Merhabalar, rica ederim.
"-şöyle ki, aslında orijinal tonda da okuyabiliyorum fakat yarım ses geriden yapınca daha güçlü ve grunge vokal uygulayabiliyorum. orijinal tonda bunu "kendi kulağıma göre" istediğim sertlikte yapamıyor oluşum benden mi kaynaklı yoksa parçanın düzeninden dolayı mı bilemedim. "
Şarkıda nota geçişlerinde kullanılan harflerin yuvarlak ünlü, düz ünlü, sert ünsüz vb. oluşu dahi istenilen tarzda okumayı zorlaştırıp kolaylaştırabilir. Besteci doğal olarak parçayı kendi tarzına ve güvende hissettiği teknik seviyesine göre besteler ya da cover'layıp yeniden düzenler. Bir şarkıyı orijinal tonunda okumakta zorlanmanın sebebi parçanın fonetiği olabilir yani. Lakin eğer tarzınızı yarım ton altta uygulamak daha rahat geliyorsa, bu durumun parçanın söz ve bestesiyle ilgili değil de daha çok sizin güvende hissettiğiniz ses aralığınızla ilgili olduğu akla gelir. Ama bu asla orijinal tondan söyleyemeyeceğiniz anlamına gelmiyor. Önce grunge vokalinizi rahat okuyabildiğiniz tonda sesinizi yıpratmadan kullanın. Ton yükselmeden önce ses onu yalayıp yutsun. Daha sonra yavaştan tonunuzu yükseltin, bu üst sınırlar için böyle. Teorik olarak demişsiniz, bunlara ek olarak aralık çalışmak çok önemli. Haluk Levent dinamik bir sese sahip, canlıda da risk almaktan çekinmiyor. Bir piyanoda baş parmağınız Do'dayken yüzük parmağınızı sırayla Re-Mi-Fa-Sol diye basmak gibi bir şey aralık çalışmaları. Uzmanı değilim ama yerli yabancı kaynaklar bulunabilir. (Ayrıca sesinizi önemsiyorsanız benim gibi sabah akşam tüttürmeyin, uykunuza ve ne yiyip içtiğinize dikkat edin. Aşırı sıcak-soğuk kötüdür)
"-bu durum rock türü için geçerli midir merak ettim? "
Bazı müziklerde sanatçılar dinleyicilere canlı performansta stüdyo kaydını hatırlatmak zorunda kalıyorlar. Bu belli bir düzeyde gereksinim haline geliyor ve eserin dinleyicinin kulağında yer edinme oranına göre bu gereksinim artıyor ya da azalıyor. Genelde akılda kalıcılığı nakaratla ve EDM alt yapısıyla sağlayan günümüz pop müziğinde diyelim ki Kenan Doğulu konserindeyiz ve "Çakkıdı" söyleyecek. Burada dinleyicilerin arkadaki catchy (akılda kalıcı) melodiyi ve Kenan Doğulu'nun sesini duyması şarkıyı hatırlaması ve coşması açısından yeteceği Kenan Doğulu rahat rahat alt tondan okuyabilir ve günündeyse bomba bir konser verebilir. Ayrı kutuptan bir örnek olacak belki ama diyelim ki son 10-15 yıl içerisinde gerçekleşmiş bir Metallica konserindeydiniz ve herkesin ama herkesin bildiği "Nothing Else Matters" çalacak ustalar. Dünyanın en kolay ve en akılda kalıcı introsu girdi. Boş tellerde geziyor James Hetfield. Başka bir şansı var mı? Sesim yetmiyor diyip gitarı alt akortlayabilir mi? Müzikten en anlamayan biri bile bir şeylerin ters gittiğini anlar. Lakin Metallica üyeleri bu şarkıyı kaydederken kariyerleri tepe yapmış olsa da 40 yıllık grup değillerdi, yani yaşları gayet gençti. Son 10 yıl içerisinde James Hetfield'ın bir de sağlık sorunlarıyla boğuşurken bazı seslere çıkarken ne kadar zorlandığını gözlemleyebilirsiniz. O bile zorlanabiliyor. Yani gitar temelli olan rock müzikte öyle tonu kafanıza göre değiştiremeyebilirsiniz. Ama ben çıkarım Nothing Else Matters coverlarım. Mi'de değil Re'den okurum. Ama kendim gibi davrandığım için ortaya koyduğum performansı dinleyicinin kulaklarına yedirmesini bilirim. Çünkü insanlar benden, Metallica'dan beklediğini beklemiyor olacak, hatta beklentisi düşük olacak. Ben onları şaşırtırsam zaten milleti tonu falan unutacak bile
Blues müzikte biraz daha farklı, çok temel bir örnek olsun, BB. King "Thrill Is Gone". Yüzlerce performansı vardır BB King'in bu şarkıda. Öyle bir çizgidedirler ki, hepsi birbirinden farklıdır ama aynı zamanda hepsi de "Aa bak bu o şarkı" dedirtir. Thrill Is Gone parçasının stüdyo kaydı o kadar karmaşık olmadığından BB. King konserlerde nispeten Metallica'ya göre özgür davranabilir, solosunda vokalinde. SRV'ye bakın, stüdyo kaydı dahi ince ince işlenmiştir. 5 dakikalık, karmaşık bir sürü gitar partisyonlarından oluşan bir şarkıyı sıradan bir dinleyicinin ayrıntılı bir şekilde baştan sona ezberlemesi düşük bir ihtimaldir. O yüzden SRV bazı şarkılarında kafasına göre takılır anlamazsın
Ama dediğim gibi, farklı nota basar ama akor geçişleri üzerinden oynamamaya gayret eder. Şarkıdan o kadar uzaklaşmak hiç iyi sonuç vermeyebilir.
Sonuç olarak Rock temelli müziklerde sanatçının tonu değiştirmesi fiyasko olabilir. Ama akustik performanslara çok da yakışır. Eğer herhangi bir şarkıyı orijinal tondan okumak için aldığınız zevk anlamında çok fazla sebebiniz yok ise okumayın bence. İyi akşamlar