Doctor Who / Torchwood

Ben her ne kadar fazlasıyla geç (ya da, duruma göre, tam zamanında) ortasına dalmış olsam da, zamanında ''Bilim kurgunun geleceği'' olarak anılan Doctor Who (ülkemizde Doktor Kim adı ile yayınlandı) ve onun içerisinden çıkan Torchwood (TRT'de ilk sezonu yayınlandı 2006'da)'dan bahsetmek istiyorum.

Fakat, ikisini ayrı başlıklarda toplamak istediğim için, girişi kısa tutacağım. Efendim, Doctor Who, kendisini sadece 'The Doctor' (Doktor) olarak tanıtan bir zaman yolcusunun maceralarını konu almaktadır. Detaylarına aşağıda gireceğim.

Torchwood ise, esasen prodüksyon sonrasına giden Doctor Who kasetlerinin çalınmasını engellemek için kasetlerin üzerine yazılan bir isimdi bir zamanlar; Doctor Who'nun bir anagramı idi. Fakat, dizinin evreninde, İskoçya'da, Torchwood isimli bir ailenin evinde kurulmuş, İngiltere'yi ve Dünyayı uzaylı tehdidine karşı korumak için dizayn edilmiş bir gizli organizasyon olarak vücut buldu. Torchwood dizisi ise, Doktor tarafından geride bırakılmış Yüzbaşı Jack Harkness ve onun Cardiff (Galler)'de konuşlanmış, Torchwood 3 ekibini konu almaktadır.
 
Doctor Who'nun Kısa Bir Tarihçesi

Doctor Who, ilk kez 1963 yılında ortaya çıktı, ve hala ''Televizyon tarihinin en uzun bilimkurgu dizisi''. An itibari ile 751 bölümü ve 3 Sezonu (''Serisi'') bulunan bu bilimkurgu dizisi, siyah beyaz olarak ''An Unearthly Child'' bölümü ile, 23 Kasım 1963'te ortaya çıktı. Kendisine 'Doktor' olarak hitap eden yaşlı bir adam ve torunu Susan Foreman'ın, TARDIS (Time And Relative Dimensions In Space) isimli, Dördüncü Boyut özellikleri gösteren bir mavi 'polis telefon kulubesi'nin içinde zaman va uzayda seyahat etmelerini ve maceralara atılmalarını anlatan bu dizinin şu ana kadar ana rolünde on adet aktör eskitmiştir. Her ne kadar ''Cartmel Planı'' olarak bilinen bir plan ile, dizi boyunca sır olarak tutulan Doktor'un geçmişi ve gerçek ismi gibi konular, 26'ıncı sezonun sonunda dizinin iptal olması ile 1989 yılında yarım kaldıysa da, 1996'da bir televizyon filmi ve 2005'te 27'inci sezon ve devamı sağlanmıştır. Dizi prodüksyonunda, 2005'teki sezon ve ilerleyenler 1, 2 gibi bir ''başa sarma göstermektedir''. Dizinin ilk 26 sezonunun çoğunluğu düşük bütçelerle çekilmiştir ve, hala da, bazı bölümleri normal 'dizi bölümü bütçesi'nin kat kat altında efektler ve/veya imkanlarla çekilmektedir. Doktor rolünde, sırası ile, William Hartnell, Patrick Troughton, Jon Pertwee, Tom Baker, Peter Davison, Colin Baker, Sylvester McCoy, Paul McGann, Cristopher Eccleston, David Tennant görülmüştür. An itibariyle, 5'inci (ya da 31'inci) sezonuna hazırlanmakta olan dizinin, 2010'da yeni bir Doktor ile devam edip etmeyeceği sorusu ortada şu anda. Bu kadar çok aktör eskitilmesine gelirsem, onu da bir alt cevapta yazacağım.
 
Biraz da Doctor Who evreninden ve genellikle neyin çevresinde döndüğünden, ana karakterden bahsedelim. Aşağıda, az ya da çok, spoiler bulunabilir fakat spoiler'lardan kaçınmaya çalışacağım, ne olursa olsun.

İsmi bilinmeyen, çeşitli isimleri durum gerektirirse ortaya atsa da, gerçek ismini, dizi tarihçesi boyunca bir tek kendisi bilen bu garip 'Herşeyin Doktoru', Gallifrey gezegeninden (Kasterborous yıldız sistemi) gelen bir ''Zaman Lordu'' (Time Lord)dur. Zaman Lordu fizyolojisi hakkında çok az şey dizide açık edilir; iki kalpleri vardır, vücutlarının kimyasal tepkimelerini, dış etmenler yardımı ile kontrol edebilirler, işin sonunda mutasyona uğramaya başlasalar da ortalama yaşam süreleri sınırsızdır ''kazalardan kaçındıkları takdirde''. Mevzubahis ''kazalar'' gerçekleşirse (ki Doktor gibi bir maceracı için on kez gerçekleşmiştir denebilir), vücutlarındaki her hücreyi yenileyerek yeniden doğarlar. Bu ''yeniden doğum'' esnasında, vücutları, yüzleri ve kişilikleri, belirli başlı bazı yönleri hariç, değişir. Bu yeniden doğuş, sadece 12 kez kullanılabilir. Zaman Lordu toplumu, Rasslion ve Omega ve Öteki olarak bilinen üç varlığın yardımı ile, zamanda ve uzayda herhangi bir noktaya gidebilecek teknolojiye (TARDIS isimli, canlı zaman makineleri yardımı ile) sahip olsalar dahi, sadece izlemeye ve asla müdahele etmemeye yemin etmişlerdir. Doktor ise, Gallifrey'den kaçan herkes gibi, ismini arkasında bırakıp, kendisini maceraya ve gezintiye teslim etmiş bir Zaman Lordu'dur.

Doktor'dan biraz kişisel olarak bahsedersem... değişmeyen bazı özelliklere sahiptir: pasifisttir, kibirlidir, bilim/teknoloji/mitoloji/(intergalaktik) kültür/ (intergalaktik) kanun/antropoloji/arkeoloji/zaman ve uzay kanunları ve teorileri hakkında sınırsız bir bilgiye sahiptir, hiçbir şeyden her şeyi yaratabilir, en sevdiği gezegen (tarihi ve Doktor'a sunduğu sonsuz değişkenler ile) Dünya'dır. Ayrılmaz bir parçası olan sonik tornavidası elinde, sokaktan evcilleştirilecek hayvan toplar misali yanına aldığı insanlar ile birlikte, bazen bizim bazen de başka uygarlıkların tarihlerinde gezinip, yol üzerinde (ki 903 sene boyunca normaldir) kazandığı düşmanlara karşı bir savaş verir. Düzenli olarak kullandığı bir diğer şey ise psişik kağıttır: bu kağıda baktığınızda, onu size gösteren ne görmenizi istiyorsa onu görürsünüz.

Doktor'un, benim girdiğim yerde yani yeni versiyonunda (Dokuzuncu ve Onuncu Doktor'lar ile tanıştım ben sadece) verdiği birkaç örnek ile yolculuklarının ilginçliğini sanırım açıklayabilirim:

...Beşinci Dünya Savaşı'nı gördüm! Boston Çay Partisi'nde denize kutular itiyordum!
Sormadan söyleyeyim, o (Büyük Roma yangını) yangının benimle bir ilgisi yok... belki azıcık vardır.
Bir zamanlar bana bir geminin 'batırılamaz' olduğunu söylemişlerdi... inandım ve sonra kendimi, bir buzdağına tutunurken buldum.
Sene 5 milyar... Güneş'in genişlediği gün. Dünya'nın sonuna hoşgeldin.

''Cartmel Planı''na göre, Doktor aslında sadece bir Zaman Lordu değildir, çok daha fazlasıdır. İddiaya göre, Rasslion, Omega ve Öteki diye bilinen varlık arasında çıkan bir anlaşmazlığın sonucunda, Omega'yı yok eden Rasslion'un diktatörlüğünden çekinen Öteki, kendisini korumanın yolunu aramaya başlar. Fakat, Omega, ölümünden önce, Zaman Lordları'nın üremelerini durdurmayı başarmıştır; onları ölüme mahkum ederek. Teknoloji ile bu sorunu çözen toplumun bu hareketinden yararlanan Öteki, kendisini Lungbarrow ailesinin doğum makinesine aktarır ve genlerini, o ailenin fertleri ile karıştırır. Birkaç doğum döngüsü sonucunda, sonraları Doktor olarak anılacak bir Zaman Lordu dünyaya gelir; Öteki'nin (biz ona ''Tanrı'' diyoruz) fiziksel bir form bulmuş hali olarak. Ki, yeni sezonda ''Yalnız Melek'', ''Yalnız Tanrı'' gibi isimlerle adlandırılan Doktor, bütün iyi niyetine ve yardım etme isteğine rağmen, bazı düşmanları (bilhassa Dalek'ler) tarafından, ''Dünyaları Yok Eden'', ''Karanlık Lord'', ''Gelen Fırtına'' gibi isimlerle de anılmaktadır - zira, dizi boyunca devam eden bir tema, Doktor'un Dünya'yı ve diğer pek çok yeri felaketten kurtardığının mı, yoksa felaketi beraberinde getirdiğinin mi gerçek olduğu sorusudur.

2005 sezonu itibariyle, Zaman Lordları'nın Sonuncusu lakabını alan Doktor, yapayalnız ve sırf bu yalnızlığının acısını unutabilmek için seyahat eden, zaman zaman çok karanlık ve depresif bir karaktere dönüşmüştür. Evrenin her köşesine gitse de, er ya da geç Dünya'ya dönerek gezegeni felaketlere karşı korumak ile birlikte kendisine evrende bir yer aramaktadır. Bu yerin Dünya olduğunu düşünüyorum şahsen... çünkü, her hali ile, karakter, hepimizin içinde bir karakter.

Doctor Who'nun Kurgusal Açılımı

Kurgusal olarak, pek çok imkansız konsept ve/veya teknolojik saçmalık içeriyor olsa da, sadece bilimle değil, zaman zaman kavramlar ile de haşır neşir olan bir dizidir. Zamanın bir 'çizgi' değil bir 'yün yumağı misali' olduğunu ortaya döken dizi, bazı noktaların zamanda sabit (örn. Büyük Roma Yangını, Agatha Christie'nin ortadan kaybolması) bazılarının ise oynayabilir (örn. Shakespeare'in oğlunun isminin Hamnet olması, Kraliçe Viktoriya ve sonrasında kraliyet ailesinin kan hücrelerinden beslenen bir uzaylı ırkına mensup hale gelmesi) olduğu ortaya atılmaktadır. Görelilik Yasası'ndan sonuna kadar yararlanan dizi, pek çok olayın göreceli olarak gelecekte ya da geçmişte olduğunu ortaya atar (örn. Klonlanıp duran askerlerin sürdürdüğü asırlık savaş aslında sadece yedi gün sürmüştür). Zaman zaman, dizi, kavramsal olarak ilerler; paradokslar (örn. kişinin aynı zamanda iki ayrı yerde olması, gerçekliğin eğilip bükülebilirliği), zamanın değişkenliği (örn. bir noktanın evrenin geri kalanının zamansal konumundan bir Dünya saniyesi kadar dışarıda durması; geride ya da ileride değil, sadece ritmik olarak dışarıda), kişilerin olaylara etkisi ve bilinmeyenin gerçekliği üzerine gider.

Tarihin çeşitli dönemlerini bir kenara bırakırsak, uzaydaki çeşitli canlıların bilim kurguda görmeye pek alışkın olmadığımız özellikleri, kültürleri, davranış biçimleri mevcut: fakat, değişmeyen bir klişe eğilimi dizinin yakasındaymış gibi, genellikle gezegenlerin tek bir türe ev sahipliği yapması durumu mevcut. Bazı türler teknolojik olarak fazlasıyla ileride iken, bazı türler primitif olarak gözükür. Fakat, bazen, türlerin birarada varolduğu gezegenler de mümkündür. Doctor Who evreninde, çeşitli türlerin değişik ve kapsamlı kültürleri mevcuttur: Ood şarkılarla ve aryalarla, barışçıl ve sakin bir tür iken, Sontara türü savaş ve militarizm üzerine kendi kültürünü inşa etmiştir. Bu çeşitliliğin içerisinde, en tehlikeli unsur tekillik olarak sabittir: çeşitliliğin getireceği yararlar ve zararlar, tekilliğin tercih edilmezliğine karşı verilir çoğunlukla. Uzayda görülen çeşitli olayların da üzerinden geçen dizinin, örneğin, bir cüce yıldızın çekirdeğinden yapılmış zincirler gibi olgular içermesi de hem biraz fantastik hem de biraz bilim ile harmanlanmış dizinin merkezindedir.
 
Torchwood

2006'da, Doctor Who'nun Yeni 1'inci Sezonunda ortaya çıkan bir karakteri bir kenara atmaya gönlü elvermeyen Russell T Davies, zamanında kasetlerin üzerine yazdığı kelimeyi, bir örgüt ismi olarak kullanmaya karar verdi ve Cardiff (Galler)'de yer alan, küçük bir Dünya savunucusu organizasyonu konu alan, daha farklı ve daha 'gerçekçi' bir dizi yaratmaya karar verdi. Ortaya çıkan şey, Torchwood dizisi idi; Torchwood 3'e sahip olan Yüzbaşı Jack Harkness, yanında Doktor Owen Harper, Teknisyen Toshiko Sato, ''Sekreter'' Ianto Jones ve polis memuru Gwen Cooper'ın, Cardiff'i uzaylı tehdidinden korumaya ve Cardiff'in altından geçen uzay/zaman yarığını kontrol altında tutmaya uğraşmasını konu almaktaydı.

Her şeyden önce, karakterden bahsetmek zorundayım. En nihayetinde, ordu paltosu fetişimi Yüzbaşı Jack Harkness sayesinde geliştirdim (an itibariyle bir İsveç denizci paltosuna sahibim). Yüzbaşı Jack Harkness, Doktor ile İkinci Dünya Savaşı esnasında karşılaştığında, İngiliz Hava Kuvvetleri'nin bir 'Amerikalı Gönüllü'sü olarak boy gösteren bir dolandırıcı idi. Fakat, ortaya çıkan basit gerçek şudur: aslında, kaçak bir Zaman Ajanı olan omniseksüel (karakterin en öne çıkan yönü) Jack Harkness, 51'inci yüzyılda doğmuştu ve zamanın çeşitli noktalarında, satacak şeyler aramaktaydı. Doktor ile karşılaşması sonucunda ''ölememek'' (ölümsüz olmak ya da sonsuz gençliğe sahip olmak değil, öldükten sonra dirilmek) gibi bir soruna sahip olan Jack, Doktor'u tekrar bulmak ümidi ile 21'inci yüzyıla gitmeye çalışır. 1869'a kaza eseri gelen ve ikinci bir seyahati gerçekleştirecek ekipmana sahip olmayan Jack, ölememesi sebebi ile, Torchwood Enstütüsü'nün dikkatini çeker. Torchwood için çalışmaya zorlanan Jack, 20'inci yüzyılın sonunda gerçekleşen bir olay sonucunda birden Torchwood 3'ü birden kendi komutası altında bulur. Sağdan soldan topladığı grup ile, kendi şehrini oldukça korumaya çalışmaktadır.
 
Torchwood'un Konuları ve Tavrı

Doctor Who'nun etik sorgulamaları ve daha oturmuş tavrı ve 'aile dizisi' olması sebebiyle yapılamayan pek çok şeyi daha rahat ortaya koyabilen Torchwood, zaman zaman amaçsız ve nereye gittiğini kendisi de bilmiyor gibi gözükse de, aslında hoş bir dizidir. En çok öne çıkan özellikleri, daha vahşi, daha karanlık ve daha cinsel olmasıdır. Dizi, en çok Cardiff Yarığı olarak anılan uzay/zaman açığının getirileri ve götürüleri ile ortaya çıkan çeşitli olaylara müdahale etmektedir: farklı olarak, fantastik öğeler de içinde barındıran (örn. Small Worlds bölümü) Torchwood, daha hızlı ve küçük bir stile sahiptir. Seks, şiddet, tarih, uzaylılar, macera...

Zaman kavramına yaklaşımı daha çizgiseldir Torchwood'un. Belirli bir çizginin etkiden tepkiye doğru yol almasını kendisine prensip edinmiştir. Bu yaklaşımını, çoğu zaman insan ruhu/duygusal tepkimeleri üzerine kurduğu alt konular ile birleştirerek, aslında bilim kurgusal bir dram dizisi olarak boy göstermektedir.
 
Doctor Who'nun yeni bölümlerinin ilk sezonu cnbc-e de başladı.Zaten bir çok dizide de "BBC de dr.who'yu izleyeceğim" muhabbetleri döner. Beni de çok sardı Dr.Who.
 
illnino demiş ki:
Doctor'un vücudu değişti ya! Ben seviyordum Christopher Eccleston'ı. 🙁

Hoho, David Tennant'ın performansı Christopher Eccleston'ınkinden daha deli dolu ve daha katmanlı olacak fakat🙂

Hoş, gel gör ki, şu ana kadar bu rolde 10'un üstünde oyuncu eskitmiş dizi 11'inci Doktor'a geçiş yapıyor şu sıralar...
 
Ben de bir kaç bölümüne baktım, bilimkurgu meraklısı olmayan kesim için sindirilmesi/takip edilmesi o kadar da kolay bir dizi değil. "Gelirken bana da bir soda açıp getirsene" diye seslenmek için kapıya doğru yönelip sonra tekrar ekrana döndüğümde 200 bin yıl ileriye gitmiş halde bulabiliyorum zira kendilerini. Ama Britanya'da ne denli popüler olduğunu bilirim; netekim The Doctor karakteri, Kount'un son cümlesinden anladığım kadarıyla, James Bond düzleminde bir gidişata sahip gibi.
 
Cantstandya demiş ki:
Ben de bir kaç bölümüne baktım, bilimkurgu meraklısı olmayan kesim için sindirilmesi/takip edilmesi o kadar da kolay bir dizi değil. "Gelirken bana da bir soda açıp getirsene" diye seslenmek için kapıya doğru yönelip sonra tekrar ekrana döndüğümde 200 bin yıl ileriye gitmiş halde bulabiliyorum zira kendilerini. Ama Britanya'da ne denli popüler olduğunu bilirim; netekim The Doctor karakteri, Kount'un son cümlesinden anladığım kadarıyla, James Bond düzleminde bir gidişata sahip gibi.

Aslında esas problem, Doktor karakterinin ilk oyunucusunun yaşının fazlasıyla ileri olmasından kaynaklanıyordu. William Hartnell, bu konuda biraz özel bir yere sahip: Doktor'un hayatları arasında tek seferde en uzun dayandığı nokta zira. James Bond'umsu düzleme gelirsek: kesinlikle benzemekte🙂 Bir de üzerine yarı bilim-kurgusal açıklamayla ''kılıf uydurmaları'' (diğer pek çok şeyde olduğu gibi) apayrı bir şey.

Fakat, şu doğrudur, bilimkurgu meraklısı olmayan kesime hitap etmesi gerçekten zor bir dizi.
 
Dizi bitti ve yerine THe Prisoner başlatılmış. DiziPort'ta Doctor Who'nun bir çok bölümü var, ben oradan izliyorum.
 
Dün Yalova-Kartal feribotuna binmeden önce Cnbc-e dergi aldım yolculuk süresinde okumak için, okuyucu mektupları cinsi bir köşede "Dr. Who neden başlamıyor, ne zaman başlayacak?" tarzında bir okuyucu mektubu vardı. Cevaben "Biz de bilmiyoruz" demiş yanıt veren dergi çalışanı; akşam eve geldim kanalı bir açtım ki Dr. Who. 😀

Hoş bir tesadüf oldu, her bölümünü takip etmiyorum ama ara sıra bakıyorum. Rose daha da mı güzelleşmiş ne olmuş bu arada, vohovv hastanız beybi.
 
Gavur dizilerinin kaliteli olmasının sebebi dinamik olmaları.Özellikle ingilizler bölüm sayısını da az tutarak kültleştiriyor yapımlarını. İlk sezonda doktor değişti,şimdi ise artık rose yok.Yerine taş bir zenci hatun gelecek.Macera akar gider bu hikayede.

Ha birde geçen gece trt 1 de "özel birim torcwood" adlı bbc dizisi başladı.(gecenin 2 sinde!)
 
"Blink"? Zaten o bölümü yazan Steven Moffat, an itibariyle bitmiş olan beşinci sezonda ana yazar/prodüktör koltuğuna oturdu (hayranların tepkisi, benimkisi dahil, bariz: uykusuz gecelere merhabaa). O bölümdeki tırsaklığı alıp daha da öteye götüremez diye düşünürken lök diye bin kat daha korkuncunu yaptı sapık herif.

Hoş, dördüncü sezon Russel T. Davies'di ama yine de felaket anlarla dolu yine (Silence in the Library / Forest of the Dead'e dikkat.)
 
Evet,bölüm başlarken yazarın Russel T.Davies olmadığı gözüme çarptı.Açıkçası taze kan olmuş gibi geldi şu tek bölümde. Merlin yavaş yavaş daha çok konuşulur olmuştu,taze kanlarla doctor efsanesi devam etmeli.
 

Geri
Üst