Walk the line (Sınırları Aşmak) 2005 yapımı, yönetmen James Mangold'un son filmi. 10 Şubat'ta ülkemizde de gösterimi girdi. Kısa bir süre önce hayata veda eden üstad Johnny Cash'in biyografisi aslında film. Gerek oyunuculukları gerekse müzikal atmosferi insanı gerçekten 2 saat boyunca hiç sıkmadan koltuğuna mıhlıyor.
Başrollerde Johnny Cash'i oynayan Joaquin Phoenix ve saplantıya dönüşen sevgilisi June Carter rolünde de Reese Witherspoon var. İşin ilginci üstad Johnny Cash, hayattayken bu rolü oynayacak olan aktörün Joaquin Phoenix olmasını bizzat istemiş. Filmi izlerken ne kadar da başarılı bir seçim olduğunu görüyorsunuz zaten. Özellikle bu iki oyuncu filmi gerçekten de çok etkileyici hale getirmişler ve zaten iki oyunucu da Altın Küre'yi alarak ihya olmuşlardır.
Genel olarak müzikal havasında geçen filmde, Johnny Cash'in çocukluğundan itibaren hayatı, evliliği, yaşadığı kötü olaylar, aşkı üzerine güzel bir gözlem yapıyorsunuz, şarkılarını nasıl yazdığı konusunda bile ince ayrıntılarla sahneleri birbirine bağlıyorsunuz. Kurgu olarak da son derece düzenli, olayları birbirine rahatça oturtabildiğiniz hoş, hüzünlü bir film olmuş. River Phoenix'in kardeşi olan Joaquin Phoenix de sanırım Walk the line filmiyle kariyeri adına önemli bir adım attı.
Reese Witherspoon'u genelde klasik gençlik ateşi filmlerinden biliriz ve performans adına pek de fazla bir şey beklemeyiz ya... Bir de bu filmde görün kendisi.
Başrollerde Johnny Cash'i oynayan Joaquin Phoenix ve saplantıya dönüşen sevgilisi June Carter rolünde de Reese Witherspoon var. İşin ilginci üstad Johnny Cash, hayattayken bu rolü oynayacak olan aktörün Joaquin Phoenix olmasını bizzat istemiş. Filmi izlerken ne kadar da başarılı bir seçim olduğunu görüyorsunuz zaten. Özellikle bu iki oyuncu filmi gerçekten de çok etkileyici hale getirmişler ve zaten iki oyunucu da Altın Küre'yi alarak ihya olmuşlardır.
Genel olarak müzikal havasında geçen filmde, Johnny Cash'in çocukluğundan itibaren hayatı, evliliği, yaşadığı kötü olaylar, aşkı üzerine güzel bir gözlem yapıyorsunuz, şarkılarını nasıl yazdığı konusunda bile ince ayrıntılarla sahneleri birbirine bağlıyorsunuz. Kurgu olarak da son derece düzenli, olayları birbirine rahatça oturtabildiğiniz hoş, hüzünlü bir film olmuş. River Phoenix'in kardeşi olan Joaquin Phoenix de sanırım Walk the line filmiyle kariyeri adına önemli bir adım attı.
Reese Witherspoon'u genelde klasik gençlik ateşi filmlerinden biliriz ve performans adına pek de fazla bir şey beklemeyiz ya... Bir de bu filmde görün kendisi.