Bir Türk Sanatı Olarak Sahil Doldurma ve “Son Kumsal”larımız

BİR TÜRK SANATI OLARAK SAHİL DOLDURMA VE “SON KUMSAL”LARIMIZ

Karadeniz’i otobana kurban edişimizin belgeselini çeken Aydın Kudu ve Rüya Köksal, son kumsallarımızı kurtarabilmek için kasaba kasaba dolaşarak filmlerini gösterecek.

İlk Karadeniz sahili keşfimi ancak 2000 senesinde yapabildim. Birbirine birkaç kilometre mesafede her biri ayrı dünyalar sunan ilçelerden geçtim, bakir koylara daldım, fındık bahçelerinden çıktım, yol boyunca insanlarla kaynaştım. Sinop’tan Rize’ye kadar, coğrafya nedir, doğa neye denir...

Maalesef artık böyle bir yolculuğun mümkünatı kalmadı, bu güzergahtan neo-liberal iktidarların “medeniyet projesi” geçti: “Karadeniz Sahil Otobanı”. 4,2 milyar dolarımızın sarf edildiği Türkiye’nin bu en büyük inşaat projesinde 542 kilometre uzunluğunda sahil şeridi kaya ve asfaltla “dolduruldu”. 27 kilometre uzunluğunda 263 adet köprü, 60 kilometre uzunluğunda 32 adet tünel marifetiyle Samsun'dan Sarp'a kadar, 6 il, 63 ilçe, 17 bucak merkezinin denizle bağı kesildi, koylar, kumsallar külliyen haritadan silindi. Şimdi artık Doğu Karadeniz insansızlaştırılmış, hipnotize edici monotonlukta, 6 şeritli, fantastik bir otobandır. Hangi ilçeden geçildiği anlaşılamaz, hiçbir insani doku asfalt boyunduruğu aşamaz. Berrak plajlarla birlikte binlerce canlı türünün yaşam alanları ve soyları yok edildi, yığma kayalarda boklu kefalden başka hayat emaresi kalmadı. İşlem tamamdır: Doğayla, birbirimizle buluştuğumuz, bizleri keyifli, medeni insanlar kılan sahillerimizin TIR’lara terki ile çocuklarımıza bunalımın, bağnazlığın ve köleliğin istikameti –bir kez daha ve katiyen, çizilmiştir.

Üstelik tüm bunlar, katbekat az maliyetle yolu içeriden, sahili tahrip etmeden geçirmek mümkünken, yığdıkları kaya kadar para kazanan müteahhitler uğruna ve yargı kararlarına rağmen yapıldı. Üstelik tüm bunlar biz yaşarken, bizler istemesek, bizler Ordu’lu Enis Ayar* kadar, Fındıklı’lı Cihan Eren* kadar istemesek yapılamayacak iken yapıldı.

Aydın Kudu ve Rüya Köksal da, tarihin bu en feci katliamını yüreği kaldırmayanlardan olarak “Son Kumsal” belgeselini çektiler. “Son Kumsal”, Vakfıkebir’in Dutluk Plajı’nın son yazını, devamla kepçe ve grayderlere teslim oluşunu etkileyici görüntülerle, bölge sakinlerinin gerçekten de sakin ama yürek yakan anlatımlarıyla aktaran bir film. Sade diliyle kaybın dehşetini içimize işleyen, fecaatin utancını yüzümüze vuran gerçek bir belgesel.

Yapımcıları da “Son Kumsal”ın öncelikle ve acilen bir “iletişim aracı” olarak işlev görmesini amaçlıyorlar zira Karadeniz Sahil Otobanı projesi devam ediyor. Başbakan Tayyip Erdoğan’ın filmde de yer alan konuşmasında muştuladığı “Samsun’dan batısını da komple dümdüz ederek İstanbul’un 3. köprüsüyle buluşma” hayali doğrultusunda Samsun - Sinop arası inşaat halinde; sizler bu yazıyı okurken denize yeni kayalar devriliyor. Bu nedenle “Son Kumsal” ekibi Temmuz ayında sinema perdesi düzeneği bulunan iki katlı bir otobüsle İstanbul’dan yola çıkarak Sinop’a kadar kasaba kasaba filmlerini gösterip insanları sahillerine sahip çıkmaya çağıracaklar.

Bu sürece hepimizin desteği çok önemli çünkü Doğu Karadeniz’de gördüğümüz gibi ancak halkın kararlı direnci bu ekonomiye, hukuğa, insanlığa aykırı katliama dur diyebiliyor. “Son Kumsal”ı seyredin, koşarak denize kavuşan çocukların coşkusunun sizi nasıl sarsabileceğini görün ve gelecek kuşaklarımız dahil hepimizin “doğal bir çevrede insanca yaşama hakkımızın” son sahilleri için lütfen bu sefer bir şey yapın.

Refika Ebru Erbaş

* Enis Ayar: “Beyaz Adam” olarak bilinen Ordu’lu çevreci. Mücadelesi sayesinde Ordu’lular otobanı sahillerinden geçirtmemeyi başardılar.

* Avukat Cihan Eren: Karadeniz Sahil Otoyolu Projesi'nin, Rize'nin Fındıklı ilçesi kısmının iptali için verdiği hukuk mücadelesiyle tanındı. Memleketi Fındıklı'nın SİT alanı olan sahilini kurtarmak için yıllarca çabalayan Eren 18 Nisan 2005’te aynı sahilde uğradığı silahlı saldırı sonucu, davasını kazandığını göremeden hayatını kaybetti. Nihayetinde ne yürütmeyi durdurma ne mahkeme kararlarına uyularak Fındıklı Sahili de imha edildi.

Son Kumsalın Gösterileceği Yerler ve Tarihler:

16 Temmuz 08 Kerpe
17 Temmuz 08 Ereğli
18 Temmuz 08 Bartın
19 Temmuz 08 İnkumu
20 Temmuz 08 Amasra
21 Temmuz 08 Cide
22 Temmuz 08 Abana
23 Temmuz 08 Çatalzeytin
24 Temmuz 08 Sinop

“Son Kumsal”, 2008. 56 dk. Yapımcı: Aydın Kudu – Yönetmen: Rüya Arzu Köksal


http://www.turkishmoon.com/sonkumsal/







AKP’li başkan belgesel yönetmenini kovdu


AKP’li İnebolu Belediye Başkanı İdris Güleç, Karadeniz Sahil Otobanı projesini konu alan ‘Son Kumsal’ adlı belgeseli, Başbakan Erdoğan’a eleştiri yapıldığı gerekçesiyle yarıda kesti ve belgeselin yönetmenini kovdu.


Filmin yönetmeni Aydın Kudu AKP’li belediye Başkanı’nın belgeselin gösterimi sırasında kendisini çağırtarak “Tasınızı tarağınızı toplayıp burayı terk edin. Senin şimdi ağzını burnunu dağıtırım. Sen beni ne sanıyorsun... Defolun gidin buradan” dediğini söyledi.

Radikal Gazetesi’nde yer alan habere göre; belgesel yönetmenleri Aydın Kudu ile eşi Rüya Arzu Köksal, Kültür Bakanlığı desteğiyle çektikleri ve 2008 Ankara Film Festivali’nde belgesel dalında üçüncülük ödülü alan, ‘Son Kumsal’ belgeselini 15 Temmuz’dan beri Karadeniz’in sahilinde kasaba kasaba dolaşıp gösteriyor.

Karadeniz Sahil Otobanı projesini konu alan ve bugüne kadar Kerpe, Ereğli, Bartın, İnkumu, Amasra ve Cide’de programa uyarak gösterimi yapılan belgesel, 22 Temmuz akşamı da İnebolu’da gösterilecekti. Ancak 22 Temmuz akşamı Duru Havuzlu Park’ta toplanan 200ü aşkın izleyici, filmin onuncu dakikasından sonrasını göremedi.


BELEDİYE BAŞKANI BAŞBAKAN’IN BÖLÜMÜNDEN RAHATSIZ OLDU


İnebolu Belediye Başkanı İdris Güleç, belgeselde Başbakan Erdoğan’ın Karadeniz sahil yolu projesiyle ilgili yaptığı konuşmadaki “Bu yol Türkiye Cumhuriyeti’nin gerçekleştirdiği en büyük kalkınma ve modernleşme projelerinden biridir... Adım adım hedeflerimize yürümekteyiz... 542 kilometrelik bu yol tamamıyla sahilden giderek İstanbul’a ulaştırıldığında ülkemiz, dünyanın en uzun sahil otobanına kavuşmuş olacak... Hayalim bu yolun Istanbul Boğaziçi’nde yapılacak üçüncü köprüyle birleşmesidir” bölümünün gösterilip, konuşmanın hemen ertesinde gelen, dağları delen greyder görüntülerinden rahatsız olmuştu.

Belgeselin yönetmeni Aydın Kudu, Belediye Başkanı Aydın Güleç’in filmin gösterimi sırasında kendisini çağırtarak hakaret ettiğini ve ‘Tasınızı tarağınızı toplayıp gidin’ dediğini söyledi.

Kudu şöyle konuştu: “Filmden önce Duru Havuzlu Park’ta toplanan 200’den fazla kişiye, filmin arka planını ve şu andaki projeyle ne amaçlanmak istendiğine dair bir konuşma yaptım. Sahillerini deniz dolgusu yüzünden kaybeden bir kasabanın trajedisini anlatıp, benzer durumun başka yerlerde daha az sayıda yaşanmasını amaçladığımızı anlattım.

Filmin yedinci dakikasında, Başbakan’ın otoyolun açılışında yaptığı konuşmada birkaç cümle yer alıyor. Başbakan’ın görüntülerinden hemen sonra, İdris Güleç beni yanına çağırtıp, sadece kendi masasında oturan altı, yedi kişi tarafından duyulabilecek şekilde ‘Sen politika yapıyorsun. Başbakanımızı nasıl kötü gösterirsin?’ dedi. Kendisine, ‘Nereden böyle bir yorum çıkarıyorsunuz? Filmi size vermiştim, izlemediniz mi?’ deyince, ‘İzlemedim. Ben sizin ne yapmak istediğinizi anladım, amacınızı biliyorum. Şimdi anında tasınızı tarağınızı toplayıp burayı terk edin’ diye karşılık verdi.


SENİN AÐZINI BURNUNU DAÐITIRIM

‘Başkanım filmin tamamını izlerseniz sonunda konuşabiliriz daha rahat...’ dedim ancak, ‘Senin şimdi kırarım ağzını burnunu dağıtırım. Sen beni ne sanıyorsun... Defolun gidin buradan...’ diye karşılık verdi. Bunun üzerine en küçük bir lafın olaylara yol açacağını anlayarak malzemeleri toparlayıp 15 dakika içinde değil Duru Park’tan, şehirden ayrıldık. Saat 22:15 sularıydı. Eşim çok korktu, bu adam bize bir şey yaptıracak diye ve şehirden ayrılıp 20 km ilerideki Abana’ya gelene kadar da her gelen araçtan şüphelendik. Tüm gece de gözümüze uyku girmedi Abana’da kaldığımız pansiyonda.”

BAŞKAN: ERDOÐAN’A HAKARET VARDI

İnebolu Belediye Başkanı Güleç ise, Aydın Kudu’nun belgeselinin neden ve nasıl durdurulduğunu şu sözlerle anlattı: “Belgeseli gösterttirmedim. Başbakana hakaret ediliyordu, onun için kapattırdık. Aydın bey bana, ‘Biz Başbakan’a hakaret etmiyoruz. Sonuna kadar izleyin’ dedi, ben de ‘Geri zekalı değilim, ne gösterdiğini görüyorum’ dedim. O kadar. Tartışma olmadı, hakaret etmedim. Bana dediler ki, hiçbir siyasi şey yok. Bana CD’yi verdikleri halde ben onlara güvendim, seyretmeden ‘buyrun’ dedim. Hatta daha kalabalık insanların seyretmesi için diye teşvik ettim. Ama o şekilde Başbakan’ı kötüleyen gösteriler yapıp, peşinden iş makinelerini gösterip, doğa tahrip oluyor... Başından gösterdikleri bize öyle değildi ki, esas gösterim başlayınca başladı. Ailem yanımdaydı, kalabalık ortam... Hakaret etmedim, ‘Uzatma, başımdan git’ dedim”

LATİFE TEKİN KOVULMUŞTU

Geçen ay Karabük Kültür Sanat ve Sanayi Festivali kapsamında düzenlenen konferansta da hükümetin enerji politikasını eleştiren yazar Latife Tekin, Karabük Belediye Başkanı AKP’li Hüseyin Erer’in tepkisiyle karşılaşmıştı. Tekin’in mikrofonu kapatılmış ve festivalden kovulmuştu.

http://www.ntvmsnbc.com/news/454124.asp
 

Geri
Üst