Türkiyede Sanat Ve Sanatçı Olmak

Hepimizin bildiği gibi Türkiyede sanat yıllardır süre gelen bir sıkıntı olmakla birlikte,Türkiyede sanatın ve sanatçının yeri nerede olduğu halen günümüzde bile ayrı bir muamma.

Üzülerek söylemek istiyorum,değerli basının sanatçılarımıza olan yaklaşımı ve halka sanatçı diye göstertiği asıl değerli üstadların yabana atıldığı bir toplumda yaşamak gerçekten çok büyük bir hayal kırıklığı.


Ülkemizde sanata olan tutum ve sanatçıların öldükten sonra medya tarafından asıl yaşarken sanatçıların icra ettikleri sanatlarının kıymeti gözler önüne serilmeyip,cenazelerinde anılmasını beklemek ne büyük bir insalık ayıbıdır.


Değerli sanatçı veya sanata saygısı olan dostlarım bu konudaki fikirlerinizi büyük bir duyarlılıkla sunmanızı bekliyorum.


Saygılar iyi yazışmalar....
 
Sana katılıyorum çok doğru söylemişsin,bunu değiştirmek için ne yapmalı ya da ne yapmamalı bunu da konuşmak gerekiyor bence.sanatçı (gerçek sanatçı) halka daha yakın mı olmalı yoksa sanatçı aslında yakın, halk mı algılayamıyor?devletin verdiği eğitimle sanat ne kadar sevdiriliyor?(bu da apayrı bir sorun)bu ülkede sanat(!)yapmak o kadar kolay sanat yapmak o kadar zor ki.keşke böyle olmasaydı ama böyle...
 
Kendini satmış ve ne olduğu belirsiz bir amaca hizmet eden medya var bu ülkede , iletişim organı özürlü birkere sanatçının.Zaten sanat eserini algılamak , estetik deneyimden tut zeka seviyesine kadar bir dolu karmaşık insanda bulunması gereken özellik gerektirirken , bu cehalet oranı çok yüksek olan halka sanatı saçma sapan palavralarla tanıtan basın organları ilk çelmeyi takıyor sanatçıya...

Fazıl Say gibi büyük bir sanatçımızın uzak doğu ülkeleri değerini biliyor sayıyor , Türkiye de ise çoğunluk değerini bilmeyi geçtim adama gitsin diyor.

Gazi Antep te resim sergisi açılıyor.Nu eserlere sansür koyuyorlar zorla.Yahu orta çağda yunan sanatına bir bakın.Ozaman o insanlar bizden elli kat ileriymiş.

Böyle şeylerin yaşandıgı bence dünyanın en ilginç ülkesi Türkiye.İleride ne olacağını da hiç bilemem.Ama şu anki vaziyet inanılmaz...
 
anayasada sanatçıyı korumak devletin yasal görevidir diye madde geçiyor ama malesef sanatçıları koruyan yok.
 
Başlığı açan arkadaşın söylediği gibi medya ve basın ne yazık ki sanat diye bize sunulan ucubelerin, aslında çöpe atılacak kadar dahi kıymetli olmadıklarını fark etmeyi inatla reddediyor.

Bu ucubelerin bu kadar popüler olmasının sebeplerinden biri de, ülkemiz insanındaki sanat anlayışının fazla gelişmemiş olması. Ayrıca, "Sanat nedir?" ya da "Sanatla ilgilenir misiniz?" diye sorulduğunda, 10 kişinin 7-8'inden, "Millet karnını zor doyuruyor, ne sanatı?" diye öfkeyle verilmiş bir cevap almak hiç de şaşırtıcı olmuyor.

Böyle bir cevabın verilmesini de şuna bağlayabiliriz: Gelir düzeyinin düşüklüğü ve eğitim eksikliği.
 
DarkLegacy demiş ki:
Başlığı açan arkadaşın söylediği gibi medya ve basın ne yazık ki sanat diye bize sunulan ucubelerin, aslında çöpe atılacak kadar dahi kıymetli olmadıklarını fark etmeyi inatla reddediyor.

Bu ucubelerin bu kadar popüler olmasının sebeplerinden biri de, ülkemiz insanındaki sanat anlayışının fazla gelişmemiş olması. Ayrıca, "Sanat nedir?" ya da "Sanatla ilgilenir misiniz?" diye sorulduğunda, 10 kişinin 7-8'inden, "Millet karnını zor doyuruyor, ne sanatı?" diye öfkeyle verilmiş bir cevap almak hiç de şaşırtıcı olmuyor.

Böyle bir cevabın verilmesini de şuna bağlayabiliriz: Gelir düzeyinin düşüklüğü ve eğitim eksikliği.

benim sinir olduğum bir başka şey de "halk bunu istiyor" anlayışı.kinse kusura bakmasın ama bu halk o kadar cahil ve aç ki kim ne verirse onu yiyor artık.bu yüzden bir avuç piyasa ucubesine "sanatçı" ismi veriliryor.ismail yk , serdar ortaç ve ibrahim tatlıses gibilerine sanatçı diyebilen bir millet olduk.daha iyisini kimse görmediği,bilmediği için de herkes bu gibi insanların yaptıklarını sanat sanıyor.



insanlar neler kaçırdıklarını bilseler keşke...
 
Bende şöyle birşey söyliyeyim o zaman..hala ne okuyorsun diye sorduklarında sanat tarihi cevabı verdiğimde ee noluyorsun peki diye soruluyor bana..sanat tarihi bölümünü ilk tercihime yazmıştım..sanat tarihi bölümünde okuyacak insanların daha bölümle sanatla ilgili kişiler olacağını sanmıştım..ama gelin görünki hiçte öyle değil..50 kişi kontenjanı olan bir bölümün bu bölüme isteyerek gelen kişi sayısı her geçen sene daha da düşüyor..benim girdiğim sene 5 kişiydi en son 2 kişiydi..bu sene birde herkes yüklendi üniversite sınavına sonu ne olucak bilinmiyor..sanatın eleştirisini yapmanın görev olduğu bölümün öğrencileri bile bud haldeyken siz düşünün sanatın halini kara kara..
 
kosovian demiş ki:
DarkLegacy demiş ki:
Başlığı açan arkadaşın söylediği gibi medya ve basın ne yazık ki sanat diye bize sunulan ucubelerin, aslında çöpe atılacak kadar dahi kıymetli olmadıklarını fark etmeyi inatla reddediyor.

Bu ucubelerin bu kadar popüler olmasının sebeplerinden biri de, ülkemiz insanındaki sanat anlayışının fazla gelişmemiş olması. Ayrıca, "Sanat nedir?" ya da "Sanatla ilgilenir misiniz?" diye sorulduğunda, 10 kişinin 7-8'inden, "Millet karnını zor doyuruyor, ne sanatı?" diye öfkeyle verilmiş bir cevap almak hiç de şaşırtıcı olmuyor.

Böyle bir cevabın verilmesini de şuna bağlayabiliriz: Gelir düzeyinin düşüklüğü ve eğitim eksikliği.

benim sinir olduğum bir başka şey de "halk bunu istiyor" anlayışı.kinse kusura bakmasın ama bu halk o kadar cahil ve aç ki kim ne verirse onu yiyor artık.bu yüzden bir avuç piyasa ucubesine "sanatçı" ismi veriliryor.ismail yk , serdar ortaç ve ibrahim tatlıses gibilerine sanatçı diyebilen bir millet olduk.daha iyisini kimse görmediği,bilmediği için de herkes bu gibi insanların yaptıklarını sanat sanıyor.



insanlar neler kaçırdıklarını bilseler keşke...

abi ne yaptın sen ya?hadi ismail yk tamam da serdar ortaç ile ibrahim tatlıses nasıl olur da gözünde sanatçı olmuyor?

bi kere ibrahim tatlısesin eski albümleri hala severek dinlenir ve alanının en iyisidir.serdar ortaç da pop müziğin 90'lı yıllarda piyasaya sunduğu en iyi sanatçılardan biridir.bu kadar acımasız olma yaa.

ben petek dinçözü dinleyenleri anlayamıyorum.kadında ses diye birşey yok.bulmuş bi medya patronu,onun sayesinde assolist oldu.asıl bunları sorgulamak gerek.
 
ibrahim tatlıses gerçekten büyük bir yeteneğe ve çok özel bir sese sahip.ilk albümlerine diyecek sözüm yok pek dinlemedim açıkçası sadece şu anki durumunu yargıladığımda insanlara sanat adına pek de bir şey vermiyor.

serdar ortaça yorumum şu : seveni vardır elbet zevkler tartışılmaz fakat pop müzik yapmak sanat değildir çünkü pop müzik "tüketim toplumundaki müzik pazarının satış unsuru"dur.yani nasıl adidasın piyasaya sürdüğü ayakkabı sanat değilse;bir popçunun bestelediği şarkı da sanat değildir.(neyse çok uzun sürer bu konu aslında).

petek dinçöz ise apayrı bir konu o konuda senin gibi düşünüyorum ben de.ama hepsinin içinde en önemlisi hiperstar ajdar tabi :mrgreen:
 
Her zaman size verileni almayın.Medya bize kendini sanatçı zannedenleri veriyor,gerçek sanatçılar ise geri planda kalıyor.Hatta ekonomik açıdan tabiri caizse sürünüyorlar.Sanata,sanatçıya destek olalım
 
Sanatta oluğu gibi herşey birbirine girmiş sap saman bir arada. bazı çevreler diyorki sizin dinleyeceğiniz eserler budur bunu dinleyeceksiniz diyorlar. Bu her alanda uygulanıyor. avrupayı sallayacak gruplarımız sanatçılarımız var.Ama destek yok.

Bize dayatmada bulunan o malum çevreler.( gruplara lafım yok) Bir U2 BONE grubu geliyor En önde bunlar konsere gidiyor ve kendi basın aracılığıyla azından salyalar akarak çok müthiştiler diye açıklamalar yapıyorlar. yazık yav bu kadar avrupa hayranlığı niye
 
marzaleka demiş ki:
kosovian demiş ki:
DarkLegacy demiş ki:
Başlığı açan arkadaşın söylediği gibi medya ve basın ne yazık ki sanat diye bize sunulan ucubelerin, aslında çöpe atılacak kadar dahi kıymetli olmadıklarını fark etmeyi inatla reddediyor.

Bu ucubelerin bu kadar popüler olmasının sebeplerinden biri de, ülkemiz insanındaki sanat anlayışının fazla gelişmemiş olması. Ayrıca, "Sanat nedir?" ya da "Sanatla ilgilenir misiniz?" diye sorulduğunda, 10 kişinin 7-8'inden, "Millet karnını zor doyuruyor, ne sanatı?" diye öfkeyle verilmiş bir cevap almak hiç de şaşırtıcı olmuyor.

Böyle bir cevabın verilmesini de şuna bağlayabiliriz: Gelir düzeyinin düşüklüğü ve eğitim eksikliği.

benim sinir olduğum bir başka şey de "halk bunu istiyor" anlayışı.kinse kusura bakmasın ama bu halk o kadar cahil ve aç ki kim ne verirse onu yiyor artık.bu yüzden bir avuç piyasa ucubesine "sanatçı" ismi veriliryor.ismail yk , serdar ortaç ve ibrahim tatlıses gibilerine sanatçı diyebilen bir millet olduk.daha iyisini kimse görmediği,bilmediği için de herkes bu gibi insanların yaptıklarını sanat sanıyor.



insanlar neler kaçırdıklarını bilseler keşke...

abi ne yaptın sen ya?hadi ismail yk tamam da serdar ortaç ile ibrahim tatlıses nasıl olur da gözünde sanatçı olmuyor?

bi kere ibrahim tatlısesin eski albümleri hala severek dinlenir ve alanının en iyisidir.serdar ortaç da pop müziğin 90'lı yıllarda piyasaya sunduğu en iyi sanatçılardan biridir.bu kadar acımasız olma yaa.

ben petek dinçözü dinleyenleri anlayamıyorum.kadında ses diye birşey yok.bulmuş bi medya patronu,onun sayesinde assolist oldu.asıl bunları sorgulamak gerek.

Sanat yanık sesle türkü okumak, dıptıkı dıptıkıyla yarı çıplak kadın bedenlerini kral tv de pazarlayarak piyasa yapmak ya da ona buna vererek assolist olmak vs. değil, sanatçılık üreticilik işidir, özgünlük işidir, sanat kafa işidir para ya da g.t değil. Bir kişinin büyük sanatçı olduğunu albümünün satmasıyla, herkesin dinlemesiyle, konserlerine gidilmesiyle anlayamazsınız, bu bağlamda anlaşılan şey o kişinin "piyasaya hakim 'ŞARKICI' " oluşudur. Sanatçı ve şarkıcı çok farklı 2 şeydir ve bu ülkenin sevdiği sanatçı değil şarkıcıdır ne yazık ki. Sanatçı genellikle bu millete göre fazla aydındır ve bu aydın takım ortaokul siyaseti seviyesindeki çoğunluğun gözünde "ya sev ya terk et " ten öteye gidemez.
 
Sanat öyle bir mevzu ki için işinden çıkılmaz. Bence herkes konuşmak yerine kendince sanatını icra etse bir şeyler değişir. Ama buna inanan müzisyen veya grup yok. İlanlarda herkes müzisyen arıyor vs.. ama işte eleştirdiğimiz şeylere maruz kalıyoruz. Herkesin bildiği şeyleri yazmayı sevmiyorum da adamlar SUBPOP şirketi ile demolarla kasetlerle grunge olayını yayıp dünyayı alt üst etti. Bu şekıilde oluşumlar olmalı ama malesef bizler bu işi başaramayız. Türkler yapamaz edemez değil aslında öyle bir yaparız ederiz ki ama işimize gelmez :)
 
Dünyadaki finans baş kentleri aynı zamanda sanat başkentleridir. Bu tabi ki bir tesadüf değildir. Çünkü sanatın gelişimine ancak ekonomik doygunluğa ulaşıldığında tanık olunabilmektedir. Kısaca, önce karın doyacak. Antik Yunan'da heykelin, resmin, mimarinin ve müziğin (bu gün kullandığımız 12 aralıklı armonik sistemin mucidi Pisagor'dur) gelişimi, Anadolu'da ve Mezapotamya'daki sanatın çeşitliliği ancak verimli topraklarla, cömert Fırat ve Nil nehri ile ve ağzına kadar dolu tahıl ambarları ile açıklanabilir. En azından tarih boyunca böyle oldu.
Buyrun Maslow'un meşhur ihtiyaçlar piramidi:

maslowun-ihtiyaçlar-hiyerarşisi.jpg


Şimdi Türkiye'nin ekonomik durumunu bir kez daha gözden geçirelim. Ne, ne kadar mümkün tekrar tartışalım.
 
Bu doğru bilgiler ışığında denebilir ki Türkiye' de sanatı zengin hali vakti yerinde olanlar yapar. O halde kimse boşuna uğraşmasın bir işe girip geri kalan ihtiyaçlarını karşılasın. Sanat kavramının içine Seattle' da işsizlikten kırılıp müzikle çıkış arayanlar girmez gerçi ;)
 
Geri
Üst