Butterfly Effect / Kelebek Etkisi I-II

e ii merakını giderdiğne sevindim...bende bekliodum yorumunu vallaa... :LOL: bahsettiğin sahneyi tahmin edebiliormm.... ;) ama sölemek olmaz.. :roll:
hala izlemek isteyen arkadaşlar olabilr...8)
 
Yani mükemmel bir film olan Kelebek Etkisi'nin peşinden bu kadar şişirme bu kadar zorlama yapılmış bir film gelmemeliydi bence,yani bana yapmış olmak için yapmışlar gibi geldi ha kötü mü film değil ama başarılı hiç değil bu benim düşüncem tabiki ama çok çok daha başarılı bir devam filmi çekilebilirdi bence...standart bir devam filmi sendromu işte genelde devamlar hep yapmış olmak için yapılıyor maalesef(gremlinler 2 hariç hakkaten gremlinler 2, gremlinler 1'den çok daha başarılı bir filmdi :))
 
Birileri yazmış...

Kelebek Etkisi, bir sistemin başlangıç verilerindeki ufak değişikliklerin, büyük ve öngörülemez sonuçlar doğurabilmesine verilen isimdir. İsmi, Edward N. Lorenz'in hava durumuyla verdiği örnekten geliyor: Amazon Ormanları'nda bir kelebeğin kanat çırpması, Avrupa'da fırtına kopmasına sebep olabilir.

Kelebek Etkisi'ni 1963 yılında Edward N. Lorenz bilgisayarıyla hava durumuyla ilgili hesaplar yaparken buldu. İlk hesaplamasında 0,506127 sayısını başlangıç verisi olarak kullandı. İkinci hesaplamada ise 0,506 sayısını verdi. İki sayı arasında sadece yaklaşık 1/1000 (binde bir), yani bir kelebeğin kanat çırpmasının yarattığı rüzgarla eşdeğerde fark olmasına rağmen, süreç içinde ikinci hesap birinci hesaba karşın çok farklı neticeler verdi.

Not: Lorenz'in 1963 de yayınlanan orijinal araştırması bir martının kanadını çırpmasının, hava durumunu sonsuza dek değiştireceğinden bahsetmektedir. Daha sonra verdiği konferanslarda Lorenz martıyı daha romantik olan kelebek ile değiştirdi. Ayrıca binde birlik fark ile kelebeğin kanat çırpmasının yarattığı rüzgarın arasında bilimsel bir ilişkinin olduğundan bahsettiğini zannetmiyorum, bu sebeple eşdeğer kelimesi yukarıdaki paragrafta doğru kullanılmamıştır. Aşağıdaki resim, Lorenz differensiyal denkelerinin AB-3 metodu kullanılarak simule edildikten sonra x ve z eksenlerinin birbirne karşı çizilmesi ile elde edilmiştir. Bu sonuç bir çok kişi tarafından bir kelebeğe benzetilmektedir.


alıntıdır... http://www.forumuz.biz/kelebek_etkisi_kaos_teorisi-161675t.html

Teorik olarak mümkün olabilir gibi ama gerçekte imkansız. Şimdi bu konuyu yüz kere konuşmuşsunuzdur. Ben konuşmadım. O yüzden yazmak istedim. :) Çünkü bana mantıksız geliyor.

Ben "darbeye karşı koyma" teorisine inanıyorum. Fizikte bununla ilgili konu muhakkak vardır ancak teknik açıklamasını yapacak bilgim şu anyok. Temelde, bence, bir hareket, ivme başladığında, onu durduracak çok çok az, hissetmeyeceğimiz kadar bile olsa bir sürtünme veya direnme ortaya çıkar. Örnek: Bir bardağa su koyduğumuzda, su son damla taşana kadar çok az da olsa bardak hacminden fazla su tutar. Bunu bardağın kenarlarında suyun taşmaya çalıştığını ama taşmadığını, ama çok az bardaktan yükseldiğini görerek test edebilirsiniz. Su molekülleri bardağa takılır veya buna benzer bir olay olur. İşte bu tip sürtünme ve tutunmalar gerçekte bana göre kelebek etkisini çürütüyor.

Afrikada bir kelebek kanat çırptığında Almaya'ya varana kadar kaç rüzgar fırtınası atlatacak siz düşünün. Bu sanki bir karıncanın denizdeki bir mavi balinaya toslaması gibi birşey. Yani, teorilerde belirtilen 1000 de bir değil belki yüzmilyarda bir etki.

Bir de filmin ikincisini çekmenin pek anlamı yok gerçekten. Konu birincisinde irdelenmiş. Süperman ya da Starwars filmi değil ki "kelebek etkisi" tekrar ispat etsin. :)
 
Atalay demiş ki:
Birileri yazmış...

Kelebek Etkisi, bir sistemin başlangıç verilerindeki ufak değişikliklerin, büyük ve öngörülemez sonuçlar doğurabilmesine verilen isimdir. İsmi, Edward N. Lorenz'in hava durumuyla verdiği örnekten geliyor: Amazon Ormanları'nda bir kelebeğin kanat çırpması, Avrupa'da fırtına kopmasına sebep olabilir.

Kelebek Etkisi'ni 1963 yılında Edward N. Lorenz bilgisayarıyla hava durumuyla ilgili hesaplar yaparken buldu. İlk hesaplamasında 0,506127 sayısını başlangıç verisi olarak kullandı. İkinci hesaplamada ise 0,506 sayısını verdi. İki sayı arasında sadece yaklaşık 1/1000 (binde bir), yani bir kelebeğin kanat çırpmasının yarattığı rüzgarla eşdeğerde fark olmasına rağmen, süreç içinde ikinci hesap birinci hesaba karşın çok farklı neticeler verdi.

Not: Lorenz'in 1963 de yayınlanan orijinal araştırması bir martının kanadını çırpmasının, hava durumunu sonsuza dek değiştireceğinden bahsetmektedir. Daha sonra verdiği konferanslarda Lorenz martıyı daha romantik olan kelebek ile değiştirdi. Ayrıca binde birlik fark ile kelebeğin kanat çırpmasının yarattığı rüzgarın arasında bilimsel bir ilişkinin olduğundan bahsettiğini zannetmiyorum, bu sebeple eşdeğer kelimesi yukarıdaki paragrafta doğru kullanılmamıştır. Aşağıdaki resim, Lorenz differensiyal denkelerinin AB-3 metodu kullanılarak simule edildikten sonra x ve z eksenlerinin birbirne karşı çizilmesi ile elde edilmiştir. Bu sonuç bir çok kişi tarafından bir kelebeğe benzetilmektedir.


alıntıdır... http://www.forumuz.biz/kelebek_etkisi_kaos_teorisi-161675t.html

Teorik olarak mümkün olabilir gibi ama gerçekte imkansız. Şimdi bu konuyu yüz kere konuşmuşsunuzdur. Ben konuşmadım. O yüzden yazmak istedim. :) Çünkü bana mantıksız geliyor.

Ben "darbeye karşı koyma" teorisine inanıyorum. Fizikte bununla ilgili konu muhakkak vardır ancak teknik açıklamasını yapacak bilgim şu anyok. Temelde, bence, bir hareket, ivme başladığında, onu durduracak çok çok az, hissetmeyeceğimiz kadar bile olsa bir sürtünme veya direnme ortaya çıkar. Örnek: Bir bardağa su koyduğumuzda, su son damla taşana kadar çok az da olsa bardak hacminden fazla su tutar. Bunu bardağın kenarlarında suyun taşmaya çalıştığını ama taşmadığını, ama çok az bardaktan yükseldiğini görerek test edebilirsiniz. Su molekülleri bardağa takılır veya buna benzer bir olay olur. İşte bu tip sürtünme ve tutunmalar gerçekte bana göre kelebek etkisini çürütüyor.

Afrikada bir kelebek kanat çırptığında Almaya'ya varana kadar kaç rüzgar fırtınası atlatacak siz düşünün. Bu sanki bir karıncanın denizdeki bir mavi balinaya toslaması gibi birşey. Yani, teorilerde belirtilen 1000 de bir değil belki yüzmilyarda bir etki.

Bir de filmin ikincisini çekmenin pek anlamı yok gerçekten. Konu birincisinde irdelenmiş. Süperman ya da Starwars filmi değil ki "kelebek etkisi" tekrar ispat etsin. :)
Mantıklı ya da mantıksız olduğunu düşünür, tartışır ve konuşabiliriz. Ancak filmde değişitirilen ve "Kelebek Etkisi" olarak adlandırılan şeyler, yani olaylar öyle kelebek gibi pek de ufak şeyler değil. Bu durumda bir kelebeğin kanat çırpması fırtına çıkarabiliyorsa, filmde çocuğun geçmişe giderek değiştirdiği şeyler neler yapamaz ki? Geçleşen olayları da izlediğimiz ölçüde gördük. Gerçi ben filmin ikincisini izlemedim halen ama olsun, birincisinde gayet iyi anlaşılıyor.

Sevgiler...
 
İyi bir uyku çektiğine sevindim. Ancak keşke iki bir kez daha deneseydin izlemeyi. Tamam, konusu basit gelmiş ya da sıkılmış olabilirsin. Ancak yukarıda Atalay'ın yazmış olduğu mesajdan yola çıkarak bu filmin derin bir teori ve kavramdan yola çıkarak yapıldığını ve anlattığı şeylerin bu teoriyi desteklediğini söyleme ihtiyacı duyuyorum. :) Bir ara yapacak bir şey bulamayıp bir düşünürsen, tekrar bir izlemeye yelten derim ben. ;)

Sevgiler...
 
tamam silent_guitar.tavsiyeni dikkate alıyorum.ilk fırsatta cd'sini alıp tamamını aralıksız izleyeceğim.bu kadar methettiğinize göre vardır bir numarası.

ama derin bir uykudan kalktıktan sonra izlemeye de özen göstereceğim,ne olur ne olmaz.yine bir kazaya uğrayabilirim :LOL:

teşekkürler...
 
ilk filmle karşılaştırınca ikinci baya vasat kalıyor, maalesef. hatta ilk filmden kaynaklanan beklentiler de boşa çıkmış oluyor.

zaten anlatıldığı gibi kelebek etkisi çok enteresan bir durumdur, olgudur; ancak bu iki filmde de tam olarak anlatılmamıştır, özellikle ikincisinde konuyla alakası iyice azaltılmış, beklentileri karşılamama sebeplerinden biri de bu belki de...

ama yine de farkı anlamak ve ilk filmin değerini daha iyi görebilmek için izlenebilir ikinci film de ;)
 
Yönetici Uyarısı: Mesaj içeriği yazım ve anlatım hatalarına sahip olduğundan yönetim tarafından silinmiştir. Kasıtlı olarak Türkçe'yi yanlış kullanmaya devam etmeniz durumunda siteden atılacaksınız. Lütfen Forum Kurallarını okuyunuz.
 
Bir filmde Ashton Kutcher oynarda o film güzel olmaz mı? :D Yine onun ve Amanda Peetin bşrollerini paylaştığı Aşk gibi Birşey filminide tavsiye ederim ;)
 
Birincisini gerçekten begendim,beni etkiledi. ikincisini izleyebilmek icin kendimi cok zorladım,önyargılı olmamaya calıştım ama olmadı 1. cd nin sonuna kadar dayanabildim ancak. Daha kaliteli olabilirdi her açıdan.
 
Biraz zeka isteyen bir film.Gerçekçi değil tamam ama yinede çok güzel bir kurgusu vardı ve çok etkileyiciydi.Ama 2. film b*k gibiydi.Berbat ötesiydi.İlk filme yazık olmuş yani.İsmini kullanmışlar seyirci çekmek için o kadar.Konunun bbir benzerliği yoktu..
 
Geri
Üst