Some Kind Of Monster
- Konuyu açan zerck
- Başlangıç tarihi
İzledim.Oldukça beğendim.Pek çok açıdan bazı cesur sahnelerin belgesele konması da Metallica'nın bu tür konulardaki tipik gözükaralığı..Bir rock/metal grubu hakkında bugüne dek yapılmış en gerçekçi,en ayrıntılı ve en iyi belgesel bu şüphesiz.Metallica'nın saklanmadan,cesurca,örtbas etmeden ve tüm doğallığıyla bu dökümanı fanlarına sunma cesaretini takdir ediyorum.
Ayrıca çoğumuzun merak ettiği pek çok soruların cevabını bulma açısından da iyi bir döküman.Bu yüzden ben de izlemenizi tavsiye ediyorum.
Ayrıca çoğumuzun merak ettiği pek çok soruların cevabını bulma açısından da iyi bir döküman.Bu yüzden ben de izlemenizi tavsiye ediyorum.
- Konu Sahibi Konu Sahibi
- #3
haklısın. ama yıllardır dinlediğim metallica'nın bu hali üzdü beni yine de...JediMaster demiş ki:
Terapistleri olmasa birbirlerini görmücekler nerdeyse.
sanki bir grup değil (Lars çaba gösterse de) kafalarına silah dayanıp zorla albüm yaptırılmaya çalışılan iş adamları gördüm bu filmde...Bob Rock ta olmasa neolurdu kimbilir...
Tabi ki ben de üzüldüm.Bir RtL ya da MoP gibi(daha doğrusu bu ikisine yakın) birşeyler yaparak biz fanlarının hayal kırıklığını bir nebze olsun unutturacakları yönünde az da olsa umudum vardı.Bu belgeseli izledim, neredeyse hiç umudum kalmadı.Neyse..Yine de bekleyelim.İşkenceyi uzatsa da, umut, her zaman vardır!
Bu arada yeni albüm için bu aylarda stüdyoya gireceklerini duydum, ne kadar doğru?Doğru değilse ne zaman girecekler kayda?Türkiye'ye gelecekler mi 2005 turnesinde?..Bunları bilen biri varsa lütfen yazsın.
Bu arada yeni albüm için bu aylarda stüdyoya gireceklerini duydum, ne kadar doğru?Doğru değilse ne zaman girecekler kayda?Türkiye'ye gelecekler mi 2005 turnesinde?..Bunları bilen biri varsa lütfen yazsın.
"Metallica'daki elemanlarla (ayrılan jason hariç)konken oynayan kokoş karılar, para delisi olmuş patronlar arasında ne fark vardır?" diye düşünüp sonunda "tek fark bunlar müzik yapıyor" dedim filmi izledikten sonra.
Şahsen çok düzgün bir "belgesel" olduğunu düşünüyorum. Bir taraftan grubun uyuşmazlıklarını, albüm kaydetmek ya da müzik yapmak işinin eğşencesini, zorluklarıyla beraber veren, üyelerin özel hayatlarına bir bakış, Rob'ın nasıl alındığının hikayesi......
Ancak bir taraftan da komediydi. James'in trafik cezası, Bob Rock'ın "Metlica" yazması, 'Giriş, inanıştır' yazısı üzerine, o gün hiçbir grup üyesinin stüdyoya girmemesi, herkes şarkı yazarken Lars'ın resim çiziktirmesi, Lars'ın bulduğu zor bir geçişe Bob Rock'ın "idare eder bir prova oldu" demesi, Lars'ın davular girdiğinde avazı çıktığı kadar "FUCK" diye bağırması, "Some Kind of Monster" şarkısının isminin bulunması, solo atalım mı atmayalım mı tartışması, herkes kıyafet denen kavram ile gezinirken Lars'ın don-atlet kombinasyonuyla dolaşması, solo çalışırken Kirk'ün James'i bir türlü duymaması, Rob'ın "adamlarda beş yüz gitar var" denildiğinde kasılıp kalması, "Satanic Cuckoo Clock" lafı, psikoloğun heriflere şarkı sözü getirmesi beni yerlere yatıran sahneler oldu (ki sarhoşken izlemiştim, ne kadar ilginç sıkma kabiliyetim var!?).
Öte yandan, Mustaine'in gelmesi, James'in korkularından bahsetmesi, Lars'ın ailesi, tabloların satılması, Kirk'ün hayatı, terapi seansları beni düşündüren ve adamlar acaba buraya kadar nasıl gelmişler kendilerini öldürmeden dedirten şeyler oldu.
Ancak bir taraftan da komediydi. James'in trafik cezası, Bob Rock'ın "Metlica" yazması, 'Giriş, inanıştır' yazısı üzerine, o gün hiçbir grup üyesinin stüdyoya girmemesi, herkes şarkı yazarken Lars'ın resim çiziktirmesi, Lars'ın bulduğu zor bir geçişe Bob Rock'ın "idare eder bir prova oldu" demesi, Lars'ın davular girdiğinde avazı çıktığı kadar "FUCK" diye bağırması, "Some Kind of Monster" şarkısının isminin bulunması, solo atalım mı atmayalım mı tartışması, herkes kıyafet denen kavram ile gezinirken Lars'ın don-atlet kombinasyonuyla dolaşması, solo çalışırken Kirk'ün James'i bir türlü duymaması, Rob'ın "adamlarda beş yüz gitar var" denildiğinde kasılıp kalması, "Satanic Cuckoo Clock" lafı, psikoloğun heriflere şarkı sözü getirmesi beni yerlere yatıran sahneler oldu (ki sarhoşken izlemiştim, ne kadar ilginç sıkma kabiliyetim var!?).
Öte yandan, Mustaine'in gelmesi, James'in korkularından bahsetmesi, Lars'ın ailesi, tabloların satılması, Kirk'ün hayatı, terapi seansları beni düşündüren ve adamlar acaba buraya kadar nasıl gelmişler kendilerini öldürmeden dedirten şeyler oldu.
Ya ben bir yandan amerika da gösterime giriyor diye duyuyorum bir yandan da orjinal vcd lerini görüyorum.Ne iştir anlamadım.s_hifty demiş ki:
bu gün izledim...sonları özellikle çok güzel olmuş ama bu terapi işinin suyu çıkmış resmen..bi yerden sonra sıkıyo..
belgesel harika kendine muzıge damış müzıkle bunamış 3 baba adam
öykülerini bestelerini gunlük yasadıkları sıkıntı ve sitreslerden cıkrtıyorlar bu adamlar hepsi bir canavar adı gibi ama sonuç olarak bu belgeselden artık yaşlandılar gibi geliyor onlarda farkında oldugu için her zaman savaş içindeler..............
öykülerini bestelerini gunlük yasadıkları sıkıntı ve sitreslerden cıkrtıyorlar bu adamlar hepsi bir canavar adı gibi ama sonuç olarak bu belgeselden artık yaşlandılar gibi geliyor onlarda farkında oldugu için her zaman savaş içindeler..............
- Konu Sahibi Konu Sahibi
- #20
bence st.anger çok kötü bir albüm ve bu albümü yapan grubun adı 'METALLICA' olmasaydı ne türkiye'de ne de yurtdışında ilgi görmezdi...
hatta ilkokuldan beri metallica dinleyen biri olarak diyebilirimki keşke bu albüm hiç çıkmasaydı. bebat çünki.( bazı iyi riffler var ama çok kötü kullanılmışlar)
şimdi hayatında aldığı ilk metallica albümü Load olan biri çıkıp 'Nediyon sen onlar hala sıkı ve sert. Metallica rulezzz!!! ' tarzında cevap vermesin ciddiye almam.
hatta ilkokuldan beri metallica dinleyen biri olarak diyebilirimki keşke bu albüm hiç çıkmasaydı. bebat çünki.( bazı iyi riffler var ama çok kötü kullanılmışlar)
şimdi hayatında aldığı ilk metallica albümü Load olan biri çıkıp 'Nediyon sen onlar hala sıkı ve sert. Metallica rulezzz!!! ' tarzında cevap vermesin ciddiye almam.