Amfisiz Sahne Almak

Amfi olmadan preamp pedallarıyla sahne alanlar varsa setupları hakkında bilgi verebilirler mi? Hangi pedalları kullanıyorlar, nasıl daha iyi verim alıyorlar gibi deneyimlerini paylaşırlarsa çok yardımcı olurlar.
 
Ucuz yollu işlem istersen; aşağıda saydığım pedalların sonuna kabin simülatörü kullanabilirsin.
Joyo American
Sansamp Blonde
Tech 21 Fly Rig
Behringer GDI 21
Sansamp Tri A.C. / GT-2
Mooer'in yeni seri mini preamp pedalları

Biraz daha bütçe varsa;
Sansamp Classic
Mooer Preamp Live (Kabin simülasyonu mevcut)

Daha da bütçe varsa;
Line 6 HX Stomp
Line 6 Helix / Helix LT
Mooer GE300
Headrush Gigboard/Pedalboard
Kemper

Sinyal yolu esasen;
Gitar > Preamp > EQ > Poweramp > Kabin > Mikrofon > Mic Preamp > EQ > PA Sistem/Monitör olduğunu düşünürsen; seveceğin bir preamp alıp, sonuna eq koyup (öncesine de koyabilirsin, hatta hem önüne hem sonuna koyabilirsin), kabin sürmek için power amfiye ihtiyacın olmadığı için bir de kabin simülasyonu koyarsan bu iş kolaylıkla çözülüyor. Geri kalan filter, modulation, delay, reverb işleri kişisel zevk ve rengine kalmış.

Kişisel tercihim en kötü ihtimalle Mooer Preamp Live alıp, clean drive, cab simulatörü aynı anda çözmek. Sonrasına bir multi effect, öncesine bir wah pedalı ile her tarzın üstesinden gelirsin.
 
en kötü ihtimal değil neredeyse en iyisi bu .... Preamp Live muhteşem bir alet. Herkesin incelemesini öneririm.
Kablo, adaptor, efekt, vs ugrasmamak adina Line 6 HX Stomp + midi controller alirdim. Bugunun kuru ile Preamp live 2580, GE300 ise 5750. Aradaki 3000 TL farkla diger pedallari da dizmis olurum. Bugun kabaca bi wah ve bi delay 100'er Dolar'dan 1500-1600 TL yapmakta. Hangi ara kablo, hangi adaptor dertlerini de, masrafini da, arastirma ve karar surecini de hesaba katarsak en etkin ve ucuz cozum buna kanaat getirdim. Asgari ucretin iki katina pedal almak pek akil isi olmasa da (zaten muzikle ugrasmak akil isi degil), uzun sureli masrafsiz, akarsiz ve kokarsiz en net cozum.
 
Benim arkadaş kafelerde ibanez gio ve digitech rp55 ile sahne alıyordu. Hitap ettiğin kitle önemli. Eğer sıradan bi kitleye çalacaksan kaç paralık ekipmanla çaldığının bi önemi yok. Basit bi prosesör işini fazlasıyla görür.
 
Benim arkadaş kafelerde ibanez gio ve digitech rp55 ile sahne alıyordu. Hitap ettiğin kitle önemli. Eğer sıradan bi kitleye çalacaksan kaç paralık ekipmanla çaldığının bi önemi yok. Basit bi prosesör işini fazlasıyla görür.
Duymak istedigin ve kendine sayginla alakali. Bir seye ne kadar onem verdigin, aksesuarlardan belli oluyor. Mekan kac para verecek ki ben iyi ekipmanla calayim dusuncesi, kendine sayginin yitirmisligin ve acinasi hale gelmenin en ust noktasi bir muzisyen icin.
 
Bu senin görüşün, 100 liralık mekanda helix veya kemperle sahne almaya devam edebilirsin tutan yok.
Bedavaya da cok caldim. Bahsettiginiz gorusteki insanlar calmasa cok daha guzel olacak. Iki akor basiyorlar diye muzik olarak nitelendirmek zorunda kalmayiz. Calmayin o zaman, musteriye hakaret ediyorsunuz. Garsonluk yapin, bahsisten kazanirsiniz. Ama onu da guler yuzlu yapmak gerek. Arkadasiniza soyleyin. Hem sarki trafigi, ekip uyumu gibi kavramlarla ugrasmasin.
 
Bedavaya da cok caldim. Bahsettiginiz gorusteki insanlar calmasa cok daha guzel olacak. Iki akor basiyorlar diye muzik olarak nitelendirmek zorunda kalmayiz. Calmayin o zaman, musteriye hakaret ediyorsunuz. Garsonluk yapin, bahsisten kazanirsiniz. Ama onu da guler yuzlu yapmak gerek. Arkadasiniza soyleyin. Hem sarki trafigi, ekip uyumu gibi kavramlarla ugrasmasin.
Bedavaya çalmak baştan hata onu söyleyeyim neden mi çünkü sen bedava çalarsan bu işten geçimini sağlayana başkası niye para versin yani "piyasayı düşürmek" denen kavram tam olarak bu oluyor, iki akor basanın kendini müzisyen sanması ayrı bir konuda Türkçe şarkıların %90 iki üç akorlu zaten kafelerde de bunlar çalıp söyleniyor blues bar rock bar değil sonuçta, müşteriye hakaret mevzusu ise emin ol neyi nasıl çaldığın müşterinin zerre umrumda değil öyle kitleye böyle hizmet, ülkede ki müzisyenlerin %75ini oluşturan "düğüncülerin" kullandığı ekipmanlar fi tarihinden kalma bu bakış açısıyla o ekipmanla onlarda sahneye çıkmasın düğünde pasta dağıtsın demeye geliyor. Hele pandeminin en çok vurduğu iş kollarından biri de müzik sektörü, bir sürü insan zor durumda, demem o ki insanların ekonomik durumunu neler yaşadığı bilmeden yorum yapmak kolay ama bir de yaşayan bakalım neler diyecek.
 
Bedavaya çalmak baştan hata onu söyleyeyim neden mi çünkü sen bedava çalarsan bu işten geçimini sağlayana başkası niye para versin yani "piyasayı düşürmek" denen kavram tam olarak bu oluyor, iki akor basanın kendini müzisyen sanması ayrı bir konuda Türkçe şarkıların %90 iki üç akorlu zaten kafelerde de bunlar çalıp söyleniyor blues bar rock bar değil sonuçta, müşteriye hakaret mevzusu ise emin ol neyi nasıl çaldığın müşterinin zerre umrumda değil öyle kitleye böyle hizmet, ülkede ki müzisyenlerin %75ini oluşturan "düğüncülerin" kullandığı ekipmanlar fi tarihinden kalma bu bakış açısıyla o ekipmanla onlarda sahneye çıkmasın düğünde pasta dağıtsın demeye geliyor. Hele pandeminin en çok vurduğu iş kollarından biri de müzik sektörü, bir sürü insan zor durumda, demem o ki insanların ekonomik durumunu neler yaşadığı bilmeden yorum yapmak kolay ama bir de yaşayan bakalım neler diyecek.
Şimdi, "canlı müzik" altında kapıya tabela koydukları mekanda, ses, ışık için yatırım yapmayan mekanlarda çalıyorsanız hata zaten başta sizde. 100 Lira'ya haftanın 3 günü çalsanız ne olur, çalmasanız ne olur? Ben ucuz para veren yerlerde, arkadaşım çalamıyor diye aldığım parayı, mekancının vermeye elinin titrediği alkollere keyfimce harcayarak, gelemeyen arkadaşıma o parayı vermeyi teklif ederek çaldım. Kemper'le de çaldım, çift amfi + pedal seti kurarak da çaldım.

Müşterinin bu durum zerre umrunda değil diyerek kimseyi küçümseyemezsiniz. 3 akor diye çaldığınız şarkıyı da küçümseyemezsiniz. Bakın, çaldığınız tarzı hiç işin içine katmıyorum. Çıkar, "Cahildim, dünyanın rengine kaldım" gibi bir söz söylersiniz, seyirci ile aynı hissiyatı yaşarsınız, hiçbirşey çalmanıza gerek kalmaz. Çalsanız da çaldığınızın önemi kalmaz. Sizin amacınız şarkıya hizmet etmek, onu daha hissiyatlı bir hale getirmek. İşinizi düzgün yaparsanız ardından parası gelir zaten. Çalalım da kaçalım diyerek, müzisyen geçinen, egoları tavan olup işgüzarlıkta sınır tanımayan tiplerden de çok yoruldum. Bari bi gitar teli değişin, sırf bu sebepten ekipmanına yatırmayan müzisyene de hiç saygım yok. Müzisyen değil, günü kurtarmaya çalışan esnaf düşüncesi. Telefona, kıyafete, müzisyenliğin şanındandır ki biraya para dökülsün. Ekipmana gelince mekan sahibine sinir oldunuz diye kendinize saygıdan kaçının. Hani müzik evrenseldi, neden çaldığınız mekanla sınırlıyorsunuz? Piyasayı düşürmekle beni suçluyorsunuz, gerçekten durumunuz trajik.
 
Şimdi, "canlı müzik" altında kapıya tabela koydukları mekanda, ses, ışık için yatırım yapmayan mekanlarda çalıyorsanız hata zaten başta sizde. 100 Lira'ya haftanın 3 günü çalsanız ne olur, çalmasanız ne olur? Ben ucuz para veren yerlerde, arkadaşım çalamıyor diye aldığım parayı, mekancının vermeye elinin titrediği alkollere keyfimce harcayarak, gelemeyen arkadaşıma o parayı vermeyi teklif ederek çaldım. Kemper'le de çaldım, çift amfi + pedal seti kurarak da çaldım.

Müşterinin bu durum zerre umrunda değil diyerek kimseyi küçümseyemezsiniz. 3 akor diye çaldığınız şarkıyı da küçümseyemezsiniz. Bakın, çaldığınız tarzı hiç işin içine katmıyorum. Çıkar, "Cahildim, dünyanın rengine kaldım" gibi bir söz söylersiniz, seyirci ile aynı hissiyatı yaşarsınız, hiçbirşey çalmanıza gerek kalmaz. Çalsanız da çaldığınızın önemi kalmaz. Sizin amacınız şarkıya hizmet etmek, onu daha hissiyatlı bir hale getirmek. İşinizi düzgün yaparsanız ardından parası gelir zaten. Çalalım da kaçalım diyerek, müzisyen geçinen, egoları tavan olup işgüzarlıkta sınır tanımayan tiplerden de çok yoruldum. Bari bi gitar teli değişin, sırf bu sebepten ekipmanına yatırmayan müzisyene de hiç saygım yok. Müzisyen değil, günü kurtarmaya çalışan esnaf düşüncesi. Telefona, kıyafete, müzisyenliğin şanındandır ki biraya para dökülsün. Ekipmana gelince mekan sahibine sinir oldunuz diye kendinize saygıdan kaçının. Hani müzik evrenseldi, neden çaldığınız mekanla sınırlıyorsunuz? Piyasayı düşürmekle beni suçluyorsunuz, gerçekten durumunuz trajik.
Ses ışık vs için yatırım yapmayan mekanda çalmak dedin de başka mekan yok zaten mecbur orada çalacaksın benim kendi işim var ama bu işten geçinen adam mecbur orada sahne alacak hatta slayer metallica t shirti ile Ankaranın bağları da çalacak ev geçindirmek için.
Müşteri ve şarkıyı küçümseme diye amma duyar kasmışsın, Ufuk Beydemir-Emircan İğrek-Dktt-son feci bisiklet vs yaptığı işleri de savunmazsın herhalde hep aynı tip müzikler, bunları dinleyen kitleye led Zeppelin parçası çalsan ne olacak ay tenli kadın çalsan ne olacak.
İşini düzgün yapınca para gelir demişsin de düşük kalite ekipmanla çalınca iş düzgün olmuyor mu onu anlamadım işyerlerinde azami ekipman sınırı mı var ne biliyim hd500x ten ge300 den aşağısıyla çalınca sanata saygısızlık mı oluyor. Günü kurtaran esnaf meselesine gelince devir değişti çünkü eskiden mekanlar iyi para verirmiş bi mekana çıktın mı yetiyormuş şimdi ise özellikle son 6-7 senede malum olaylardan sonra müzikli mekanların kapanması ile insanlar kazanç için birden fazla yerde sahne alır oldu bu kadar yorulan insanda tabi o kafada olur.
 
Ses ışık vs için yatırım yapmayan mekanda çalmak dedin de başka mekan yok zaten mecbur orada çalacaksın benim kendi işim var ama bu işten geçinen adam mecbur orada sahne alacak hatta slayer metallica t shirti ile Ankaranın bağları da çalacak ev geçindirmek için.
Müşteri ve şarkıyı küçümseme diye amma duyar kasmışsın, Ufuk Beydemir-Emircan İğrek-Dktt-son feci bisiklet vs yaptığı işleri de savunmazsın herhalde hep aynı tip müzikler, bunları dinleyen kitleye led Zeppelin parçası çalsan ne olacak ay tenli kadın çalsan ne olacak.
İşini düzgün yapınca para gelir demişsin de düşük kalite ekipmanla çalınca iş düzgün olmuyor mu onu anlamadım işyerlerinde azami ekipman sınırı mı var ne biliyim hd500x ten ge300 den aşağısıyla çalınca sanata saygısızlık mı oluyor. Günü kurtaran esnaf meselesine gelince devir değişti çünkü eskiden mekanlar iyi para verirmiş bi mekana çıktın mı yetiyormuş şimdi ise özellikle son 6-7 senede malum olaylardan sonra müzikli mekanların kapanması ile insanlar kazanç için birden fazla yerde sahne alır oldu bu kadar yorulan insanda tabi o kafada olur.
Ben Fero'yu da savunurum Anıl Piyancı da. Bana sevmediğiniz ekiplerin ismini sayarak maval okumayın. Bu insanlar sizin başaramadığınız şeyleri yapabilmiş insanlar hep. Kitleye ulaşmış ve kabul görmüşler. Çorap satın, size temizinden günde 100 Lira'dan fazla bırakır. Kendi işinizi yapmış olursunuz. Sırf enstrüman çalmak için orada burada çalıyorum, işe gidiyorum diyerek, mekan sahibine sonrasında çamur atacağınıza kendi işinizi yapar, başkasının eline bakmadan, batacaksanı da kendi kendinize batarsınız. Başkasının sizi mental veya maddi olarak boğmasına olanak sağlamadan. Sırf müşteri ne anlar ya, mekancı da az para veriyor, Türkiye'de müzik ölmüş, vs. Boş işler hep.

Bunu demişsiniz:
Benim arkadaş kafelerde ibanez gio ve digitech rp55 ile sahne alıyordu. Hitap ettiğin kitle önemli. Eğer sıradan bi kitleye çalacaksan kaç paralık ekipmanla çaldığının bi önemi yok. Basit bi prosesör işini fazlasıyla görür.
Ibanez Gio, RP55 önemli mevzular değil. Sonrasındaki düşünceniz ve yaklaşımınız tamamen yanlış. Arkadaşınız bu soundu duymak istiyorsa seve seva çalsın. Sıradan kitle diye başlarsanız önermenize, neye istinaden kitleyi sıradan olduğuna kanaat getiriyorsunuz? Bırakın enstrüman çalmayı, hadi çıkın DJ setin başına geçin, yanınıza bi USB bile almadan. Sıradan seyirci sizi kabul edecek mi görelim.
 
Ben Fero'yu da savunurum Anıl Piyancı da. Bana sevmediğiniz ekiplerin ismini sayarak maval okumayın. Bu insanlar sizin başaramadığınız şeyleri yapabilmiş insanlar hep. Kitleye ulaşmış ve kabul görmüşler. Çorap satın, size temizinden günde 100 Lira'dan fazla bırakır. Kendi işinizi yapmış olursunuz. Sırf enstrüman çalmak için orada burada çalıyorum, işe gidiyorum diyerek, mekan sahibine sonrasında çamur atacağınıza kendi işinizi yapar, başkasının eline bakmadan, batacaksanı da kendi kendinize batarsınız. Başkasının sizi mental veya maddi olarak boğmasına olanak sağlamadan. Sırf müşteri ne anlar ya, mekancı da az para veriyor, Türkiye'de müzik ölmüş, vs. Boş işler hep.

Bunu demişsiniz:

Ibanez Gio, RP55 önemli mevzular değil. Sonrasındaki düşünceniz ve yaklaşımınız tamamen yanlış. Arkadaşınız bu soundu duymak istiyorsa seve seva çalsın. Sıradan kitle diye başlarsanız önermenize, neye istinaden kitleyi sıradan olduğuna kanaat getiriyorsunuz? Bırakın enstrüman çalmayı, hadi çıkın DJ setin başına geçin, yanınıza bi USB bile almadan. Sıradan seyirci sizi kabul edecek mi görelim.
Ben Fero vs başarılı !!! tipleri savunmaya devam edebilirsiniz, kendi mesleğim var zaten elimde müziği hobi olarak yapıyorum, ha batmaya da niyetim yok niye batayım, instagram canlılarının dj lik yaptığı ve onu dinlemeye giden bi kitlenin müzik kapasitesi belli zaten duyar kasmaya gerek yok.
 
Ben Fero vs başarılı !!! tipleri savunmaya devam edebilirsiniz, kendi mesleğim var zaten elimde müziği hobi olarak yapıyorum, ha batmaya da niyetim yok niye batayım, instagram canlılarının dj lik yaptığı ve onu dinlemeye giden bi kitlenin müzik kapasitesi belli zaten duyar kasmaya gerek yok.
Ev gecindiren muzisyen diye sizin de kasmaniza gerek yok. Calmamasi gerekilen yerler vardir. Eger caliyorsa bile bile lades olan insanlar vardir. Bu kadar basit.
 
Geri
Üst