Luthier'e Giderken Gerilmek

Merhabalar, çeşitli sebeplerden dolayı Türkiye'nin en iyi Luthier'lerinden sayılan üç usta ile gitarlarım ile ziyaretlerimiz oldu. Hatta yarın yine uğrayacağım ama ne zaman Luthier'e gidecek olsam geriliyorum stres oluyorum. Size de oluyor mu? Dişçiye gitmek gibi düşünün, ya derdimi yeterince anlatamazsam, acaba yanlış şeyler mi istiyorum, gitarı bırakmamı isterse vb. Hatta en son gittiğimde esprileri ile ilgili gitmeden uyarıldığım ustaya baya malzeme verdim sazan gibi içerde endişeli boş gözlerle bakarken "tamam giderbilirsin artık halledicem ben" diye sepetlenmeden çıkamadım dükkandan. Çıktıktan sonra bir çok jeton düştü. Geri gidesim geldi kaçırdığım, gülmem gereken yerler vardı şimdi yapsam diye. Sorunlar konuşularak daha rahat çözülürmüş size anlatayım bari dedim.
Sevgiler
 
  • Konu Sahibi Konu Sahibi
  • #6
Çoğu zamanda işler aceleye geliyor. Çünkü herkez işim acele diye geliyor. Kışın dolan taşan Kulak-Burun-Boğaz doktoru gibi.
 
Bizim butun ustalarimiz matrak takiliyor nedense cozemedim.Hatta birtakim cok iyi adamlar iscilik sifir halde islem yapip para aliyorlar yuzsuz yuzsuz.İyi ustalarda var.benim tercihim Fatih ustadan yana.isini saglam yapiyor,matraklik dedigimiz olayin cilkini cikarmiyor ve her gittigimde bilgilenip donuyorum.siz anladigim kadariyla endiseleniyorsunuz "oyle mi olur ? Ya bu olursa ?" gibisinden o dusuncelerle giderseniz markette bile gerilirsiniz ya :)
 
  • Konu Sahibi Konu Sahibi
  • #8
Aslında biraz yaşayıp gördükçe gerildim galiba. Bir keresinde tel yüksekliğini düşürtmek için verdiğimde usta çalışırken kendi kendine "bodostlama gircez artık" demişti. mesela hala bilmem klavye ayarı için Truss Rod ayarlanırken telleri gevşetmek gerekirmi diye gevşetmemiştide.
 
Ben Yüksel ustayı severim ama firmaların çalıştıkları Luthier'ler farklı olunca mecburen gidiyorsun diğerlerinede.
 
Dünya malına o kadar düşkün olmayacan hem sakınan göze çöp batar :D Şaka bir yana youtube da o kadar çok bilgilendirici video var ki araştırırsan. Daha oraya gitmeden işin ne kadar süreceğini bilmen lazım. 2 seneye yakın gitar çalıyorsan 100 liraya bir gitar al ve üzerinde şunları yapmayı üzerinde öğren :

Tel değişitmek
Entonansyon ayarlamak
Sap ayarı
Köprü ayarı
Eşik değiştirmek ( Yapamıyorsan bunda gidebilirsin ama öğren ucuz bir gitarda )
Burgu değiştirmek
Manyetik değiştirmek

Bunların hiçbiri çok zor riskli şeyler değil. Eşikde dikkatli olmaz gerekebilir. Sap ayarında da yönergeleri dikkatle anlamış olman lazım. Hatta gitarın kullanım klavuzuna bak mesela PRS'de truss rod çift taraflı hareket edebiliyor daha az döndürmen lazım filan.
 
Benim en çok öğrenmek istediğim şey sap ayarıydı. Bir gün Fatih Abinin yanına gittim. Adam işi gücü bıraktı teknik, uygulama ne varsa gösterdi anlattı. Sonra gitarın sap ayarını bozup bak görüyor musun bozuk? Bakıyorum bakıyorum göremiyorum ayarsızlığı. Iyice bozdu tekrar bak dedi yine göremedim. O gün kendimi mal gibi hissetmiş ve acayip utanmıştım hala sap ayarı yapmayı bilmiyorum :l
 
Benim en çok öğrenmek istediğim şey sap ayarıydı. Bir gün Fatih Abinin yanına gittim. Adam işi gücü bıraktı teknik, uygulama ne varsa gösterdi anlattı. Sonra gitarın sap ayarını bozup bak görüyor musun bozuk? Bakıyorum bakıyorum göremiyorum ayarsızlığı. Iyice bozdu tekrar bak dedi yine göremedim. O gün kendimi mal gibi hissetmiş ve acayip utanmıştım hala sap ayarı yapmayı bilmiyorum :l
o adam sen işi öğrenemeyesin diye böyle bir girişimde bulunmuş zaten :)
 
Ucuz gitarlarda klavye çok fazla ayar kaldırmıyor. Telleri yaklaştıramıyorsun cızlamaya başlıyor. Bir telin en alt yüksekliği diğer teli tutmuyor. İyi gitarlada pek cesaret edemiyorum. Benim de en çok öğrenmek istediğim klavye ayarları.
 
Yahu şimdi oldu mu bu zamanlama? Ne diye okuduysam bu başlığı? Öğleden sonra fret tesviyesi için bıraktığım gitarı almaya gidiyorum. Ustayı dün aradım, hazırmış. Gayet rahat bir adamım ama şimdi gitarı bakmadan alan ben bir saat didiklerim usta kovuncaya kadar. :D

Şaka yapıyorum tabi. :D

Kesinlikle dünya malına bu kadar da bağlanmamak lazım. Nasıl ki hastalanınca aklımıza Amerika'ya gitmek gelmiyor; bırak oraları doktora bile gitmeyip etraftakilerin lafıyla tedavi oluyorsak gitarda da ustaya ve bahtına güveneceksin.
 
Ben laubali adamı hiç sevmem. Benim bu gibi işlerde tercihim Kadıköy yakasında Feridun Tanrıkut (MRC guitars)... En ufak bir ciddiyetsizliğini görmedim, çok da titiz çalışır.
 
Geri
Üst