Yaratmaz neden yaratsın, işin aslı poliüretan (Poly cila nedir yahu? birden çok monomer ihtiva eden zincir moleküllerde aynı birimden çok sayıda olduğunu anlatmak için kullanılan bir ön ek bu, zaten her polimer bu koşulu otomatikman sağlar, bundan özel bir cila ismi çıkarmak nasıl bir şeydir anlamıyorum) cila malzeme özellikleri anlamında daha üstündür, daha kararlıdır. Nitrocellulose diye adlandırma yapmak bir defa olmaz, artık yerleşmiş biz de mecburen kabul ediyoruz, kimyasal olarak cellulose nitrate demek lazım, aynı elektrogitar yerine elektrik gitar demenin icap ettiği gibi. Bu malzemenin tonla çeşidi var ve nitro cilalar/kaplamalar DuPont'un öncülüğünde daha 1920'lerde otomobil endüstrisinde kullanılmaya başlanmış (patlayıcıları bir kenara koyarsak) sonra da bir halta yaramadığı için terk edilmiş. Yani özünde ilkel bir malzeme, daha dayanıksız olduğu için daha güzel eskir derler hepsi bu. Nefes alma ve bundan mütevellit tonun oturması ile ilgili argümanların alayı palavra, gazların polimer içindeki difüzyon sabitlerine baksan bunu görürsün zaten.
Onun dışında nitrocellulose dediğimiz bu abi gün ışığında da bolca bulunan UV dalga boylarındaki radyasyondan çilli çoçuk gibi etkilenir, sararır bu olurken ortalama moleküler ağırlığı değişir, düşük sıcaklıklarda kendiliğinden bozunmaya başlar vs vs... İçine eşek yüküyle plasticizer katılmasına rağmen acayip derecede kırılgandır, bunlar katılmasa herhalde süt eklenmemiş güllaç hamuru gibi olurdu. Kaldı ki bunun içinde çözünebildiği solventler hem kararsız hem zehirli, terk edilmesinin sebeplerinden biri de bu, hoş kurudukça uçup gidiyorlar ama olsun. Cellulose nitrate dayanıklı ve ekonomik bir cila/kaplama çözümü sunsa otomobilciler kullanmaya devam ederdi. Ne de olsa o garibanların relic diye bir konsept uydurup 2 kat fiyata araba kakalama lüksü yok.
Burada başkaları yorum yapmadan bir parantez açayım, Fender ve Gibson gitarlarda hiç birşey iyi olduğu için yapılmamıştır ucuz ve seri üretime uygun olsun diye yapılmıştır, ve bu işin bokunu çıkartmış olan otomobil endüstrisi ve onun yan sanayisinden her seferinde kopya çekilmiştir. O kadar ki DuPont'un eski kataloglarındaki renk isimlerine baksan göreceksin ki Fender'in renk kodları birebir oradakiler ile aynı çünkü direkt araba boyaları kullanmışlar. Bunları yan yana koyunca vintage spec bir enstrumanın kalitesinin üstün olması diye bir şey baştan mümkün değil, görüntüsünü seversin alırsın, ben de öyle yaparım lakin daha iyidir diye bir ön kabul asla caiz değildir.