Klavyecilerde bulunmasını istediğiniz ekipmanlar ve tonlar.

Müzik enstrümanlarına açmayı önceden düşündüm ancak, türler hakkında da konuşulabilecek olaylar olabileceği için müzik genel'e açmaya karar verdim.

http://www.turkrock.com/ftopic15457-0-asc-0.html

Buradaki forumu okuyunca aklıma geldi. Klavyecilerin zor bulunduğunu ve ekipman konusunda pek de seçim şansınız olmadığını düşünüyorum ("bulalım önce de yemişim ekipmanı" yaklaşımı ağır basıyor genelde) :?

Yine de rock,metal dünyasına atılmak isteyen hevesli gençleri ekipman konusunda yönlendirme bakımından bu başlık uygun olabilir. Bu dünyaya giriş yapanlara rehberlik ederek hem onlara hem de onları arayan gruplara bir fayda sağlayabiliriz diye düşünüyorum.

Bu bağlamda soracağım 4 soru olacak.

1. Grubunuz ağırlıklı olarak hangi türleri icra ediyor?

2. Bu bağlamda klavyecinizin hangi klavyeyi kullanmasını isterdiniz? Hangi marka/model, sizin grup için uygun olurdu? (çok pahalı örneklerin yanında daha uygun fiyatlı çözümleri de söylemeniz bütçesi kısıtlı arkadaşlara yardımcı olur)

3. Klavyecinin hangi tonlara ağırlık vermesini isterdiniz?

4. Grubunuzda klavyeciyi, eşlik olarak mı, yoksa solocu olarak mı isterdiniz? Hangisi daha ağır basardı?


Önce kendi görüşlerimi belirtmek istiyorum. Malum bu sene içinde gruba uygun bir alet almam icap ediyor. Kendi grubumdan başlayarak derdimi anlatayım.

Bizim grup besteler dışında blues, klasik rock, rock'n'roll, funk, arada sırada da jazz a meyleden bir grup.

Grup çok geniş bir ses yelpazesine ihtiyaç duymuyor. Yeni tonlar yaratmaya çalışmak gibi bir amaç güdülmemekle beraber çeşitli durumlarda bir kaç sentetik ses olabilir, bir kaç kereden bir şey olmaz diye düşünen elemanlara sahip. 🙂

Akustik piyano tonu hemen hemen her klavyeciye lazım oluyor. Fazla deşmiyorum bu konuyu 😀

Klasik rock ve blues çaldığımız için Hammond tonu olmazsa olmazlardan. Özellikle ton çekebilmek (drawbars), tek sese mahkum olmadan Hammond tonunu ayarlayabilmek grup için büyük önem taşıyor. Blues'da temiz ve gitarı destekleyen, rock'ta overdrive a abanıp rotary speaker efektini gerektiğinde devreye sokabilen bir hammond'lı klavye, bütün grubun isteği.

Rhodes ve Wurlitzer sesi, funk ve jazz a farz bir ton. Tonun tokluğu ve tizliğinin ayarlanması önem taşıyor.

Clavinet, klavyenin ritme aktif olarak katılması için gereken bir ton. Özellikle soloyu gitariste/alto saksafoncumuza bıraktığımız zaman, daha dolu dolu çalabilmeye imkan tanıyor. Bir wah pedalı da, bu tonu tam verimle kullanmamızı sağlayacak.

Gelelim diğer seslere. 80 lere derin bir şekilde eğilmediğimiz için, synth lead, synth pad vb. (çaldığımız şarkılara göre) seslere, bulunsun 40 yılda bir denk gelirse kullanırız tarzıyla yaklaşıyoruz. Klavyeyi diğer çalgılara (telliler, üflemeliler, ) benzetme amaçlı kullanmadığımız için workstation tarzı klavyeler, seçeneklerden çıkıyor.

Grupta tek gitar olduğu için, eşlik ve soloyla yayılarak çalmak, ses karmaşası yaratmıyor.

Sonuç olarak, iyi ses örneklemesine sahip bir sahne piyanosuyla bir hammond simülatörü bizim grubun işini görecek. Bunların ikisini birleştiren Nord'u almayı düşünüyorum.

Peki sizler klavyeci arkadaşlardan tarzınıza hangi ekipmanı ve tonları isterdiniz? 🙂
 
tebrikler güzel bir konu.
henüz olmayan grubum Türkçe Psych & Progressive newwave ve pop a uzanan bir repertuara sahip olacak.

Paranın önemi olmadığı bir ütopya kurarsak Virus TI veya Roland Fantom X 6 olabilir.
Tabi bunu seçecek olan çalacak kişinin kendisidir.Yamaha Korg vs... iyi cihazlardır.Daha uygun fiyatlı şeçenek olarak Roland EX R 5.
Bir de lap top +M Audio Ozone veya benzeri bir ses kartı+midi keyboard ikilisi de güzel olur.Lap top un Apple olması tercihimdir.Yazılım Ableton Live+soft synth.

Hammond tonları olmazsa olmaz.Bunun haricinde akustik piyano ve gerektiği yerde çeşitli enstrüman simülatörleri.

Solo oldukça gerekli.Ayrıca arpejde çalması lazım.
 
Konuyu tekrar canlandırıyorum yeni konu açmak yerine. Üstünden bir kaç sene geçince de benim düşüncelerin altından çok sular aktı tabi.

Benim için başta 88 tuş taşımak illa piyano tuşesi olsun takıntılarımdan biriydi ama eğer araç yoksa ve barlara taşıyacaksanız bir de sonra bıkkınlık yaratıyor. 10 a yakın hardcase ile beraber bir 88 tuş taşımışlığım var (30 kilo ediyor) Eğer götürmeye değmiyorsa hiç bulaşmayın bence.

3 sene önce modül olarak Nord 2 Rack almıştım hala kullanıyorum. Ama temel tınılara sahip bir klavyem olmadığı için hep canlı performanslarda sorun çıkıyordu. Sonbaharda bu eksikliği kapamak için 73 tuşlu Nord Electro 3 almayı planlıyorum. Hem hafif hem tuş sayısı 61 kadar kısıtlayıcı değil hem de sırta gitar gibi asacak kadar hafif (10 kilo ve kendi sırt çantası var) Piyano (akustik ve e piano) ve organ seslerini bu aletten karşılayacağım, kalan ses paletini de Nord 2 Rack tamamlayacak. Beni pad makinesi bir synth alana kadar gayet güzel götürür umudundayım. Electro 3 ün içinde örnekleme hafızası da var ve mellotron örneklemeleri de mevcut. Grupla olan konuşmalarda bizimkilerin demolarda aklı gidince de alınacak ilk enstrüman oldu kendisi.

Gelelim synthteki ufak soruna.

Nord 2 16 polifoniye sahip bir VA (analog synth "emülasyonu"), eğer iki elle pad yaparsanız legato geçişlerde notalar haliyle yutuluyor o yüzden 1 2 sene içersinde de daha yüksek polifoniye sahip bir VA düşünüyorum. Access Virus TI çok cazip geliyor ama ayarlayabilirsem başka bir "cevher" var kafamda. Aklım ona gidiyor.

Bir ara kafam gerçek analog synthlere de takılmıştı. Prophet 08 teknik desteği ve hafifliği ile aslında öne çıkıyor. Ama tınısı ve filtreleriyle Prophet tınısından kopmak zor bir de Nord 2 Rack'te "çakma" da olsa emülasyonları mevcut. Tabi ses hacmi konusunda ikisi karşılaştırılamaz. Analog aynı disiplinde (FM, Wavetable harici) her zaman VA'ları döver 😛

Alesis Andromeda 16 analog polifoni sunuyor (sesleri de Prophet kadar sıcak olmasa bile çok hacimli) Tanıdık filtreler olsa da sesi kendine özgü ; ama pek taşınabilir değil (61 tuş ama 22 kilo) hem de 15 20 dk konser öncesi ayarlanması gerekiyor (prophet bu kadar süre istemiyor) bu yüzden ufak mekanlar için pek tercih edilir değil. O yüzden pad VA synth inden sonra mali durumum el verirse ve açık havada çok konser verirsek Andy, 3. klavye olacak cinsten. Moog ve Oberheim filtreleriyle kim solo atmak istemez :twisted:

Kısaca bir 73 hammond tuşeli klavye bir de 61 tuş synth ile kurulumu tamamlamayı planlıyorum. Nord 2 Rack de solo atmama yarar (unison modu lead lerde çok iyi sonuç veriyor) Electro 3, çift manual org çalma fırsatı da sunduğu için eski B3 lerdeki gibi çift klavye çalmamı da sağlayacak. Bu da tarz konusunda daha fazla "yayılabilmemi" sağlıyor.

Klavyeden akustik tuşlu çalgı harici enstrüman kullanmadığım için de workstation tipi (Motif serisi, Triton serisi, Fantom serisi) klavye düşünmüyorum. Ama az bütçeyle çok iş gören (fiyat/performans) klavyecilerin ilk tercihleri bu workstation lar oluyor. Ben daha ilkel bir kafayla gidiyorum bu bağlamda.
 

Geri
Üst