerçekten de hepimizin hayali, fakat güzel bir gitar üretmek belki yüzde 1’imizin bile hayali değil. Yani kastettiğim şey somut, peşinden gidilen hayaller. Karantina günlerinde oturup gerçekten bunu düşündüm, hiç deneyimim olmamasına rağmen kendime bir gitar yapmaya karar verdim. Başladım da.
137527 eklentisini görüntüle
Herşeyden önce şunu söylemek istiyorum, buraya kadarki maliyetim 20 TL kadar. Komik değil mi? Değil işte. Çünkü önce kendime olabilecek en iyi yöntemi, yardım alabileceğim en iyi pozisyonları yaratmak için bir kaç gün durumu tasarladım. Ha ne zaman bitiririm bilmiyorum, açıkçası hiç de acelem yok. Dünyada gerçekten çok iyi gitarlar üretiliyor, ama en iyi gitar markalarının hemen hepsinden birer örnek kullanmış birisi olarak çok da büyütülecek şeyler olmadığına eminim. Mesele yenilgiyi kabullenmemekle, direnmekle alakalı biraz. O yüzden “bu ahval ve şeraitler içerisinde (gidişat ve koşullar) dahi” umarım sadece yenilgiyi kabullendiğimizde gerçekten yenileceğimizin farkındayızdır.
Hocam merhaba. Bu parçaları nasıl 20₺'ye yaptınız? Detaylandırın lütfen.
 
Hocam merhaba. Bu parçaları nasıl 20₺'ye yaptınız? Detaylandırın lütfen.

Kısaca özet geçeyim;

Açıkçası hiç para harcamadım esasen. Öncelikle internetten biraz araştırmayla doğru olduğun inandığım bir kaç template yani şablon buldum ve dijital baskı merkezine giderek bunları 1/1 ölçekte çıkarttım. 20 TL burada harcandı :) Sonrasında sanayiye gittim. Mobilya ustaları ile muhabbet ettim, sigaramı paylaştım. Onlar da bana çay ısmarladılar. Fikir aldım, aldığım fikirleri uzunca bir süredir YouTube üzerinden takip ettiğim ”diy” ( do it yourself ) kanallarından öğrendikleriymle mukayese ettim. Büyük marangozhaneler ”lata“ denilen çok büyük ağaçlar ile çalışıyor, yani benim gitar yapmak için kullanacağım miktar, onların artıkları. Ayrıca bizim ölüp bittiğimiz o desenli kapaklar, onlar için dezavantajlı bölgeler. Çünkü ağırlık olduğunda kırılabilirler. Kısacası onların çöpü benim için hazine gibi birşey oldu. Biraz tatlı dil, biraz hoşbeş, çay-sigara ve gerçekten bazen insanlara samimiyet gösterebilirsen sana yardımcı olmaktan geri durmuyorlar.

Olay gerçekten kendi imkanlarını yaratmak için çabalamakla alakalı.
 
Kısaca özet geçeyim;

Açıkçası hiç para harcamadım esasen. Öncelikle internetten biraz araştırmayla doğru olduğun inandığım bir kaç template yani şablon buldum ve dijital baskı merkezine giderek bunları 1/1 ölçekte çıkarttım. 20 TL burada harcandı :) Sonrasında sanayiye gittim. Mobilya ustaları ile muhabbet ettim, sigaramı paylaştım. Onlar da bana çay ısmarladılar. Fikir aldım, aldığım fikirleri uzunca bir süredir YouTube üzerinden takip ettiğim ”diy” ( do it yourself ) kanallarından öğrendikleriymle mukayese ettim. Büyük marangozhaneler ”lata“ denilen çok büyük ağaçlar ile çalışıyor, yani benim gitar yapmak için kullanacağım miktar, onların artıkları. Ayrıca bizim ölüp bittiğimiz o desenli kapaklar, onlar için dezavantajlı bölgeler. Çünkü ağırlık olduğunda kırılabilirler. Kısacası onların çöpü benim için hazine gibi birşey oldu. Biraz tatlı dil, biraz hoşbeş, çay-sigara ve gerçekten bazen insanlara samimiyet gösterebilirsen sana yardımcı olmaktan geri durmuyorlar.

Olay gerçekten kendi imkanlarını yaratmak için çabalamakla alakalı.
Bu imkan konusunda, yaş ihtimali ile yapma ihtimalim düşüyor. Acaba DIY Guitar kitleri bir işime yarar mı? 😀
 
Döviz kuru hiçbir zaman daha iyiye gitmedi, hiçbir zaman gitmeyecek.
Ne alırsanız alın Türkiye'deki davranış şu olmalıdır : Alman gereken birşey varsa, ne kadar erken alırsan o kadar kârlısın.
 
Kesinlikle katılıyorum kardeşim, az önce başka bir konuda da dile getirdim bu durumu. Yaşı 20'nin altındaki arkadaşların durumu gerçekten fazla üzücü.

Hatırlıyorum, 2007 yılında USA Jackson almıştım, 2. el, 2.250 liraya. Dün aynı modelin 2. el fiyatına bakayım dedim, 13.500 tl olmuş. Yanlış anlaşılmasın, sıfırı değil, 2. eli. (Bu arada Bolted Steel desenli, mavi bir Jackson, gören duyan varsa ses etsin. Satmak zorunda kalınca uzun süre gitarlara dokunmamıştım, birgün bulacağımı ümit ediyorum tekrar)

Elektro gitara 2005 yılında geçmiştim, Yamaha RGX420DZ ve Laney MXD30 Hardcore ikilisini sıfır olarak (birazcık indirimle) 950 liraya almıştım.

Üniversite yıllarında açlık çektiğim çok oldu ama 3-4 hafta kenara bir şeyler atarak gitarıma EMG 81-85 set alıp takabildiğimi bilirim.

Yamaha'dan Ibanez'e geçeyim demiştim, RG350 kestirdim gözüme, 375 lira.

Yanlış anlaşılmasın, o zaman da biraz pahalı gelirdi bize her şey, ama paramızın alım gücünün şimdiye kıyasla inanılmaz derecede yüksek olduğu da bir gerçekti.
Hocam selamlar. Bugün itibari ile Müzik Aletlerine %30 zam geldi. Sanırım gördüğüm ilk marangoza Les Paul gitar ürettireceğim artık. 😀
 
Zam gelmedi .... Vergi oranlarına 30% artış geldi. Yani vergisi 20% olan 26% oldu vs gibi... kabaca fiyatlara 10% gibi yansır.

alıntı:
bazı muhtelif ürünlere 30 Eylül'e kadar geçici olarak yüzde 30'a varan oranlarda ilave gümrük vergisi uygulanmasına karar verildi.
 
25 sene önce gitarlar çok pahalı diye alamazdık. O zaman kur derdinden ziyade ticari zihniyet derdimiz vardı, şimdiki kur kadar fiyatları etkiliyordu hatta. Ürün bulunabilirliği de cabası. Şu anki kadar seçenek asla yoktu.

Şimdi ürünler erişilebilir, alternatif bolca fakat bir nebze de olsa törpülenmiş ticari zihniyetin üzerine vergiler ve kurlarla jenerasyonlar arası skor eşitlenmiş gibi gözükmekte.

Elde var sıfır.
 
25 sene önce gitarlar çok pahalı diye alamazdık. O zaman kur derdinden ziyade ticari zihniyet derdimiz vardı, şimdiki kur kadar fiyatları etkiliyordu hatta. Ürün bulunabilirliği de cabası. Şu anki kadar seçenek asla yoktu.

Şimdi ürünler erişilebilir, alternatif bolca fakat bir nebze de olsa törpülenmiş ticari zihniyetin üzerine vergiler ve kurlarla jenerasyonlar arası skor eşitlenmiş gibi gözükmekte.

Elde var sıfır.

25 sene öncesinin piyasasını şimdiye göre daha kabul edilebilir kılan rockstar olabilme hayallerimizdi. 2000lerin başlarında Taksim'de sırtında gitar çantası olanlar gitarsızlardan fazlaydı nerdeyse, özellikle Tünel civarında. O dönem müzik yapmak gerçekten heyecan vericiydi, Duman, Kurban, Haluk Levent, Pentagram, Mor Ve Ötesi, Teoman, Şebnem Ferah ana akım müziktiler. Şimdi müzik çok bireyselleşti, gençlerin özellikle elektro gitar çalmaya başlaması bana ilginç bile geliyor şu an. Şu an şu yüksek kurlarla gitar çalmaya başlamazdım ben şahsen.
 
Geri
Üst