Emin Çölaşan

düşüncelerini asla kimseden korkmadan söyleyebilen ve yazabilen tek kişi bence ankarada oturuyosanız cinahhta pusu kurun ve onunla bir kez olsun yüz yüze konuşun(her ne kadar hürriyette de yazsada)
 
ya gerçekten adamın kitaplarını okurken güler misin ağlar mısın gibi bi durum ortaya çıkıyo..yazdığı konuların ciddiyetine rağmen hiç sıkmıyo..yazdıkları karşında aldığı tepkileri okumuştum ben..bu insanoğlu ilginç demiştim vakti zamanında..
 
bu adamı aşağılamak için fatih altaylı, ertuğrul özkök ve mehmet ali birand gibi kişiliksiz, zavallı, 2. cumhuriyetci tiplerin yazılarından örnekler verilmesi komik olmuş.

emin çölaşan bence bir odundur. ama milliyetçiliğe kaçmayan, vatansever bir odun. yalakalığı da yoktur. çiller, erbakan ve erdoğan gibi bu ülkeye sadece zarar veren insanlara her zaman iyi giydirir. erdoğana olan tüm muhalefetine rağmen baykalı da açıkca eleştirmesi bence gayet sağlıklı bir durum.

demokrat olmak gibi bir iddiası da olmadığı için yazıları bazen sert gelebilir. ben de demokrasi kavramına gıcık olduğum için bu adama sempatiyle bakabiliyorum bazen.

tabii biraz daha çaba gösterip kendini inceltse iyi olur. bir insan gazeteci olup da sanattan bu kadar uzak olmaz ki...
 
bir de bu edebiyat başlığı altında ne işi var diyen arkadaşlar var.
arkadaşlar sonuçta kitap da yazıyor bu adam.
mehmet coşkundeniz entrysi bile var edebiyat başlığında... bu adam niye olmasın?
 
idealist,hiçbir koşulda asla inançlarından ödün vermeyen,korkusuz gazeteci..Çokda iyi bir yazar...hürriyet gazetesinde ki yazılarını fırsat buldukça takip ediyorum...fakat düşünüyorum da adam İ.MELİH 'in onca pisliğini,yaptığı yolsuzlukları bir bir aynen ortaya döküyor ama bizim ankara sakinlerimiz sürekli bu İ.MELİH'i belediyebaşkanlığı koltuğuna yerleştiriyorlar...Emin Çölaşan gibi ender isimlerden birazcık örnek alsak,boş vaatlere ağzımıza çalınan bir parmak bala kolay kolay kanmasak,oy kullanmayı bilsek,bizi yönetmeye layık insanları koltuklara çıkarsak keşke....

Son olarak çıkardığı "ŞU BENİM GAZETECİLİK" adlı kitabını beğenmedim,anılarını anlatmış ama bana biraz baştan savma gibi geldi...Kounlarda bütünlük yok,eğlenceli birşey anlatıyor ama bir zorlama kendini kasma durumu var sanki...bu sefer olmamış kısaca :)
 
esther_ demiş ki:
...fakat düşünüyorum da adam İ.MELİH 'in onca pisliğini,yaptığı yolsuzlukları bir bir aynen ortaya döküyor ama bizim ankara sakinlerimiz sürekli bu İ.MELİH'i belediyebaşkanlığı koltuğuna yerleştiriyorlar...Emin Çölaşan gibi ender isimlerden birazcık örnek alsak,boş vaatlere ağzımıza çalınan bir parmak bala kolay kolay kanmasak,oy kullanmayı bilsek,bizi yönetmeye layık insanları koltuklara çıkarsak keşke....
e şöyle basit bir açıklaması var onun da maalesef..
sen de ankaranın dağında ayda 500 liraya yaşam mücadelesi versen, sana kışın giyecek yiyecek yakacak yardımı yapan bu adamın bu yardımı devlet kasasından siyaset malzemesi olarak yapmasını önemsemez, yardımı almaya devam edebilmek için ona oy verirdin.
İ. de olsa başkan o, imkan onda!
 
Geri
Üst