Prensence ve eq kontrolleri amfiden amfiye fark gösterir... Kimilerinde bu kontroller gain stage'den önce iken, kimilerinde sonrasındadır.. Ayrıca presence'ın etkisi de amfiden amfiye değişir.. Kimilerinde hi-mid/tiz bölgesinde bir eq ayarı iken, kimilerinde mid kontrolünün nasıl işleyeceğini değiştiren bir ayardır...
Genel olarak presence (kelime anlamı itibariyle olduğu üzere) sesin ne kadar baskın olacağını, ne kadar "in your face" ne kadar derin olacağını ayarlarken.. Treble (tiz) kontrolü ise bildiğiniz müzik setlerinde de bulunan bas-tiz kontrolünün yaptığı işi yapar, sesi berraklaştırır, parlatır ama "hiss noise"'u da arttırır..
Genel işleyişlerini şöyle ifade edebilirim belki:
Presence: Derinlik/Kabalık - Köşelilik/Baskınlık
Treble: Yumuşaklık/Matlık - Berraklık/Parlaklık
arasında seçim yapmanızı sağlar..
Presence'ı kıstıkça genel mid ağırlıklı sesten uzaklaşır, büyür ama derine gömülürsünüz... Treble'ı kıstıkça dip gürültüsünden, feedback'ten kurtulur ama önce etli yumuşak bir tona, ardından mat bir tona doğru gidersiniz..
Presence'ı açtıkça öne çıkar, ama küçülürsünüz.. Treble'ı açtıkça önce ton berraklaşır ardından rahatsız edici ve sürekli bir vızıltı tonunuza eklenir...
Sesin kirlenmesi dediğiniz şey göreceli bir şey.. Mid tonları açtıkça ses daha overdriven gelir kulağa... Ama aslında sadece kulağın daha çok dinlediği bölgeyi daha çok duyuyorsunuz ... Fakat bu da ton ayarlarının gain stage'den önce veya sonra olması ile ilintili... Kimi amfilerde gerçekten ton ile oynadıkça gain miktarı değişiyor.. Kimilerinde değişmiyor...
Gitarist adama, şununla oyna, o tonunu iyi yapar demek mümkün değil.. Zaten oynanabilecek en fazla 6-7 tane zımbırtı var orada... Bir gün yarım saat zaman ayırıp oynayın... Bir türlü beğenmediyseniz, gidin başka amfi deneyin, başka gitar deneyin, bir eq pedalı takın, onunla deneyin.. Sonuçta ton size ait bir şey.. Kurcalaya kurcalaya kendi tonunuzu bulmanız lazım..