Japon jacksonlar nasıldır

Bu ara bi floydrose almayı düşünüyorum. Bir kaç tane baktım. Ucuz fiyatlı bir şeyler alıcam malum öğrencilik, para da yok. Bu gitarlar nasıldır?

768141897 sahibinden ilan kodu
 
İyidir, köprüleri akort tutuşu anlamında yakın fiyatlı çoğu gitardan iyidir. Bende de bir tane var ps serisinden, memnunum. Yalnız stok manyetikler pek hoşuna gitmeyebilir, değiştirilebilir sonradan. Sapına bak bir hasar var mı yok mu diye alırken, özellikle burguların oralara bak. Çatlaklı olabiliyor bazıları.
Kodunu verdiğin ilandaki gitarı daha önce bu forumda başka bir konuda konuşmuştuk. Gitar işlem geçirmiş, gövde inceltilmiş, üstteki boynuz içten biraz törpülenmiş sonra da yeniden boyanmış bir gitar. İğrenç görünüyor bu sebepten dolayı da. Fiyatı da bundan dolayı ucuz. Perdelerine de bak alacaksan, erime fazlaysa ucuz da olsa pek bulaşmamak lazım.
 
  • Konu Sahibi Konu Sahibi
  • #3
İyidir, köprüleri akort tutuşu anlamında yakın fiyatlı çoğu gitardan iyidir. Bende de bir tane var ps serisinden, memnunum. Yalnız stok manyetikler pek hoşuna gitmeyebilir, değiştirilebilir sonradan. Sapına bak bir hasar var mı yok mu diye alırken, özellikle burguların oralara bak. Çatlaklı olabiliyor bazıları.
Kodunu verdiğin ilandaki gitarı daha önce bu forumda başka bir konuda konuşmuştuk. Gitar işlem geçirmiş, gövde inceltilmiş, üstteki boynuz içten biraz törpülenmiş sonra da yeniden boyanmış bir gitar. İğrenç görünüyor bu sebepten dolayı da. Fiyatı da bundan dolayı ucuz. Perdelerine de bak alacaksan, erime fazlaysa ucuz da olsa pek bulaşmamak lazım.
Ben örnek olsun diye bu ilanı koymuştum. Çünkü sarı sitede başka bulamadım. Yada çok bakmadım sanırım. Ama aynısı 850 lira bandındaydı. Saolun bilgilendirdiğiniz için
 
Senin işine yaramayacağını bilsem de hazır konusu açılmışken dilim döndükçe hem gitar hakkında hemde şu Japon PS serisine bir açıklık getireyim biraz uzun ve detay bir yazı derliyorum, vakti ve hevesli olmayanın hiç başlamamasını tavsiye ederim:

Gövdeyi görmezden gelip göz attık diyelim; Şimdi sap PS-4 sapı değil onu kafadan geç.. PS-2 ihtimali verdin ama o da değil çünkü 22 fret. Fotoğraflar net değil detaylardan yürümek zorundayız. Eğer sapı PS-37'den sökmek gibi bir manyaklık söz konusu değilse çok büyük ihtimalle PS-1 sapı.

Burada garantisini verebileceğim tek şey o sapı gövdeden söktüğünüz de sapın bağlantı noktasında 5 adet gövde bağlantı deliği göreceksiniz(***yıldız attım burayı aklında tut ).

Gelelim gövdeye Jackson'la alakası olmayan incecik oval bir gövde burada iki ihtimal var; ya gövde Jackson değil, ya da gövdede ciddi bir işçilik var. Cevap tabii ki ilk seçenek çünkü bu tip kusursuz bir inceltme yapıp üzerine böyle ekstrem boya-cila atacak ortam bizim topraklarda yok. Olsa bile talep edilecek fiyatı siz düşünün. Hadi en uzak ihtimali de zorlayarak devam ediyorum; gövde yurt dışında işlem gördü, gitar daha sonra Türkiye'ye giriş yaptı diyelim, e gitarın ederi belli kim böyle bir işe girişir ya da hangi lüthiye kabul eder? Zaten PS serisinde sap gövdeye "neck plate" adını verdiğimiz metal plaka ile bağlanıyor, bu yüzden*** sapta 4+1=5 bağlantı deliği var . Gövde çok tanıdık geliyor ama çıkartamadım inceliği, ovalliği ve kıvrımları Ibanez S serisine benzettim ama değil, nedense ilk görüşte Washburn gibi geldi, ucuz gitarlardan birine de ait olabilir.

Herkesin anlayabileceği düzeyde detaylı olarak gitardan bahsettiğim, şimdi PS serisine geçiyorum;

Bugüne kadar iki kez PS-4, bir kez PS-2'yle kısa/orta vade zaman geçirmişliğim var. Net konuşmak gerekirse yıllardır bu seriyi forumlarda ilah ettiler/etmişler. Bir gün şansıma denk geldiğinde büyük bir umutla elime durumu pek sağlıklı olmayan PS-4 aldım, şahsen Jackson fanı olduğum o dönemlerde övgüleri okuduktan sonra olan beklentim inanılmazdı biraz vakit geçirdikten sonra gitar biraz abartılmış gibi geldi bana. Kondisyonu iyi değil diye es geçtim. Daha sonra PS-2 denk geldi onu denedim ondanda pek bir şey anlamadım normal alınabilecek elektrogitar yani bir numarası yok. En son bir kez farklı bir PS-4 ile denk geldim orada noktayı koydum. Ne sap rahatlığı ne klavye konforu hiç bir şey yok, manyetikleri soracak olursanız ses çıkıyor diyerek geçiyorum.

Bunun sebebi de bundan 20 sene önce Jackson'un lüks olarak herkesin dilinde olması, ülkede ise çeşitli gitarın olmaması. Muhtemelen o dönemde ki PS serisi sahipleri ya da deneyenler "aha vallahi Jackson" nidalarıyla seriyi övmesi. Kulaktan kulağa, forumdan foruma yayılması gitarı ilah yaptırdı desek yeridir. Bugün sadece sözde iyi gitar, eminim forumlarda bahseden kişilerden %80-90'ı gitarı denemeyi bırakın canlı görmemiştir bile.. Zaten yazılıp çizilenler sözde talep yok PS serisine. Şimdi diyeceksiniz "e ama bu gitar Japon, nasıl oluyor bu?", bu bilmeceyi de siz çözün.

PS serisi Jackson'ın satış politikasında uzak doğu üretimi sürdürdüğü, low-end(translate to Turkish: boktiriboktan) modelinde ucuz gitarlar. Bir dönem Kore'de de üretildiler, fıtratını tamamlamaya yakın üretimi tekrar Japonya'ya çektiler sonra zaten 2000 yılında seri durdu. Sonra ne mi oldu? Firma politikası değişti ve yerine bugün üretilenler kadar modern olmayan JS serisi geldi.

Evet Japon'lar takık herifler ve muazzamlar, şahsen bende Japonya çıkışlı bir Fender, ya da üst seri FGN strat/tele kullanmak isterdim. Ama söz konusu PS'yse özellikle fiyat baz aldığımda bugün üretilmiş JS serisinin( bkz: JS32 ) daha iyi olduğuna dair bahse girebilirim.

Ufak bir dipnot: PS -> JS30 -> JS32(hint) -> Modern edit JS32(binding)

Bu PS serisinin kötü olduğunu göstermez elbette alınır fakat fiyatı baz almak gerek. 1500-2000 TL ile yatırım yapacak olsam aklıma gelmeyecek bir gitar. bütçe yaratsam son yatırım tercihim olurdu. Bahsettiğimiz gitar stratın modern hali olan superstrat yani modern strat. Eğer zemini sağlam oturtmuş, sorgusuz her zaman tercih edilecek bir firma değilseniz değişime, görünüme, bütçeye vb. her anlamda açık olmak yani zorundasınız. Zaten Jackson bunu düşünerek üretime son verdi.

Kopya, sahte, klon, çalıntı, çakma, replika ne derseniz diyin bu üretim modeline bugün Çin'den aşinayız ve Çin'in üretim/gelişme sürecine canlı şahit olan bir nesiliz, aynı şeyi 1930'lu yıllarda Japonya yapıyordu ve 20-30 sene önce ki Kore bugünkü Kore değildi..

Şimdi son cümleden bir anlam da siz çıkartın :)

Umarım açıklayıcı olmuştur..
 
Son düzenleme:
Senin işine yaramayacağını bilsem de hazır konusu açılmışken dilim döndükçe hem gitar hakkında hemde şu Japon PS serisine bir açıklık getireyim biraz uzun ve detay bir yazı derliyorum, vakti ve hevesli olmayanın hiç başlamamasını tavsiye ederim:

Gövdeyi görmezden gelip göz attık diyelim; Şimdi sap PS-4 sapı değil onu kafadan geç.. PS-2 ihtimali verdin ama o da değil çünkü 22 fret. Fotoğraflar net değil detaylardan yürümek zorundayız. Eğer sapı PS-37'den sökmek gibi bir manyaklık söz konusu değilse çok büyük ihtimalle PS-1 sapı.

Burada garantisini verebileceğim tek şey o sapı gövdeden söktüğünüz de sapın bağlantı noktasında 5 adet gövde bağlantı deliği göreceksiniz(***yıldız attım burayı aklında tut ).

Gelelim gövdeye Jackson'la alakası olmayan incecik oval bir gövde burada iki ihtimal var; ya gövde Jackson değil, ya da gövdede ciddi bir işçilik var. Cevap tabii ki ilk seçenek çünkü bu tip kusursuz bir inceltme yapıp üzerine böyle ekstrem boya-cila atacak ortam bizim topraklarda yok. Olsa bile talep edilecek fiyatı siz düşünün. Hadi en uzak ihtimali de zorlayarak devam ediyorum; gövde yurt dışında işlem gördü, gitar daha sonra Türkiye'ye giriş yaptı diyelim, e gitarın ederi belli kim böyle bir işe girişir ya da hangi lüthiye kabul eder? Zaten PS serisinde sap gövdeye "neck plate" adını verdiğimiz metal plaka ile bağlanıyor, bu yüzden*** sapta 4+1=5 bağlantı deliği var . Gövde çok tanıdık geliyor ama çıkartamadım inceliği, ovalliği ve kıvrımları Ibanez S serisine benzettim ama değil, nedense ilk görüşte Washburn gibi geldi, ucuz gitarlardan birine de ait olabilir.

Herkesin anlayabileceği düzeyde detaylı olarak gitardan bahsettiğim, şimdi PS serisine geçiyorum;

Bugüne kadar iki kez PS-4, bir kez PS-2'yle kısa/orta vade zaman geçirmişliğim var. Net konuşmak gerekirse yıllardır bu seriyi forumlarda ilah ettiler/etmişler. Bir gün şansıma denk geldiğinde büyük bir umutla elime durumu pek sağlıklı olmayan PS-4 aldım, şahsen Jackson fanı olduğum o dönemlerde övgüleri okuduktan sonra olan beklentim inanılmazdı biraz vakit geçirdikten sonra gitar biraz abartılmış gibi geldi bana. Kondisyonu iyi değil diye es geçtim. Daha sonra PS-2 denk geldi onu denedim ondanda pek bir şey anlamadım normal alınabilecek elektrogitar yani bir numarası yok. En son bir kez farklı bir PS-4 ile denk geldim orada noktayı koydum. Ne sap rahatlığı ne klavye konforu hiç bir şey yok, manyetikleri soracak olursanız ses çıkıyor diyerek geçiyorum.

Bunun sebebi de bundan 20 sene önce Jackson'un lüks olarak herkesin dilinde olması, ülkede ise çeşitli gitarın olmaması. Muhtemelen o dönemde ki PS serisi sahipleri ya da deneyenler "aha vallahi Jackson" nidalarıyla seriyi övmesi. Kulaktan kulağa, forumdan foruma yayılması gitarı ilah yaptırdı desek yeridir. Bugün sadece sözde iyi gitar, eminim forumlarda bahseden kişilerden %80-90'ı gitarı denemeyi bırakın canlı görmemiştir bile.. Zaten yazılıp çizilenler sözde talep yok PS serisine. Şimdi diyeceksiniz "e ama bu gitar Japon, nasıl oluyor bu?", bu bilmeceyi de siz çözün.

PS serisi Jackson'ın satış politikasında uzak doğu üretimi sürdürdüğü, low-end(translate to Turkish: boktiriboktan) modelinde ucuz gitarlar. Bir dönem Kore'de de üretildiler, fıtratını tamamlamaya yakın üretimi tekrar Japonya'ya çektiler sonra zaten 2000 yılında seri durdu. Sonra ne mi oldu? Firma politikası değişti ve yerine bugün üretilenler kadar modern olmayan JS serisi geldi.

Evet Japon'lar takık herifler ve muazzamlar, şahsen bende Japonya çıkışlı bir Fender, ya da üst seri FGN strat/tele kullanmak isterdim. Ama söz konusu PS'yse özellikle fiyat baz aldığımda bugün üretilmiş JS serisinin( bkz: JS32 ) daha iyi olduğuna dair bahse girebilirim.

Ufak bir dipnot: PS -> JS30 -> JS32(hint) -> Modern edit JS32(binding)

Bu PS serisinin kötü olduğunu göstermez elbette alınır fakat fiyatı baz almak gerek. 1500-2000 TL ile yatırım yapacak olsam aklıma gelmeyecek bir gitar. bütçe yaratsam son yatırım tercihim olurdu. Bahsettiğimiz gitar stratın modern hali olan superstrat yani modern strat. Eğer zemini sağlam oturtmuş, sorgusuz her zaman tercih edilecek bir firma değilseniz değişime, görünüme, bütçeye vb. her anlamda açık olmak yani zorundasınız. Zaten Jackson bunu düşünerek üretime son verdi.

Kopya, sahte, klon, çalıntı, çakma, replika ne derseniz diyin bu üretim modeline bugün Çin'den aşinayız ve Çin'in üretim/gelişme sürecine canlı şahit olan bir nesiliz, aynı şeyi 1930'lu yıllarda Japonya yapıyordu ve 20-30 sene önce ki Kore bugünkü Kore değildi..

Şimdi son cümleden bir anlam da siz çıkartın :)

Umarım açıklayıcı olmuştur..
Açıklayıcı olmuş ama hem yanlış noktalar var hem de js ve ps serisini karşılaştırırken unuttuğunuz şeyler var.
O ihtişamlı 96-98 yıllarında Japon PS'ler, DK'ler, DX'ler Pro'lar üretilirken JS serisi de üretildi. Yani JS ile PS serilerinin aynı anda üretildiği dönemler var. Hatta Japon js serisi gitarlar bile üretilmiş 1 yıllığına.

Bana söyler misiniz 96-99 arası Jackson neden JS serisini Hindistan'da üretmiş te PS serisini Japonya ve Kore'de üretmeye devam etmişler aynı anda?

Ben size söyleyim. PS serisi 95'e kadar olan Concept serisinin devamıdır. İsim değişikliği gibi birşey yapmışlar, bunu da gitarların tipine göre(manyetik yapısı, pickguard, perde sayısı) bir standartdizasyon getirmek amaçlı yapmışlar. PS 1-2-3-4-5-6-7 modellerine bölmüşler bu concept serisini. Destekleyen bir bulgu: Concept serisinin truss rod kapağındaki model ismini simgeleyen yazının fontu ile PS serisindeki aynıdır. JS serisinde model ismi bile yazmaz hatta kapağı tutan vida sayısı ve kapağın şekli bile farklıdır.
Bunu doğrulamak için Concept serisi ile PS serisinin boyalarına, manyetiklerine ve köprülere bakabilirsiniz. Hepsi aynı. Peki JS serisine bakalım: JS serisinde durum biraz farklı. Düz boyalar gelmiş bir kere, Concept ve PS serisinde Büyük çoğunlukla boyalar hafif simlidir(aksi örnek görmedim şu ana kadar), yakından görülür ve gitar genelde ortama göre renk değiştirir. JS30'da en kalitesiz flame maple bile denemişler, düz simsiz renkler denemişler, pasparlak bembeyaz kalitesiz körünen floyd rose köprü bile kullanmışlar. Bir de HSS dizilimli JS serisine ait bir gitar üretmemişler. Aksine PS serisinde HSS, SSS, HSH, HH gitarlar bulmak mümkün. JS serisi ise sadece HSS ve HH üretilmiş.

Buraya kadar 2008 öncesi JS serisini inceledik, bundan sonra 2008 sonrası sizin modern dediğiniz JS32 serisi gitarlara bakmak gerek. Binding gelmiş, siyah köprü seçenekleri gelmiş, farklı kasa şekilleri PS serisinde de vardı falan JS32 serisindeki binding olayı tasarımı orjinallikten biraz ayırıyor. Tamamen süsleme dolu gitarlar. Göze hitap etmeye çalışmışlar ama tecrübeli gözlere yemez malesef bu durum. Bir de köprüler değişmiş, ps serisinde jt580, 520, 480 gibi köprüler varken js32 serisinde tek tip üstünde Jackson yazan isimsiz bir köprü gelmiş.

Sonuç olarak 95-2008 arası üretilen JS serisi PS yani Performer serisinin altında bir seridir. Jackson kendi kataloğunda da JS serisinden student model diye bahseder, JS'nin açılımı muhtemelen "Jackson Student"tır. PS'nin açılımı "Performer Series"dir.
JS30 ile PS serisinden bir gitar aynı kalitede değildir. Sapın atma çabukluğundan, perdelerin erime çabukluğundan, boyanın kalitesine kadar her şey farklıdır. Deneyip gözlemlediğim bir durum bu. JS30 ve PS serisi bir gitar aynı fiyata bulunuyorsa 100 Jackson'cı dan 99'u PS'yi al der, 1 tanesi de o da muhtemelen sizsiniz; siz de ikisi de aynı diyorsunuz anlaşıldığı kadarı ile.
JS32 serisi biraz farklı, PS serisi ile aynı dönemde üretilse kıyaslayabilirdik. Ağaçların kaliteleri arasında fark olduğunu klavyedeki gül ağacının rengine bakarak bile görebilirsiniz. Buna rağmen tecrübeli bir gitarist perdelere dikkatle bakılması gerektiğini bilir, eğer bulduğunuz PS serisi gitarın perdeleri bulduğunuz aynı fiyatlı JS32 serisi gitarın perdelerinden daha fazla erimiş durumda ise muhtemelen JS32 serisi gitarı almak daha mantıklı olacaktır(diğer farklılıkları görmezden gelerek).

Bir de gitarları denerken yapılan karşılaştırma hatalarına değinmek istiyorum. Tel durumu, gitarın en iyi çalıma ayarlanmış olup olmaması, kullanılan amfi, deneyen kişinin zaman içinde çalımındaki değişiklik ve çalanın gitara bakışı karşılaştırma doğruluğunu biraz etkiliyor. Siz daha önce PS serisine karşı beklentinizin büyük olduğunu söylemiştiniz, aksine JS32 serisinde ise yüksek bir beklentiniz yoktu. PS serisini beğenmemenizin sebebi de muhtemelen bu.
Bu arada en ucuz js32 serisi gitar şuan 1400 lira, bundan daha ucuza PS serisi gitarlar bulabilirsiniz.(burada manyetik işin içine giriyor, üstünde orjinal manyetikleri varsa fiyat tabii ki düşük olmalı.)

Denediğiniz ps serisi gitaları beğenmemiş olmanızın 10'larca farklı sebebi olabilir dediğim gibi. Yalnız bu demek değildir ki denemediğiniz tüm ps serisi gitarlar sizin denediklerinizle aynı olacak. Benim bu seri hakkındaki söylediklerim hep donanım üzerinden, bakınız manyetikleri kötü demişim, köprüsü güzel akort tutuyor demişim, perdelere dikkat edin demişim. Bunlar her gitarda sabit olacak şeyler(gitarın iyi ayarlandığı varsayılmalıdır.).
Benim koyduğum ilana bakıp bana laf edemediğinizden dolayı sürekli başka yerlerde bu gitarlara sokuşturmaya çalışıyorsunuz, yazdıklarınızda daha araştırmacı olmanızı tavsiye ederim. Bu forumda ve sarı sitede kaç tane kendi gitarını pohpohlamaya çalışan adam üzdüğümü tahmin edemezsiniz. Kendi PS-2'min sesine canlı canlı tanıklık etmenizi isterdim. İş biraz da çalanda ve gitarı ayarlayanda bitiyor. Bu sebeple yeni başlayan birinin mümkünse 2010 öncesi üretim eski diyebileceğimiz gitarları almasını pek önermem, yeni gitar daha az risk demek. Çok kolay çözülebilecek bir sorun olsa bile yolun sonuna gelmiş gibi hissedip gitarı elden çıkarmaya çalışabiliyorlar. Ben de aynı yollardan geçtim çünkü.

PS serisi bir gitar için fiyat önerim üstündeki manyetik ve kozmetik durumuna göre değişmek üzere nakit 1000-2000 arasıdır. Bu durumda kozmetiği kötü stok PS için 1000 lira bence ucuz bir fiyat, manyetikleri daha iyileriyle değişmiş kozmetik olarak iyi PS'yi almak için ise 2000'e kadar çıkabilirsiniz. Bazı özel kasa olan PS'ler var, onlar hariç yalnız bu durum. JS30'a kadar olan gitarlar için fiyat önerim PS serisi için olanın en fazla %50'sidir. JS32'ler için birşey demek istemiyorum ama bence daha kalitesiz görünüyor, boyaları kalitesiz, manyetikler kapaklı. En ucuzu 1400 şuanda sarı sitede. Ben vermem bu paraları JS32'ye.
 
Gitarı satmasaydınız ya da PS2'ye sahip olmasaydınız buraya yazma gereğinde bulunur muydunuz? Şimdi forumdaki ilanınızdan bir alıntı yapacağım buraya;

"Bilen bilir, bilmiyorsanız araştırın. Acemi arkadaşlar bilemeyebiliyor, js serisi ile, x serisi ile, pro serisi ile farkını bilmiyorlar mesela. Gidip araştırıp öğrenmeli o arkadaşlar. "

Emrin olur demek yerine bunu kaldırmanız için kibarca, dostane bir özel mesaj göndermiştim size hatta ilanın altına yazmadım "ilan baltalıyor" gibi algılanmamak için. Kaldırmışsınız sevindim ama ekran görüntüsü alamadım o yüzden. Bunu belirtmemin sebebi size cevap değil yine yıllar sonra okuyacak arkadaşların kararsızlığa düşmemesi. Vurgulamamın sebebide yazınıza ithafen tavrınız ve deli gibi savunma mekanizmanız.

Öne çıkarmak için JS serisini övmüyorum(JS sahibi değilim ya da satmıyorum :) ) zaten amacımda övmek değil. Tam tersi yıllardır anlatılanların aksine PS serisinin o kadar da çarpıcı güzellik ve kalitede olmadığı. Ve bence aynı seriden farklı kondisyonlarda 3 gitar denemek bunu söylemek için yeterli, fikrimi değiştirmem için en az 10 tane daha deneyip hepsinin muazzam olmasına ihtiyacım var. 20 sene önce value bir gitar olabilir fakat bugün JS serisiyle aralarında uçurum olmadığı aşikar, hatta JS daha konforlu. Japon üretimlerine de laf çarpıtmıyorum ama bir gitar sırf Japon diye evrile çevrile poh-pohlanması "Fender ya da Gibson'un kötü gitarı olamaz" kadar kesinlik içeren bir durum. Yani kalite olarak artık kalıplaştırılmış, kısaca negatifliği olamaz diyor. Belli ki satıcı olduğunuzdan yazdıklarıma çok kızmışsınız yoksa "bilmiyorsun, yanlış, git araştır" gibi şeyler kullanmazdın.

Biraz karışık yazmışsın o yüzden iddalarını ve sorularını hızlıca geçiyorum;

Bana söyler misiniz 96-99 arası Jackson neden JS serisini Hindistan'da üretmiş te PS serisini Japonya ve Kore'de üretmeye devam etmişler aynı anda?

96-99 arası üretilen tek model JS-20, Hint değil Endonezya üretimi, görünüş ve materyal olarak ilkel, bugün üretilen JS-1 bile daha ergonomik. Karşılaştırmayı bugünkü JS serisiyle yapıyorum, bir kavrayamadın.

Ben size söyleyim. PS serisi 95'e kadar olan Concept serisinin devamıdır. İsim değişikliği gibi birşey yapmışlar,

Concept serisi zaten yarım sene kadar üretildi kalite standartları nedeniyle devamını Performer'a devrettiler. Yani Concept serisi mükemmeldi de bunun ismini Performer yapalım demediler. Firma politikasıyla, kullanıcının fikri aynı olmaz. Ayrım için "İsim değişikliği gibi bir şey" tanımlaması yapıyorsan bu konuya girme bence. Ayrıca vida sayısı, truss rod kapağı ve gövdenin simli olması kaliteyi belirlemez.

2008 sonrası sizin modern dediğiniz JS32 serisi gitarlara bakmak gerek. Binding gelmiş, siyah köprü seçenekleri gelmiş,

Hayır benim kastettiğim ve sizin dediğiniz özellikler bildiğinizin aksine 2008 değil 2013 yılına ait.

100 Jackson'cı dan 99'u PS'yi al der, 1 tanesi de o da muhtemelen sizsiniz; siz de ikisi de aynı diyorsunuz anlaşıldığı kadarı ile.

1 tanesi benim, 1 tanesinin de satıcı olduğunu düşünürsek 98 kişi farklı yorumlarda bulunabilir.

Ağaçların kaliteleri arasında fark olduğunu klavyedeki gül ağacının rengine bakarak bile görebilirsiniz.

Kalite sadece ağacın renginden anlaşılmaz, koyu klavye bir SB Dreams, TT Sisters vb. denk gelebilir. Hatta geçen elimde Daland marka bir sap vardı fotoğrafı gönderebilirim size. Ayrıca açık renkli bir gül klavye profilini limon yağı ile besledikten sonra koyulaşacaktır. Eğer bu mantıkla düşünüyorsanız sizin deyiminizle "tecrübeli gözler" muhtemelen bunu yiyecektir.

Final Sorusu 40 Puan;

Bu forumda ve sarı sitede kaç tane kendi gitarını pohpohlamaya çalışan adam üzdüğümü tahmin edemezsiniz. Kendi PS-2'min sesine canlı canlı tanıklık etmenizi isterdim. İş biraz da çalanda ve gitarı ayarlayanda bitiyor.

Ben PS serisinden gitarları adet ve zaman olarak canlı gözlerle gördüm, kullandım referansım bu şekilde. Eski bir gitar modelini kısa vadede daha fazla denk gelmem pek mümkün değil sanırım. Siz de en az 4-5 tane deneyip, eleyerek elinizde ki tremolo kol yuvası ve üst kilitleri olmayan gitarı almaya karar verdiniz sanırım.

Buraya kadar yeterli diğer iddalar daha da asılsız, bence okuyan kişilerinde vaktini almamak gerek. Zaten lütuf edip yazma amacımda onlara ithafen. Halbuki sizinle husumetimizde yok biraz farklı algılayıp gereksiz agresifleşmişsiniz bence.

Aslında bu kadar konuşmaya gerek yok, "gitarı bilen bilir, acemiler bilmez, bilmeyen gitsin araştırsın" değil mi? :)
 
Gitarı satmasaydınız ya da PS2'ye sahip olmasaydınız buraya yazma gereğinde bulunur muydunuz? Şimdi forumdaki ilanınızdan bir alıntı yapacağım buraya;

"Bilen bilir, bilmiyorsanız araştırın. Acemi arkadaşlar bilemeyebiliyor, js serisi ile, x serisi ile, pro serisi ile farkını bilmiyorlar mesela. Gidip araştırıp öğrenmeli o arkadaşlar. "

Emrin olur demek yerine bunu kaldırmanız için kibarca, dostane bir özel mesaj göndermiştim size hatta ilanın altına yazmadım "ilan baltalıyor" gibi algılanmamak için. Kaldırmışsınız sevindim ama ekran görüntüsü alamadım o yüzden. Bunu belirtmemin sebebi size cevap değil yine yıllar sonra okuyacak arkadaşların kararsızlığa düşmemesi. Vurgulamamın sebebide yazınıza ithafen tavrınız ve deli gibi savunma mekanizmanız.

Öne çıkarmak için JS serisini övmüyorum(JS sahibi değilim ya da satmıyorum :) ) zaten amacımda övmek değil. Tam tersi yıllardır anlatılanların aksine PS serisinin o kadar da çarpıcı güzellik ve kalitede olmadığı. Ve bence aynı seriden farklı kondisyonlarda 3 gitar denemek bunu söylemek için yeterli, fikrimi değiştirmem için en az 10 tane daha deneyip hepsinin muazzam olmasına ihtiyacım var. 20 sene önce value bir gitar olabilir fakat bugün JS serisiyle aralarında uçurum olmadığı aşikar, hatta JS daha konforlu. Japon üretimlerine de laf çarpıtmıyorum ama bir gitar sırf Japon diye evrile çevrile poh-pohlanması "Fender ya da Gibson'un kötü gitarı olamaz" kadar kesinlik içeren bir durum. Yani kalite olarak artık kalıplaştırılmış, kısaca negatifliği olamaz diyor. Belli ki satıcı olduğunuzdan yazdıklarıma çok kızmışsınız yoksa "bilmiyorsun, yanlış, git araştır" gibi şeyler kullanmazdın.

Biraz karışık yazmışsın o yüzden iddalarını ve sorularını hızlıca geçiyorum;



96-99 arası üretilen tek model JS-20, Hint değil Endonezya üretimi, görünüş ve materyal olarak ilkel, bugün üretilen JS-1 bile daha ergonomik. Karşılaştırmayı bugünkü JS serisiyle yapıyorum, bir kavrayamadın.



Concept serisi zaten yarım sene kadar üretildi kalite standartları nedeniyle devamını Performer'a devrettiler. Yani Concept serisi mükemmeldi de bunun ismini Performer yapalım demediler. Firma politikasıyla, kullanıcının fikri aynı olmaz. Ayrım için "İsim değişikliği gibi bir şey" tanımlaması yapıyorsan bu konuya girme bence. Ayrıca vida sayısı, truss rod kapağı ve gövdenin simli olması kaliteyi belirlemez.



Hayır benim kastettiğim ve sizin dediğiniz özellikler bildiğinizin aksine 2008 değil 2013 yılına ait.



1 tanesi benim, 1 tanesinin de satıcı olduğunu düşünürsek 98 kişi farklı yorumlarda bulunabilir.



Kalite sadece ağacın renginden anlaşılmaz, koyu klavye bir SB Dreams, TT Sisters vb. denk gelebilir. Hatta geçen elimde Daland marka bir sap vardı fotoğrafı gönderebilirim size. Ayrıca açık renkli bir gül klavye profilini limon yağı ile besledikten sonra koyulaşacaktır. Eğer bu mantıkla düşünüyorsanız sizin deyiminizle "tecrübeli gözler" muhtemelen bunu yiyecektir.

Final Sorusu 40 Puan;



Ben PS serisinden gitarları adet ve zaman olarak canlı gözlerle gördüm, kullandım referansım bu şekilde. Eski bir gitar modelini kısa vadede daha fazla denk gelmem pek mümkün değil sanırım. Siz de en az 4-5 tane deneyip, eleyerek elinizde ki tremolo kol yuvası ve üst kilitleri olmayan gitarı almaya karar verdiniz sanırım.

Buraya kadar yeterli diğer iddalar daha da asılsız, bence okuyan kişilerinde vaktini almamak gerek. Zaten lütuf edip yazma amacımda onlara ithafen. Halbuki sizinle husumetimizde yok biraz farklı algılayıp gereksiz agresifleşmişsiniz bence.

Aslında bu kadar konuşmaya gerek yok, "gitarı bilen bilir, acemiler bilmez, bilmeyen gitsin araştırsın" değil mi? :)
Hocam bu yazınızın ilk birkaç paragrafını okudum, bir yanlışlık var dedim. Sonra gittim baktım benim ps2 ilanıma, orada ilana yazan kişi başka biriymiş. Ben ilanın altına yazan da, özelden mesaj atan da sizsiniz zannettim. Bu da demek oluyor ki şuan içinde bulunduğumuz forum konusuna yazdığım ilk mesajda kullandığım sert hitaplar bir yanlış anlaşılma sonucu çıkmış. İlanıma yazmamışsınız ama ben ilanıma yazanı ve özelden uyaranı aynı kişi sanıyorum, hakkınızı yemişim yani. Kusura bakmayın, bu konu için sizden özür dilerim. Ayrıca konu altına yanlış anlaşılma olmasın diye o cümlelerin gitarı övme amaçlı değil, alıcının bilinçsizliğini gidermesini sağlama amaçlıydı. Yalnız bir durum daha var, alıcı zaten biliyorsa alır bu gitarı. Bilmeyen adam oturup ps serisi araştırmaz, ki matıklı da değil. Sizin benim gibi adamlar oturup aynı gitar için farklı şeyler söyleyebiliyor.
Burada bir durum daha var ki o da sanırım sizin yanıldığınız nokta olmuş: PS-2 ilanımdan herhangi birşey silmedim. Konunun altındaki mesajlardaki bir açıklamamı ilanın başında yazmışımcasına yanıt vermişsiniz. "Bilen bilir, bilmiyorsanız araştırın. Acemi arkadaşlar bilemeyebiliyor, js serisi ile, x serisi ile, pro serisi ile farkını bilmiyorlar mesela. Gidip araştırıp öğrenmeli o arkadaşlar. " cümlesi aynen konunun altında durmaktadır. İsterseniz ss alın diyeceğim ama bu cümleyi de yanlış anlaşılma zinciri sonucu kurduğunuzu biliyorum o sebeple birşey demeyeceğim :)
Özet olarak size verdiğim cevabın sertliği konunun altına yazan arkadaş olduğunuzu düşünerek ayarlanmış, bunu göz önünde bulundurunca bu konudaki yazdıklarım da, sizin ilandan metin sildiğim yanılgısına düşmeniz de içinde bulunduğumuz durumun saçmalığını özetliyor sanırım.Şimdilik yeterli vaktim yok, yarın konuyu ve mesajınızı okuyacağım ama muhtemelen js ve ps2 serisini kıyaslamanız harici bir noktasını ciddi almayacağım.
Bu arada üst eşik kilitleri duruyor, sarı sitedeki ilanımda yazmıştım. Buraya ilanı açarken de açıklama linkte şeklinde bir uyarı yapmıştım ama anladığım kadarıyla insanlar linke tıklayıp okumaya üşenebiliyor. Bu genel bir durum, bundan sonra ilanlara pek açıklama yapmayacağım, isteyen sorsun öğrensin.
Tremolo kolu ve yuvası da kolay bir iş. Aynı zamanda LTD MH-1000 sahibiyim, bu köprüyü de kolsuz kullanıyorum. FR'yi muhtemelen sadece Enter Sandman solosu ve kirk'ün diğer dokuşunlarında kullanıyorum.
 
@Berkay Aşar Hocam okuması gerçekten zor ama umarım bu konuya yazdığım bu mesaj hariç son mesajımı okumuşsunuzdur. Bir yanlış anlaşılma durumundan bahsetmiştim, agresif tavırlarım bu yanlış anlaşılmadan kaynaklanıyordu bunu tekrar belirtmek istedim.
Buraya kadar okuyan olur mu bilmiyorum ama yazdıklarımı yanlış yazmış ya da yanlış anlaşılmış olma ihtimalime karşı kısa bir özet yapmaya çalışacağım.

-Ben JS serisi derken genellikle js30'a kadar olan gitarları kastettim, sebebi ise konuyu açan arkadaş 700 liralık bir ilan üstünden muhabbeti götürüyor. 700 liraya anca JS30 bulabilir kendisi, JS32'ler çok daha pahalı. Üşenmedim sarı sitedeki tüm JS32'lere baktım: 1 tane 1000 liraya var, gitarın tüm metal aksamı pas içinde, köprüdeki ince ayar düğmeleri dönüyor mu belli değil. Bunlar büyük sorunlar değil vakti ve tecrübesi olan biri gitarı bu paslardan arındırabilir ama yeni başlayan birinin kesinlikle almak isteyeceği durumda değil gitar. Bundan sonraki en ucuz JS32 ise 1400 lira. Muhtemelen indirime yanaşmayacaklar benimki zaten ucuz diye.

-Şimdi gelelim modern JS yani JS32 serisine. Bu konuda JS32'ler için şunları demişim:

JS32 serisi biraz farklı, PS serisi ile aynı dönemde üretilse kıyaslayabilirdik. Ağaçların kaliteleri arasında fark olduğunu klavyedeki gül ağacının rengine bakarak bile görebilirsiniz. Buna rağmen tecrübeli bir gitarist perdelere dikkatle bakılması gerektiğini bilir, eğer bulduğunuz PS serisi gitarın perdeleri bulduğunuz aynı fiyatlı JS32 serisi gitarın perdelerinden daha fazla erimiş durumda ise muhtemelen JS32 serisi gitarı almak daha mantıklı olacaktır(diğer farklılıkları görmezden gelerek).
Önemli olanın perdeler olduğundan yola çıkarak diğer farklılıkları göz ardı etmemiz gerektiğini ve bu sebeple js32'nin tercih edilebileceğini yazmışım, hala da arkasındayım. Peki sen niye JS32 almadın da gittin PS-2 aldın ? Öncelikle HSS manyetik dizilimi orjinallik ve farklılık açısından büyük avantaj. O kadar perde perde dedik evet, gitarda ilk baktığım şey perdelerdi. Aldığım kişi gitarı pek kullanmamış, bir depoda unutmuşlar, yıllarca bakımsız kalmış. Bu sayede perdelerde neredeyse hiç erime yok-19 yıllık bir gitarda-(buna takıntılıyım, çalıma çok etki yapıyor, perdeleri erimiş DK2 ve RG570 kullandım bir süre ve satmak zorunda kaldım çok sevdiğim gitarlar olmasına rağmen)
Uzun yıllar bakımsız beklemesine rağmen vidalarında ve köprüde paslanma veya renk değişimi neredeyse hiç yoktu alırken. Eski sahibi tremolo kolunu ve onun yuvasını çıkartmış, sormuştum alırken bilmiyom kayıp demişti.
Bu arada bendeki PS-2 bugün araştırdığım kadarıyla 2001 Kore yapımı. Arkadaşımda kısa/orta vade kullandığım PS-4(Japon 98) ile aynı hissiyata sahip, gövdesinden midir, sapından mıdır bilmiyorum ama farklı bir his veriyor bu PS'ler. İyi veya kötü demeyeceğim ama şunu söyleyim, üst seviye bolt on gitarları çalarken çoğu neck thru ve set neck gitarlarda olduğu gibi hafiften karnınızda hissedersiniz sustaini ve telin titreşimini, işte bu durum PS serisinde yok, JS serisinde de yok. Ama üst seviye bir bolt on gitar olan Ibanez RG5XX serisinde var. PS-2'nin sustaini fena değil bolt on olmasına rağmen, eski RG570'ime kıyasla fark var diyemem ama, ya sustainleri çok yakın ya da RG570 biraz öndedir. Elimdeki LTD MH-1000'e kıyasla farkedilir derecede düşük kalıyor ama sustain bu iki gitarda da.
Bu gitarlarda genelde manyetik değişimi olur, benimki de stok manyetikli değildi. EMGHZ takılıydı köprüde, bu haliyle ton pek güzel değildi tabi. SD Invader taktıktan sonra çok güzel cayır cayır kamyon gibi distortion veren bir alete dönüştü. İzmir'de Cenker abiye ayarlarını yaptırdım, çok sevdiğim bir gitar haline dönüştü. Çalımı oldukça rahat, tonu güzel, köprüsü akort kaçırmayan bir gitar. Bol bendli çalarım, sarımsız teller genelde erken su koyverirdi bu tarz ucuz gitarlarda. Bunun performansından memnunum. Mesela Ibanez RGT42'de Edge Pro 2 vardır, o kaçırıyordu işte akort biraz.

Denenme şansı varsa PS-2 PS-4 gibi bir gitar yerine JS30 alınmasına kesinlikle karşıyım. Bir süre JS30 Dinky ve JS30KV kullandım, ikisi de denediğim PS serisi gitarlardan anlaşılabilir derecede daha kötüydü. JS32'ler için yukarda açıklama yapmıştım.

Anlaşamadığımız bir nokta var mı burada, bunu merak ediyorum.
 
Son düzenleme:
Geri
Üst