Gitar klavye temizliği alkol ?

Merhabalar,

Yıllardır gitar klavyelerimi limon yağı veya dunlop limon yağı seyreltimi ile temizliyordum. Geçenlerde luthier e gittiğimde saf alkol kullanıyorum ben dedi. Sonuçtanda memnun kaldım açıkcası. Acaba bu saf alkol izo propil alkol müdür kullansam olur mu? Gitarları pert etmeyelim yorumlarınızı rica ediyorum kullananlar var mıdır?
 
Hocam saf alkol dedigi sey kuvvetle muhtemel etil alkoldur. Etil alkol yagi kiri kolay temizler ama ozellikle yagi cozdugu icin gerekli yaglama yapilmazsa agac kurur.
Izopropil alkol temizlik, dezenfekte ve cozucu olarak kullanilan bir alkol cesidi. Uygun miktarda kullanilmasi cok buyuk etki etmeyecektir ama yinede klavyenin bir kenarinda denemek sart. Endustride boya inceltici ve cozucu olarak kullanildigindan klavyenin varsa uzerine atilan boya veya sedef islemelere kuvvetle muhtemel zarar verecektir.
 
Forumda daha once ki acilmis olan konulara baktim, izopropil alkol kullanip tavsiye eden var. Fakat ben henuz kullanmadim. O yuzden kendi adima tavsiye vermem dogru olmaz.
 
Alkol kullanmayın, bunu diyen luthier'e de götürmeyin. Ağacın nemi haricinde yağ dengesi de önemlidir. Böyle alkol sürme alışkanlığı edinirseniz ağacı çok kurutursunuz, ileride klavyenin çatlama ihtimali yükselir. Çok kirli bir klavyede alkol veya benzeri bir şey ile temizlik yapılabilir fakat ardından yağ da sürmek gerekir.

Garip garip işlere girmeye gerek yok. Limon yağını veya dunlop gibi markaların klavye temizlik ürünlerini sürüp geçin.
 
Alkol kullanmayın, bunu diyen luthier'e de götürmeyin. Ağacın nemi haricinde yağ dengesi de önemlidir. Böyle alkol sürme alışkanlığı edinirseniz ağacı çok kurutursunuz, ileride klavyenin çatlama ihtimali yükselir. Çok kirli bir klavyede alkol veya benzeri bir şey ile temizlik yapılabilir fakat ardından yağ da sürmek gerekir.

Garip garip işlere girmeye gerek yok. Limon yağını veya dunlop gibi markaların klavye temizlik ürünlerini sürüp geçin.

Hocam bak bu Kenan usta bildigimiz Kenan ustaysa ortalik karisir...
 
Alkolün suyunu çıkarmadan sürmek lazım.

Hocam bak bu Kenan usta bildigimiz Kenan ustaysa ortalik karisir...
Fakat çok kirli bi klavyede öylesine limon yağı sürüp muhteşem olmasını veya bakımlı olmasını beklemek de çok saçma. En iyisi kolonyağı ile bir veya iki defa kir durumuna bağlı olarak klavye iyice temizlenip sonrasında limon yağıyla beslenmeli. Alkolü veya kolonyağını 1 ayda bir tel değiştirirken kullanmanın alemi yok. Fakat 2 senedir köşede yatan gitarın klavyesindeki ölü derilerle limon yağı sadece daha kötü bir görüntü alır.
Gövdede cilanın kalitesine bağlı olarak alkol bazlı bir sıvı cilaya yada boyaya zarar verebilir.
Boş bilgi yapmıyorum veya alıntıladığım için size yönelik söylemiyorum. Kimyacıyım ve neyin zarar verebileceğini çokça test ettim.
Özetle çok kirliyse az öz alkol iyi gider.
 
Alkolün suyunu çıkarmadan sürmek lazım.

Fakat çok kirli bi klavyede öylesine limon yağı sürüp muhteşem olmasını veya bakımlı olmasını beklemek de çok saçma. En iyisi kolonyağı ile bir veya iki defa kir durumuna bağlı olarak klavye iyice temizlenip sonrasında limon yağıyla beslenmeli. Alkolü veya kolonyağını 1 ayda bir tel değiştirirken kullanmanın alemi yok. Fakat 2 senedir köşede yatan gitarın klavyesindeki ölü derilerle limon yağı sadece daha kötü bir görüntü alır.
Gövdede cilanın kalitesine bağlı olarak alkol bazlı bir sıvı cilaya yada boyaya zarar verebilir.
Boş bilgi yapmıyorum veya alıntıladığım için size yönelik söylemiyorum. Kimyacıyım ve neyin zarar verebileceğini çokça test ettim.
Özetle çok kirliyse az öz alkol iyi gider.
Soylediklerinin tarafimca bir mahzuru yok merak etme. Aksine katiliyorum. Kimyaciymissinda zaten.
Ayrica benim de kendi yontemlerim var. Mesela ben limon yagini hic sevmem. Dokunsal hissimi cok kotu etkiliyor ve cabucak ucucu bir yag oldugundan oturu garip bir sekilde agacin beslenmedigini hissediyorum.
Alkolle temizledikten sonra, baska bir cesit yag ile guzelce yedire yedire bakim yapiyorum.
Sonuc yaklasik 8 senedir gitarim bende belki daha fazlasi, henuz sapinda atma catlama patlama portleme zortlama gibi seylerle karsilasmadim.
Zaten soyle bir durum da var, gunumuz uretim tekniklerine bakildiginda bir gitarin sapinin yada govdesinin agacinin yapisal hasar alabilmesi icin cok ekstrem seyler lazim, mesela gitarin komple suda kalmasi yada gercekten cok cok yuksek nemli bir yerde cok uzun sure bulunmasi gibi.
Klavyeye alkol surdun diye catlamasi falan pek inandirici gelmiyor.
Ha basina gelen varsa lutfen yazsin tecrube edenden ogrenmis olurum.
 
Soylediklerinin tarafimca bir mahzuru yok merak etme. Aksine katiliyorum. Kimyaciymissinda zaten.
Ayrica benim de kendi yontemlerim var. Mesela ben limon yagini hic sevmem. Dokunsal hissimi cok kotu etkiliyor ve cabucak ucucu bir yag oldugundan oturu garip bir sekilde agacin beslenmedigini hissediyorum.
Alkolle temizledikten sonra, baska bir cesit yag ile guzelce yedire yedire bakim yapiyorum.
Sonuc yaklasik 8 senedir gitarim bende belki daha fazlasi, henuz sapinda atma catlama patlama portleme zortlama gibi seylerle karsilasmadim.
Zaten soyle bir durum da var, gunumuz uretim tekniklerine bakildiginda bir gitarin sapinin yada govdesinin agacinin yapisal hasar alabilmesi icin cok ekstrem seyler lazim, mesela gitarin komple suda kalmasi yada gercekten cok cok yuksek nemli bir yerde cok uzun sure bulunmasi gibi.
Klavyeye alkol surdun diye catlamasi falan pek inandirici gelmiyor.
Ha basina gelen varsa lutfen yazsin tecrube edenden ogrenmis olurum.
Zaten o dunlop cart curt yağların herhangi bir hükmü yok. kesinlikle yok hatta. para kazanılma amacıyla yapılmış şeyler bunlar. Aktarddan akışkanlığı olan bir yağ alıp kullanabilirsiniz. Çok yoğun olmamalı emilebilmeli. bütün şart bu. Şu okulu bi bitireyim gitar kimyasallarına başlamam lazım. İnsanlar sirkeyle limonla badem yağıyla temizlemeye uğraşıyorlar. Bu konuda hiç yerli bi oluşum yok.(sanırsam)..
 
Tuşe/sap temizliği içerikli başlıkların çoğunda yıllarca ve defalarca tartışıldı; şimdiyse dönüp yüksek oranda alkol içeren ürünlerin ve hatta doğrudan alkolün kendisinin iyi bir fikir olabileceğine tekrar gelinmiş olması sanırım trajikomik bir durum. Cilalı/cilasız akçaağaç tuşeli gitarlar için yok yoklukta tek bir nemli bezin (H2O’dan başkası da değil üstelik o nem) en iyi dostunuz olacağını bildiğinizi varsayarak yazıyorum; neden gül, abanoz, panga panga vs. tuşeler için durumun farklı olacağını düşünüyorsunuz? Su abilerim ablalarım, bildiğiniz su.

Limon yağı sorunsalı; tuşeniz akçaağaç ise burayı okumayın bile, nemli beze devam. Cilasız gül, abanoz vs. olanlara dönelim; gitarınızı sürekli kuru ve minimum +25°/27° gibi bir ısıya sahip bir ortamda barındırmıyor ve çalmıyorsanız, normal insanlar gibi siz de ter bezlerine sahipseniz ve olağan miktarlarda elleriniz terliyorsa (evet, bu yolla bile nem adına bir bakıma besleniyor o tuşe) bence çok da gerek yok. Ha ben kullanıyor muyum, evet. Her tel değişiminde değil fakat 3-4 ayda bir sürüp hiç bekletmeden temizlemek üzere 2 tur şeklinde uyguluyorum. Bariz biçimde (yalandan da olsa) ağaç dokusunun canlandığını, ayırt edilir derecede renginin koyulaştığını görebiliyorum ve mutlu oluyorum. Peki mutlaka gerekli mi? Hayır. Neden hiç bekletmiyorum, en son maddede cevabı mevcut.

Badem, yılan, ceviz, zeytin, jojoba, nohut, pirinç, pilavlık bulgur, mantı !!1!!1! vb. bilimum aktar ve sofra işi yağlar; konuyu tek kelime ile kapatacağım; asidite. En az alkol kadar tehlikeli bir deney olur. Sadece ağaçla da kalmaz sebep olacağı manyakça oksidasyon ile perdelerinizin de kalbi hayli kırılır, hiç girişmeyin. Israrla bulaşanı da sessizce çekirdeğinizi çitleye çitlye izleyin, sonu pek şakalı fakat komiksiz oluyor. Boşuna macera ve mucize aramayın; piyasadaki hiçbir bakım ürünü siz uygulamada niyeti bozmadıkça gitarınıza zarar veremeyeceği gibi olumlu anlamda dünya dışı süper mükemmel bir etki de sağlamayacak.

Son olarak Mineral yağı; Piyasada satılan birçok farklı marka temizlik/bakım ürününün (çoğu limon yağı da dahil) görece ağır akışkan yapısının sebebi olan mamülat aslında budur. Sanırım parafin desem daha çok şey ifade eder. Kısa vadede iş görür, fakat sağladığı koyuluk ve kayganlık çalım yoğunluğuna göre birkaç günde yok olur. Hatta kimyası gereği boğucu etkisiyle kuruluk hissi zamanla daha da artabilir, gözeneklerde beyaz birikintiler gözlemlenebilir. Kullanımı doğru değil demiyorum, abartılması saçma olur. Bu sebeple mineral yağı temelli yapay limon esanslı bakım ürünlerini çok matah bir iş yapıyorum sanarak dakikalarca tuşede bekletmenin de hiçbir anlamı yoktur. Çünkü bir petrolyum alt ürünü olan parafin %100 sentetiktir, ağaç tarafından beslenmek amacıyla emilimi söz konusu değildir.

Bonus:

“E içinde parafin olmayan limon yağı hiç mi yok?”

Tabi ki var;


Doğru soru; bu kadar kasmaya gerek var mı?
 
Çok kir varsa yağla çıkaramazsınız zaten. Demek istediğim tam anlaşılmamış, alkol dışında hiçbir şey sürmezseniz her tel değişiminde alkol ile klavyeyi silerseniz, klavyeyi ciddi şekilde kurutmaya başlarsınız. Yağ sürme işe senede 2 kere yapılsa yeterlidir. ben yazarken bastardbullet bir yazı girmiş, gayet doğru bilgiler.

Ayrıca, atlanılan bir nokta var. Gitarın diğer yerlerinde dediğiniz geçerli, gövde ve sap cilasına bağlı olarak buralara istediğiniz kadar alkol sürebilirsiniz. Çoğu gitarda sorun olmaz. Fakat klavye'de genelde finish olmuyor maple değilse, kuruma olayı o yüzden. Diğer yüzeylerde finish var. Maple'da durum biraz farklı, ben rosewood için yazdım. Finish olmayan klavye ortamdaki nemden etkileniyor, sıcak ve soğuk havada bu yüzden sap ayarı biraz değişebiliyor. Su dökmek iyi değildir. Alkol çabuk uçtuğu için su yerine kullanılır, çünkü ağacın içine işlemez. Fakat var olan nemi ve yağı da götürme olayı var.

Özel içeriklere, yeni kimyasal formüller üretmeye gerek yok. Ağaç işinde bakım ve cila için farklı farklı yağlar yıllardır kullanılıyor. Biraz penetre eden yağlar besleyicidir, penetre etmeyen ise katman şeklinde yüzeyde durur, cila görevi görür. Kuruma hızı da önemli, kısmen koku da önemli.
 
Doğru soru; bu kadar kasmaya gerek var mı?
Üst kısım harika açıklama ...
Evet kasmak bu ... bazı konular şehir efsanesine dönüyor hakikaten. 2005'ten beri bilimum gitar geçti elimden, tek yaptığım şey her tel değişiminde klavyeyi çok az nemli bezle silip sonra yine temiz bezle az miktarda Conditioner ya da Cleaner tarzı bilindik markalardan birini birkaç damla beze yedirip sürmek. Onun da fazlasını yine bir tur kuru bezle almak. 15 yıllık gitarımda bile en ufak sorun olmadı muhtelif mutfak ürünleri sürmedim diye.
 
Geçen ben klaveyeyi bir yağladım böyle 440hz'de sonsuz feedback loop'a girdi. Cebrail inip "napıyorsun lan şerefsiz, herkes ben boruyu üfledim sandı" diyerek elimden %100 saf hint keneviri yağımı alıp göğe yükseldi.

Ya bu gitar klavyesini yağlama durumu tam Western ya da Kurosawa filmi hali aldı. Kahraman/anti-kahraman tabancayı söküyor, katanayı biliyor vb...
 
Geri
Üst