İnceleme Blackstar ID:Core V3 serisi

Bu aralar epey gündemde artık bir naçizane inceleme yazmak farz oldu. Her zaman dediğim gibi ben amatör bir cihaz meraklısıyım, gitaristim bile demiyorum. O gözle kişisel tecrübelerimi yazıyorum. Denerken hissettiklerimi yani... teknik inceleme değil.

Öncelikle ID:Core kullananlar için aman aman bir yenilik yok, daha doğrusu var epey de eldekini satam hemen koşam v3 alam demeye gerek yok. Direkt alacaklar için harika bir alet. Lütfen bu noktada karşılaştırılabilir olmayan garip yorumlar gelmesin ... ya onu alacağıma HT-5 alırım en azından lambalı ya da ses kartı alacan hacı gibi alakasız geyikleri kendinize saklayın.

ID:Core v3 serisinde super wide stereo özelliği yenilenmiş full range hopalörler var. Yani çok kısaca, gerçekten delay ve reverb gibi efektleri odada arka duvardan sekiyor gibi gerçekçi duyabiliyorsunuz. Yan yana test etmedim ama v2 serisine göre daha iyi olduğu söyleniyor. Aynı anda duymadan bir şey diyemem. Müzik çalma, prosesör (GE300), Mac'ten Neural ve ipad'den BiasFX için düz hoparlör olarak kullandım oldukça başarılı. Bu şekilde volume devre dışı kalıyor yani sesi kaynaktan ayarlıyorsunuz o da iyi bir özellik. Hopalör olarak uzaktaysa yanına gidip bir de aux-in sesi ayarlamakla uğraştırmıyor.
Bende 20w olan var yani 5 inch. 10w olandaki 3 inch belki bu açıdan zayıf kalabilir. 40w olanda da 6.5 inch var daha hacimli olmakla beraber açıkçası volume açmak biraz zor. Oldukça güçlü sesi var, 20w olanda yarıya bile gelmeden evi inletiyor ama çok kısık çalmak mümkün, volume alt kısımda da oldukça hassas, 0.001 oynatınca zbamm diye patlamıyor ses.

ID:TVP veya Silverline kullananlar bilir (Ben), aslında preamp kanalları ve efektler aynı. Sadece büyük abilerinde olan lamba simülasyonu yok. ID:Core sürekli EL34 gibi, gerisi aynı. Sert tonlar ve hacim anlamında 10 inch Celestion olan Silverline'ımın eline su dökemez ama efektler devreye girince stereo olayı ve FR hoparlör bambaşka bir seviye. Silverline'da efekt işte yahu dediğim şeyler bunda daha bir başka oluyor. Meraklıysanız hani öyle ambiyanslı işlere filan....

Genelde gitar-amfi kadar basit işleri sevsem de ID:Core bilgisayar ile gerçek performansına ulaşıyor ama karar verip Patch olarak kaydettikten sonra bağlı kalmaya gerek yok. Panelde olmayan Noise Gate, Bass, Mid, Treble, Presence ve Resonance Architect yazılımından ayarlanıp global olarak yani fiziksel olarak amfide sabit kalacak şekilde Save edilebiliyor, her dakika açıp yeniden ayarlamaya gerek kalmıyor.

Alette kullanışlı ve minimum iş görecek şekilde bazı CabSim modellemeleri yani IR'lar var. Bunlar çalarken değil ama usb veya emulated out ile DAW'a girerken kullanılabiliyor. Elbet harici olarak daha iyileri var ama hızlı bir kayıt için el altında olmaları kullanışlı. Sadece cab değil tam bir IR yani mikrofon vb de ayarlanıyor.

Bir kişisel deneyim daha, alet masaüstü amfisi ve FR hoparlör olduğu için referans monitor kadar olmasa da yine de karşınızda durmasında fayda var, yere ya da yana filan koyarsanız stereo efektler kulağa garip gelebilir.

Kendi fabrika çıkışında 6 Patch var, daha sert olan üçlüyü beğendim. Clean civarı olanlarda ton güzel ama açıkçası tam boy bir amfinin verdiği keyif (headroom dolayısıyla) yok. Clean'lerde veya kısık ses arpejlerde filan canlı gelmedi bana ama tabi Silverline ile yan yana diye olabilir. OD1 ve OD2 ise oldukça iyi. Uygun reverb ve hafif delay ile büyük abileri aratmıyor.

Noise Gate eski Insider yazılımı gibi ON ya da OFF şeklinde değil, gerçek pedal gibi threshold ve release şeklinde ayarlanabiliyor Architect ile bu güzel bir özellik olmuş.

Şimdi diyeceksiniz ki hacı goygoyu bırak değer mi, şunun yerine alınır mı onu söyle....

Alınır. Karşılaştırılabilir boyutta ve fiyatta her amfi yerine alınır eğer özellikle ihtiyacınız olan bir şey bunda yok da başkasında var diye ısrarcı değilseniz. Mesela bluetooth yok bunda gibi...
Açıkçası fiyatı iki katı ama benzer segment dersek Yamaha THR II var bende, onu asla değişmem. Çok benzer özellikleri olsa da herhalde Yamaha'nın müzik uzmanlığı mı diyeyim ne diyeyim THR'nin verdiği ton kalitesi ve hissi bunda yok. Yani THR o kadar iyi, ID kötü değil. Merak eden THR II inceleme yazımı forumdan bulabilir.
 
Gerçekten güzel inceleme olmuş, elinize sağlık. Ancak hala id core serisinin giderilmeyen eksiklerinin olduğunu düşünmekteyim. Örnek vermek gerekirse 40 watt bir amfi için hiç azımsanmayacak değer olmasına rağmen ilginç bir şekilde fiziksel 3 band eq koymayı hala düşünmemişler. Basit eq ayarları için bile yazılımla uğraşmak bence can sıkıcı bir durum. Aynı zamanda amfinin en iyi yönlerinden biri stereo hoparlör olayıyla kısık seste şaşırtıcı bir şekilde hacimli ton alınırken yüksek seste mono hoparlörün verdiği hoparlör drive'ına ulaşılabileceğini sanmıyorum.Kısık seste, yüksek seste kendimce test ettiğim için (id core 10 v2) çekinmeden tüm eksiklerine rağmen boyutuna göre hacimli, efektleri başarılı ev ortamında, kısık seste kullanılmak için f/p oranı iyi bir amfidir diyebilirim.
 
Id core v3 de ek olarak kulaklık girişi olan telefonlar için(teknoloji ne saçma yönde ilerliyor) kayıt alabileceğiniz bir çıkış bulunuyor. Sanıyorum o çıkıştan kayıt aldığınızda, alt yapı calabileceginiz bir giriş kalmıyor yani aux in girişiyle aynı. Bu özelliği üzerine basarak söylediklerinde keşke bunu da dusunselermis demiştim. 10 modeli fiyat olarak cidden iyi ama 20 yerine belki joyo dc15s'de değerlendirebilir. (Id core v3 denedim, joyoyu deneme fırsatım olmadı)
 
giderilmeyen eksiklerinin olduğunu düşünmekteyim. Örnek vermek gerekirse 40 watt bir amfi için hiç azımsanmayacak değer olmasına rağmen ilginç bir şekilde fiziksel 3 band eq koymayı hala düşünmemişler. Basit eq ayarları için bile yazılımla uğraşmak bence can sıkıcı bir durum
Bu tartışma bitmez. Kimi için eksik, kimi için (Blackstar) yer tasarrufu. Açıkçası ben de garipsemiştim başlarda ama genelde Patch yazıp kullanıyor herkes, dolayısıyla kaç kere uzanıp da aman bass kısayım, treble açayım diyoruz ki... yani Pedalboard olsa ve canlı çalsak ortam akustiğine göre oynarız da, evde masaüstü amfisi bu sonuçta. Silverline var karşımda, sevdiğim tonu buldum aylardır Master Volume hariç hiçbir pot'unu ellemedim 🙂
stereo hoparlör olayıyla kısık seste şaşırtıcı bir şekilde hacimli ton alınırken yüksek seste mono hoparlörün verdiği hoparlör drive'ına ulaşılabileceğini sanmıyorum
Doğru. Biraz teneke ses gibi gelebilir özellikle 10-12 inch kaliteli bir amfisi olanlara. Benim mütevazi Silverline bile bu anlamda bunun yanında 5150 gibi kalıyor.
Neyse sonuçta V3 kendi sınırları içinde iyi cihaz.
 
Almadan araştırırken okumuştum deneme şansım olmadı ama kayıt işleri ile ilgilenenler için faydalı:

USB audio çıkışı 4 kanal. İkisi stereo L ve R, biri mono ve dry preamp sadece (efektler yok), sonuncu da ham gitar sinyali (reamping için). Belki oynarım bir ara ama detaylı kullaıcılar için faydalı bilgi.
 
ID Core10 V2 vardı ucuz bir fiyata satıp kurtuldum. Nedense çok az yerde dile getirilen kötü bir özelliği vardı: Yüksek bir dip gürültüsü. Hum değil dikkat! Hiss sesinden bahsediyorum. Bunu Blackstar da kabul etmişti. V3 olarak piyasaya sürülen seride sanırım bu problemi çözmüşler. Blackstar markası benim için bitti maalesef. Boss Katana 50 Mk2 aldım olay bitti.
 
Son düzenleme:
ID Core10 V2 vardı ucuz bir fiyata satıp kurtuldum. Nedense çok az yerde dile getirilen kötü bir özelliği vardı: Yüksek bir dip gürültüsü. Hum değil dikkat! Hiss sesinden bahsediyorum. Bunu Blackstar da kabul etmişti. V3 olarak piyasaya sürülen seride sanırım bu problemi çözmüşler. Blackstar markası benim için bitti maalesef. Boss Katana 50 Mk2 aldım olay bitti.
Gain köklersen çok minik bir hiss var ama o zaten normal, distortion hisss o…. Çalarken duymazsın. V3 sorunsuz o açıdan. Bazen de hoparlör zamanla “yanıyor” yani kıvama geliyor. Silverline da başlarda duyulur bir hisss yapıyordu full gain ile… birkaç hafta yoğun çalımla sıfıra indi.
 
Bu aralar epey gündemde artık bir naçizane inceleme yazmak farz oldu. Her zaman dediğim gibi ben amatör bir cihaz meraklısıyım, gitaristim bile demiyorum. O gözle kişisel tecrübelerimi yazıyorum. Denerken hissettiklerimi yani... teknik inceleme değil.

Öncelikle ID:Core kullananlar için aman aman bir yenilik yok, daha doğrusu var epey de eldekini satam hemen koşam v3 alam demeye gerek yok. Direkt alacaklar için harika bir alet. Lütfen bu noktada karşılaştırılabilir olmayan garip yorumlar gelmesin ... ya onu alacağıma HT-5 alırım en azından lambalı ya da ses kartı alacan hacı gibi alakasız geyikleri kendinize saklayın.

ID:Core v3 serisinde super wide stereo özelliği yenilenmiş full range hopalörler var. Yani çok kısaca, gerçekten delay ve reverb gibi efektleri odada arka duvardan sekiyor gibi gerçekçi duyabiliyorsunuz. Yan yana test etmedim ama v2 serisine göre daha iyi olduğu söyleniyor. Aynı anda duymadan bir şey diyemem. Müzik çalma, prosesör (GE300), Mac'ten Neural ve ipad'den BiasFX için düz hoparlör olarak kullandım oldukça başarılı. Bu şekilde volume devre dışı kalıyor yani sesi kaynaktan ayarlıyorsunuz o da iyi bir özellik. Hopalör olarak uzaktaysa yanına gidip bir de aux-in sesi ayarlamakla uğraştırmıyor.
Bende 20w olan var yani 5 inch. 10w olandaki 3 inch belki bu açıdan zayıf kalabilir. 40w olanda da 6.5 inch var daha hacimli olmakla beraber açıkçası volume açmak biraz zor. Oldukça güçlü sesi var, 20w olanda yarıya bile gelmeden evi inletiyor ama çok kısık çalmak mümkün, volume alt kısımda da oldukça hassas, 0.001 oynatınca zbamm diye patlamıyor ses.

ID:TVP veya Silverline kullananlar bilir (Ben), aslında preamp kanalları ve efektler aynı. Sadece büyük abilerinde olan lamba simülasyonu yok. ID:Core sürekli EL34 gibi, gerisi aynı. Sert tonlar ve hacim anlamında 10 inch Celestion olan Silverline'ımın eline su dökemez ama efektler devreye girince stereo olayı ve FR hoparlör bambaşka bir seviye. Silverline'da efekt işte yahu dediğim şeyler bunda daha bir başka oluyor. Meraklıysanız hani öyle ambiyanslı işlere filan....

Genelde gitar-amfi kadar basit işleri sevsem de ID:Core bilgisayar ile gerçek performansına ulaşıyor ama karar verip Patch olarak kaydettikten sonra bağlı kalmaya gerek yok. Panelde olmayan Noise Gate, Bass, Mid, Treble, Presence ve Resonance Architect yazılımından ayarlanıp global olarak yani fiziksel olarak amfide sabit kalacak şekilde Save edilebiliyor, her dakika açıp yeniden ayarlamaya gerek kalmıyor.

Alette kullanışlı ve minimum iş görecek şekilde bazı CabSim modellemeleri yani IR'lar var. Bunlar çalarken değil ama usb veya emulated out ile DAW'a girerken kullanılabiliyor. Elbet harici olarak daha iyileri var ama hızlı bir kayıt için el altında olmaları kullanışlı. Sadece cab değil tam bir IR yani mikrofon vb de ayarlanıyor.

Bir kişisel deneyim daha, alet masaüstü amfisi ve FR hoparlör olduğu için referans monitor kadar olmasa da yine de karşınızda durmasında fayda var, yere ya da yana filan koyarsanız stereo efektler kulağa garip gelebilir.

Kendi fabrika çıkışında 6 Patch var, daha sert olan üçlüyü beğendim. Clean civarı olanlarda ton güzel ama açıkçası tam boy bir amfinin verdiği keyif (headroom dolayısıyla) yok. Clean'lerde veya kısık ses arpejlerde filan canlı gelmedi bana ama tabi Silverline ile yan yana diye olabilir. OD1 ve OD2 ise oldukça iyi. Uygun reverb ve hafif delay ile büyük abileri aratmıyor.

Noise Gate eski Insider yazılımı gibi ON ya da OFF şeklinde değil, gerçek pedal gibi threshold ve release şeklinde ayarlanabiliyor Architect ile bu güzel bir özellik olmuş.

Şimdi diyeceksiniz ki hacı goygoyu bırak değer mi, şunun yerine alınır mı onu söyle....

Alınır. Karşılaştırılabilir boyutta ve fiyatta her amfi yerine alınır eğer özellikle ihtiyacınız olan bir şey bunda yok da başkasında var diye ısrarcı değilseniz. Mesela bluetooth yok bunda gibi...
Açıkçası fiyatı iki katı ama benzer segment dersek Yamaha THR II var bende, onu asla değişmem. Çok benzer özellikleri olsa da herhalde Yamaha'nın müzik uzmanlığı mı diyeyim ne diyeyim THR'nin verdiği ton kalitesi ve hissi bunda yok. Yani THR o kadar iyi, ID kötü değil. Merak eden THR II inceleme yazımı forumdan bulabilir.
boss katana mk2 50 ile karşılaştırmanız mümkün mü ? Hangi amfi sizce daha başarılı ?
 
boss katana mk2 50 ile karşılaştırmanız mümkün mü ? Hangi amfi sizce daha başarılı ?
 
Gain köklersen çok minik bir hiss var ama o zaten normal, distortion hisss o…. Çalarken duymazsın. V3 sorunsuz o açıdan. Bazen de hoparlör zamanla “yanıyor” yani kıvama geliyor. Silverline da başlarda duyulur bir hisss yapıyordu full gain ile… birkaç hafta yoğun çalımla sıfıra indi.
Çalarken aklıma geldi, yazayım.
ID:Core'lardaki meşhur HISS, aslında normal. Gitar hoparlörü değil FRFR hoparlör var içinde. Dolayısıyla kafanızı dibine sokup kulak verince duyulur bir ses var. Ama karşısına geçince çok sessizlik olmadıkça ortamda duyulmuyor. Bu kadar HISS açıkçası referans monitörlerde bile oluyor. Çalımda veya kayıtta olan bir şey değil. Veya NOISE veya HUM gibi Volume açtıkça artan bir ses değil, sadece dibinden duyulan ince bir "white noise".Bazı ID:Core'larda eskiden karşıdan da duyulacak kadar yüksek olduğu şikayetleri vardı ama bana denk gelmedi, muhtemelen o cihazlarda sorun vardı.
Halihazırda elimde bir v3 20 bir de v3 40 var. 20 olanda neredeyse yok gibi, yani aleti öpecek kadar sokulmak gerekiyor. 40 olanda sanırım 6.5 inch hoparlör farkı, biraz daha duyulur bir HISS var çalmazken. O da dediğim gibi SESSİZ bir odada 30cm veya daha yakına sokarsam kulağımı. Stereo efektlerin tadını almak için zaten 1 metre civarında filan oturduğum için bir sorun yaşamıyorum.

Ama FRFR olan Yamaha THR'da nasıl o zaman derseniz, okyanusun dibi gibi sessiz. Diyorum ya THR bambaşka, neden o fiyata olduğunu işte böyle detaylar açıklıyor.
 
evde kullanım için ses seviyesi bakımından nasıl değerlendirirsiniz bu amfiyi ? hatta idcore 20v3 ile de kıyaslayabilirseniz sevinirim
Evde kullanım ve ses seviyesi ile ilgili görüşlerim aşağıda:


Özetle; 10-20-40 çok köklemedikçe zaten bir fark yok, dijital Volume pot'u var. Sadece hoparlör çapının yarattığı hacimli ses algısı farkeder. Çok yakın çalıyorsan büyük hprlr olan 40'ın belki yarattığı etkiyi daha az hissedersin ya da büyük odada uzaktan çalıyorsan 10 belki hacimsiz gelir... ama bunlar da ne kadar kulak farkı, ne kadarı şartlanma bilemem.

Üçü de var bende, 20 sattım, 40 satılık, 10 da yedekte duruyor bir yerde. Bana en hoş gelen 40. 10 da pratik, yer kaplamıyor masada önüme koyabiliyorum. 20 iki arada bir derede kalmış.... o da iyi ama genelde 10 veya 40 tercih edilesi fiziksel özelliklerden dolayı.
 

Geri
Üst